Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/716 E. 2022/964 K. 22.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/716
KARAR NO : 2022/964

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/08/2022
KARAR TARİHİ : 22/11/2022
G. KARAR YAZIM TARİHİ : 14/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı taraf vekili duruşmada tekrar ettiği dava dilekçesi ile özetle;Davalı …’nin maliki bulunduğu … plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde … numaralı, 25.12.19/2020 dönemi için Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, müvekkili şirkete ZMMS poliçesi ile sigortalı bulunan söz konusu aracın 06.08.2020 günü, dava dışı alkollü sürücü … sevk ve idaresinde iken … giriş nizamiyesine geldiği esnada önünde aynı istikamette kasisten geçmek için yavaşlayan ruhsatı … İnşaat Tah. En. Tur. Tic. Ve LTD ŞTİ. adına kayıtlı sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı araca çarptığını ve aracın hasarlanmasına neden olduğunu, meydana gelen trafik kazasından sonra Aliağa 70.J.Trafik Tim. Komutanlığı ekiplerince düzenlenen kaza tespit tutanağında müvekkili şirkete sigortalı aracın sürücüsünün “Arkadan Çarpma ve Yasal Sınırların Çok Üzerinde (2.78 promil) alkollü” olması nedeni ile asli kusurlu olduğunu, … plakalı araç sürücüsü …”’nun ise kazada bir kusurunun olmadığının tespit edildiğini, düzenlenen kaza tespit tutanağında yapılan alkol incelemesi sonucunda, sigortalı araç sürücüsünde bulunan alkol oranının yasal sınırların üzerinde 2.78 promil olduğunun anlaşıldığını, kazanın oluş şekli ve alkol oranının yüksekliği göz önüne alındığında kazanın salt alkol etkisiyle meydana gelmiş olduğunun açıkça ortada olduğunu, kazadan sonra, hasarlanan … plakalı araç için müvekkili sigorta şirketine başvuru yapıldığını, sigorta eksperince gerekli incelemelerin yapıldığını ve eksper raporunda toplam hasarın KDV dahil 39.668,61 TL olarak tespit edildiğini ve bu tutarın 20.107,21 TL”’lik kısmının 07.12.2020 tarihinde, onarımı gerçekleştiren anlaşmalı servis … Oto Yedek Parça Gıda İt. İh San. Ve Tic. Ltd. Şti.’ye; 1.495,04 TL 20.01…. tarihinde anlaşmalı servis … ‘ya; 2.994,86 TL (2.515,30 TL ve 479,56 TL olmak üzere iki kısım halinde) 20.11.2020 tarihinde onarımı yapan … Oto. Tamir bakım Park İş. Müş. Hiz. Ltd. Şti.’ye; 3.615,98 TL (2.900,09 TL ve 715,89 TL olmak üzere iki kısım halinde) 20.11.2020 tarihinde, onarımı yapan … Otomotiv Mümessillik İnş. Taah. Pet. San. Ve Tic. Ltd. Şti. ‘ye fatura karşılığı ödendiğini, ayrıca kalan kısım olan 11.292,60 TL, hasar gören araç sahibi … İnşaat Şirketine 03.11.2020 tarihinde ödendiğini, söz konusu kalemlerin de İzmir 4.Asliye Ticaret Mahkemesi … E. Sayılı dosyada taraflarınca dava konusu edildiğini, mahkemede görülmekte işbu dava ile İzmir 4.Asliye Ticaret Mahkemesi … E. sayılı dosya arasında sıkı bir bağlantı bulunduğunu, bu davaların ikisinin de aynı kazaya ilişkin olup, davaların birisinde verilecek kararın diğerini de etkileyeceğini, söz konusu dosyalar hakkında birleştirme kararı verilmesi gerektiğini, delillerin birlikte değerlendirilmesi gerektiğini, bu nedenlerden dolayı davaların birleştirilmesini talep ettiklerini, yine kazanın ardından hasarlanan … plakalı araç için araç maliki tarafından araçta oluşan değer kaybının müvekkili şirketten talep edildiğini, müvekkili tarafından 16.09…. tarihinde sigortalı şirket vekili Av. … hesabına 5.013,47 TL değer kaybı ödemesi yapıldığını, sonrasında sigortalı şirket tarafından müvekkili şirketin yapmış olduğu ödemenin eksik olduğu iddiasıyla Sigorta Tahkim Komisyonuna başvurulduğunu, Sigorta Tahkim Komisyonu’nun ….E…. Esas, K- … Karar sayılı 15.03.2022 tarihli kararı ile başvurunun kabulüne, 6.986,53 TL değer kaybı bedelinin 03.09…. tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi, Başvuru sahibi tarafından yapılmış 100,00 TL başvuru ücreti, 400,00 TL bilirkişi ücreti ve 250,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 750,00 TL masrafın ve 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalı sigorta şirketinden alınarak başvuru sahibine verilmesine karar verildiğini, verilen karar neticesinde başvuran tarafından İzmir 28.İcra Müdürlüğünün … Esas Sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, icra dosya borcunun asıl alacak, işlemiş faiz, yargılama giderleri ve vekalet ücreti olmak üzere toplam 15.420,19 TL ( stopaj ve KDV tevkifatı kesintili) olarak ödendiğini, bu haliyle müvekkili şirket tarafından yapılan toplam değer kaybı ödemesinin 15.420,19 TL, 414 5.013,47 TL, 20.433,66 TL şeklinde olduğunu, işbu davanın konusunu yapılan bu ödemelerin oluşturduğunu, kaza tarihinin Ağustos 2020 olduğunu, kaza tarihinde poliçe limitinin 41.000,00 TL olduğunu, müvekkili sigorta şirketinin yalnızca bu limit dahilinde sorumlu olduğunu, yapılan hasar ödemesinden sonra yalnızca 1.332,39 TL teminat limitinin kaldığını, tahkim aşamasında limitlerin aşıldığına ilişkin itirazlar yapılmış olsa da, hakem heyeti kararında bu hususun dikkate alınmadığını, kararın kesinleştiğini, müvekkilinin teminat limiti tükendiğinden yapılan limiti aşan bu ödemelerin, müvekkili ile birlikte doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olan bu ödeme ile pasifi azalan sigortalıları …’den sebepsiz zenginleşme hükümlerince de tahsilini talep etme zorunluluklarının doğduğunu, tahkim aşamasında limitlerin aşıldığına ilişkin itirazlar yapılmış olsa da, hakem heyeti kararında bu hususun dikkate alınmadığını, ancak dava konusu ödemeler müvekkili tarafından yapılmış olup, müvekkili şirketin davalının pasifini azalttığını, böylelikle davalının sebepsiz yere zenginleştiğini, Türk Borçlar Kanunu m.77 gereğince sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre ödenenen tutarın davalıdan tahsilinin gerektiğini, dava dışı hak sahiplerine ödenen bu tutarları bu nedenle de müvekkiline ödemesi gerektiğini, bu yapılan ödemelerin, bu aşamada zarardan asıl sorumlu olan, araç işleteni sigortalı …’den rücu edilmesi gerektiğini, her ne kadar taraflarınca tüm zarar ödenmişse de, müvekkilinin sorumluluğunun poliçelerde verilen teminat limiti ile sınırlı olduğunu, tüm bu haklı nedenlerle müvekkili şirket tarafından yapılan ödemenin tahsili amacıyla İzmir 7. İcra Dairesinin … E. sayılı dosyasından ilamsız takip başlatıldığını, başlatılan icra takibine davalı tarafça itiraz edilerek takibin durdurulduğunu, davalının itirazının haksız ve kötü niyetli olduğunu, işbu dava ikame edilmeden önce arabuluculuk kurumuna başvurulduğunu ancak anlaşma sağlanamadığını, ehliyetsizlik ve alkollü araç kullanma sebebi ile rücu şartlarının oluştuğunu, bu nedenle takibe yapılan haksız itirazın iptali amacıyla işbu davayı açma zorunluluklarının doğduğunu, fazlaya ve faize ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile arz ve izah edilen ve Sayın Mahkemece resen göz önünde bulundurulacak nedenlerle; davalı tarafın İzmir 7. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı takibe yapmış olduğu haksız ve kötü niyetli itirazın iptali ile hukuka uygun olan takibin devamına ve asıl alacağa ödeme tarihlerinden itibaren avans faiz işletilmesine, davalının takip konusu alacağın %20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, işbu dava ile İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı davasının birleştirilmesine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı taraf vekili duruşmada tekrar ettiği cevap dilekçesi ile özetle; aynı dava konusuna ilişkin halihazırda derdest bir dava bulunduğunu, bu sebeple işbu davanın derdestlik sebebiyle reddinin gerektiğini, davacı tarafın değer kaybı talebinde kendi kusurundan kaynaklanan kalemlerinin de taraflarına rücu etmek istediğini, dava dilekçesinde, kazanın ardından hasarlandığı iddia edilen … plakalı araç için araç maliki tarafından araçta oluşan değer kaybının davacı taraftan talep edildiğini, davacı tarafın 16.09…. tarihinde sigortalı şirket vekili Av. … hesabına 5.013,47 TL şeklinde eksik değer kaybı ödemesi yapıldığını belirttiğini, sonrasında sigortalı üçüncü kişi sıfatında olan şirket tarafindan müvekkili şirketin yapmış olduğu ödemenin eksik olduğundan sebepli Sigorta Tahkim Komisyonuna başvurulduğunu, Sigorta Tahkim Komisyonu’nun ….E…. Esas, K-… Karar sayılı 15.03.2022 tarihli kararı ile başvurunun kabul edildiğini, 6.986,53 TL değer kaybı bedelinin, toplam 750,00 TL masrafın ve 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalı sigorta şirketinden alınarak başvuru sahibine verilmesine karar verildiğini, asıl alacak, işlemiş faiz, yargılama giderleri ve vekalet ücreti olmak üzere toplam 15.420,19 TL (stopaj ve KDV tevkifatı kesintili) olarak ödendiğini, bu haliyle davacı şirket tarafından yapılan toplam değer kaybı ödemesinin 15.420,19 TL+ 5.013,47 TL :20.433,66 TL olduğunu, işbu davanın konusunun yapılan bu ödemeler olduğunun ifade edildiğini, yani değer kaybını eksik ödemeye çalışan davacı şirketin, bu denemesinin sonucunda zararla çıktığı yargılama giderleri ve vekalet ücretini de taraflarına yansıtmak istediğini, aşikar şekilde bu yargılamanın davacı şirketin kendi kusurundan ortaya çıkan bir zarar olduğunu ve davacı şirketin bu zarara yol açacak fiili kendi karı için işlediğini, bu sebeple işbu denemenin zararının (yargılama gideri + vekalet ücreti) davalı müvekkkilinden talep edilmesinin abesle iştigal olduğunu, davacının sebepsiz zenginleşmeden doğan taleplerinin yersiz olduğunu, hasar ödemesinin kalanının elden üçüncü kişiye yapılmasının tazminat tipinin doğasına aykırı olduğunu, kazanın salt alkol etkisinde olmasının sigorta şirketine rücu hakkı vermediğini, kaza ile alkol arasında bir illiyet bağının olmadığını, davalı müvekkilinin kaza ile herhangi bir illiyet bağının olmadığını, kaza esnasında aracın kaza yapan sürücü tarafından alkollü şekilde kullanıldığını bilmediğini, bu sebeple kusur atfedilemeyeceği gibi rücu mekanizmasının da davalı müvekkili özelinde çalışamayacağını, sunulu nedenlerle; davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
HMK Madde 166- (1) Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar.
(4) Davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda, bağlantı var sayılır.
Hükmünü taşımaktadır.
Somut olayda gerek bu davada gerekse incelenen İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasında tarafların aynı olduğu, aynı trafik kazasından kaynaklanan farklı maddi tazminat alacak kalemlerinin tahsili için davaların açıldığı, iddia ve savunmaların aynı nitelikte olup, delillerin birlikte değerlendirilmesi gerektiği, her iki dava arasında HMK.nın 166.maddesi uyarınca bağlantı bulunduğu anlaşılmakla eldeki davanın İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dava dosyası ile birleştirilmesine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Mahkememizin işbu dosyası ile mahkememizin … esas sayılı dosyası ile arasında tarafları ve dava sebepleri itibariyle tam bir fiili ve hukuki bağlantı bulunduğundan işbu dosyanın Mahkememizin … esas sayılı dosyası ile BİRLEŞTİRİLMESİNE,
2- Yargılamanın Mahkememizin … esas sayılı dosyası üzerinden yürütülmesine, işbu dosya esasının bu şekilde kapatılmasına
3- Birleştirme kararı verilen dosyada duruşma gününün taraf vekillerine bildirilmesine,
4- Birleştirme kararı verildiği hususunun derhal ilgili mahkemeye bildirilmesine,
5-Bilirkişi incelemesi yapılması hususunun birleşen dosyada değerlendirilmesine,
İlişkin, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda esas hükümle birlikte istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/11/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır