Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/63 E. 2022/424 K. 10.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/63 ESAS
KARAR NO : 2022/424 KARAR

DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak)
DAVA TARİHİ : 08/01/2016
KARAR TARİHİ : 10/05/2022

Mahkememizde görülen Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ……… İnş. San. Ve Tic. A.Ş’nin davalı T. Vakıflar Bankası T.A.O Gazibulvarı Şubesinden 02/01/2014 tarihli, 18.000,000,00-TL tutarlı, 60 Ay vadeli aylık 417.529,06-TL ödemeli işletme kredisi kullandığını, müvekkili şirket tarafından söz konusu kredinin 17. Taksiti ödendikten sonra bakiye kredi borçlarını erken kapatmak istediğini Bankanın Şubesine ilettiğini, şube tarafından bakiye kredi borcuna %6 erken ödeme komisyonunun uygulanacağını telefon görüşmelerinde şifahen bildirildiğini, diğer bankaların en fazla %1 erken ödeme komisyonunun uygulandığını, bu şekilde işlem yapılması gerektiğinin belirtilerek itiraz edilmesi üzerine bu oranın değişken olduğunu ve müşteriye göre belirleme yetkisinin Bankanın genel müdürlüğünde olduğunun bildirilmesi üzerine müvekkili şirket adına ……’in davalı bankanın genel müdürlüğünden görüşme talep ettiğini, davalı bankanın şubesi tarafından müvekkili şirkete ipoteğin fekki için tüm grup şirketlerin bakiye kredi borçlarının kapatılması kaydıyla … nolu 13.832.390,30-TL işletme kredisinin %5 erken ödeme komisyonu ile birlikte ödenmesi halinde gerçekleştirileceğini belirterek 09.07.2015 tarihinde kredi borç bakiyeleri ve erken ödeme komisyonunun müvekkili şirkete bildirildiğini, müvekkili şirketi tarafından erken ödeme komisyonunu kabul anlamına gelmemek üzere ihtirazı kayıtla ve dava hakkının saklı olduğu belirtilerek ödenmesi zaruretinde kalındığını, en fazla %1 ödenmesi gereken erken kapama komisyonunun davalı banka tarafından %5 olarak fahiş oranda hesaplanarak ödemeye zorlanmasının hukuka aykırı olduğu belirtilerek %4 lük kısmı olan 553.295,60-TL tutarın müvekkili şirkete geri ödenmesi gerektiğinin keşide edilen Bornova 3. Noterliğinin 10/09/2015 arih ve ….. sayılı ihtarname ile bildirildiğini, söz konusu ihtarnamenin davalı bankaya 18/08/2015 tarihinde tebliğ edildiğini, bugüne kadar banka tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığını, ihtarnameye de cevap verilmediğini, erken kapanan kredinin bakiye tutarı üzerinden %5 oranındaki 691.619,51-TL olarak tahsil ettiği erken ödeme komisyonunun haksız olduğunu, tam ve kesin olarak belirlenemeyen kısmının faizinin davalı bankadan istirdadına ilişkin işbu davanın belirsiz alacak davası olarak açmak gerektiğini belirterek davalı bankanın müvekkili şirketten kapadığı kredi tutarı üzerinden %5 oranında 691.619,51-TL olarak tahsil ettiği erken ödeme komisyonunun haksız ve fahiş olarak tahsil edilen kısmının HMK 107.madde kapsamında belirlenmesine, fazlaya ilişkin her türlü hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100.000,00-TL olarak açılan davada bakiye harcın alacak tutarın tespiti sonrasında tamamlatılmasına, söz konusu alacağın ticari faizi ile birlikte davacı müvekkili şirkete ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın müvekkili bankanın Gazibulvarı şubesinden 02,01,2014 tarihli … risk nolu 18.000.000,00-TL miktarlı, 60 ay vadeli aylık 417.529,06-TL sabit taksitli işletme ihtiyaç kredisi kullandığını, davacı tarafın kredinin bitiminden 41 ay önce kapatılması nedeniyle bankadan erken kapatma adı altında tahsil edilen bedelin iadesi talebinde bulunduğunu, tarafların karşılıklı mutabakatıyla imzalanan kredi sözleşmesinde kredinin vadesinden önce kapatılması durumunda banka tarafından erken kapatma komisyonunun tahsil edilebileceğini ve müşterinin de bunu ödemeyi kabul ve taahhüt ettiğini, kredi sözleşmesinde karşı tarafın her türlü masrafı ödeme taahhüdünde buluduğunu, BK.26. madde uyarınca sözleşme özgürlüğünün yasal sınırlamalar dahilinde mümkün olduğunu, sözleşmenin bu maddesinin yasalara ve diğer hukuki mevzuata aykırı bir durumun düzenlenemeyeceğini, erken kapatma komisyonunu tahsilinin hukuka uygun olduğunu, sözleşmede böyle bir oranın bulunmasının Yargıtay kararlarından da anlaşılacağı üzere zorunlu olmadığını, müvekkili bankanın 09/07/2015 tarihli yazısında açıkça bu krediden dolayı %5 erken kapatma komisyonu talep ettiğini ve kredinin kapatma rakamı ve koşullarının da davacıya bildirildiğini, davacı tarafın da bu koşullara riayet ederek bu bildirimi teslim alarak ödemede bulunduğunu, davacı taraftaki ödeme belgesinin de bu yönde olduğunu, ayrıca davacı tarafın tüzel kişi tacir olduğunu, TTK mad 18/2 uyarınca her tacirin ticaretine ait bütün faaliyetlerinde basiretli bir işadamı gibi hareket etmesi gerektiğini, davacı tarafın bu itibarla da ifadan ve tazminattan kaçınamayacağını, belirtilen yasal hususlarda dikkate alındığında davanın haksız olduğunu, tahsil edilen erken kapatma komisyonunun bankadan iadesinin istenemeyeceğini, bankanın sorumlu tutalamayacağını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; Davacı tarafından davalı banka nezdinde kullanılan ticari kredil ile ilgili haksız tahsil edildiği iddia edilen erken kapama bedelinin iadesi istemiyle açılan alacak davasıdır.
Davacı ile davalı banka arasında imzalanan kredi sözleşmesi uyarınca davacıya kredi kullandırılmış olup kredi sözleşmesinin bir örneği ve yine kullandırılan kredi ile ilgili hesap ekstreleri dosya arasına getirtilmiş, davacıdan erken ödeme komisyonunu tahsil edilmesinin taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine, emsal uygulamalara uygun olup olmadığı hususlarının tespiti için bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi raporunda; Taraflar arasında imzalanan 27.12.2013 düzenleme tarihli sözleşme öncesi bilgi formu ve eki 20.000.000.00-TL limitli Kredi Genel Sözleşmesine istinaden davacıya … no.lu kredi hesabından 02.01.2014 tarihinde yıllık % 13.20 faiz oranı 18.000.000.00-TL bedelli Taksitli Ticari İşletme Kredisi kullandırıldığını, kredinin aylık 417.529.06-TL taksitle ödenmek üzere 60 ay geri ödeme planına bağlandığını, kredinin 02.06.2015 tarihli 17.taksidinin ödendiğini, 09.07.2015 tarihinde davacı şirket tarafından bankaya kredinin erken kapatılması talebinde bulunulduğunu, davalı bankaca kredinin kalan anapara tutarı üzerinden % 5 erken kapama komisyonu uygulanmak suretiyle kredinin kapatılabileceğinin davacı şirkete bildirildiğini, davacının ihtirazı kayıtla kabul ettiğini ve davalı bankanın kredinin kalan 13.832.390.30-TL anapara tutarı üzerinden 691.619.51-TL % 5 erken komisyon tahsil ederek kredinin kapatılmasını gerçekleştirdiğini, davacının 18.000.000.00-TL krediyle ilgili olarak 60 ay sonunda ödeyeceği ve dolayısıyla davalı bankanın faiz kazancının toplam 6.715.467.00-TL olduğunu, ,davacı şirketin kredinin kapatıldığı 10.07.2015 tarihine kadar ödediği faiz tutarının 3.188.454.00-TL + 40.575.01= 3.299.029.01-TL ve erken ödeme komisyonu olarak tahsil edilen 691.619.51-TL ile toplam =3.920.648.52-TL faiz ve komisyon tahsil edildiğini ve bankanın kredinin vadesinde ödenmemesi nedeniyle 6.715.467.00-3.920.648.52= 2.794.818.48-TL Faiz kaybının bulunduğunu, dosyaya sunulan diğer bankaların oranları incelendiğinde: 2 bankanın % 2, 1 bankanın %4, 1 bankanın %5, 1 bankanın % 7, 1 bankanın %10 olarak uyguladığının belirlendiğini, Oranların ortalaması alındığında: 30/6= yıllık ortalama % 5’ e tekabül ettiğini, Davalı bankanın da ortalama ile tespit edilen % 5 erken ödeme komisyon oranını uyguladığını, nihai takdirin mahkemeye ait olduğunu bildirmiştir.
Taraflar arasında 27.12.2013 tarihli genel kredi sözleşmesi bulunmaktadır. Sözleşmenin 6.Maddesinde ” Tarafla faiz, komisyon, ücret, masraf, fon kesintisi, vergi ve diğer eklentilere ilişkin olarak aşağıdaki hükümlerin uygulanacağı ve kanuni sınırlamalara uygun olarak sözleşme ve kredi hesaplarına bileşik faiz yürütüleceği hususunda mutabık kalmışlardır.”
6.1 Maddesinde: “Bu sözleşmeye dayanılarak müşteriye açılacak kredilerin kullandırım ve geri ödeme aşamalarında uygulanacak faiz oranları, komisyon, ücret, masraflar ve diğer eklentiler banka ve müşterinin karşılıklı mutabakatı ile belirlenecektir. Banka önceden bildirimde bulunmak suretiyle yukarıda sayılan hususlarda değişiklik yapabilir. Yapılan değişiklikler bankaca müşteriye yapılacak bildirimde belirtilecek tarihten itibaren geçerlidir.”
6.2. Maddesinde “.Müşterinin bakiye borcunu kısmen veya tamamen vadesinden önce ödemesi bankanın kabulüne bağlıdır. Bankanın kabulü olmaksızın yapılan ödeme, vadesinde tahsil edilir. Müşteri bankanın muvafakatine dayanmayan erken ödeme nedeniyle faiz ve indirim dahil bankadan herhangi bir talepte bulunamaz. Erken ödemede bulunmak isteyen müşteri, önceden bankaya yazılı olarak başvurur. Banka, erken ödeme isteğini kabul ederse, bunun şartlarını bildirir ve erken ödeme nedeniyle maruz kalacağı kar mahrumiyeti, zarar ve maliyetleri, doğabilecek vergi,. KKDF gibi mali yükümlülükleri müşteriden talep eder.”
Hükmü bulunmaktadır. Diğer yandan Türk Ticaret Kanunu’nun 20. maddesi uyarınca tacir olan veya olmayan bir kimseye, ticari işletmesiyle ilgili bir iş veya hizmet görmüş olan tacirin münasip bir ücret isteyebileceği düzenlenmiş olup, davalı banka tacir ve dava konusu kredi ticari işletmesiyle ilgili işlemlerdendir. Bu durumda davalı banka tarfaından verilen hizmet gereği münasip bir ücret istemeye hakkı olduğunun kabulü gerekir.Kredi sözleşmesinde davalı bankanın erken ödeme halinde komisyon alabileceğine ilişkin düzenleme bulunmaktadır.Her ne kadar hangi oranlar üzerinden masraf ve komisyon alınacağı sözleşmede belirtilmemiş ise de diğer bankaların benzer işlemlerdeki emsal uygulamaları dikkate alındığında bilirkişi raporu ile de tespit edildiği üzere davalının tahsil ettiği erken ödeme tutarının ortalama tutar düzeyinde kaldığı anlaşılmaktadır.
Mahkememizin 2016/23 ESAS 2017/543 KARAR sayılı 24/05/2017 tarihli kararı ile;”.. davacıya kullandırılan kredi nedeniyle davalı banka tarafından tahsil edilen erken ödeme komisyonunun, sözleşme hükümlerine ve emsal bankalarca aynı tür kredilere uygulanan komisyon oranlarına uygun oldugu, bu şekilde davacı şirket tarafından kullanılan kredi nedeni ile davalı banka tarafından tahsil edilen bedelden davacıya iadesi gereken bir tutar bulunmadığı oran belirtmeksizin, sözleşmeye salt bankanın erken ödeme nedeniyle komisyon isteyebileceğine yönelik olarak hüküm konulmasının, TBK’nun genel işlem koşullarına yönelik düzenlemelerine aykırılık olarak yorumlanamayacağı gerekçesiyle davasının reddine karar verilmiştir. “
İstinaf İlamı: İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi’nin 29/12/2021 tarihli, …. Esas, …… Karar sayılı ilamı ile kaldırılarak dosyanın mahkememize gönderildiği anlaşılmıştır.
İstinaf ilamı gerekçesinde:”… 09.12.2006 tarihli Resmi Gazete’de Merkez Bankası tarafından yayınlanan Mevduat ve Kredi Faiz Oranları ve Katılma Hesapları Kâr ve Zarara Katılma Oranları İle Kredi İşlemlerinde Faiz Dışında Sağlanacak Diğer Menfaatler Hakkında 2006/1 sayılı Tebliğ’in 6. maddesi “Bankalar, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasına bildirdikleri azami oranları aşmamak kaydıyla, mevduat ve kredi işlemlerinde uygulayacakları faiz oranlarını ve katılma hesaplarında uygulayacakları kâr ve zarara katılma oranlarını vadelerine göre tüm şubelerinde halkın görebileceği şekilde ilan eder ve bu oranları internet sitelerinde yayımlar.” şeklinde değiştirilmiştir. Bu durumda ticari kredilerde bankalar tarafından alınacak olan masrafların hukukilik denetimi yapılırken öncelikle anılan yasal düzenleme gereğince ilan ve yayım yapılmışsa, bankaların bu oranlar üzerinden masraf vb. alabileceğinin kabulü ile hüküm kurulması, şayet gerekli ilan ve yayımlar yapılmamış ise emsal banka uygulamalarının araştırılması, alınan masrafların emsal banka uygulamalarına göre orantılı olup olmadığının değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, genel kredi sözleşmesi kapsamında kullanılan krediler bakımından yanılgılı değerlendirme ve eksik incelemeyle, söz konusu ilan edilen oranlar bulunup bulunmadığı ve davalı banka tarafından kredinin kullanıldığı tarih itibariyle T.C. Merkez Bankasına bildirilen geçerli bir oran bulunup bulunmadığı sorulmadan yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru görülmemiş, kararın kaldırılmasını gerektirmiştir. (Yargıtay 11. HD 2018/4910 E,2019/8174 k sayılı ilamı da aynı doğrultudadır.) …”
Kaldırma kararı sonrası 25.01.2022 tarihli tensip 3 nolu ara kararında “…Davalı bankanın Genel Müdürlüğü’ne yazı yazılarak, davalı banka tarafından kullandırılan kredi tarihi itibariyle; 09.12.2006 tarihli Resmi Gazete’de Merkez Bankası tarafından yayınlanan Mevduat ve Kredi Faiz Oranları ve Katılma Hesapları Kâr ve Zarara Katılma Oranları İle Kredi İşlemlerinde Faiz Dışında Sağlanacak Diğer Menfaatler Hakkında 2006/1 sayılı Tebliğ’in 6. maddesi “Bankalar, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasına bildirdikleri azami oranları aşmamak kaydıyla, mevduat ve kredi işlemlerinde uygulayacakları faiz oranlarını ve katılma hesaplarında uygulayacakları kâr ve zarara katılma oranlarını, tüm şubelerinde halkın görebileceği şekilde ilan yapılıp yapılmadığının, internetlerinde yayınlanıp yayınlanmadığının sorulmasına, karar verilmiş,
Vakıfbank Genel Müdürlük 01.04.2022 tarihli Yazı Cevabında: ” Kredi işlemlerinde uygulanacak faiz oranları 09/12/2016 da resmi gazetede yayınlanan 2006/1 sayılı tebliğ uyarınca “Bankalarca, reeskont kaynaklı krediler dışındaki kredilere uygulanacak faiz oranları ile üye işyeri komisyonu hariç faiz dışında sağlanacak diğer menfaatlerin ve tahsil olunacak masrafların nitelikleri ve sınırları serbestçe belirleneceği” şeklinde belirtilmiştir. Söz konusu tebliğde serbestçe belirleneceği belirtildiğinden dolayı 10/07/2015 tarihli erken kapama işleminde krediye %5 erken kapama komisyonu uygulanmıştır. Aynı tebliğ uyarınca uygulanacak faiz oranları ve diğer masraflarda tüm şubelerimizde müşterilerin göreceği şeklinde Bankamızca ilan edilmektedir. Konuyla ilgili olarak 10/02/2020 tarihinde yayınlanan 2020/4 sayılı tebliğ ile “Ticari müşterilerden alınabilecek erken ödeme ücreti, gerekli faiz indirimi yapılarak hesaplanan ve ticari müşteriler tarafından bankaya erken ödenen tutarın, kalan vadesi yirmi dört ayı aşmayan kredilerde yüzde birini, kalan vadesi yirmi dört ayı aşan kredilerde ise yüzde ikisini geçemez” şeklinde değişiklik yapılarak daha önce serbestçe belirleneceği belirtilen erken ödeme komisyonuna sınırlamalar getirilmiştir. Bu tarihten itibaren Bankamızca da tebliğde belirtilen esaslara uygun olarak erken ödeme komisyonu uygulaması yapılmaktadır.” şeklinde bilgi verilmiştir.
Tüm dosya Kapsamına göre: Davacının davalı banka tarafından kullandırılan kredinin erken ödeme komisyonun fahiş olduğu ve fazla ödenen erken ödeme komisyonu bedelinin istirdadının talep ettiği, Mahkememizce hükme esas alınan bilirkişi raporu doğrultusunda sözleşme hükümlerine ve emsal bankalarca aynı tür kredilere uygulanan komisyon oranlarına uygun oldugu, bu şekilde davacı şirket tarafından kullanılan kredi nedeni ile davalı banka tarafından tahsil edilen bedelden davacıya iadesi gereken bir tutar bulunmadığı oran belirtmeksizin, sözleşmeye salt bankanın erken ödeme nedeniyle komisyon isteyebileceğine yönelik olarak hüküm konulmasının, TBK’nun genel işlem koşullarına yönelik düzenlemelerine aykırılık olarak yorumlanamayacağı gerekçesiyle davasının reddine karar verildiği,
İzmir BAM 20. Hukuk Dairesi’nin 29/12/2021 tarihli, 2020/830 Esas, 2021/1474 Karar sayılı ilam gerekçesine göre “…Davalı bankanın Genel Müdürlüğü’ne yazı yazılarak, davalı banka tarafından kullandırılan kredi tarihi itibariyle; 09.12.2006 tarihli Resmi Gazete’de Merkez Bankası tarafından yayınlanan Mevduat ve Kredi Faiz Oranları ve Katılma Hesapları Kâr ve Zarara Katılma Oranları İle Kredi İşlemlerinde Faiz Dışında Sağlanacak Diğer Menfaatler Hakkında 2006/1 sayılı Tebliğ’in 6. maddesi “Bankalar, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasına bildirdikleri azami oranları aşmamak kaydıyla, mevduat ve kredi işlemlerinde uygulayacakları faiz oranlarını ve katılma hesaplarında uygulayacakları kâr ve zarara katılma oranlarını, tüm şubelerinde halkın görebileceği şekilde ilan yapılıp yapılmadığının, internetlerinde yayınlanıp yayınlanmadığı sorulmuş verilen banka cevabında
09/12/2016 da resmi gazetede yayınlanan 2006/1 sayılı tebliğ uyarınca erken kapatma komisyonu serbestçe belirleneceği belirtildiğinden dolayı 10/07/2015 tarihli erken kapama işleminde krediye %5 erken kapama komisyonu uygulandığı, aynı tebliğ uyarınca uygulanacak faiz oranları ve diğer masraflarda tüm şubelerinde müşterilerin göreceği şeklinde Banka tarafından ilan edildiği, 10/02/2020 tarihinde yayınlanan 2020/4 sayılı tebliğ ile “Ticari müşterilerden alınabilecek erken ödeme ücreti, gerekli faiz indirimi yapılarak hesaplanan ve ticari müşteriler tarafından bankaya erken ödenen tutarın, kalan vadesi yirmi dört ayı aşmayan kredilerde yüzde birini, kalan vadesi yirmi dört ayı aşan kredilerde ise yüzde ikisini geçemez” şeklinde değişiklik yapılarak daha önce serbestçe belirleneceği belirtilen erken ödeme komisyonuna sınırlamalar getirildiği, Bu tarihten itibaren tebliğde belirtilen esaslara uygun olarak erken ödeme komisyonu uygulaması yapıldığının bildirildiği görülmüştür.
Buna göre mahkememizce verilen kararda isabetsizlik bulunmadığı, davacı şirket tarafından kullanılan kredi nedeni ile davalı banka tarafından tahsil edilen komisyon bedelinin belirlendiği bedelin 09/12/2016 da resmi gazetede yayınlanan 2006/1 sayılı tebliğ serbestçe belirlendiği ve uygulanacak faiz oranları ve diğer masraflarda tüm şubelerde müşterilerin göreceği şeklinde ilan edildiği, davalı bankanın erken kapatma komisyon talebi ve oranının yerinde olduğu, davacıya iadesi gereken bir tutar bulunmadığı anlaşıldığından davacının davasının reddine karar verilmiş aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Peşin alınan 1.707,75-TL harçtan, alınması gereken maktu ret harç tutarı olan 80,70-TL’nin mahsubu ile fazladan alınan 1.627,05‬-TL harcın talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacı tarafa verilmesine,
3-Dava tamamen reddedildiğinden davacı tarafın yaptığı tüm yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafın yaptığı herhangi bir yargılama gideri olmadığından bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına,
5-Dava tamamen reddedildiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir ve hesaplanmış olan; 13.450,00-TL vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine,
6- Davacı ve davalı yanca yatırılan delil ve gider avansından sarf edilmeyen kısmın karar kesinleştiğinden yatıran tarafa iadesine
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı, dav acı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 11/05/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır