Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/549 E. 2022/888 K. 01.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/549
KARAR NO : 2022/888

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/06/2022
KARAR TARİHİ : 01/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı taraf vekili duruşmada tekrar ettiği dava dilekçesi ile özetle; Müvekkili şirketin, davalı ile arasındaki ticari ilişki süresince kesmiş olduğu faturalar neticesinde alacağının doğduğunu, bu hususun müvekkilinin ticari defter ve kayıtları ile sabit olduğunu, müvekkilinin karşı tarafa kesmiş olduğu ve itiraz edilmeksizin kesinleşen faturaların toplamı 72.209,73 TL alacağının bulunduğunu, davalı tarafın müvekkillerine fatura ilişkisinden kaynaklanan 72.209,73 TL borcu olup davalı tarafın müvekkiline bu borcuna istinaden herhangi bir ödeme yapmadığını, bunun üzerine taraflarınca İzmir 26. İcra Müdürlüğünün …/… E. sayılı dosyasıyla icra takibine başlandığını, ancak dosya borçlusu davalı tarafa ödeme emri usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen icra dosyasına herhangi bir ödemede bulunulmadığını, bununla beraber davalı borçlunun mesnetsiz ve hukuka aykırı iddialarla takibi geciktirmek amacıyla icra dosyasındaki borca, faize ve tüm ferilerine kötü niyetle itiraz ettiğini, bu haksız itiraz neticesinde İzmir 26.İcra Müdürlüğünün …/… E. sayılı dosyasında, ilgili Müdürlük tarafından takibin durdurulmasına karar verildiğini, davalı borçlunun, müvekkiline borcu bulunmadığına dair iddiasının tamamen hukuki dayanaktan yoksun ve soyut bir iddia olduğunu, arabuluculuk kurumuna başvurulduğunu, icra dosyasındaki alacak miktarının likit olduğunu davalının haksız itirazı nedeniyle alacağın tahsilinin geciktiğini, dolayısıyla davalı borçlunun %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmesini talep ettiklerini, arz ve izah edilen nedenlerle ve fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak; İzmir 26. İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı dosyasına yönelik itirazın iptaline ve takibin devamına, itirazında haksız ve kötü niyetli olan davalının, hükmolunacak meblağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı taraf vekili duruşmada tekrar ettiği cevap dilekçesi ile özetle; iş bu davaya bakmakta görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu, dava konusu alacağın muaccel olmadığını, taraflarınca İzmir 26. İcra Müdürlüğü’nün …/… E. sayılı dosyasına yapılan itirazın, davacı tarafın iddia ettiği üzere haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olmayıp, aksine haklı ve hukuki dayanakları bulanan bir itiraz olduğunu, alacak miktarının hatalı olduğunu, davacı tarafın, davaya konu icra takibi ile, … ihaleleri kapsamında yapılan işler neticesinde ödenmeyen alacakları iddiası ile takip başlattığını, … alımı işine ait faturanın 14.459,47 TL bedelli; … işine ait faturanın ise 57.489,54 TL bedelli olduğunu, davacı tarafın her iki iş için toplamda 71.949.01 TL tutarında fatura düzenlediğini, ayrıca davacı tarafın takibe konu ettiği ve dava dilekçesinde belirttiği faturalara ilişkin damga vergisi kesintisi miktarını düşmeksizin alacak iddiasını takip ve dava konusu yaptığını, bu bakımdan da alacaklı tarafın takibinde haksız ve kötü niyetli olduğunu, 14,459,47 TL bedelli faturaya istinaden, 116,17 TL damga vergisi kesintisi; 57.489,54 TL bedelli faturaya istinaden, 461,87 TL damga vergisi kesintisi yapıldığını, davacı yanın hem hatalı fatura bedellerini takip konusu yaptığını hem de damga vergisi kesintilerini düşmeksizin takip başlattığını, ilgili icra takibine itiraz edilmesinin gerekçesinin ise, hem vadesi geçmiş borç durumunu gösterir belgenin belediyelerine sunulmamış olması hem de takip tarihi itibari ile davacının Belediyeleri hesaplarında bulunan alacağının takip miktarı kadar bulunmuyor olmasından kaynaklandığını, takip tarihi itibari ile davacı tarafın Belediyeleri emanet hesaplarında toplamda 71.370,99 TL’ si bulunmakta olup, ödeme dönemi için vadesi geçmiş borçlarının bulunmadığına ilişkin vadesi geçmiş borç durumunu gösterir belgenin Belediyelerine sunulmamış olmasından dolayı emanet hesaplarında bulunan miktarın davacı tarafa ödenemediğini, davacı yanın, … kapsamında 20.04.2022 tarihinde, 20.04.2022 tarihli Vadesi Geçmiş Borç Durumunu Gösterir Belgeyi Belediyelerine sunduğunu, bunun neticesi olarak … alımı işi neticesinde doğan alacağı olan 14.343,31 TL’nin 21.04.2022 tarihinde davacı tarafa ödendiğini, davacı tarafın kendisine yapılan ödemeden bahsetmeyerek, kötü niyetli ve hukuksuz tutumlarına devam ettiğini, sunulan ve re’sen takdir olunacak nedenlerle, davanın reddine, davacının haksız takip ve dava nedeniyle %20’den aşağı olmamak üzere icra-inkar tazminatına mahkumiyetine, yargılama ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava: İİK ‘nun 67. Maddesi uyarınca açılan mal satışına dayanan faturalardan kaynaklanan alacağın tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
HMK.nun 114/c.maddesinde mahkemenin görevi dava şartı olarak sayılmıştır.Yine HMK.nun 115/1. Maddesi uyarınca “Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır.”
Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6102 Sayılı TTK.nun 4. Maddesinde ticari dava “(1) Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın; a, b, c, d, e ve f bentlerinde sayılan davaları ticari dava olarak sayılmıştır.
TTK.5 maddesi (1) ” Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine” bakmakla görevlidir.”
TTK.nun 5/3. Maddesine göre Asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır. Hükmünü taşımaktadır.
Somut olayda taraflar arasındaki ilişki alım-satım ilişkisi olup TTK.nın 4.maddesinde sayılan dava türlerinden değildir.
Yine 6102 sayılı TTK nun 16.maddesi ” 1-Ticaret şirketleriyle, amacına varmak için ticari bir işletme işleten vakıflar, dernekler ve kendi kuruluş kanunları gereğince özel hukuk hükümlerine göre yönetilmek veya ticari şekilde işletilmek üzere Devlet,il özel idaresi, belediye ve köy ile diğer kamu tüzel kişileri tarafından kurulan kurum ve kuruluşlarda tacir sayılırlar.
2-Devlet, il özel idaresi, belediye ve köy ile diğer kamu tüzel kişileri ile kamu yararına çalışan dernekler ve gelirinin yarısından fazlasını kamu görevi niteliğindeki işlere harcayan vakıflar, bir ticari işletmeyi, ister doğrudan doğruya, ister kamu hukuku hükümlerine göre yönetilen ve işletilen bir tüzel kişi eliyle işletsinler, kendileri tacir sayılmazlar.”
Hükmünü taşımakta olup davalı belediye tacir değildir.
Sonuç olarak işbu davada; davacı tacir ise de; davalı yukarıda anılan yasal düzenlemeler nazara alındığında tacir olmadığından, yine davanın TTK’nun 4.maddesinde sayılan dava türlerinden olmaması nedeniyle iş bu davada görevli mahkemenin İzmir Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğu kanaatine varılmakla, görev dava şartı olduğundan HMK.nun 115/2.maddesi uyarınca mahkememizin görevsizliğine ve davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafından açılan iş bu davada Mahkememizin görevli olmadığı, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğu anlaşılmakla, HMK.nun 115/2.maddesi uyarınca davanın usulden REDDİNE,
2- Kararın kanun yoluna başvurulmadan kesinleşmesi halinde kesinleşme tarihinden itibaren iki hafta içinde, kanun yoluna başvurulursa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde gönderme talebinde bulunulduğu takdirde dava dosyasının görevli İzmir Asliye Hukuk Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-HMK.nun 331/2.maddesi uyarınca harç ve yargılama giderlerinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
ilişkin, taraflar vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde, mahkememize veya bulunduğu yerde varsa Asliye Ticaret Mahkemesi’ne, yoksa Asliye Hukuk Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.01/11/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır