Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/261 E. 2023/686 K. 20.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/261 ESAS
KARAR NO : 2023/686 KARAR
DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 18/03/2022
KARAR TARİHİ : 20/09/2023
Mahkememizde görülen Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkiline ait araç ile davalı sigorta şirketinin sigortacısı olduğu… plakalı aracın karıştığı kazada müvekkiline ait aracın hasarlandığını, her ne kadar trafik polisleri tarafından tanzim edilen kaza tutanağında müvekkilinin maliki ve sürücüsü olduğu araca 52/1-a maddesinden kusur verilse de bu kusur dağılımının kabulünün mümkün olmadığını, davalının sigortalısı olduğu aracın %100 kusurlu olduğunu, kusura ilişkin ihtilaf bulunduğunu, müvekkilinin kavşaklara gelirken hızını azaltmamak kuralını ihlal ettiğinden tali kusurlu olduğu yönünde kanaat bildirilmişse de bu hususun gerçeği yansıtmadığını, müvekkilinin hız sınırlarına uyarak asgari bir sürücünün gösterdiği özen ve dikkati gösterdiğini, olayın vuku bulduğu anın öncesine kadar levhalara uyan bir hız sınırında sirayet ettiğini, kavşağa yaklaşınca da yavaşlayıp gerekli kontrolleri yaptığını, müvekkilinin maliki olduğu ve kendi sevk ve idaresinde olan … plakalı aracın bu kazının oluşumunda kusursuz olduğunu, kusura ilişkin uyuşmazlık bulunduğunu, kaza sonucunda müvekkilinin aracında değişim, onarım ve boya yapılan parçalar olduğunu, bu hususların aracın değerini düşürdüğünü, aracın hasar kayıtlı gözükmesinin dahi başlı başına satım gücünü etkilemekte olduğunu, meydana gelen değer kaybı zararının karşılanması amacıyla 22/02/2021 tarihinde sigorta şirketine başvurulduğunu, sigorta şirketi tarafından 23/03/2021 tarihinde 1.875,00-TL ödeme yapıldığını, eksik ödenen bu tutarın müvekkilinin zararını karşılamaya yetmediğini, bakiye değer kaybı bedelinin karşılanması amacıyla davalıya 08/09/2021 tarihinde tekrar başvurulduğunu ancak taraflarına herhangi bir ödeme yapılmadığını, açıkladığı nedenlerle; 50,00-TL bakiye değer kaybı bedelinin davalıdan kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini, 1.350,00-TL arabuluculuk taraf vekalet ücretinin yargılama gideri olarak davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle; Söz konusu davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, davanın belirsiz alacak davası şeklinde yapılmasında davacının hukuki yararının bulunmadığını, davacının taleplerinin zaman aşımına uğradığını, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, her durumda değer kaybı bedelinin davacı tarafa ödenmiş olduğundan davanın reddinin gerektiğini, değer kaybı hesaplamasının ZMMS Genel Şartları’na göre yapılması gerektiğini, sigortalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu yönündeki iddiaları kabul etmediklerini, davacının faize ilişkin taleplerine itibar edilmemesi gerektiğini, açıkladığı nedenlerle; yetkisiz mahkemede açıldığını düşündüğü davanın yetkili İstanbul Anadolu Mahkemeleri’ne gönderilmesini, davacının belirsiz alacak davası açmada hukuki yararı bulunmadığından davanın usulden reddini, dava konusu araçta oluşan değer kaybı bedelinin müvekkili tarafından karşılandığından davanın reddini, Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı esas alınarak değer kaybı tazminatı hesaplanmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmilini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Hasar dosyası: Davacının dava tarihinden önce davalı sigortaya başvuruda bulunduğu hasar dosyası açıldığı, davalı sigortanın 23.03.2021 tarihinde 1.875,00 TL değer kaybı ödemesi ödeme yaptığı anlaşılmıştır.
Tramer kayıtları: Sigorta Bilgi ve Gözetim merkezinin cevabi yazısında: davaya konu 11.03.2019 tarihli kazası öncesinde 03.02.2019 tarihinde, 18.11.2017 tarihinde, 28.08.2020 tarihinde hasar kayıtlarının olduğu anlaşılmaktadır.
Poliçe:Davalıya ZMMS Sigorta Poliçesi Sigortası ile sigortalı Talha Topcuoğlu’ na ait… plakalı araçla ilgili olarak 29.02018-29.06.2019 tarihleri arasında geçerli ve … poliçe numaralı Karayolları Mali Sorumluluk Trafik Sigorta poliçesi ile … Sigorta A.Ş. Tarafından sigorta teminat örüntüsüne alındığı, kaza 11.03.2019 tarihinde meydana gelmiş olup teminat süresi içinde meydana gelmiş olduğu anlaşılmaktadır.
Bilirkişi Raporu: Bilirkişi … tarafından 10/10/2022 tarihinde düzenlenen raporda özetle; kaza ile hasarın uyumlu olduğu, kazada tarafların kusur ve ihlallerinin tespiti bakımından dosyanın Adli Trafik listesinde bulunan bir bilirkişiye tevdi edilmesi, aracın onarımı yapıldıktan sonraki rayiç değeri araştırması neticesinde, kaza tarihi itibarıyla onarım sonrası rayicinin 71.000,00-TL ile 72.000,00-TL olduğu, ortalama değerinin 71.500,00-TL olduğu, Yargıtay 17 HD. nin Gerçek zarar ile ilgili “gerçek zarar ve değer kaybının, aracın kaza öncesi rayici ile (77.500,00-TL) onarım sonrası rayici (71.500,00-TL) arasındaki farktır” kararları göz önüne alındığında ve değerlendirildiğinde aracın piyasa koşullarında değer kaybının 6.000,00-TL olduğu, davalı sigorta şirketinin dava öncesinde, 23.03.2021 tarihinde yaptığı 1.875,00-TL ödeme düşüldüğünde, kalan bakiye değer kaybı bedelinin (6.000 TL-1.875 TL) 4.125,99-TL olacağı görüşü ile raporunu düzenlemiştir.
Bilirkişi Raporu: Bilirkişi Zekayi Türkoğlu tarafından 16/01/2022 tarihinde düzenlenen raporda özetle; Kusur durumunun oransal olarak tespiti bakımından Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/6418E., 2020/4591K. ilamında (HMK 266 madde “HMUK 275 madde” hükmüne göre; kusur oranlarının belirlenmesi teknik değil hukuki bir konudur. Elde edilen teknik bulgulara göre Hakim oranı belirlemede ihlal edilen kuralları göz önüne almalıdır) kararını vermiştir. Adalet Bakanlığı Bilirkişi Daire Başkanlığının 07.09.2020 tarihli “Bilirkişilerin uyacağı rehber ilkeler ve bilirkişi raporlarında bulunması gereken standartlar” konulu internet duyurusunda yine bu kusur oranları konusunda ilkeler belirlenmiştir. kusurun tespiti normatif bir değerlendirme ile mümkündür ve sadece Hakimin yetkisindedir. Bilirkişi münhasıran Hakimin yetkisinde olan kusurluluk konusunda (asli/tali kusurlu, kusursuz, 96 lik kusur) herhangi bir değerlendirme yapamaz. Aksi yöndeki tutum bilirkişilik görevlerinin sınırlarını aşmayı ve Hakimin yerine geçmeyi ifade eder” denilmiştir. Ancak sayın mahkemenin 21.10.2022 tarihli ara kararındaki talimatında kusur oranlarının belirlenmesi istenilmiş olmakla Bu kapsamda; Davalı … Sigorta A.Ş. nezdinde -29.06.2018/2019 tarihleri arasında … sayılı ZMS (trafik) Poliçesiyle sigortalı … plakalı …/otosan marka otomobil sürücüsü …’nun kazanın oluşumunda 2918 sayılı KTK.nın diğer sürücü kusurlarından 53/B, yönetmeliğin 109/B-8 ile sürücü asli kusurlarından 84/H hi ini ihlal ettiğinden 4675 oranında asli kusurlu olduğu, … plakalı … marka otomobilin sürücüsü ve maliki olan davacı…’in kazanın oluşumunda 2918 sayılı KTK.nın diğer sürücü kusurlarından 57/A (kavşağa yaklaşan sürücüler kavşaktaki şartlara uyacak şekilde yavaşlamak dikkatli olmak- zorundadırlar) kuralını ihlal ettiğinden 4625 oranında tali kusurlu olduğu görüşü ile raporunu düzenlemiştir.
Islah: Davacı vekili 12.04.2023 tarihli dilekçesi ile dava değerini artırmış ve eksik harcı aynı tarihte tamamlamıştır.
Dava; davacı aracında meydana gelen bakiye değer zararın karşı araç ZMMS sigortacısından tahsili için açılan maddi tazminat davasıdır.
Dava tarihinde yürürlükte olan, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde, “işletenlerin, bu kanunun 85/1.maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”, aynı yasanın 85/1.maddesinde, “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yararlanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı”, aynı yasanın 85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş, 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın amacı A.1 maddesinde “Karayolları Trafik Kanunu uyarınca motorlu araç işletenlerine yüklenen hukuki sorumluluk için düzenlenen Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasına yönelik ilgililerinin hak ve yükümlülüklerine ilişkin usul ve esasların düzenlenmesidir.” şeklinde belirlenmiştir. Sigortanın kapsamı ise genel şartlar A.3. maddesinde “sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, üçüncü şahısların ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde Genel Şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepleri, kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta limitleri dahilinde karşılamakla yükümlüdür. Sigortanın kapsamı üçüncü şahısların, sigortalının Karayolları Trafik Kanunu çerçevesindeki sorumluluk riski kapsamında, sigortalıdan talep edebilecekleri tazminat talepleri ile sınırlıdır.” şeklinde düzenlenmiştir.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2016/14573 esas, 2017/6035 karar sayılı, 29/05/2017 tarihli ilamı, 2017/1541 Esas,2017/9897 Karar sayılı, 31.10.2017 tarihli ilamı, İzmir BAM 11. HD’nin 2018/593 esas, 2018/414 karar sayılı, 02/04/2018 tarihli ilamında belirtildiği üzere “Davalı sigorta şirketinin sorumluluğu, poliçenin düzenlendiği tarihte geçerli bulunan poliçe özel ve genel şartları ile yasal hükümlere göre belirlenecektir.” Anayasa Mahkemesinin 17.7.2020 tarihinde 2019/40 E-2020/40 K. sayılı kararı ile Karayolları Trafik Kanunu’nun 90. maddesinin birinci cümlesinde yer alan “…ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresi ile ikinci cümlesindeki “…ve genel şartlarda…” ibaresinin ve 92. maddesinin (i) bendinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiştir. İptal kararındaki gerekçeler dikkate alınarak 19.06.2021 tarihinde RG’de yayınlanan 7327 sy İcra ve İflas Kanunun ile Bazı Kanunlarda Değişik Yapılmasına Dair Kanunun 18. Maddesi ile 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 90 ıncı maddesinin birinci fıkrasında yer alan “Kanun” ibareleri “Kanunda” şeklinde değiştirilerek, fıkraya birinci cümlesinden sonra gelmek üzere “Bu tazminatlardan;a) Değer kaybı tazminatı, aracın; piyasa değeri, kullanılmışlık düzeyi, hasara uğrayan parçaları ile hasar tutarı dikkate alınarak,…hesaplanır. Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu tarafından belirlenir.” şeklinde yasal düzenleme eklenmiş ve 19. Maddesi ile 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 92. Maddesinde de trafik poliçesi teminatı dışında kalan hallere ekleme yapılmıştır. Bu değişikliklerin, 7327 sy yasanın 23. Maddesine göre RG’de yayımlandığı tarihte yürürlüğe gireceği öngörülmüştür. 04.12.2021 tarihinde RG’de yayınlanan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarında Değişik Yapılmasına Dair Genel Şartlar uyarınca daha önceki Genel Şartların, 1., 2. 3., 4.,5., 6.,7.,8., 9., 10., 11, 12., 13., 14. ,15., 16., maddelerinde değişiklik yapılmış olup, 17. Maddesi ile de Genel Şartlara Ek-7 eklenerek, Ek-7’ de, değer kaybı, sakatlık, destekten yoksun kalma tazminatlarının nasıl hesaplanacağının düzenlenmiştir. Bu değişikliğin 18. Maddesi ile “Bu genel şartların yayımı tarihinde yürürlüğe girer.” düzenlemesine, 13. Maddesi ile Genel Şartların C.11. Maddesine yapılan ek maddede “Bu genel şartların yürürlük tarihinden sonra yapılan değişiklikler, söz konusu değişikliğin yürürlüğe girdiği tarihten sonra akdedilen sözleşmelere uygulanır.” düzenlemesine yer verilmiştir. Dava konusu trafik poliçesinin 21.12.2021 tarihinde tanzim edildiği, 7327 sy yasa ile yapılan değişikliklerin 19.06.2021 tarihinde ve Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarında Değişik Yapılmasına Dair Genel Şartlardaki değişikliklerin 04.12.2021 tarihinde yürürlüğe girdiği ve Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararından sonra oluşan yasal boşluğun giderildiği dikkate alındığında, poliçe tanzim tarihinde yürürlükte olan 7327 sy İcra ve İflas Kanunun ile Bazı Kanunlarda Değişik Yapılmasına Dair Kanunun 18. Maddesi ile değişik 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 90 ıncı maddesi ve 92. Maddesindeki düzenlemeler ile 04.12.2021 tarihli 31679 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan “Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarında Değişiklik Yapılmasına Dair Genel Şartları” hükümleri ile değişen bu Genel Şartların eki niteliğindeki EK1 DEĞER KAYBI TAZMİNATI hesaplama yönteminin değer kaybına yönelik maddi zararın kapsamının belirlenmesinde dikkate alınması gerektiği, kanaatine varılmıştır.
Tüm bu yasal düzenlemeler ve somut olay birlikte değerlendirildiğinde; “B” sınıfı yeterli sürücü belgeli davalı sürücüsü … idaresindeki… plakalı … marka otomobil ile hava yağışsız ve açık olduğu 11.03.2019 günü gündüz saat 10:45 sıralarında İzmir-Aliağa ilçesi Kurtuluş Mahallesinde, üzerinde karşılıklı iniş ve çıkış eğimli olmak üzere iki yönlü trafik akımı çalıştığı iniş eğimli Namık Kemal caddesini takiben 299 sokak istikametinden gelip Namık Kemal caddesi ile Cumhuriyet caddesinin kesiştiği üç yönlü (T) kontrolsüz kavşaktan sol tarafa Cumhuriyet caddesi Eski mezarlık kavşağı istikametine dar kavisle dönüşe geçtiği esnada aracının ön kısımlarıyla, seyrine göre sol taraftan eski mezarlık kavşağı istikametinden Cumhuriyet caddesi takiben istiklal caddesi istikametine düz doğrultuda gelen “B” sınıfı yeterli sürücü belgeli alkolsüz sürücü … idaresindeki … plakalı … marka otomobilin sağ ön kısımlarına çarpması sonucu iki araçlı yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiği, meydana gelen olayda Davalı … Sigorta A.Ş. nezdinde -29.06.2018/2019 tarihleri arasında … sayılı ZMS (trafik) Poliçesiyle sigortalı … plakalı … model … marka otomobil sürücüsü … ‘nun kazanın oluşumunda 2918 sayılı KTK.nın diğer sürücü kusurlarından 53/B, yönetmeliğin 109/B-8 ile si ü asli kusurlarından 84/H ümlerini ihlal ettiğinden %75 oranında asli kusurlu olduğu, … plakalı … model … marka otomobilin sürücüsü ve maliki olan davacı …’in kazanın oluşumunda 2918 sayılı KTK.nın diğer sürücü kusurlarından S7/ (kavşağa yaklaşan sürücüler kavşaktaki şartlara uyacak şekilde yavaşlamak dikkatli olmak Zorundadırlar) kuralını ihlal ettiğinden %25 oranında tali kusurlu olduğu anlaşılmıştır.
Yapılan bilirkişi hesaplamasına göre;Değer Kaybı bakımından; Aracın onarımı yapıldıktan sonraki rayiç değeri araştırması neticesinde, kaza tarihi itibarıyla onarım sonrası rayicinin 71.000 TL ile 72.000 TL olduğu, ortalama değerinin 71.500 TL olduğu, tespit edilmiştir. Yargıtay 17 HD. nin Gerçek zarar ile ilgili “gerçek zarar ve değer kaybının, aracın kaza öncesi rayici ile (77.500 TL) onarım sonrası rayici (71.500 TL) arasındaki farktır” kararları göz önüne alındığında ve değerlendirildiğinde aracın piyasa koşullarında değer kaybının 6.000,00 TL olduğu, Davalı sigorta şirketinin dava öncesinde, 23.03.2021 tarihinde yaptığı 1.875,00 TL ödeme düşüldüğünde, kalan bakiye değer kaybı bedelinin (6.000 TL-1.875 TL) 4.125,99 TL olacağı tespit edildiği, davacı vekilinin dava değerini davacın kusur oranını da dikkate alarak 2.625,00-TL olarak artırdığı anlaşılmıştır.
Kazanın poliçe süresi içerisinde gerçekleştiği, bakiye zarar miktarının bakiye poliçe limiti dahilinde kaldığı, davalı sigorta şirketinin poliçe kapsamında doğan bakiye değer kaybından sorumlu olduğu, davalı sigorta şirketinin 2918 sayılı KTK.nun 99/1. maddesi ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi Genel Şartları`nın B 2/2.1. maddesi uyarınca, rizikonun bilgi ve belgeleri ile birlikte kendisine ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde ödeme yükümlülüğü bulunduğu davacının başvuru tarihinin 23.02.2021 olduğu, temerrüdün 08.03.2021 tarihinde gerçekleştiği anlaşılmakla, Davacının davasının kısmen kabulüne, 2.625,00-TL Değer Kaybı Bedelinin temerrüt tarihi 08.03.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :
Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davacının davasının KABULÜNE,
1-2.625,00-TL Değer Kaybı Bedelinin temerrüt tarihi 08.03.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 179,31-TL harçtan peşin alınan ve değer artırım yolu ile tamamlanan 125,70-TL harcın mahsubu ile bakiye 53,61-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR OLARAK KAYDINA,
3-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca davacı yararına takdir olunan 2.625,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sy Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesi uyarınca tarafların anlaşamamaları nedeniyle Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00-TL’nin davada haksız çıkan davalıdan alınarak HAZİNE’ye gelir kaydına,
5-Davacının yapmış olduğu 80,70-TL dava açma ilk gideri, 1.600,00-TL bilirkişi ücreti, 89,50-TL tebligat ve posta gideri, olmak üzere toplam 1.770,20-TL Yargılama giderinin peşin yatırılan ve değer artırım yolu ile tamamlanan 125,70-TL harç ile birlikte toplam 1.895,90-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı ve davalı yanca yatırılan delil ve gider avansından sarf edilmeyen kısmın karar kesinleştiğinden yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.20/09/2023
Katip…
e-imzalı
Hakim…
e-imzalı