Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/23 E. 2022/696 K. 05.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/23
KARAR NO : 2022/696

DAVA :Değer Kaybı (Trafik Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 06/01/2022
KARAR TARİHİ : 05/07/2022

Mahkememizde görülmekte olan Değer Kaybı (Trafik Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili duruşmada tekrar ettiği dava dilekçesinde özetle; Müvekkiline ait … Plakalı araç ile … Plakalı araç arasında 01/10/2021 Maddi hasarlı trafik kazası gerçekleştiğini, kazada müvekkiline ait araçta değer kaybı zararı oluştuğunu, değer kaybının tespiti için ekspertiz raporu alındığını, bu nedenle ekspertiz ücretinin de bu davada talep edildiğini, mesi için açılmıştır, dava açılmadan önce arabuluculuk başvurusu yapıldığını, arabuluculuk aşamasında anlaşılamadığını, 01.10.2021 günü saat 18:00 sıralarında sürücü … idaresindeki … plakalı aracı ile İzmir … Mahallesi … sokağa park edip aracından inmek istediği sırada arka kısmından geldiğini görmediği sürücü … idaresindeki … plakalı araca sağ kısmı ile çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazası hasarlı trafik kazasının meydana geldiğini, 01/10/2021 tarihli bu kazanın oluşumunda … plakalı araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğunun, … plakalı araç sürücüsünün ise kusurunun olmadığının tespit edildiğini, eksper raporunda müvekkilinin aracında 15.000,00 TL değer kaybı olduğunun belirlendiğini, ekteki faturada da görüleceği üzere ekspere hizmet bedeli olarak 198,31 TL (KDV dahil) ödendiğini, müvekkiline ait araçta meydana gelen değer kaybı zararının mahkemece gerçekleştirilecek bilirkişi incelemesi ile netlik kazanacağını, davalı … şirketine 17/11/2021 tarihinde yazılı olarak başvurulduğunu, başvuru neticesinde sigorta şirketi tarafından zararın karşılanmadığını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla HMK 107. Madde uyarınca belirlenebilir olduğunda artırılmak üzere 100,00 TL değer kaybı tazminatının ve 198,31 TL eksper hizmet bedelinin davalıdan (teminat limitleri dahilinde ve temerrüt tarihinden itibaren) kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı taraf vekili duruşmada tekrar ettiği cevap dilekçesi ile özetle; Dava konusu ihtilafın trafik zorunlu sigortasından kaynaklanmakta olup, müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun ancak sigortalısının kusuru oranında olduğunu, söz konusu hususun tespiti için inceleme yapılmasının gerekli olduğunu, aracın değer kaybı tazminatının 09.12.2021 tarihinde başvuran vekili Av. … …’ya yapılmış olduğunu, başvuranın işbu talebinin mesnetsiz olduğunu, başvuru dilekçesi ekinde ekspertiz faturasının bulunmadığını, kanıtlanamayan talebin reddinin gerektiğini, avans faiz isteminin yerinde olmadığını, faiz sorumlulukları söz konusu olur ise hükmedilecek faizin temerrüt tarihinden ve yasal faiz olabileceğini, değer kaybı ödemesi yapıldığını, müvekkili şirket açısından davanın reddine; müvekkili şirketin vekalet ücreti ve yargılama giderlerinden sorumlu tutulmamasına, fazlaya ilişkin taleplerin reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Kaza Tespit Tutanağı : Dosya içerisinde yer alan ve trafik kazasına karışan araç sürücüleri … ve … tarafından birlikte tanzim ve imza edilmiş 01.10.2021 tarihli “Anlaşmalı Maddi Hasarlı Trafik Kazası Tespit Tutanağının” incelenmesinde; 01.10.2021 günü saat 18:00 sıralarında sürücü …’nin olayı ” sevk ve idaresindeki … plakalı (A) aracıyla………. sokakta seyri esnasında … plakalı aracımı park ettikten sonra, aracımdan inmekte iken kapıyı açtığım sırada yarı açık konumda iken arkadan geldiğini görmediğim … plakalı araç sol ön kapı dış kısmına çarptı, temas etti.” şeklinde; diğer … plakalı (B) aracı sürücüsü …’ın ise olayı ” … plakalı aracımla ilerlerken … plakalı araç sol kapı aniden önüme açtı, duramadan çarptık.” şeklinde tanımladığı görülmüştür.
Hasar Dosyası : Davacının dava tarihinde önce 17/11/2021 tarihinde davalı sigortaya değer kaybı talepleri için başvuruda bulunduğu, davalı sigortanı09.12.2021 tarihinde davacıya 2.991,00 TL değer kaybı ödemesinde bulunduğu görülmüştür.
Poliçe : Davalı … ile dava dışı sigortalı … arasında 08/12/2020 – 08/12/2021 tarihlerini kapsar zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi bulunmaktadır. Poliçede araç başına maddi zarar limiti 41.000,00-TL’dir.
Trafik Tescil : Türkiye Noterler Birliği Sicil ve Tescil Hizmetleri Müdürlüğünün 13/05/2022 tarihli cevabi yazısından; … plaka sayılı aracın dava dışı … adına, … plaka sayılı aracın ise kaza tarihinde davacı … adına tescilli olduğu tespit edilmiştir.
Tramer : Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezinin 27/01/2022 havale tarihli cevabi yazısından; … plaka sayılı aracın dava konusu kaza tarihi olan 01/10/2021 tarihinden evvel açılmış 3 adet hasar dosyasının bulunduğu anlaşılmış, eski hasar dosyaları dosyamız arasına alınmıştır.
Bilirkişi raporu: Makine Mühendisi Trafik Uzmanı Bilirkişi … 14/06/2022 tarihli raporunda; Davalı …Ş. ne KZMMS trafik sigortalı … plakalı otomobil sürücüsü …’nin idaresindeki otomobil ile meydana gelen maddi hasarlı trafik kazasında 1. derecede Etken Hatalı Davranış Sergilemiş olduğu sonucuna
varıldığını, … plakalı aracın davacı sürücüsü …’ın ise meydana gelen olayda kazayı önlemek adına alabileceği bir önlem olmadığı sonucuna varıldığını, meydana gelen trafik kazasında oluşan etken 3. kişi ya da kurumların kusurunun bulunmadığını, davacıya ait … plakalı araçta davaya konu trafik kazası sonucunda tampon, sağ ön çamurluk, sağ ön kapı ve sağ arka kapı, sağ arka çamurluk, motor kaputu kısımlarında meydana gelen hasarların işbu dava konusu kaza ile ilintili olduğunu, davacıya ait … plakalı araçta bahse konu trafik kazası sebebiyle raporda belirtilen serbest piyasa şartlarına göre; aracın kaza tarihindeki hasar görmemiş 2.el piyasa rayiç değeri ile kazadan sonra onarılmış haldeki 2. el rayiç değeri arasındaki fark nedeniyle 11.850,00 TL değer kaybı meydana gelmiş olacağını, dosya içeriğinde davalı … şirketince, davacıya yapılmış herhangi bir değer kaybı ödemesi dekontu bulunmadığını, dosya muhtevasında bulunan 198,31 TL tutarındaki “Ekspertiz Hizmet Bedeli” faturasının 2021 yılı “Ekspertiz Ücret Tarifesine” göre kadri maruf olduğunu ve ödenip ödenmemesi hususunun Sayın Mahkemenin takdirine bırakılmış olduğunu mütalaa etmiştir.
Bedel arttırım dilekçesi : Davacı vekili 23/06/2022 tarihli dilekçesinde; Bilirkişi tarafından tespit edilen 11.850,00 TL değer kaybı zararından sigorta şirketinin ödemiş olduğu 2.991,00 TL’nin mahsup edilmesi ile bakiye değer kaybı zararının 8.859,00 TL olduğunu, bu kapsamda 100,00 TL olarak talep etmiş oldukları değer kaybı alacaklarını 8.859,00 TL olarak arttırdıklarını, bedel artırım dilekçesinin kabulü ile davalıya tebliğine, 8.859,00 TL değer kaybı zararı ile 198,31 TL ekspertiz ücretinin kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsiline, yargılama harç ve giderleriyle beraber vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiş, tamamlama harcını aynı tarihte yatırmıştır.
Dava; davacı aracında meydana gelen bakiye değer kaybı zararı ile ekspertiz ücretinin karşı araç ZMMS sigortacısından tahsili davasıdır.
Dava tarihinde yürürlükte olan, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde, “işletenlerin, bu kanunun 85/1.maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”, aynı yasanın 85/1.maddesinde, “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yararlanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı”, aynı yasanın 85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş, 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın amacı A.1 maddesinde “Karayolları Trafik Kanunu uyarınca motorlu araç işletenlerine yüklenen hukuki sorumluluk için düzenlenen Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasına yönelik ilgililerinin hak ve yükümlülüklerine ilişkin usul ve esasların düzenlenmesidir.” şeklinde belirlenmiştir. Sigortanın kapsamı ise genel şartlar A.3. maddesinde “sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, üçüncü şahısların ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde Genel Şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepleri, kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta limitleri dahilinde karşılamakla yükümlüdür. Sigortanın kapsamı üçüncü şahısların, sigortalının Karayolları Trafik Kanunu çerçevesindeki sorumluluk riski kapsamında, sigortalıdan talep edebilecekleri tazminat talepleri ile sınırlıdır.” şeklinde düzenlenmiştir.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları 14 Mayıs 2015 gün 29355 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak 01 Haziran 2015 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Olay tarihinde yürürlükte bulunan 2918 sayılı KTK.nın 90. maddesinde “Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.” şeklindeki düzenleme ve zorunlu mali sorumluluk sigortası teminatı kapsamı dışında bulunan hallerin düzenlendiği 92/i maddesindeki “Bu Kanun çerçevesinde hazırlanan zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartları ve ekleri ile tanımlanan teminat içeriği dışında kalan talepler.” şeklindeki düzenleme Anayasa Mahkemesinin 17.7.2020 tarihinde 2019/40 E-2020/40 K. sayılı kararı ile Karayolları Trafik Kanunu’nun 90. maddesinin birinci cümlesinde yer alan “…ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresi ile ikinci cümlesindeki “…ve genel şartlarda…” ibaresinin ve 92. maddesinin (i) bendinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiştir.
Anayasa Mahkemesinin iptal kararı ile zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatların zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarına göre belirleneceğine dair düzenleme iptal edilmiştir. T.C. Anayasası’nın 153/6. maddesinde, “Anayasa Mahkemesi kararları Resmî Gazetede hemen yayımlanır ve yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzel kişileri bağlar.” düzenlemesi mevcut olup, bu düzenlemenin doğal sonucu olarak Anayasa Mahkemesi’nce bir kanun veya kanun hükmünde kararnamenin tümünün ya da bunların belirli hükümlerinin Anayasa’ya aykırı bulunarak iptal edildiğinin bilindiği halde görülmekte olan davaların Anayasa’ya aykırılığı saptanan kurallara göre görüşülüp çözümlenmesi, Anayasa’nın üstünlüğü prensibine ve hukuk devleti ilkesine aykırı düşeceği için uygun görülmeyeceği kabul edilmektedir. Anayasa Mahkemesi’nin somut norm denetimi neticesinde verdiği iptal kararlarının Resmî Gazete’de yayımlanması ile sonuç doğuracağı ve eldeki tüm uyuşmazlıklara uygulanması gerektiği uyulması zorunlu yargısal içtihatlar ile kabul edilmiştir.
Yargıtay içtihatları ile kabul edilen “usuli kazanılmış hak” olgusunun, birçok hukuk kuralında olduğu gibi yine Yargıtay içtihatları ile geliştirilmiş istisnalarının bulunduğu, yeni bir İçtihadı Birleştirme Kararı (09.05.1960 tarihli ve 21/9 sayılı YİBK) ya da geçmişe etkili bir yeni kanun çıkması, benzer şekilde uygulanması gereken bir kanun hükmünün, hüküm kesinleşmeden önce Anayasa Mahkemesince iptaline karar verilmesi hallerinde, usulü kazanılmış hakka göre değil, İBK’na veya geçmişe etkili yeni kanuna ya da Anayasa Mahkemesinin iptal kararından sonra oluşan yeni duruma göre karar verilebileceği (HGK’nın 21.01.2004 tarihli ve 2004/10-44 E., 19 K.; 03.02.2010 tarihli ve 2010/4-40 E., 2010/54 K), dolayısıyla bilirkişi raporları alındıktan ve bu raporlar nedeniyle taraflar lehine oluşan usulü kazanılmış hakka göre değil sonra Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararından sonra oluşan yeni duruma göre karar verilmesi gerektiği, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi’nin 2019/824 esas, 2020/1025 karar sayılı, 2019/3373 esas, 2020/1022 karar sayılı emsal kararlarında da belirtildiği üzere Anayasa Mahkemesi’nin yukarıda anılan iptal kararı sonrasında oluşan yeni duruma göre KTK’nun 90. Maddesi hükmü dikkate alındığında, zarar gören hak sahiplerinin zarar veren 3.kişilerden ve sigorta şirketinden talep edebilecekleri tazminatın kapsamının belirlenmesinde kullanılacak yöntem ve ölçütler konusunda kısıtlama bulunmadığından, üçüncü kişi olan davacının uğradığı hasar zararının tespitinde 6098 sy Türk Borçlar Kanunu hükümleri dikkate alınarak yerel piyasa koşulları, yedek parça ve servis maliyetleri, kazalı parça ve yeri, işçilik maliyetleri, KDV dikkate alınması gerektiği, değer kaybı yönünden de 6098 sy Türk Borçlar Kanunu hükümleri dikkate alınarak yerel piyasa koşulları, ülkenin şartları, aracın özellikleri, kilometresi, piyasanın algısı, aracın piyasadaki tercih edilebilirliği, markası, ikinci el piyasası, yedek parça ve servis maliyetleri, kazalı parça ve yeri, onarım özellikleri, aracın geçmiş hasar kayıtları gibi pek çok etkenin dikkate alınması gerektiği, dolayısıyla değer kaybının doğru ve hakkaniyetli şekilde belirlenebilmesi için uzun yıllardır Yargıtay içtihatları ile benimsenen, aracın kaza öncesi hasarsız rayiç değeri ile onarımdan sonraki rayiç değerinin göz önünde bulundurularak, aradaki farkın değer kaybı olarak kabul edilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
19.06.2021 tarihinde RG’de yayınlanan 7327 sy İcra ve İflas Kanunun ile Bazı Kanunlarda Değişik Yapılmasına Dair Kanunun 18. Maddesi ile 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 90 ıncı maddesinin birinci fıkrasında yer alan “Kanun” ibareleri “Kanunda” şeklinde değiştirilerek, fıkraya birinci cümlesinden sonra gelmek üzere “Bu tazminatlardan;a) Değer kaybı tazminatı, aracın; piyasa değeri, kullanılmışlık düzeyi, hasara uğrayan parçaları ile hasar tutarı dikkate alınarak,…hesaplanır. Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu tarafından belirlenir.” Şeklinde yasal düzenleme eklenmiş ve 19. Maddesi ile 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 92. Maddesinde de trafik poliçesi teminatı dışında kalan hallere ekleme yapılmıştır. Bu değişikliklerin, 7327 sy yasanın 23. Maddesine göre RG’de yayımlandığı tarihte yürürlüğe gireceği öngörülmüştür. Trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat davalarında davalı sigortanın sorumluluğu belirlenirken poliçenin düzenlendiği tarihte geçerli bulunan poliçe özel ve genel şartları ile bu tarihte yürürlükte olan 2918 sy Karayolları Trafik Kanunu hükümleri dikkate alınacaktır. 7327 sy yasa ile yapılan değişikliklerin geçmişe etkili olacağına dair yasal bir düzenleme bulunmadığından, poliçe tanzim tarihinde yürürlükte olmayan bu değişikliklerin somut olaya uygulanmasına yasal olanak bulunmadığından, söz konusu yasal değişiklikler maddi zararın kapsamının belirlenmesinde dikkate alınmamıştır.
04.12.2021 tarihinde RG’de yayınlanan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarında Değişik Yapılmasına Dair Genel Şartlar uyarınca daha önceki Genel Şartların, 1., 2. 3., 4.,5., 6.,7.,8., 9., 10., 11, 12., 13., 14. ,15., 16., maddelerinde değişiklik yapılmış olup, 17. Maddesi ile de Genel Şartlara Ek-7 eklenerek, Ek-7’ de, değer kaybı, sakatlık, destekten yoksun kalma tazminatlarının nasıl hesaplanacağının düzenlenmiştir. Bu değişikliğin 18. Maddesi ile “Bu genel şartların yayımı tarihinde yürürlüğe girer.” Düzenlemesine, 13. Maddesi ile Genel Şartalırn C.11. Maddesine yapılan ek maddede “Bu genel şartların yürürlük tarihinden sonra yapılan değişiklikler, söz konusu değişikliğin yürürlüğe girdiği tarihten sonra akdedilen sözleşmelere uygulanır.” düzenlemesine yer verilmiştir. Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2016/14573 esas, 2017/6035 karar sayılı, 29/05/2017 tarihli ilamı, 2017/1541 Esas,2017/9897 Karar sayılı, 31.10.2017 tarihli ilamı, İzmir BAM 11. HD’nin 2018/593 esas, 2018/414 karar sayılı, 02/04/2018 tarihli ilamında belirtildiği üzere “Davalı … şirketinin sorumluluğu, poliçenin düzenlendiği tarihte geçerli bulunan poliçe özel ve genel şartları ile yasal hükümlere göre belirlenecektir.” 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1425. maddesine göre de sigorta poliçesi genel ve varsa özel şartları içerdiği, 01.06.2015 tarihli Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları’nda değişiklik yapan Yeni Genel Şartların 18. Maddesi ve 13.maddesine göre, genel şartlarda yapılan değişikliklerin yürürlük tarihi olan 04.12.2021 tarihinden sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanacağı, dava konusu trafik poliçesinin 01.12.2020 tarihinde tanzim edildiği, dolayısıyla poliçenin tanzim tarihinde yürürlükte olmayan 04.12.2021 tarihli genel şartlarda yapılan değişikliklerin ve zararın hesaplanma yöntemini belirleyen eklerinin somut olaya uygulanmasına yasal olanak bulunmamaktadır.
Tüm bu yasal düzenlemeler ve somut olay birlikte değerlendirildiğinde; Davalı …Ş. tarafından KZMMS trafik poliçesi ile sigortalanan … plakalı otomobilin sürücü … sevk ve idaresinde iken iki yönlü … Sokakta yolun sağ tarafına yanaşıp park haline geçtikten sonra aracının sol ön kapısını açtığı anda arkasından aynı istikamette seyretmekte olan davacı sürücü … idaresindeki ve ona ait … plakalı otomobilin sağ ön ve komple sağ yan kısımları ile … plakalı aracın sol ön kapısına çarpması neticesinde maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiği, bilirkişi raporunda açıklanan gerekçelerle davalı sigortasına ait aracı kullanan sürücü …’nin %100 oranında kusurlu olduğu, değer kaybının, aracın kaza öncesi hasarsız ikinci el piyasa rayiç değeri ile kaza meydana geldikten ve tamir edildikten sonraki ikinci el piyasa rayiç bedeli arasındaki fark olduğu, davacıya ait aracın alınan bilirkişi raporu uyarınca kaza öncesi hasarsız ikinci el piyasa rayiç değerinin 163.500,00 TL, kaza meydana geldikten ve tamir edildikten sonraki ikinci el piyasa rayiç bedelinin 151.650,00 TL olduğu, buna göre dava konusu araçta (163.500,00 TL -151.650,00 TL) = 11.850,00 TL lik değer kaybı meydana geldiği, davalı … tarafından, dava tarihinden önce 09.12.2021 tarihinde davacıya 2.991,00 TL değer kaybı ödemesi yapılmış olduğundan davacının değer kaybı zararının 8.859,00 TL olduğu, kazanın poliçe süresi içerisinde gerçekleştiği, zarar miktarının bakiye poliçe limiti dahilinde kaldığı, davalı … şirketinin poliçe kapsamında doğan bakiye değer kaybından sorumlu olduğu, davalı … şirketinin 2918 sayılı KTK.nun 99/1. maddesi ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi Genel Şartları`nın B 2/2.1. maddesi uyarınca, rizikonun bilgi ve belgeleri ile birlikte kendisine ihbar edildiği 17.11.2021 tarihinden itibaren 8 iş günü içinde ödeme yükümlülüğü bulunmakla davalı … şirketinin 30.11.2021 tarihinde temerrüde düştüğü anlaşılmakla davacının davasının kabulüne, 8.859,00 TL bakiye değer kaybının zarar veren araç ticari nitelikte olmayıp haksız eylemin de TTK.’nun 4. maddesi uyarınca ticari iş niteliği taşımamasına göre temerrüt tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, arabuluculuğun dava şartı olması halinde, ekspertiz ücretinin yargılama giderleri içerisinde değerlendirilmesine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KABULÜ ile; 8.859,00 TL bakiye değer kaybı bedelinin 30.11.2021 temerrüt tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-198,31 TL ekspertiz ücretinin yargılama giderleri içerisinde değerlendirilmesine,
3-Kabul edilen miktar üzerinden hesaplanmış olan 605,16 TL nispi harca, peşin alınan ve bedel artırımı ile tamamlanan 151,29 TL harcın mahsubu ile bakiye 453,87 TL karar ve ilam harcının davalı taraftan alınarak HAZİNE’ YE GELİR KAYDINA.
4-Dava tamamen kabul edildiğinden davacı tarafın yaptığı ve karşıladığı 11,50 TL vekalet suret harcı, 80,70 TL başvuru harcı, 151,29 TL peşin alınan ve bedel artırımı ile tamamlanan harç, 118,45 TL davetiye ve posta gideri, 600,00 TL bilirkişi ücreti,198,31 TL ekspertiz ücreti olmak üzere toplam 1.160,25 TL yargılama giderinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine.
5-Dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sy Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesi uyarınca tarafların anlaşamamaları nedeniyle Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davada haksız çıkan davalıdan alınarak HAZİNE’ye gelir kaydına,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir ve hesaplanmış olan; 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine.
7-HMK.nun 333.maddesi uyarınca davacı tarafından yatırılan gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine.
ilişkin, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde, mahkememize veya bulunduğu yerde varsa Asliye Ticaret Mahkemesi’ne, yoksa Asliye Hukuk Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 05/07/2022
Katip …
e-imza

Hakim…
e-imza