Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/984 E. 2022/524 K. 31.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/984
KARAR NO : 2022/524

DAVA : Kooperatif Üyeliğinin Tesbiti
DAVA TARİHİ : 02/11/2020
KARAR TARİHİ : 31/05/2022

Mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davalı (konusuz kalan davanın davacısı), 02.11.2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; davalı kooperatifin ortaklarında olan … isimli kişiye ait kooperatif hissesini, Selçuk Noterliğinin 14.07.2020 tarih ve … yevmiye numaralı kooperatif hisse devri sözleşmesiyle devraldığını; ancak kooperatifin, devreden üyenin üyelikten kaynaklanan borçlarının ödenmesi hâlinde üye kaydının yapılabileceğini bildirerek kooperatif üyelik kaydı yapılması talebini reddettiğini; oysa üyenin borcunun bulunmasının devre engel olmadığını; ayrıca hissesini devreden …’a karşı İzmir 7. İcra Müdürlüğünün …. E. sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını; …’un itirazı üzerine kooperatif tarafından itirazın iptali davası açıldığını; itirazın iptaline ilişkin İzmir 11. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E., … K. sayılı kararının kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki bulunması nedeniyle Yargıtay 23. HD. Tarafından bozulduğunu; bunun üzerine İzmir 11. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E., … K. sayılı kararı ile yeniden karar verdiğini; bu kararın da Yargıtay 23. HD. … E. …. Sayılı kararı ile faizin yasal faizin %50 fazlasını aşamayacağı gerekçesiyle bozulduğunu; bu karar üzerine mahkeme kararında yazan miktarların … tarafından İzmir 7. İcra Müdürlüğünün …. E. sayılı dosyasına ödendiğini, kooperatif hissesini devreden …’un borcu kalmadığını; söz konusu davanın hâlâ İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. sayılı dosyasıyla devam ettiğini belirterek, davalı … Yapı Kooperatifinin üyesi bulunduğunun tespitine ve bu tespitin kooperatif kayıtlarına işlenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı (konusuz kalan davanın davalısı), 07.04.2021 tarihli cevap/karşı dava dilekçesinde özetle;Ocak 2021 ayı içinde davacının üye kaydının yapıldığını, davacının yalnızca haklarına değil, devir sözleşmesinde üstlendiği borçlarına da sahip çıkması gerektiğini; davacının devir öncesine ait borçlar ile devir tarihinden sonra işlemiş aidat borçlarını ödemediğini; hissesini devreden … aleyhine 2009 Mart-2011 Nisan ayları arasında ödenmeyen aidat borçları için İzmir 7. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasıyla icra takibi başlattıklarını, bu borçlara ilişkin yargılamanın hâlâ İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi … E. dosyası ile devam ettiğini; 2018 yılına kadar ödenmeyen aidat borçları için ise İzmir 25. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasıyla icra takibi başlattıklarını, 10.03.2021 tarihinden sonra yapılan araştırmalarda, devreden üyenin takibe itiraz ettiğini öğrendiklerini; 44.600 TL asıl alacak ve TBK m. 120 gereğince yıllık %18 oranından hesaplanan 25.200 TL gecikme zammı olmak üzere toplam 69.800 TL yönünden itirazın iptali gerektiğini; ayrıca devreden ve devralan üyelerin Mart 2018-Nisan 2021 tarihleri arasında ödemedikleri toplam 8.200 TL aidat borcunun bulunduğunu belirterek, İzmir 25. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline ve karşı davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, ayrıca 8.200 TL asıl alacağın ve bu borç için dava tarihine kadar hesaplanan 3.462 TL gecikme zammının, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte karşı davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı (konusuz kalan davanın davacısı), 29.04.2021 tarihli karşı davaya cevap dilekçesinde özetle;karşı davanın arabuluculuğa başvurulması zorunlu olan davalardan olduğunu, arabuluculuğa başvurulmadığından dava şartının gerçekleşmediğini; karşı dava dilekçesinde bildirilen icra takiplerinin hissesini devreden … aleyhine yapıldığını, devreden üyenin yaptığı itirazın iptali için devralana karşı dava açılamayacağını ve icra inkar tazminatı istenemeyeceğini; itirazın iptali davasının süresinde açılmadığını; davaya konu alacak miktarının hesabında 2011 yılı öncesi için iddia edilen borçların bulunup bulunmadığının belli olmadığını, bu döneme ilişkin davanın hâlâ İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi … E. dosyası ile devam ettiğini, dolayısıyla 2011 yılı öncesi alacak bölümü için derdestlik itirazında bulunduklarını; kendisinin ve hisseyi devreden … isimli kişinin aidat veya sair isimler altında borcu bulunmadığını belirterek, karşı davanın reddini talep etmiştir.
Dava; 28/07/2020 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeni ile davacının aracındaki hasar ve değer kaybına yönelik tazminatın kazaya neden olan araç sürücüsü ve ZMM sigortalısından HMK. 107 uyarınca belirsiz alacak davası olarak açılmış tazminat davasıdır.
Dosya içinde araçların trafik kayıtları, davacı aracın tarmer kaydı, olay yeri basit krokisi, aracın fotoğrafları, davalı sigorta şirketinden ödemeye ilişkin belgeler, hasar dosyası ve sigorta poliçesi getirtilmiş, karar vermemize dayanak teşkil eden usul, yasa ve mevzuata uygun bilirkişi heyetinden 20/01/2022 tarihli rapor alınmış, davacı vekili bedel arttırım dilekçesini vermiş, taraflara tebliğ edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde incelenen hasar dosyası, sigorta poliçesi, usul, yasa ve mevzuata uygun alınan 20/01/2022 tarihli bilirkişi heyet raporu dikkate alındığında davacının bu kazanın oluşumunda trafik kurallarına aykırı etken davranış ve faktörünün olmadığı, davalı sigorta şirketine 27/05/2020-2021 tarihleri arasında ZMM poliçesi ile sigortalı …. plakalı araç sürücüsünün kazanın oluşumunda 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun diğer sürücü kusurlarından 52/B, 52/C ve sürücü asli kusurlarından 84/B kurallarını ihlal ettiği, hasarlı olduğu anlaşılan parçalar ile dava konusu 28/07/2020 tarihli maddi hasarlı trafik kazasının uyumlu olduğu, hasar giderim bedeli’nin KDV hariç 17.100,00 TL olduğu ve KDV hariç 12.495,43 TL ödeme yapıldığı, kalan hasar tazminatının 4.604,57 TL olduğu, değer kaybının 2.895,84 TL olduğu, yapılan 2.104,16 TL’lik ödeme dışında bakiye değer kaybının 2.895,84 TL olduğu ve tüm hasar ve değer tazminatının sigorta poliçesi kapsamında olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne, 1.050,00 TL mahrum kalma tazminatının da davalı araç sürücüsünden tahsiline, expertiz uzman görüş ücretinin HMK. 323 uyarınca diğer yargılama giderlerine ile tahsiline dair mahkememizde vicdani kanıyı yansıtan aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM ; Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1-Davanın arabuluculuğa başvurulmadan açıldığı anlaşılmakla TTK. 5/a uyarınca dava şartı eksikliği nedeni ile USULDEN REDDİNE;
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL harcın davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerine bırakılmasına,
4-Davalının yapmış olduğu 750,00 TL bilirkişi ücretinin davacıdan alınarak, davalılara verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalılara verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayarak artan kısmın karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın taraflara tebliğinden itibaren 6100 sayılı yasanın 345. Maddesi uyarınca 2 haftalık kesin süresi içerisinde Bölge İstinaf Mahkemesine başvuru yolunun açık olduğu açıkça okunup usulünce anlatıldı.31/05/2022

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza