Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/972 E. 2022/886 K. 01.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/972
KARAR NO : 2022/886

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/12/2021
KARAR TARİHİ : 01/11/2022

Mahkememizde görülen Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı … A.Ş.’nin dağıtım sistemine bağlantısı yapılmış olan ve kullanıcı numarası … olan lisanssız güneş enerjisi üretim tesisi, davacı tarafından kurulduğu ve işletildiği, sözkonusu tesisle ilgili olarak, Davacı ile Davalı arasında “Dağıtım Sistem Kullanım Anlaşması” imzalandığı, taraflar arasında imzalanan Dağıtım Sistem Kullanım Anlaşması’na istinaden her ay düzenli olarak bir ay boyunca üretilen toplam enerji miktarı üzerinden davalı tarafça dağıtım sistemi kullanım bedeli tahsil edildiği, 2016 yılı sonuna kadar üreticiler arasında herhangi bir ayrıma gidilmeksizin lisanslı veya lisanssız tüm üreticilerden üretilen her kWh için 0,7596 kuruş dağıtım bedeli alındığı, tarifelerin EPDK tarafından genellikle 3’er aylık dönemlerde periyodik olarak güncellendiği, ilk kez 2017 yılı Ocak ayından itibaren elektrik üreticileri arasında ikili bir ayrıma gidildiği, öncelikle Lisanslı ve Lisanssız şekilde bir ayrım yapılmış, ayrıca lisanssız elektrik üreticileri de kendi içerisinde 31.12.2017 öncesi geçici kabulü yapılan tesisler ve 31.12.2017 sonrası geçici kabulü yapılan tesisler şeklinde 2. kez bir ayrım yapıldığı, bütün elektrik üreticileri dağıtım firmasının aynı iletim hattını kullanmasına ve davacıya ait firmanın ek bir maliyeti bulunmamasına rağmen Davacıya ait tesiste diğer lisanslı üreticilerden yaklaşık 10 kat fazla sistem kullanım bedeli tahsil edildiği, haksız yere fazladan tahsil edilen sistem kullanım/dağıtım bedellerinin Davacıya iadesi gerektiği, 2016 yılına ait elektrik üreticileri arasında herhangi bir ayrım (lisanslı&lisanssız) yapılmadığı, sadece ve sadece “Üretici” ibaresinin kullanıldığı, tüm üreticiler için tarifede belirlenen tek sistem kullanım/dağıtım bedelinin ödeneceği kabul edildiği, 2017 yılı Ocak ayından bugüne kadar gelen tüm tarifelerde, 2016 yılı tarifelerinde olmayan bir ayrıma gidildiği, 01.01.2017 tarihinden itibaren uygulanacak tarifeye esas Enerji Piyasası izenleme Kurulu’nun 29.12.2016 tarihli ve 6838 Karar Sıra No’lu Kararı C Bendi’nde üreticiler arasında ayrımın temelinin atıldığı, bu kararla birlikte dağıtım hizmeti alan elektrik üreticileri arasında 2 ayrı haksız ayrım yapıldığı, bunlardan birincisinin dağıtım hizmeti alan ve “Lisanssız Üretici” şeklinde yapılan ayrımın olduğu, ikincisinin ise Lisanssız Üretici için de 31.12.2017 tarihinden önce geçici kabule hazır tutanağı alan tesisler ile 31.12.2017 tarihinden geçici kabule hazır tutanağı alan tesisler şeklinde kendi içerisinde 2. kez ayrıma ve sistem kullanım/dağıtım bedelinin farklı ödeneceğinin kabul edildiği, bu haliyle; 1 Ocak 2017 tarihinden itibaren hukuki bir alt yapısı olmadığı ve teknik olarak izahı bulunmadığı halde üreticiler arasında sistem kullanım/dağıtım bedeli ayrımına gidildiği, davacıdan dava tarihine kadar fazladan tahsil edilen sistem kullanım / dağıtım bedelleri yanında bunlara işletilen KDV”lerle birlikte oluşan toplam tutar için şimdilik 1.000,00 TL alacağın Davalıdan Tahsiline ve Davacıya verilmesini, Alacağa konu bedellere, her bir faturada fazla ödenen tutarlara ödeme tarihlerinden itibaren işletilecek en yüksek ticari faizi/ değişen oranda avans faizinin uygulamasını talep etmektedir.
CEVAP: Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle; Lisanssız üretim tesislerinin sistem kullanım bedeli fiyatları Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) tarafından 29.12.2016 tarih, 6838 sayılı Kurul Kararı ve 11.05.2017 tarih, 7070 sayılı Kurul Kararı çerçevesinde, 31.12.2017 tarihinden önce geçici kabul tutanağı alan ve 31.12.2017 tarihinden önce ilgili şebeke işletmecisinden geçici kabule hazır tutanağı alan tesisler için sistem kullanım bedelinde EPDK tarafından belirlenen birim fiyatlara 9075 oranında indirim uygulanacağının belirtildiği, bu şartları sağlamayan lisanssız üreticiler için ise, EPDK tarafından belirli periyotlarda yayımlanan tarifeler ile belirlenmiş olan, 31.12.2017 sonrası geçici kabul alan lisansız üreticilere uygulanacak birim fiyat üzerinden sistem kullanım bedelinin hesaplanacağı, EPDK’nin 17.09.2018 tarih E.46357 sayılı görüş yazısında, Elektrik Piyasası Kanunun 14. Maddesinin 1. fıkrası b bendinde yer alan hususları sağlamayan tesislerin “üreticiler için veriş yönünde çift’tek terimli tarife” yani lisanslı üretici birim – fiyatından ücretlendirilebileceğinin belirtildiği, Davacı firma ise, Kanunun 14. Maddesinin 1. Fıkrası b bendi kapsamında (azami | megavata kadar) ve lisanssız Elektrik üretim Yönetmeliğinin 5. Maddesi 1. Fıkrası c bendi kapsamında (kurulu gücü | megavat) kurulan ve bu hususları sağlayan bir tesis olduğu, Lisanssız Elektrik Üretim Yönetmeliğinin 5. Maddesinin 1. Fıkra a-b-ç-d-f-ve g bentleri kapsamında kurulan üretim tesislerine kurulu güç üst sınırı uygulanamayacağı Yönetmeliğin 5. Madde 6. Fıkrasında açıkça belirtilmiş olup © bendi kapsamında kurulan tesislere ise bu şekilde bir uygulama öngörülmediği, Davacının talebinin Elektrik Piyasası mevzuatına, Sistem Kullanım Anlaşmasına ve Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) Kurul Kararlarına açıkça aykırı olduğu, Davacı taraf lisanssız elektrik üreticisi olduğu halde, EPDK tarafından belirli periyotlarda yayımlanan elektrik tarife tablolarında “üretici”(lisanslı) için veriş yönünde tek terimli dağıtım tarifesi üzerinden sistem kullanım bedeli alınması gerektiği iddiasında bulunduğu, haksız olarak bedel iadesi talebinin Davacı için sebepsiz zenginleşme sonuçlarına neden olabileceği, Davacı tarafın Elektrik Piyasası Kanununa aykırı olarak nitelendirdiği olay/işlem, bizzat Kurum tarafından aynı Kanuna göre çıkarılan Kurul Kararları çerçevesinde gerçekleştirildiği, Kanuna ve Kurul Kararlarına aykırı bir durumun bulunmadığı, bu talebin ve iddianın muhatabı olsa olsa EPDK’nin olduğu, Davalının Elektrik Piyasası mevzuatını uygulamak ve buna uymakla yükümlü olduğu, bugün Türkiye’de yaklaşık 8000 adet lisanssız elektrik üretim santrali olduğu, Lisanssız elektrik santrali aynı zamanda üreticinin kişisel elektrik kullanım noktasını beslediği için hepsi de dağıtım sistemine bağlı olduğu, bu üretim santrallerinde temel amaç üreticinin kendi ihtiyacı için elektrik üreterek fazlasını elektrik sistemine geri vererek enerji fazlasını satmasının sağlandığı, şu halde lisanssız elektrik üretimi esas itibarı ile ve temel olarak ticari bir faaliyet olmayıp amaç kişilerin kendi elektriklerini üreterek sadece ihtiyaç fazlasını sisteme geri vermelerini sağlamak olduğu, bu amaç bakımından bakıldığı zaman bu üreticilerin sisteme getirecekleri yük dikkate alınarak üretim fazlasını sisteme geri vermelerinin getireceği sistemsel yük ancak sistem kullanım bedelinin farklılaşması ile giderilebilecek boyutta bir yüklenme olduğu, kendi ihtiyacı için elektrik üreten bir kişinin fazlasını sisteme sunduğu zaman dağıtım sistemine getireceği yük dikkate alınarak mevzuat düzenleyici tarafından farklı sistem kullanım bedelinin düzenlendiği, dağıtım şirketlerinin lisanslı ve lisanssız elektrik üreticilerine uyguladığı tarifelerin Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından belirlendiği, EPDK’nın düzenleyici nitelikteki bu tarifelerinin dağıtım şirketleri tarafından değiştirilmesi veya uygulanmamasının mümkün olmadığı. bu nedenle Davalının uygulamakla yükümlü olduğu tarifelere ilişkin açılan işbu davanın Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK)’na ihbarını, beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Bilirkişi Raporu : Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin …/… talimat sayılı dosyasından bilirkişiler …, … ve … tarafından düzenlenen 02/06/2022 tarihli raporda özetle : 6446 sayılı Kanunun 17 nci maddesinin 6 ncı fıkrasının (ç) bendinde belirtilen dağıtım bedeli maliyet kalemlerine ilişkin olarak, Enerji Piyasası Düzenleme Kurulunun 5999-3 sayılı Kararı Dağıtım Lisansı Sahibi Tüzel Kişiler ve Görevli Tedarik Şirketlerinin Tarife Uygulamalarına İlişkin Usul ve Esaslar’ın 16 ncı maddesinin 2 nci fıkrasına göre, Elektrik Piyasası Kanununun 14 üncü maddesinin birinci fıkrasının b bendi kapsamındaki lisanssız üreticilere uygulanan dağıtım sisteminin — kullanımına – ilişkin bedeller, üretim tesislerinin sistem üzerinde oluşturdukları ek maliyetler dikkate alınarak farklılaştırılabileceğine ilişkin hükmüne göre, eşdeğer lisanslı elektrik üretim tesisleri ile lisanssız elektrik üretim tesisleri arasında ek maliyet oluşmadığı, dava dosyasında 2019/04 ila 2021/03 arasındaki dönemlere ilişkin faturalar yer almakta olup, bu dönemlere ilişkin hesaplama yapıldığı, davacı tarafından davalıya KDV hariç 667.186,26 TL dağıtım bedeli ödendiği, lisanslı üretim tesisi tarifesine göre KDV hariç 82.810,70 TL hesaplandığı; buna göre Sayın Mahkemece davacının, lisanslı üreticiye nazaran tarife nedeniyle fazla dağıtım bedeli ödediğinin kabul edilmesi halinde davacının talep edebileceği fazladan ödenen dağıtım bedelinin KDV hariç 584.375,55 TL olduğu, KDV dahil bedelin ise (9618 KDV’si 105.187,60 TL) 689.563,15 TL’dan ibaret olduğu görüşü ile raporlarını düzenlemişlerdir.
6100 sy HMK’nun 307. maddesi uyarınca “Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.”
309. maddenin 1. ve 2. fıkraları uyarınca “Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır.
Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir.”
310. maddesi uyarınca “Feragat ve kabul, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir. “
311. maddesi uyarınca “Feragat ve kabul, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur.”
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı vekilinin 31/10/2022 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiğini bildirir dilekçe sunduğu, feragatin davaya tek taraflı olarak son veren taraf işlemi olduğu, feragat beyanının ön inceleme tutanağının imzalanmasından sonra mahkememize sunulduğu, davacı vekilinin vekaletnamesinde feragat yetkisinin bulunduğu anlaşılmakla davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3-Harçlar Kanunu’nun 22. maddesine göre davadan feragat ön inceleme duruşmasından önce gerçekleştiğinden, karar tarihindeki maktu ve karar ilam harcının 2/3’ü oranına isabet eden ve bu orana isabet edip alınması gereken harç 53,80-TL olduğundan, peşin alınan 59,30-TL harçtan alınması gereken harcın düşülerek fazladan alınan 5,50-TL harcın isteği halinde davacı tarafa iadesine,
4-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca davalı yararına takdir olunan 1.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı ve davalı yanca yatırılan delil ve gider avansından sarf edilmeyen kısmın karar kesinleştiğinden yatıran tarafa iadesine
Dair; tarafların yokluklarında, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.01/11/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır