Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/899 E. 2023/160 K. 09.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/899 Esas
KARAR NO : 2023/160

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 03/12/2021
KARAR TARİHİ : 09/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı taraf vekili duruşmada tekrar ettiği dava dilekçesi ile özetle; Müvekkili şirket davalıdan muhtelif faturaya dayanan cari hesap alacağı nedeniyle alacaklı olduğunu, davalı tarafından ödenmeyen cari hesaba ilişkin alacağın tahsili amacıyla İzmir 2. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ardından davalı tarafından haksız ve kötü niyetle borca, takibe, faize ve ferilerine itiraz edildiğini ve takibin durdurulduğunu, borçlunun haksız ve hukuki temele dayanmayan itirazının iptali gerektiğini, taraflar arasındaki alacak konusu para olduğundan yetkili icra dairesinin İzmir İcra dairesi olduğunu, Ankara icra dairesi olmadığını, taraflarınca İzmir Arabuluculuk bürosuna arabuluculuk başvurusunda bulunduklarını, davalı tarafça yetki itirazında bulunmadıklarını, müvekkili şirketin nevi ve unvan değişikliği yaptığını, … Lojistik Nak. Taşımacılık San. Ve Tic. Ltd. Şti.’nin türünü ve unvanını … Lojistik Anonim Şirketi haline getirildiğini, müvekkili şirket tarafından davalı-borçlu şirkete nakliye hizmeti ifa edildiğini, taraflar arasında taşıma işinin yapıldığına dair herhangi bir çekişme olmamakla birlikte müvekkilinin davalı şirketten faturadan kaynaklı alacaklı konumda olduğunu, tutulan ticari defterlerden düzenlenmiş olan irsaliyeli faturalardan cari hesap dökümünden anlaşılacağı üzere davalı/borçlu şirketin Türkiye – Romanya arası nakliye hizmetlerinin müvekkili şirketçe gerçekleştirildiğini, müvekkili tarafından nakliye hizmeti ifa edilmiş olmasına rağmen karşı edimi olan navlun bedelinin ödenmediğini, açıklanılan nedenlerle ; davanın kabulü ile fazlaya ilişkin tüm hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkilinin davalıdan olan alacağının İzmir 2. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra takibini başlangıç tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsili amacıyla davalı tarafça haksız olarak yapılan itirazın iptaline haksız itiraz nedeniyle durdurulmuş olan İzmir 2. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takibin devamına, kötü niyetli olarak takibin durmasına sebebiyet veren davalının takibin % 20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 06.06.2022 tarihli dilekçesi ile; davalıdan alacaklı olduklarını iddia ve talep ettikleri bedelin takip talebinde istenilen bedel olan 1523,30-EURo olduğu, işlemiş faiz alacağı yönünden de itirazın iptali taleplerinin bulunduğunu, eksik yatırılan harcı dava tarihi itibariyle 03/12/2021 tarihindeki Euro’nun TL karşılığı dilekçe ekinde sundukları merkez bankası kur bilgisine göre 15.4439 olup, 03/12/2021 tarihinde 1523,30-EURO= 23.525,6929-TL alacak talepleri yönünden eksik harcın tamamlandığını bildirmiştir.
CEVAP: Davalıya dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalı duruşmalara katılmadığı gibi herhangi bir cevap da vermediğinden HMK’nın 128. Maddesi uyarınca davayı inkar ettiği kabul edilerek yargılamaya devam olunmuştur
DELİLLER VE GEREKÇE:
İcra dosyası : İzmir 2. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı alacaklı … Lojistik Nak. Taşımacılık San. Ve Tic. Ltd. Şti tarafından, davalı borçlu aleyhine, 2 adet faturaya dayanılarak 1500 EUR asıl alacak, 23,30 EUR işlemiş faiz olmak üzere toplam 1523,30-EUR alacak için, ilamsız icra yoluyla takip başlatıldığı, ödeme emrinin borçlu … İç ve Dış Tic. San. A.Ş’ye 08/10/2020 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu … İç ve Dış Tic. San. A.Ş’nin 08/10/2020 tarihli dilekçesi ile “ Borca, yetkiye, faize, icra takibine ve her türlü ferilerine itirazlarımızın sunulmasından ibarettir.” gerekçesiyle borca itiraz ettiği, itiraz üzerine icra müdürlüğünce alınan tebliğ evrakı dönünceye kadar takibin durdurulmasına karar verilmiştir.
Fatura : Takip ve dava konusu davacı tarafından davalıya keşide edilen 07/07/2020 tarihli, 22/07/2020 ödeme tarihli toplam 1500,00-EUR (11.615,85-TL) bedelli navlun bedeline ilişkin irsaliye fatura olduğu görülmüştür.
BA Formları: dava konusu faturanın davalı şirket tarafından 2020-07 BA formlarında vergi dairesine beyan edilmediği anlaşılmıştır.
Bilirkişi raporu: Bilirkişi Serbest Muhasebeci Mali Müşavir …30/11/2022 tarihli raporu; davacının defterlerin açılış onaylarının ve yevmiye defteri kapanış onayının yasal süresinde yaptırıldığını, 2021 ve 2022 yıllarında şirketin e-defter uygulamasına tabi olduğu tespit edilmiş olduğundan ticari defterlerin DELİL NİTELİĞİNE SAHİP OLDUĞU kanaatine varıldığını, davacı şirket tarafından davalıya düzenlenen takip ve dava konusu yapılan … Lojistik A.Ş.’nin 22/07/2020 tarihli, …….. numaralı 1.500,00 euro (11.615,85 TL) tutarlı fatura ile ilgili davalı şirket tarafından 2020/07 Ay BA bildirimlerinde Vergi Dairesine beyan edilmediğinin tespit edildiğini, davacı şirket ile ilgili olarak Rapor ekinde sunulan G.İ.B. Kordon Vergi Dairesi Müdürlüğü’ne beyan edilen şirketin 2020 yılı Temmuz ayına ait Form BS bildirimleri incelendiğinde davacı şirket tarafından davalıya düzenlenen takip ve dava konusu yapılan … Lojistik A.Ş.’nin 22/07/2020 tarihli, …………numaralı 1.500,00 euro (11.615,85 TL) tutarlı fatura ile ilgili davacı şirket tarafından 2020/07. Ay BS bildirimlerinde Vergi Dairesine beyan edilmiş olduğunun tespit edildiğini, davacının ticari defter kayıtlarının ve bu kayıtlara dayanak belgelerin birbirini doğruladığı, davacı vekilinin icra takibinde işlemiş faiz talep ettiği, ancak HED harç ödemesinde dava değeri olarak 1.500,00 EURO talepte bulunduğu, nitekim dava dilekçesinde sonuç ve istem bölümünde “İcra Takibinin Başlangıç Tarihinden İtibaren Avans Faizi ile Birlikte Tahsili” talebinde bulunduğu anlaşıldığını, bu nedenle talep olmadığından işlemiş faiz yönünden raporda değerlendirme yapılmadığını, İcra Takip Tarihi 23/09/2020 den itibaren davalının yapacağı ödeme tarihine kadar olan süre için davacının değişen oranlarda temerrüt faizi talep edebileceği kanaatine varılmakla birlikte takdir Mahkeme’ye ait olduğu mütalaa edilmiştir.
Dava; uluslararası taşıma hizmet ilişkisi kapsamında bir adet navlun bedeli faturasından kaynaklanan alacağın tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
Dava, 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmıştır.
İcra dairesinin yetkisine itiraz edilmiş olması halinde dava şartının bulunup bulunmadığı yönünden öncelikle bu hususun incelenmesi gerektiği, yetkili icra dairesinin İİK.nun 50.md. uyarınca HMK.nın yetkiye ilişkin hükümlerinin kıyas yolu ile uygulanması suretiyle tespitinin gerektiği, alacağın cari hesap bakiyesinden kaynaklandığı, HMK.nın 10 ve TBK.nın 89.maddeleri uyarınca alacaklının yerleşim yeri olan İzmir İcra dairelerinin yetkili olduğu sonuç olarak yetkili icra dairesinde yapılmış geçerli bir icra takibinin bulunduğu, dava şartının mevcut olduğu görülerek yargılamaya devam olunmuştur.
Davalı takibe itirazında borca itiraz etmiş, herhengi bir sebep bildirmemiştir. Davaya ve takibe konu faturanın davacının usulüne uygun tutulmuş defterlerinde kayıtlı olduğu ve bu fatura nedeniyle takip ve rapor tarihinde davacının 17.794,17-TL alacaklı olduğu görülmüştür. Davalı defter ibraz etmemiş, teslime ilişkin olarak getirtilen BA formlarının incelenmesinde takip konusu faturanın kayıtlı olmadığı görülmüştür. CMR belgeleri ile Gümrük Belgeleri, Transit Kalem Listesi kayıtları, Dolaşım Belgesi ve davalı şirket … Temizlik İç ve Dış Ticaret San. A.Ş. tarafından… unvanlı Bucureşti-Romanya adına düzenlenen ihraç konusu ticari malları havi 12.05.2020 tarihli, … nolu, 18.657,30 USD tutarındaki ihracat faturası belgeleri dikkate alındığında, davacının fatura konusu taşıma işini yaptığı tespit edilmiştir. Ayrıca 28/07/2020 tarihli RG’de yayınlanan 22/07/2020 tarih ve 7251 sayılı yasanın 23. Maddesi ile 6100 sy HMK’nun “Ticari Defterlerin İbrazı ve Delil Olması” başlıklı 222. Maddesinin 3. Fıkrasında yer alan “ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi” ibaresinin, “diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi” şeklinde değiştirildiği, bu yasal değişilik dikkate alındığında, “diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi” halinde usulüne uygun tutulmuş ticari defterlerin sahibi lehine delil olarak kabul edileceği, değişikliğe ilişkin madde gerekçesinin “… Madde metni dışına çıkarılan “ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi” durumunun yerine “diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi” durumu maddeye ilave edilmektedir. Buna göre ticari defterlerde yer alan herhangi bir kaydın, sahibi lehine delil teşkil edebilmesi için diğer tarafın ticari defterlerinin ibraz etmemesi gerekecektir. Bu düzenlemenin hakkaniyete ve hukuk güvenliği ilkesine uygun olduğu düşünülmektedir. Zira ticari defteri ibraz edenin defterinde yer alan ve diğer tarafı muhatap alan kayıt, diğer tarafa sunulmakta ve diğer tarafın kendi defterlerindeki kayıtlara dayanarak karşı delilini ileri sürmesi beklenmektedir. Diğer tarafın ticari defterini ibraz etmemesi hali, ileri sürülen delili hükümden düşürecek başka herhangi bir kayda sahip olmadığı anlamına gelecektir. Belirtilmedir ki defter ibraz etmeyen tarafın, diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtların aksini senet veya diğer kesin delillerle ispatlama hakkı saklıdır.” şeklinde olduğu, dolayısıyla davalı taraf ticari defter ve kayıtlarını ibraz etmediğinden ve davacı defterlerindeki davacı lehine olan alacak kaydını hükümden düşürecek senet veya başka bir kesin delil sunmadığından, davacının usulüne uygun tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların davacı lehine delil olduğu ve davacının alacağının varlığını ticari defterleri ile ispatladığı kanaatine varılmıştır.
Davalı tarafça işlemiş faize de itiraz edilmiş ise de; 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK’nın 1530. maddesi gereğince davalının temerrüde düşürülmesi için önceki kanuni düzenlemelerdeki gibi mutlaka bir temerrüt ihtarının gönderilmesine gerek bulunmadığı, 6102 sayılı TTK’nın 1530/4-b. maddesi uyarınca dava konusu fatura üzerinde ödeme gününün 22.07.2020 olarak tayin edildiği, faturadaki ödeme tarihi dikkate alındığında davalının 23.07.2020 tarihinde temerrüde düştüğü, takibin 25.09.2020 tarihinde yapıldığı, takip talebinde %9 yasal faiz isteğinde bulunulduğu dikkate alındığında temerrüt tarihinden takip tarihine kadar işlemiş yasal faizin (1500 Euro x 64 gün x 9 / 36500)=23,67 Euro işlemiş faiz talep edilebileceği, takih talebinde 23, 30 Euro işlemiş faiz isteğinde bulunulduğu, talepten fazlasına hükmedilemeyeceği, davalının temerrüt tarihlerinden takip tarihe kadar işlemiş faize yönelik itirazının da haksız olduğu, (Yargıtay 23. HD’nin 2016/2860-2783 esas- karar sayılı kararı, Yargıtay 11. HD’nin 2016/1007 esas, 2017/3634 karar sayılı kararı, 2016/3422 esas, 2017/2120 karar sayılı kararı) anlaşılmakla davacının davasının kabulüne, takibin takip talebindeki koşullarla devamına, alacak faturaya dayandığından ve davalı borçlu olduğu miktarı bilebilecek durumda olup alacak likit olduğundan %20’icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KABULÜNE,
Davalının, İzmir 2. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının iptali ile 1500 Euro asıl alacak ile 23,30 Euro işlemiş faiz olmak üzere toplam 1523,30 Euro alacağın, asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesi için takibin devamına,
2-Hüküm altına alınan toplam alacak üzerinden hesaplanan %20 oranındaki 2.691,39 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Kabul edilen miktar üzerinden hesaplanmış olan 1.955,03 TL nispi harca, peşin alınan ve tamamlama harcı ile tamamlanan 336,42 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.618,61 TL karar ve ilam harcının davalı taraftan alınarak HAZİNE’ YE GELİR KAYDINA.
4-Dava tamamen kabul edildiğinden davacı tarafın yaptığı ve karşıladığı 8,50 TL vekalet suret harcı, 59,30 TL başvuru harcı, 336,42 TL peşin alınan ve tamamlanan harç, 157,50 TL davetiye ve posta gideri, 750,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.311,72 TL yargılama giderinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine.
5-Dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sy Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesi uyarınca tarafların anlaşamamaları nedeniyle Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davada haksız çıkan davalıdan alınarak HAZİNE’ye gelir kaydına,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir ve hesaplanmış olan; 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine.
7-HMK.nun 333.maddesi uyarınca davacı tarafından yatırılan gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine.
ilişkin, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı asilin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde, mahkememize veya bulunduğu yerde varsa Asliye Ticaret Mahkemesi’ne, yoksa Asliye Hukuk Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 09/03/2023
Katip …
e-imza

Hakim…
e-imza