Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/852 E. 2022/1085 K. 20.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/852 ESAS
KARAR NO : 2022/1085 KARAR
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/11/2021
KARAR TARİHİ : 20/12/2022
GEREKÇELİ K.TARİHİ : 21/12/2022
Mahkememizde görülen Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 20/07/2021 tarihinde müvekkile ait … plakalı araç ile … plakalı aracın çarpışması sonucu meydana gelen maddi hasarlı trafik kazasında müvekkiline ait Ford, Tourneo Courıer Kombi 1.5 TDCI 100 E6 2 TİT PLUS 2019 Model, … plaka sayılı araçta ekte sunulu hasar ekspertiz raporunda da görüleceği üzere sigorta şirketi ile hasar ve onarım konusunda uzlaşma sağlayamayan müvekkilinin Sigorta Eksperi … Çine’yi görevlendirerek aracın hasarını tespit ettirdiğini ve 9.651.03-TL (KDV Dahil) hasar tespiti yapıldığını, kazada … plaka sayılı araç sürücüsünün kusurlu olduğunu, … plaka sayılı aracın ZMMS (trafik) poliçesini tanzim eden davalı … Sigorta A.Ş. olduğunu, kazanın ihbar edildiğini, ancak hasar bedeli konusunda şirket ve müvekkilin uzlaşamadığını, davalı ile aracın onarım bedeli konusunda anlaşamayan müvekkili tarafından, Sigorta Eksperi …’nin atandığını, hasar raporu oluşturulduğunu, sigorta şirketinin hasar bedelini eksik belirlemesinin hasar bedelinin bu olduğunu ispatlamadığını, davalının zarardan KDV dahil sorumlu olduğunu, … plakalı aracın sürücüsü; kaza tespit tutanağı ve kazanın oluş şekli, olay yeri resimleriyle beraber değerlendirildiğinde sigortalı aracın kusurlu olduğunu, trafik sigortacısı olan davalının, limiti dahilinde tam olarak zarardan sorumlu olduğunu, 323,91 TL eksper ücreti faturası ödediğini, belirterek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere, HMK 107. Madde uyarında mahkemece toplanacak
deliller ışığında trafik kazasında davacının aracında oluşan şimdilik ; 500,00.-TL (KDV Dahil) hasar bedelinin temerrüt tarihinden (hasarı ret tarihi) itibaren işletilecek avans faizi ile yargılama giderleri (323.91 TL hasar eksper raporu ücretinin de ilavesiyle) tahsilini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle; Kazaya karışan … plakalı aracın müvekkili şirket tarafından 28.10.2020-2021 vadeli … no.1u trafik sigorta poliçesi ile sigortalandığını, zamanaşımı itirazlarının olduğunu, davacı yana 31.08.2021 tarihinde 5.422,70-TL hasar tazminatı ödemesi yapıldığını, bu ödemeler ile müvekkilin sorumluluğu sona erdiğinden ve davacının zararı karşılandığından davanın reddini talep ettiklerini, davaya konu trafik kazası nedeniyle yine aynı maddi hasar talebine ilişkin olarak davacı tarafından sigorta tahkim komisyonu’na başvuru yapıldığını, davacının aynı kaza ve aynı talebe ilişkin tahkim başvurusu STK 2021.E…. sayılı dosyası üzerinden derdest olup, ilgili dosyanın celbi ile huzurdaki davanın reddini talep ettiklerini, bu halde aynı konuda, aynı taraflar arasında ve aynı dava sebebine dayanılarak yeni bir dava açılması halinde davanın reddi gerektiğini, iş bu davanın, Sigorta Tahkim Komisyonu 20211E… dosyası ile tarafları, konusu ve dava sebebi aynı olduğundan kesin hüküm nedeniyle davanın reddini talep ettiklerini, kusur durumlarının tespit edilmesi gerektiğini, poliçe limiti ile sorumlu tutulabileceklerini, müvekkili şirket tarafından tüm masrafları karşılanarak eksper raporu alındığını, kazazedelerin zararı süresinde karşılandığını, ayrıca yine aynı kaza nedeniyle davacının değer kaybı zararına ilişkin olarak 25.10.2021 tarihinde davacı tarafa 3.000,00 TL değer kaybı ödemesi yapıldığını, davacı yan tarafından talep edilen eksper ve bilirkişi ücretlerinin kabulü mümkün olmadığını, davacının kısmi dava açmasında hukuki yararı bulunmadığını, davacı tarafın kaza tarihindeki Kasko Sigortası bulunup bulunmadığının ve kaza kapsamında zararının işbu poliçe kapsamında karşılanıp karşılanmadığının da netleştirilmesi gerektiğini, kaza tarihine göre model yılından itibaren 3 yılı geçmeyen motorlu araçlarda ise hasar gören parça, onarımı mümkün değilse öncelikle orijinali ile değiştirileceği, orijinal parçanın bulunmaması durumunda eşdeğer veya ömrünü tamamlamış araçlar mevzuatı kapsamındaki araçlardan elde edilen orijinal parça ile değiştirileceğini, talep sahibi aracı modeli göz önüne alındığında eşdeğer parça kullanılmasını engelleyen herhangi bir durum bulunmadığını, sigortacı yedek parça tedarik iskonto uygulaması ve genel sektör uygulaması olarak en az %25 iskonto uygulanması gerektiğini, onarımı anlaşmalı servislerinde yapmasının yasal hakkı olduğunu, tazminat olarak alınan paraların KDV’nin konusuna girmediğini, sigortalı araç yönünden yapılan kusur değerlendirilmesini kabul etmediklerini, davacı yana 31.08.2021 tarihinde 5.422,70-TL hasar tazminatı ödemesi yapılmış olduğundan müvekkili şirketin sorumluluğunun kalmadığını, bu
nedenle davanın reddini ve aracın dava konusu kazadan önceki hasarlarının tespitini talep ettiklerini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Kaza Tespit Tutanağı: Kaza sonrası tarafların kendi aralarında tanzim ettikleri 20/07/2021 tarihli maddi hasarlı trafik kazası tutanağı;
Sigortalı … plaka sayılı aracın sürücü … beyanı “… plakalı aracımla Saim çıkrıkçı caddesinde seyir halindeyken önümde seyreden … plakalı araca arkadan çarptım” şeklindedir.
… plaka sayılı (davacıya ait) aracın sürücüsü … beyanı ”Saim Çıkrıkçı Caddesi … plakalı aracım ile seyir halindeyken … plakalı ticari taksi arkadan çarptı” şeklindedir.
Hasar dosyası: Davacının dava tarihinden önce davalı sigortaya hasar talebi için başvuruda bulunduğu, hasar Dosyasına istinaden 5.442,70 TL hasar ödemesi yapılmış olduğu anlaşılmaktadır.
Sigorta Poliçesi: Davalıya ZMMS Sigorta Poliçesi Sigortası ile sigortalı …’ e ait … plakalı araçla ilgili olarak 28.10.2002-2021 tarihleri arasında geçerli Karayolları Mali Sorumluluk Trafik Sigorta poliçesi ile … Sigorta A.Ş. tarafından sigorta teminat örüntüsüne alındığı, kaza 20/07/2021 tarihinde meydana gelmiş olup teminatları süresi içinde meydana gelmiş olduğu anlaşılmaktadır.
STK Bilirkişi Raporu: Bilirkişi … tarafından hazırlanan 18.01.2022 tarihli Bilirkişi Raporunda; aracın rayiç değerinin 157.000,00 TL olduğu, AYM’nin ZMMS genel şartlarını iptal kararına göre aracın kaza öncesi ve onarım sonrası değer kaybının 4.500,00 TL olduğu tespitleri yapılmıştır.
STK uyuşmazlık hakem Heyeti Kararı: 04.03.2022 tarihli K-… sayılı Kararda; Başvuran … lehine … Plaka Sayılı araçtaki değer kaybı bedeli olarak1.500,00TL tazminatı karar verildiği kararın kesin olduğu anlaşılmıştır.
Bilirkişi Raporu : Bilirkişi … tarafından düzenlenen 08/06/2022 tarihli raporda özetle ; ZMMS ile sigortalı aracın
sürücüsü …, idaresindeki … plaka sayılı aracı ile, önünde seyreden davacı aracına yeterli ve güvenli takip mesafesini korumaması ve dikkatsiz ve tedbirsiz araç kullanımı neticesinde arkadan çarparak kazanın oluşumunda neden ve etkisi olduğu, davacı araç sürücüsü … idaresindeki … plakalı, kurallara uygun seyri sırasında ve sigortalı araç tarafından arkasından çarpılması esnasında, kazayı önlemek adına alabileceği herhangi bir önlem bulunmadığı gibi kurallara aykırı olumsuz davranış faktörü de görülmediğinden kazanın oluşumunda atfedilecek herhangi bir hatası ve etkisi olmadığı, kaza ile hasarın uyumlu olduğu, … plakalı 2019 model, FORD TOURNEO COURIER KOMBİ 1.5 TDCI 100 E6 2 TİTANYUM PLUS marka aracın 20/07/2021 tarihli kaza nedeniyle onarım bedeli özetinin;
A-Eksper … Oto MM Ekspertiz Raporuna göre eşdeğer ve orjinal parça kullanımı ile İSKONTOLU OLARAK; 3.072,70 TL yedek parça, 2.350,00 TL işçilik olmak üzere toplam 5.422,70 TL+kdv, kdv dahil 6.398,78 TL olduğu,
Mahkememizin kararı bu yönde olması durumunda, davalı tarafın davacı vekiline 31.08.2021 tarihinde yaptığı 5.422,70 TL hasar ödemesi düşüldüğünde kalan bakiye hasar onarım bedelinin (6.398,78 TL-5.422,70 TL) 976,08 TL olacağı,
B- Eksper … Oto MM Ekspertiz Raporuna göre orjinal parça kullanımı ile iskontosuz olarak; 5.078,84 TL yedek parça, 2.350,00 TL işçilik olmak üzere 7.428,84 TL +kdv, kdv dahil 8.766,03 TL olduğu,
Mahkememizin kararı bu yönde olması durumunda, davalı tarafın davacı vekiline 31.08.2021 tarihinde yaptığı 5.422,70 TL hasar ödemesi düşüldüğünde kalan bakiye hasar onarım bedelinin (8.766,03 TL-5.422,70 TL) 3.343,33 TL olacağı,
C- Eksper … Uzman Görüşü Hasar Ekspertiz Raporuna göre; onarım bedelinin 5.078,84 TL yedek parça, 3.100,00 TL işçilik olmak üzere 8.178,84 TL +kdv, kdv dahil 9.651,03 TL olduğu
Mahkememizin kararı bu yönde olması durumunda, davalı tarafın davacı vekiline 31.08.2021 tarihinde yaptığı 5.422,70 TL hasar ödemesi düşüldüğünde kalan bakiye hasar onarım bedelinin (9.651,03 TL-5.422,70 TL) 4.228,33 TL olacağı,
D- Piyasa Koşulları ile Yargıtay HD’nin; gerçek zarar, iskonto, parça türü, kdv vs yerleşik kararları dikkate alındığında, TARAFIMIZIN TEKNİK GÖRÜŞÜ’nün 55.078,84 TL yedek parça, 2.350,00 TL işçilik olmak üzere 7.428,84 TL +kdv, kdv dahil 8.766,03 TL olduğu,
Mahkememizin kararı bu yönde olması durumunda, davalı tarafın davacı vekiline 31.08.2021 tarihinde yaptığı 5.422,70 TL hasar ödemesi düşüldüğünde kalan bakiye hasar onarım bedelinin (8.766,03 TL-5.422,70 TL) 3.343,33 TL olacağı,
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği web sayfasındaki “Motorlu Araç Sigortaları Taban Ekspertiz Ücreti” tarifesine göre ödenen bedelin miktar bakımından makul olduğu, Uzman Görüşü Raporu 323,91-TL eksper ücretinin yargılama gideri sayılıp sayılmayacağı hususunun değerlendirmesinin Mahkememize ait olduğu görüşü ile raporunu düzenlemiştir.
Değer Artırım : Davacı vekili 15/06/2022 tarihli dilekçesi ile dava değerini yükseltmiş ve eksik harcı aynı tarihte tamamlamıştır.
Dava; davacı aracında meydana gelen hasar zararı, ZMMS sigortacısından tahsili davasıdır.
01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın amacı A.1 maddesinde “Karayolları Trafik Kanunu uyarınca motorlu araç işletenlerine yüklenen hukuki sorumluluk için düzenlenen Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasına yönelik ilgililerinin hak ve yükümlülüklerine ilişkin usul ve esasların düzenlenmesidir.” şeklinde belirlenmiştir. Sigortanın kapsamı ise genel şartlar A.3. maddesinde “sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, üçüncü şahısların ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde Genel Şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepleri, kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta limitleri dahilinde karşılamakla yükümlüdür. Sigortanın kapsamı üçüncü şahısların, sigortalının Karayolları Trafik Kanunu çerçevesindeki sorumluluk riski kapsamında, sigortalıdan talep edebilecekleri tazminat talepleri ile sınırlıdır.” şeklinde düzenlenmiştir.
Anayasa Mahkemesi’nin 2019/40 esas, 2020/40 karar, 17/07/2020 tarihli iptal kararının, 9 Ekim 2020 günü 31269 sayılı RG’de yayınlandığı, bu karar ile 14/04/2016 tarihli, 6704 sayılı 3. Maddesiyle değiştirilen 90. Maddesinin 1. cümlesinde yer alan “… ve bu kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresinin, ikinci cümlesinde yer alan “… ve genel şartlarda…” ibaresinin iptallerine karar verildiği, iptal kararının gerekçesinde; ” Motorlu taşıt işletilmesi sebebiyle üçüncü kişilere verilen zararlardan dolayı, işletenin hukuki sorumluluğu haksız fiilden doğan sorumluluk niteliği taşıdığı için tazminat borcunun kapsamının 6098 sy TBK’na göre belirlendiği, işletenin söz konusu tazminat borcunun dolayıyla zarar gören üçüncü kişilerin tazminat alacaklarının teminat altına alınması amacıyla öngörülmüş olan zorunlu mali sorumluluk sigorta şirketinin tazminat borcunun kapsamının ise Genel Şartlara göre belirlendiği, bu durumun tazminatın kapsamının farklılaşmasına yol açtığı, bunun nedeninin ise idarenin düzenleyici işlemi niteliğindeki tazminat hesaplamasını düzenleyen kurallarında, 6098 sy TBK’nun gerçek zararın tazminini öngören kurallarından ayrılan hükümlere yer vermiş olmasından kaynaklandığı, Anayasa’nın 48. maddesinde sözleşme özgürlüğünün güvence altına alındığı, bu özgürlüğün sözleşme yapıp yapmama serbestsinin yanı sıra yapılan sözleşmelere dışarıdan müdahale yasağını da içerdiği, sigorta şirketinin zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesinden kaynaklanan borcunun kapsamının 2918 sy Kanun çerçevesinde hazırlanan GŞ’a göre belirleneceği, bu kuralların sözleşmeden doğan borcun kapsamını belirlemek suretiyle Anayasa’nın 48. Maddesinde güvence altına alınan sözleşme özgürlüğünü sınırladığı, Anayasa’nın 13. Maddesi uyarınca temel hak ve özgürlüklere sınırlama getiren düzenlemelerin öncelikle kanunla yapılması gerektiği, sözleşme özgürlüğünü sınırlamaya yönelik bir kanuni düzenlemenin şeklen var olması yeterli olmayıp, kanuni düzenlemelerin keyfiliğe izin vermeyecek şekilde belirli, ulaşılabilir ve örgörülebilir nitelikte olması gerektiği, kanunun bu niteliklere sahip olmasının esasen Anayasa’nın 2. Maddesinde güvence altına alınan hukuk devleti ilkesinin de bir gereği olduğu, 2918 sy KTK’nun 90. Maddesinde sigorta şirketinin ZMMS sözleşmesinden doğan sorumluluğunun kapsamı düzenlenmemiş olup, bu kapsamın idarenin düzenleyici nitelikte işlemi olan Genel Şartlara göre belirlenmesinin öngörülmesi ile borcun kapsamının tespiti hususunda temel çerçeve ve ilkelerin kanunlarla belirlenmeyerek idareye geniş bir takdir yetkisinin tanındığı, bu itibarla sözleşmenin içeriğine yönelik sınırlama öngören kuralların kanunilik ölçütü yönünden Anayasanın 13. ve 48. Maddelerine aykırı olduğu, Anayasa’nın 17. Maddesinde yaşama hakkı ve kişilerin maddi ve manevi varlığını geliştirme hakkının, 35. Maddesinde mülkiyet hakkının güvence altına alındığı, Anayasanın 5. Maddesinde insanın maddi ve manevi varlığını geliştirebilmesi için gerekli şartları hazırlamanın devletin temel amaç ve görevleri arasında sayıldığı, motorlu araç işletilmesine bağlı olarak kişilerin uğrayabileceği destekten yoksun kalma, bedensel zarar, eşya zararı ve manevi zararın Anayasa’nın 17. ve 35. Maddelerinde düzenlenen hakların ihlali sonucunda ortaya çıkan zarar niteliğinde olduğu, dolayısıyla karayolunda motorlu taşıt işletilmesini düzenleyen kuralları belirlemenin ve motorlu taşıt işletilmesi sebebiyle üçüncü kişilerin uğrayabileceği zararın tazmin edilmesini güvence altına almanın da devletin görevleri kapsamında olduğu, ZMMS kapsamında sigorta şirketinin bu zararlardan dolayı sorumlu tutulmuş olmasının, zarar gören kişinin Anayasa’nın 17. ve 35. Maddesinde düzenlenen haklarının Anayasa’nın 5. Maddesiyle bağlantılı olarak korunmasının amaçlandığını gösterdiği, sigorta şirketinin sorumluluğunun kapsamının idarenin düzenleyici nitelikteki işlemi ile belirlenmesinin zarar gören üçüncü kişi ve işleten aleyhine, sigorta şirketi lehine menfaat dengesinin bozulmasına yol açacağı… ” belirtilerek bu nedenlerle 6704 sayılı 3. Maddesiyle değiştirilen 90. Maddesinin 1. cümlesinde yer alan “… ve bu kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresinin, ikinci cümlesinde yer alan “… ve genel şartlarda…” ibaresinin Anayasa’nın 5., 13., 17., 35. Ve 48. Maddelerine aykırı olması nedeniyle iptallerine karar verildiği görülmüştür.
Anayasa Mahkemesi’nin yukarıda anılan iptal kararı sonrasında oluşan yeni duruma göre KTK’nun 90. Maddesi hükmü dikkate alındığında, zarar gören hak sahiplerinin zarar veren 3.kişilerden ve sigorta şirketinden talep edebilecekleri tazminatın kapsamının belirlenmesinde kullanılacak yöntem ve ölçütler konusunda kısıtlama bulunmadığından, üçüncü kişi olan davacının uğradığı değer kaybı zararının tespitinde 6098 sy Türk Borçlar Kanunu hükümleri dikkate alınarak yerel piyasa koşulları, ülkenin şartları, aracın özellikleri, kilometresi, piyasanın algısı, aracın piyasadaki tercih edilebilirliği, markası, ikinci el piyasası, yedek parça ve servis maliyetleri, kazalı parça ve yeri, onarım özellikleri, aracın geçmiş hasar kayıtları gibi pek çok etkenin dikkate alınması gerektiği, dolayısıyla değer kaybının doğru ve hakkaniyetli şekilde belirlenebilmesi için uzun yıllardır Yargıtay içtihatları ile benimsenen, aracın kaza öncesi hasarsız rayiç değeri ile onarımdan sonraki rayiç değerinin göz önünde bulundurularak, aradaki farkın değer kaybı olarak kabul edilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
Tüm bu yasal düzenlemeler ve somut olay birlikte değerlendirildiğinde; ZMMS ile sigortalı aracın sürücüsü …, idaresindeki … plaka sayılı aracı ile, Saim Çıkrıkçı caddesinde seyir halindeyken, aracının ön kısımları ile; önünde aynı yönde seyreden sürücü … idaresindeki … plaka sayılı davacıya ait aracın arka kısımlarına çarpması neticesinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, ZMMS ile sigortalı aracın sürücüsü …, idaresindeki … plaka sayılı aracı ile, önünde seyreden davacı aracına yeterli ve güvenli takip mesafesini korumaması ve dikkatsiz ve tedbirsiz araç kullanımı neticesinde arkadan çarparak kazanın oluşumunda neden ve etkisi olduğu, sürücünün bu davranışı ile KTK’nun m.52/b, m.52/c, m.56/c ve m.84/d maddelerini ihlalettiğinden ötürü %100 (Yüzdeyüz) oranında Asli ve Tam Kusurlu olduğu,Davacı araç sürücüsü … idaresindeki … plakalı, kurallara uygun seyri sırasında ve sigortalı araç tarafından arkasından çarpılması esnasında, kazayı önlemek adına alabileceği herhangi bir önlem bulunmadığı gibi kurallara aykırı olumsuz davranış faktörü de görülmediğinden kazanın oluşumunda atfedilecek herhangi bir hatası ve etkisi olmadığından kusursuz olduğuanlaşılmıştır.
Piyasa Koşulları ile Yargıtay HD’nin; gerçek zarar, iskonto, parça türü, kdv vs yerleşik kararları dikkate alındığında, 55.078,84 TL yedek parça, 2.350,00 TL işçilik olmak üzere 7.428,84 TL +kdv, kdv dahil 8.766,03 TL olduğu, davalı tarafın davacı vekiline 31.08.2021 tarihinde yaptığı 5.422,70 TL hasar ödemesi düşüldüğünde kalan bakiye hasar onarım bedelinin (8.766,03 TL-5.422,70 TL) 3.343,33 TL olacağı, Kaza ile hasarın uyumlu olduğu, … plaka sayılı sigortalı aracın aracın kaza tarihindeki ZMMS poliçe limitinin 41.000,00 TL olduğu bedel artırım dilekçesi ile davacının talep miktarını artırarak,3.343,33-TL hasar bedeli, isteğinde bulunduğu, kazanın poliçe süresi içerisinde gerçekleştiği, davalı talep edilen zarar miktarının poliçe limiti dahilinde kaldığı, davalı her ne kadar derdestlik ve kesin hüküm itirazında bulunmuş olsa da STK Hakem yargılamasının ve kesinleşmiş kararın değer kaybına yönelik olduğu anlaşıldığı, davalı sigorta şirketinin poliçe kapsamında doğan hasar zararından sorumlu olduğu, davalı sigorta şirketinin 31/08/2021 tarihinde temerrüde düştüğü anlaşılmakla davacının davasının kabulüne karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davacın davasının KABULÜNE,
1-3.343,33-TL hasar bedeli tazminatının 31/08/2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 228,38-TL harçtan peşin alınan ve değer artırım yoluyla tamamlanan 107,85-TL harcın mahsubu ile bakiye 120,53‬-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR OLARAK KAYDINA,
3- Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca davacı yararına takdir olunan 3.343,33-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sy Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesi uyarınca tarafların anlaşamamaları nedeniyle Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davada haksız çıkan davalıdan alınarak HAZİNE’ye gelir kaydına,
5-Davacının yapmış olduğu 59,30-TL dava açma ilk gideri, 700,00-TL bilirkişi ücreti, 38,20-TL tebligat ve posta gideri, 323,91-TL ekspertiz ücreti olmak üzere toplam 1.121,41‬-TL Yargılama giderinin peşin yatırılan ve değer artırım yoluyla tamamlanan 107,85-TL harç ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6- Davacı ve davalı yanca yatırılan delil ve gider avansından sarf edilmeyen kısmın karar kesinleştiğinden yatıran tarafa iadesine
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, karşı tarafın yokluğunda miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
20/12/2022

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır