Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/820
KARAR NO : 2022/393

DAVA : Tazminat (Kara Taşımacılığı Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 10/11/2021
KARAR TARİHİ : 26/04/2022

Mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, 10.11.2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin uzun yıllardır cep telefonu alım satımı işi yaptığını, taşıma sözleşmesi taraflarından olan … İletişim –… ile Iphone 7 Plus cep telefonu satımı hususnda Kdv Dahil 4956TL bedel ile anlaşılarak … nolu fatura kesildiğini, alıcı …teslim edilmesi için 10.08.2020 tarhinde davalı kuruma teslim alma belgesi ile teslim edildiğini, cep telefonu kaybolduğundan alıcısına teslim edilemediğini, sorgulamada gönderinin yolda gözükmekte olduğunu, davalı kuruma başvurulmasına rağmen sonuç alınamadığını, 06.10.2020 tarihinde Bornova İlçe Tüketici Hakem Heyetine başvurulduğunu, ticari nitelikteolduğundan bahisle görevsizlik kararı verildiğini başvurulan arabuluculuk görüşmelerinde anlaşılamadığını, Müvekkiline ait gönderinin davalı yanın şubesine teslim edildikten sonra kaybolması nedeniyle fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak şimdilik 4.956TL nin 10.08.2020 teslim tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsil ile yargılama gideri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı 06.01.2022 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davanın 1 yıllık zamanaşımı süresi dolduktan sonra açıldığını,davacının aktif taraf sıfatı taşımadığını,kargo göndericisinin … … adi ortaklığı olduğunu, olayda tam tazmnata hükmedilmesini gerektiren koşullar bulunmadığından taşıyanın sınırlı sorumluluğu prensibi uygulanması gerektiğini, teslim alınan kargonun içeriği ve değeri müvekkil şirkete bildirilmediğinden gönderinin kusursuz sorumluluğu bulunmaktadır. Paket içeriğinin aksesuar olarak belirtildiğini, fatura ve diğer belgelerin kargo içeriği bakımından isbata elverişli olmadığını beyanla davanın taraf sıfatı yokluğu,Zamanaşımı ve esasdan reddini yargılama gideri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili, 15.03.2021 tarihli Cevaba,cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu olayda 1 yıllık zaman aşımı sürecinin geçerli olmadığını,müvekkilinin … ile 21.09.2020 tarihinde ortaklığını sonlandırdığını, adi ortaklık sonlandırıldığından zorunlu dava arkadaşlığından söz edilemeyeceğini, davalı yan fatura içeriği hakkında isbata elverişsiz olduğundan bahsetsede taraflar arasında başkaca bir ticari ilişki olmadığını, esasa ilişkin itirazları kabul etmediklerini Davanın kabulü yargılama gideri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Dava; kayıp kargo nedeni ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 4.956,00 TL’nin 10/08/2021tarihinden itibaren yasal faiziyle davalıdan tahsiline yönelik açılmış tazminat davasıdır.
Dosya içinde taşınan telefona ait A Seri, … no’lu fatura, 10/08/2021 tarihli kargo teslim alma belgesi, kargo teslim alma belgesi, 10/11/2021 tarihli gönderenin durumuna ait davalı kuruma ait sitedeki yapılan sorgulamaya ilişkin ekran görüntüsü, davacının davalı kuruma başvuru yaptığına ilişkin 21/08/2020 tarihli dilekçe, 21/01/2021 tarihli Bornova İlçe Tüketici Hakem Heyeti Kararı dosya içinde hazır edilmiştir.
SMM bilirkişi’den defter durumuna ilişkin rapor alınmıştır. Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde 10/03/2022 tarihli bilirkişi raporunda; davacı …’ün bilanço esasına göre defter tuttuğu ve 2021 yılına ilişkin tacir sıfatına sahip olduğu, davacı ile …, … – … adi ortaklığı çerçevesinde cep telefonu alım satım işi yaptıkları 15/01/2022 tarihli Vergi Dairesi’nden alınan TERK YAZISI ile; … ile davacının 21/09/2020 tarihinde ortaklığı sonlandırdığı ve …’ın ortaklıktan ayrıldığı bu nedenle adi ortaklık son bulduğundan davanın açılış tarihi itibariyle davada zorunlu dava arkadaşlığından bahsedilemeyeceği, dükkanda bulunan tüm telefon vb. Malların davacıya fatura edilmek suretiyle 21/09/2020 tarihinde tüm alacak ve borçları ile davacının devraldığı, davacının davaya açmakta hukuki yararının bulunduğu, zorunlu dava arkadaşlığından bahsedilemeyeceğinden davacının 21/09/2021 tarihinde tüm alacak ve borçları davacı devralmış olduğundan davalının husumet itirazının reddine ve TTK. 855/5 maddesi dikkate alınarak eşyanın tamamen zayi olması durumunda taşıyıcının kastının, pervasızca davranışı sonucunda zararın meydana gelmesi ihtimali var ise zaman aşımı süresinin üç yıl olacağı belirtilmekle ve davalı kurumun sitesinde yapılan sorgulama tahmini teslim tarihinin 23/01/2021 gözükmesi dikkate alındığında ve davacıya ait telefonun davalı yanın (çalışanlarının) kastından veya pervasızca bir davranışıyla ve böyle bir zararın meydana gelmesi ihtimalinin bilinciyle işlenmiş bir fiilinden veya ihmalinden dolayı kaybolduğu belli olmakla TTK. 855/5 uyarınca zaman aşımı süresinin 3 yıl olduğu kabul edilmiş bu konuda İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nin 13. Hukuk Dairesi’nin 2019/1391 esas, 2021/743 esas sayılı, 20/05/2021 tarihli ilamlarından da yararlanılarak ilamda da açıkça açıklanacak üzere “Dava, kargo taşıma sözleşmesinden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Taşıma sözleşmesinden doğan alacaklar 1 yıllık zaman aşımına tabi tutulmuş ise de taşıyıcının kastından veya pervasızca bir davranışıyla ve böyle bir zararın meydana gelmesi ihtimalinin bilinciyle işlenmiş bir fiilinden veya ihmalinden dolayı eşya zıyaa uğramışsa 3 yıllık zaman aşımı süresinin uygulanması gerekmektedir. Davalı tarafça dava konusu taşımaya ilişkin belgeler ibraz edilmediğinden, davada uygulanması gereken zaman aşımı süresinin 1 yıl olduğu yönündeki savunma ispatlanamamıştır. Bu hali ile davanın 3 yıllık zaman aşımı süresi içerisinde açıldığı anlaşılmakla, davalı vekilinin zaman aşımına ilişkin istinaf sebebinin reddine karar vermek gerekir” şeklindeki ilamdan da yararlanmış davacıya ait cep telefonu’nun, davalı kurum bünyesine teslim edildikten sonra kaybolduğu, davalının gerekli özeni göstermediği anlaşılmış, davalının kargonun kaybolmadığını ve alacısını teslim edildiğini ispatlaması gerekeceğinden dosya içindeki mevcut belgeden telefonun kargoya teslim edildiği belli olup ve bu olayda davalı taşıyıcının kastı, pervasızca hareketi sonucunda meydana geldiğinden, tüm dosya içeriğine göre davanın kabulüne, faize de daha önce usulüne uygun temerrüte düşürülmediği için dava tarihinden itibaren karar vermek gerekerek mahkememizdeki vicdani kanıyı yansıtan aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM ; Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1-Davanın KABULÜ ile;
4.956,00 TL’nin; dava tarihinden itibaren, yasal faiziyle davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
Davacının 10/08/2020 tarihinden itibaren faiz işletilmesi yönündeki talebinin şartları oluşmadığından REDDİNE;
Faizin başlangıcının reddine yönelik karar, fer’i nitelikte olduğundan, davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
2-Harçlar Kanunu’na göre alınması gereken 338,54 TL nispi ilam harcından, peşin alınan 84,64 TL harcın düşülmesi ile kalan 253,9‬0 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak, Hazineye gelir kaydına,
3-Davacının yatırmış olduğu 59,30 TL başvurma harcı, 84,64 TL peşin harç , 8,50 TL vekalet suret harcı toplamı olan 152,44‬TL’nin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu 42,50 TL’si tebligat-posta gideri ve 500,00 TL’si bilirkişi ücreti gideri olmak üzere toplam 542,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
5-Dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sy Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesi uyarınca tarafların anlaşamamaları nedeniyle Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davada haksız çıkan davalıdan alınarak HAZİNE’ye gelir kaydına,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 4.956,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kesin olarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıld.26/04/2022

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza