Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/792 E. 2022/1045 K. 13.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/792 Esas
KARAR NO : 2022/1045

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/02/2015
KARAR TARİHİ : 13/12/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 15/12/2022

Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizde yapılan yargılaması sonunda dava dosyası ve ekleri incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili; davaya konu senetlerin asıl alacaklısı olan davalı …’e aralarında yapılan iş yeri sözleşmesi gereğince peşin ödenen miktardan sonra iş yerinde yapılacak sayım sonrası oluşacak stok mal bedeli üzerinden eşit taksitler halinde ödenmek üzere Eylül 2012’den başlayarak 12 adet senet verildiğini, senetlerin bir kısmının yapılan ödemeler sonrası teslim edildiğini fakat 9 ve 10 no’lu senetlerin kaybolduğu gerekçesiyle teslim edilemediğini, bu durum karşısında 31/05/2013 ödeme, 01/07/2012 Düzenleme tarihli ve 8.000,00 TL bedelli ve 30/06/2013 ödeme, 01/07/2012 Düzenleme tarihli ve 8.000,00 TL bedelli senetlerin ödendiğine dair davalı ile aralarında 15/05/2013 tarihli tahsilat/mahsup dekontu başlıklı ibraname düzenlendiğini, böylelikle davaya konu borcun tamamen ödendiğini ve davaya konu senetlere dair herhangi bir alacağın kalmadığını ibra ettiklerini, davaya konu senetlerden 31/05/2013 ödeme tarihli senet ibra belgesinde 30/05/2013 ödeme tarihi yazıldığını, ibranemeye rağmen davaya konu senetlerin asıl alacaklısı olan …’ün bu senetleri diğer davalı … Bankasına temlik ettiğini ve durumun müvekkile bildirilmediğini, davalı bankanın İzmir 11. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyası ile hakkında 20/12/2013 tarihinde kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, bonoların asıl alacaklıya ödendiğinin, Takip alacaklısı davalı bankanın yetkili hamil sıfatına da haiz olmadığının , iş bu senetten dolayı müvekkilin davalılara borcu olmadığının tespitine, takibin ve senetlerin iptal edilmesine ve davalıların haksız ve kötü niyetli takip yapmış olması nedeniyle ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili; kurum kamu ortaklı bir banka olup davaya konu senedin lehdarı …’e kullandırdığı krediye karşılık senedi ciro yoluyla almış olduğunu senet vadesinde ödenmediğinden takibe konulduğunu, senetlerin lehdarı …; biri 01/07/2012 keşide tarihli31/05/2013 vadeli 8.000 TL, diğeri 01/07/2012 keşide tarihli 30/06/2013 vadeli 8.000 TL alacak içeren senetleri cirolayarak verdiğini, senedi elinde bulunduran kişinin yetkili hamil olduğu senet metninden anlaşılıyorsa senedi cirolamaya yetkisi olduğunu …’ün yetkili hamil olduğu açıkca anlaşıldığından müvekkilin senetleri almasında hukuken bir sakınca olmadığını, … ile yapılan ciroya bakıldığında cironun beyaz ciro olduğunun görüleceğini, beyaz ciroda ciro yoluyla senedi devralanın gösterilmesinin gerekli olmadığı gibi cirantanın sadece imzasının bile olmasının yeterli olduğunu, dolayısıyla bankanın ciro yoluyla alacağı geçerli bir şekilde devraldığını, davanın usul ve yasaya aykırı olması nedeniyle tedbir kararının kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
KANITLAR: Bankacı … bilirkişi raporu sunmuştur,
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi … Esas … Karar sayılı ilamı ile (1)Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin davalı … Bankası’na yönelik temyiz itirazlarının reddine, Davacı vekilinin, davalı …’e yönelik temyizine gelince; dava, bonodan kaynaklanan takibe yönelik menfi tespit talebine ilişkindir. Davacı takibe konu bono bedellerini lehtar …’ün damadı ve aynı zamanda yetkili vekili olan …’e ödediğini beyan ederek buna ilişkin tahsilat makbuzunu dosyaya sunmuştur. Mahkemece alacağı tahsil eden kişinin senette hak sahibi olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de dosya da bulunan 18.8.2009 tarihli vekaletnamede …’ün …’e kambiyo senedi düzenleme de dahil olmak üzere her türlü ticari işleri yürütmeye dair yetki verdiği görülmekle bu yetkilendirme … adına senet bedellerini tahsil etmeyi de içerdiği gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir.”gerekçesiyle bozulmuş olup Mahkememizin 2021/792 Esas sırasına kaydı yapılmıştır.
GEREKÇE :
Davacı vekilinin dosyaya sunmuş olduğu 27/09/2022 tarihli feragat dilekçesinde Davacı … ve … Mirasçıları arasında görülmekte olan İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin

2021/792 Esas sayılı dosyasına istinaden davalılar tarafından dava konusu alacağın, anaparası, yasal faizleri ve ferileriyle birlikte tamamının haricen ödendiği, bu nedenle Davalı … Mirasçıları ile yapılan muvafakat gereği kanuni vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını, davalı … Mirasçıları açısından davadan feragat ettiğini, ayrıca Davalı … Bankası bakımından ise ; Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin … E ,.,.. K ve 18/12/2017 tarihli ilamıyla temyiz isteminin reddine karar verildiği ve bu davalı yönünden kararın kesinleştiğini beyan etmiştir.
Feragat, davaya son veren taraf işlemlerindendir. HMK’nın 307. maddesinde düzenlenmiş olan feragat, davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.
Feragatin hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılması mümkündür. Ayrıca, kanun yoluna başvurduktan sonra da davadan feragate engel bir durum yoktur.
Feragat, kural olarak tarafların üzerinde tasarruf edebilecekleri davalarda geçerlidir.
Davadan davacı asil feragat edebileceği gibi vekil de feragat beyanında bulunabilir. Ancak, vekilin feragatinin geçerli olabilmesi için, vekaletnamesinde açıkça davadan feragat yetkisinin de bulunması gereklidir.
Somut uyuşmazlıkta dava, borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Anılan dava, davacının üzerinde serbestçe tasarruf edebileceği dava türlerindendir. Geçerli şekilde davacı vekili, vekaletnamesindeki yetkiye dayalı olarak davasından feragat etmiştir. Bu durum karşısında, başka bir husus araştırmaya gerek olmaksızın davacının davasının feragat nedeniyle reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
Davalı … Bankası ‘ya yönelik açılan davada mahkememizce verilen 7/04/2016 tarihli, … Esas ve … Karar sayılı kararın Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin … esas … Karar sayılı ilamı ile “Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin davalı … Bankası’na yönelik temyiz itirazlarının reddine,” karar verildiği ve verilen red kararının davalı … Bankası … yönünden kesinleşmiş olduğu anlaşıldığından, davalı … Bankası T. A.O yönünden yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın davalı … Mirasçıları yönünden FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-Davalı … Bankası T. A.O. ‘ya yönelik açılan davada mahkememizce verilen 7/04/2016 tarihli, … Esas ve … Karar sayılı kararın Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin … esas … Karar sayılı ilamı ile “Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin davalı … Bankası’na yönelik temyiz itirazlarının reddine,” karar verildiği ve verilen red kararının davalı … Bankası … yönünden kesinleşmiş olduğu anlaşıldığından, davalı … Bankası T. A.O yönünden yeniden karar verilmesine yer olmadığına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Harçlar Kanunu’nun 22. maddesine göre davadan feragat ön inceleme duruşmasından sonra gerçekleştiğinden, karar tarihindeki maktu ve karar ilam harcının 2/3’ü oranına isabet eden ve bu orana isabet edip alınması gereken harç ‭53,8‬0 TL olduğundan, peşin alınan 273,24 TL harçtan alınması gereken harcın düşülerek fazladan alınan ‭219,44‬ TL harcın karar kesinleştiğinde isteği halinde davacı tarafa iadesine,
5-Dava feragat nedeniyle reddedildiğinden bozma öncesi karardan sonra 31/01/2020 tarih …/… harç numarası ile yazılan 819,72 TL’lik bakiye karar harcın ödemesi yapılmış ise ödeme belgesi davalı tarafça sunulduğu takdirde ve istek halinde yatıran tarafa iadesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayarak artan kısmın karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluklarında gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 13/12/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır