Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/746 E. 2022/172 K. 25.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
.
ESAS NO : 2021/746
KARAR NO : 2022/172

DAVA : Ticari Şirkete Kayyım Atanması
DAVA TARİHİ : 19/10/2021
KARAR TARİHİ : 25/02/2022
.
Mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonucunda;
İDDİA ;
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; müvekkilinin, davalı şirketin….adet pay sahibi ortağı olduğunu, davalı şirketin 1005 adet pay sahibi ortağının ve şirket müdürünün …. olduğunu, şirket paylarının çoğunluğuna sahip ve şirket müdürü olan …’ün 16/07/2021 tarihinde vefat ettiğini, geride mirasçısı olarak eşi … ve velayeti altındaki ……….’ün kaldıklarını,……’ün vefatı üzerine mirasçılarının şirket hisselerini devir almadıklarını, müvekkilinin Karşıyaka 1.Noterliği’nin 11/08/2021 tarihli ve 10146 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile “şirket hisselerini devir alması, şirketin genel kurulunun ve yönetim kurulunun oluşturulması ve şirketi temsile yetkili müdür atanması” hususlarını ihtar ettiğini, ihtarnameye cevap verilmediği gibi şirket hisselerinin halen de devir alınmadığını, davalı şirket faal durumda olmasına rağmen yönetim organından ve temsil yetkisinden mahrum kaldığını, müvekkilinin şirketi temsil yetkisi olmaması nedeniyle davalı şirket adına işlem yapamamakta olduğunu, davalı şirketin vergi ve SGK borçlarının bulunduğunu, bu borçlar nedeniyle müvekkilinin kurumlarla yapılandırma yapmak istediğini ancak temsil yetkisi olmaması nedeniyle yapılandırma başvurusunda bulunamadığını, yine şirketin halihazırda T.C.Ziraat Bankası A.Ş.’den kullanmış olduğu kredinin taksitlerinin devam ettiğini, temsil yetkisi olmayan müvekkilinin şirket hesaplarını kullanamadığını ve kredi borcu nedeniyle temerrüde düşüp icra takibine maruz kalmamak için şirkete ait kredi taksitlerini kendi şahsi hesabından ödemekte olduğunu, Türk Medeni Kanunu’nun 427/4 maddesinde “Bir tüzel kişi gerekli organlardan yoksun kalmışsa ve yönetimi başka yoldan sağlanamamışsa vesayet makamı, yönetimi kimseye ait olmayan mallar için gereken önlemleri alır ve bir yönetim kayyımı atar” şeklinde düzenleme bulunduğunu, Türk Ticaret Kanunu’nun 235/1 maddesinde “Haklı sebeplerin varlığı hâlinde temsil yetkisi, bir ortağın başvurusu üzerine, mahkemece kaldırılabilir. Gecikmesinde tehlike bulunan hâllerde mahkeme temsil yetkisini ihtiyati tedbir olarak kaldırıp bu yetkiyi bir kayyıma verebilir. Kayyımın atanmasını, görevlerini, mahkemece verilen temsil yetkisini ve bunların sınırlarını, mahkeme resen tescil ve ilan ettirir.”; aynı kanunun 630/2 maddesinde “Her ortak, haklı sebeplerin varlığında, yöneticilerin yönetim hakkının ve temsil yetkilerinin kaldırılmasını veya sınırlandırılmasını mahkemeden isteyebilir” düzenlemesinin bulunduğunu, iki ortaklı şirkette yönetimin oluşturulamaması ve şirketin yönetimsiz kalması, şirketi temsile yetkili kimse olmaması nedeniyle şirketin usul ve yasaya göre yükümlülüklerini yerine getirememesi, bu nedenle de şirketin ve ortakların telafisi giderilemeyecek zararlara maruz kalması riskinin bulunduğunu belirterek, öncelikle müvekkilinin davalı şirkete tedbiren şirket müdürü olarak atanmasına, bunun mümkün olmaması halinde davalı şirkete yönetim kayyımı atanmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini istemiştir.
CEVAP ;
Davalı muris … mirasçısı …’e velayeten, kendi adına asaleten … cevap dilekçesi ile özetle; eşi …’ün 17/07/2021 tarihinde vefat ettiğini, eşinin vefatından sonra Akhisar Sulh Hukuk Mahkemesi’nin…Esas sayılı dosyası ile kendi adına asaleten ve çocuğu ….. içinde velayeten redd-i miras davası açtığını, bu davanın 23/11/2021 tarihli duruşmada kabul edildiğini, bu sebeple huzurdaki davada herhangi bir beyanda bulunmalarının söz konusu olmadığını, davanın tarafı olmadıklarını, reddi miras davasının açıldığı hususunun davacıya haricen bildirildiğini, huzurdaki davanın açılmasına sebebiyet vermediklerini belirterek, aleyhine vekalet ücretine ve yargılama giderine hükmedilmemesini istemiştir.
GEREKÇE ;
Dava; organsız kalan şirkete yönetim kayyımı atanması istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; “davalı şirkette organ boşluğunun olup olmadığı, yönetim kayyımı atanması koşullarının bulunup bulunmadığı” konusundadır.
Karşıyaka 1.Noterliği’nin 11/08/2021 tarihli ve ……… yevmiye numaralı ihtarnamesi incelendiğinde; davacı …’ın …’e gönderdiği bu ihtarname ile “şirketin 1005 adet pay sahibi ortağı …’ün ve 16/07/2021 tarihinde vefat ettiği, geride mirasçıları olarak … ve velayeti altında bulunan çocuğu …’ün kaldığı, …’ün aynı zamanda şirket müdürü olması sebebi ile vefatı üzerine kendisi tarafından işlem yapılamadığı, sağ kalan ortağı olarak şirketi temsil yetkisinin kalmadığı” hususlarını ileri sürerek “ihtarnamenin tebliğinden itibaren 7 iş günü içerisinde …’den kalan hisseleri devralmaları, aksi taktirde TTK’nın 412.maddesi uyarınca Asliye Ticaret Mahkemesine başvurularak genel kurulun toplantıya çağrılması ve şirkete kayyım atanması isteğinde bulunulacağı ve ayrıca şirketin yönetilemez durumda olması nedeni ile ortaya çıkacak zararlar nedeni ile rucuen tazminat davası açılacağı” hususunun ihtar edildiği görülmüştür.
İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğünden gönderilen belgeler incelendiğinde; “Merkez 171830” sicil numarasında kayıtlı……..İthalat İhracat Sanayi ve Ticaret Ltd Şti’nin adresinin “…………İZMİR” olduğu, faal olduğu, şirket hissedarlarının 1005 pay ile …, 495 pay ile … olduğu görülmüştür.
Akhisar Sulh Hukuk Mahkemesinin ……… Esas ve ………..Karar sayılı kararı incelendiğinde; davacı … ve küçük …’ün muris …’den intikal eden mirası reddettiklerinin tespit ve tesciline, miras en yakın mirasçıların tamamı tarafından reddedildiği için TMK’nın 612. maddesi gereğince ihtiyaç hükümlerine göre tasfiyesine, tereke esasına aldırılmasına karar verildiği, kararın 24/12/2021 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
Davacı vekili 25/02/2022 tarihli duruşmada; müvekkilinin kayyım olarak atanmasına karar verilmesi durumunda kayyımlık ücreti isteklerinin bulunmadığını bildirmiştir.
TMK’nın 426. ve devamı maddelerinde hangi hallerde kayyım atanacağı belirlenmiştir. Kanun’un 426. maddesinde temsil kayyımlığı, 427. maddesinde ise yönetim kayyımlığı düzenlenmiştir. Bir şirketin yasal temsilcisinin görevini yerine getirmesine bir engel bulunduğu taktirde kendisine o iş için temsil kayyımı atanabileceği gibi, şirketin zorunlu organlarından olan yönetim kurulunun mevcut olmaması halinde de TTK’nın 530. maddesi gereğince bu durumun feshe sebep olabileceği de gözetilerek bir yönetim kayyımı atanabilecektir.
Somut olayda; davacının, davalı şirketin 495 adet pay sahibi ortağı olduğunu, diğer ortağının da 1005 adet pay ile … olduğu, şirketin hakim ortağı olan …’ün aynı zamanda davalı şirketin müdürü iken, 16/07/2021 tarihinde vefat ettiğini, geride mirasçıları olarak kalan eşi … ile velayeti altındaki …’ün Akhisar Sulh Hukuk Mahkemesi’nde açtıkları mirasın reddinin tescili istekli …….. Esas ve ……. Karar sayılı dava sonucunda “… ve küçük …’ün muris …’den intikal eden mirası reddettiklerinin tespit ve tesciline, miras en yakın mirasçıların tamamı tarafından reddedildiği için TMK’nın 612. maddesi gereğince ihtiyaç hükümlerine göre tasfiyesine, tereke esasına aldırılmasına” karar verildiği, kararın 24/12/2021 tarihinde kesinleştiği; bu şekilde davalı şirkette organ boşluğu oluştuğu anlaşıldığından, davalı şirket hakkında açılan davanın kabulü ile davalı şirkete yönetim boşluğu giderilene kadar davacının yönetim kayyımı olarak atanmasına; davanın şirkete karşı yöneltilmesi yeterli olup, davalı şirketin diğer ortağı olan davalı … mirasçılarına husumet düşmeyeceğinden, kaldı ki mirasçılar tarafından açılan ve kabul edilen mirasın reddinin tescili davasında verilen karar da kesinleşmiş olduğundan, davalı muris … mirasçıları … ve … hakkında açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Davacı vekilinin kayyım ücreti istemediklerini bildirmiş olması nedeniyle davacı için kayyımlık ücreti takdir edilmemiştir.
HÜKÜM ; Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1-Davacının, davalı muris … mirasçıları … ve … hakkında açtığı davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden REDDİNE,
2-Davacının, davalı şirket hakkında açtığı davanın KABULÜ ile;
Davalı ……… İthalat İhracat San. ve Tic. Ltd. Şti.’ye yönetim boşluğu giderilene (yeni müdür atanana) kadar davacının yönetim kayyımı olarak atanmasına,
3-Kayyım için ücret taktirine yer olmadığına,
4-Kararın İzmir Ticaret Sicil Memurluğu’na gönderilerek üçüncü kişilere bilgi verilmesi amacıyla Ticaret Sicil Gazetesi’nde ilan edilmesinin istenmesine,
5-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL harcın peşin olarak alınan 59,30 TL harçtan düşülmesi ile kalan 21,40 TL harcın davalı şirketten alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
6-Davacının yatırmış olduğu 59,30 TL’si başvurma harcı ve 59,30 TL’si peşin harç olmak üzere toplam 118,60 TL’nin davalı şirketten alınarak, davacıya verilmesine,
7-Davacının yapmış olduğu tebligat ve posta gideri olan ‭112,2‬0 TL yargılama giderinin davalı şirketten alınarak, davacıya verilmesine,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalı şirketten alınarak, davacıya verilmesine,
9-Davacı tarafça yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı asilin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 25/02/2022

Başkan …
¸E-imza
Üye …
¸E-imza
Üye …
¸E-imza
Katip …
¸E-imza