Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/645 E. 2022/1031 K. 08.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/645 ESAS
KARAR NO : 2022/1031 KARAR
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/09/2021
KARAR TARİHİ : 08/12/2022
GEREKÇELİ K.TARİHİ : 12/12/2022
Mahkememizde görülen Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkiline ait … plakalı aracın 06.07.2021 tarihinde davalının sigortacısı olduğu … plakalı araçla karıştığı kazada hasarlandığını, kaza tutanağı ve SBM’ye göre davalının sigortalısı olduğu aracın kazada %100 kusurlu olduğunu, müvekkilinin zararının ödenmediğini, kaza ihbarı sonrası davalı sigortanın 35.000 TL civarı hasar tespiti yapıldığını, herhangi bir ödeme yapılmadığını, tamirhanece hazırlanan tamir listesinin sigorta şirketince beyan edilenden daha fazla olduğunu, müvekkili zararını karşılamadığını, HATMER üzerinden ekspertiz raporu düzenlenmesi için … Ekspertiz firmasından hasar raporu alındığını, ayrıca eksper raporunun faturalandırıldığını, iş bu bedelin sigortadan tahsilinin gerektiğini, belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 22.000 TL maddi hasara ilişkin tazminatın temerrüt tarihinden işleyecek avans faizi ile ödenmesini, ekspertiz ücretinin tahsilini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle; Kazaya karıştığı belirtilen … plakalı aracın kaza tarihinde ZMMS sigortacısı olduğunu, zamanaşımı itirazlarının olduğunu, ekspertiz incelemesi yaptırıldığını, 40.000 TL maddi hasar tespit edildiğini, kaza tutanağındaki %75 kusura göre müvekkili şirket tarafından 28.09.2021 tarihinde davacı vekiline 30.000 TL ödendiğini, zararın karşılandığını, bakiye zarar kalmadığını, aracın 2012 model olduğunu, araç tamir edilip teslim edildiğinden bakiye zarar olmayacağını, sorumluluklarının kusur oranı ve poliçe limiti dahilinde olduğunu, kasko sigortacısına ödeme yapılıp yapılmadığının sorulması gerektiğini, bilirkişi incelemesi ile aracın rayiç, sovtaj değeri ve onarımın ekonomik olup olmadığının ve gerçek zararın tespiti gerektiğini, tek taraflı eksper raporunu kabul etmediklerini, talebin fahiş olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Kaza Tespit Tutanağı: Kaza sonrası resmi ekiplerin tanzim ettikleri 06.07.2021 tarihli maddi hasarlı trafik kazası tutanağında; 06.07.2021 tarihinde saat 21.30’da sürücü …’nin kullandığı … plakalı aracın, Ödemiş istikametinden Kiraz istikametine seyir halinde iken, ön kısımları ile, sürücü …’nın kullandığı … plakalı aracın sola veya geriye dönmek üzere manevra yaptığı esnada, diğer aracın sol arka yan kısımlarına çarpması neticesinde yaralanmalı ve hasarlı trafik kazası beyan geldiği, bu kazanın oluşumunda … plakalı araç sürücüsü …’nın 2918 s. KTK’nun 67/1a “sağa veya sola dönerken karayolunu kullananlar için tehlike doğurabilecek ve bunların hareketini zorlaştıracak şekilde davranmak” kuralını, … plakalı aracın sürücüsü …’nin ise 52/1c maddesini (aracının hızını, kullandığı aracın yük teknik özelliğine göre ayarlamamak) kuralının ihlal ettiği tespiti yapılmıştır.
Hasar dosyası: Davacının dava tarihinden önce davalı sigortaya hasar / değer kaybı talepleri için başvuruda bulunduğu ödeme yapılmadığı anlaşılmıştır.
Tramer kayıtları: Davaya konu … aracın SBM kaydı incelendiğinde, 06.07.2021 tarihli kazası dışında,19.06.2018, 20.10.2012, 06.02.2012, 01.10.2016 tarihinde hasar kayıtlarının olduğu görülmüştür.
Sigorta Poliçesi: Davalıya ZMMS Sigorta Poliçesi Sigortası ile sigortalı …’ ya ait … plakalı araçla ilgili olarak 23.02.2021-23.02.2022 tarihleri arasında geçerli Karayolları Mali Sorumluluk Trafik Sigorta poliçesi ile … Sigorta A.Ş. tarafından sigorta teminat örüntüsüne alındığı, kaza 06.07.2021 tarihinde meydana gelmiş olup teminatları süresi içinde meydana gelmiş olduğu anlaşılmaktadır.
Bilirkişi Raporu : Bilirkişi … tarafından düzenlenen 16/05/2022 tarihli raporda özetle ; ZMMS ile sigortalı aracın sürücüsü …, idaresindeki … plaka sayılı aracı ile, karayolu üzerinde arkasındaki trafiği dikkate almadan, hatalı ve
kurallara aykırı bir biçimde, dikkatsiz, tedbirsiz ve kontrolsüz olarak sola ve hatalı geri manevrası neticesinde, kazanın oluşumuna sebep ve etken olduğu, davacıya ait aracın sürücüsü …, idaresindeki … plakalı aracı ile, Ödemiş istikametinden Kiraz istikametine hız sınırının 110 km/h olduğu Ödemiş- Kiraz karayolunda sol şeritte seyir halinde iken, ön kısmı ile şeridine; sağından gelerek sola doğru hatalı ve ani manevra yaparak şeridine giren davalı sigortalı aracın sol arka yan kısımlarına çarpmak zorunda kalmasıyla gerçekleşen kazada, kazanın oluş biçimi göz önüne alındığında kazayı önlemek adına alabileceği herhangi bir önlem bulunmadığı gibi kurallara aykırı olumsuz davranış faktörü de görülmediği, aracın hasar onarım bedelinin;
• Eksper … (… Ekspertiz) tarafından hazırlanan Araç Hasar Ekspertiz raporuna göre onarım bedelinin; 87.158,50 TL yedek parça ve 21.450,00 TL işçilik dahil olmak üzere toplam 108.608,50 TL+kdv, KDV dahil 128.158,03 TL olduğu, ancak, aracın rayiç değerinin 85.000 TL, Sovtaj değerinin 16.000 TL olduğu, buna göre araç Pert edilerek aracın gerçek zararın 69.000,00 TL olduğu,
• Eksper … Oto MM ekspertiz raporuna göre, onarım bedelinin (İSKONTOLU) 28.000 TL yedek parça, 12.000 TL işçilik olmak üzere toplam 40.000,00 TL+kdv, kdv dahil 47.200,00 TL olduğu tespiti yapıldığı,
• Eksper …’nun dosyaya sunulu ilk Oto … ekspertiz raporuna göre İSKONTO olarak 61.933,44 TL yedek parça, bu bedele 40.504,77 TL iskonto ile 21.428,67 TL yedek parça, 12.000,00 TL işçilik olmak üzere toplam 33.428,67 TL +kdv, kdv dahil 39.445,84 TL olduğu, İSKONTOSUZ olarak 61.933,44 TL yedek parça, 12.000,00 TL işçilik olmak üzere toplam 73.933,44 TL +kdv, kdv dahil 87.241,46 TL, olduğu,
Bilirkişinin görüşünün; Yargıtay’ın; parça türü, kdv, iskonto, gerçek zarar ile ilgili kararları göz önünde bulundurularak), Eksper … Oto Ekspertiz Raporundaki iskontosuz olarak 61.933,44 TL yedek parça, 12.000,00 TL işçilik olmak üzere toplam 73.933,44 TL +kdv, kdv dahil 87.241,46 TL, yönünde olduğu, ancak; davaya konu aracın onarım miktarının, raporlara göre 128.158,03 TL, 87.241,46 TL, 69.000,00 TL, 47.200,00 TL ve 39.445,84 TL gibi değerler olması, eksper raporlarında tespit edilen iskontolu ve iskontosuz tüm onarım bedellerinin, rayiç değerinin % 50’sini aşması, yapılan piyasa araştırması neticesinde aracın rayiç değerinin 80.000,00 TL olması, aracın yapılan piyasa araştırması neticesinde Sovtaj değerinin 25.000,00 TL olması nedeniyle, aracın onarım bedelinin hem rayiç değerinin % 50’sini aşması nedeniyle (mevcut Yargıtay kararları doğrultusunda değerlendirildiğinde) onarımının ekonomık olmayacağı, bu nedenle pert-total ışlemıne tabı tutulması gerektığı, pert-total işlemine tabi tutulduğunda gerçek zararının rayiç değeri (80.000 TL) ile sovtaj değeri (25.000 TL) farkı miktarı 55.000,00 TL olduğu, … Servisince sunulan 23.08.2021 tarihli 40.000,00 TL anahtar teslimi alternatif onarım teklifine göre, davalı sigorta şirketinin hasar miktarını belirlemiş olduğu, eksper …’nun Oto Ekspertiz Raporunu (40.000,00 TL+kdv bedele) bu rakama göre kapatmış olduğu, davalı sigorta şirketinin bu bedeli, sigortalısının kazadaki %75 kusur oranına göre 30.000,00 TL belirleyerek davacı tarafa ödediği, dosya içeriğindeki belgeye göre davacının bu bedeli hakları saklı kalmak kaydıyla kabul ettiği, (Kazadaki Kusur Oranının tespiti sayın Mahkemeye ait olmak üzere), Davalı Sigortanın, davacıya 23.08.2021 tarihinde ödediği 30.000,00 TL düşüldüğünde, (55.000 TL-30.000 TL) kalan bakiye hasar onarım bedelinin, 25.000,00 TL olacağı görüşü ile raporunu düzenlemiştir.
Islah : Davacı vekili 27.06.2022 tarihli dilekçesi ile dava değerini artırmış ve aynı tarihte eksik harcı tamamlamıştır.
Dava; Davacı aracında meydana gelen hasar bedelinin karşı araç ZMMS sigortacısından tahsili davasıdır.
01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın amacı A.1 maddesinde “Karayolları Trafik Kanunu uyarınca motorlu araç işletenlerine yüklenen hukuki sorumluluk için düzenlenen Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasına yönelik ilgililerinin hak ve yükümlülüklerine ilişkin usul ve esasların düzenlenmesidir.” şeklinde belirlenmiştir. Sigortanın kapsamı ise genel şartlar A.3. maddesinde “sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, üçüncü şahısların ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde Genel Şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepleri, kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta limitleri dahilinde karşılamakla yükümlüdür. Sigortanın kapsamı üçüncü şahısların, sigortalının Karayolları Trafik Kanunu çerçevesindeki sorumluluk riski kapsamında, sigortalıdan talep edebilecekleri tazminat talepleri ile sınırlıdır.” şeklinde düzenlenmiştir.
Anayasa Mahkemesi’nin 2019/40 esas, 2020/40 karar, 17/07/2020 tarihli iptal kararının, 9 Ekim 2020 günü 31269 sayılı RG’de yayınlandığı, bu karar ile 14/04/2016 tarihli, 6704 sayılı 3. Maddesiyle değiştirilen 90. Maddesinin 1. cümlesinde yer alan “… ve bu kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresinin, ikinci cümlesinde yer alan “… ve genel şartlarda…” ibaresinin iptallerine karar verildiği verildiği görülmüştür.
Anayasa Mahkemesi’nin yukarıda anılan iptal kararı sonrasında oluşan yeni duruma göre KTK’nun 90. Maddesi hükmü dikkate alındığında, zarar gören hak sahiplerinin zarar veren 3.kişilerden ve sigorta şirketinden talep edebilecekleri tazminatın kapsamının belirlenmesinde kullanılacak yöntem ve ölçütler konusunda kısıtlama bulunmadığından, üçüncü kişi olan davacının uğradığı değer kaybı zararının tespitinde 6098 sy Türk Borçlar Kanunu hükümleri dikkate alınarak yerel piyasa koşulları, ülkenin şartları, aracın özellikleri, kilometresi, piyasanın algısı, aracın piyasadaki tercih edilebilirliği, markası, ikinci el piyasası, yedek parça ve servis maliyetleri, kazalı parça ve yeri, onarım özellikleri, aracın geçmiş hasar kayıtları gibi pek çok etkenin dikkate alınması gerektiği, dolayısıyla değer kaybının doğru ve hakkaniyetli şekilde belirlenebilmesi için uzun yıllardır Yargıtay içtihatları ile benimsenen, aracın kaza öncesi hasarsız rayiç değeri ile onarımdan sonraki rayiç değerinin göz önünde bulundurularak, aradaki farkın değer kaybı olarak kabul edilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
Tüm dosya kapsamı ve hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre;06.07.2021 tarihinde saat 21.30 sıralarında, ZMMS ile sigortalı aracın sürücüsü …, idaresindeki … plaka sayılı aracı ile, yönü Ödemiş istikametinden Kiraz istikametine doğru iken, karayolu üzerinde aracı ile sola veya geriye dönmek üzere manevra yaptığı esnada, aracının sol arka yan kısımlarına, yine arkasından Ödemiş istikametinden Kiraz istikametine doğru gelen sürücü … idaresindeki … plakalı aracın, ön kısımları ile çarpması neticesinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği,
ZMMS ile sigortalı aracın sürücüsü …, idaresindeki … plaka sayılı aracı ile, karayolu üzerinde arkasındaki trafiği dikkate almadan, hatalı ve kurallara aykırı bir biçimde, dikkatsiz, tedbirsiz ve kontrolsüz olarak sola ve hatalı geri manevrası neticesinde, kazanın oluşumuna sebep ve etken olduğu, sürücünün bu davranışı ile, 2918 s. KTK’nun m.67/a, m.84/f ve m. 84/j maddelerini ihlal ettiğinden %100 (Yüzdeyüz) oranında Asli ve Tam Kusurlu olduğu, davacıya ait aracın sürücüsü …, idaresindeki … plakalı aracı ile, Ödemiş istikametinden Kiraz istikametine hız sınırının 110 km/h olduğu Ödemiş- Kiraz karayolunda sol şeritte seyir halinde iken, ön kısmı ile şeridine; sağından gelerek sola doğru hatalı ve ani manevra yaparak şeridine giren davalı sigortalı aracın sol arka yan kısımlarına çarpmak zorunda kalmasıyla gerçekleşen kazada, kazanın oluş biçimi göz önüne alındığında kazayı önlemek adına alabileceği herhangi bir önlem bulunmadığı gibi kurallara aykırı olumsuz davranış faktörü de görülmediğinden herhangi bir kusurunun olmadığı anlaşılmıştır.
Eksper … Oto Ekspertiz Raporundaki iskontosuz olarak 61.933,44 TL yedek parça, 12.000,00 TL işçilik olmak üzere toplam 73.933,44 TL +kdv, kdv dahil 87.241,46 TL olarak hesaplanmasının bilirkişi tarafından da benimsenmiş olduğu,
Ancak, davaya konu aracın onarım miktarının, raporlara göre 128.158,03 TL, 87.241,46 TL, 69.000,00 TL, 47.200,00 TL ve 39.445,84 TL gibi değerler olması, eksper raporlarında tespit edilen iskontolu ve iskontosuz tüm onarım bedellerinin, rayiç değerinin % 50’sini aşması, yapılan piyasa araştırması neticesinde aracın rayiç değerinin 80.000,00 TL olması, aracın yapılan piyasa araştırması neticesinde Sovtaj değerinin 25.000,00 TL olması, nedeniyle aracın onarım bedelinin hem rayiç değerinin % 50’sini aşması nedeniyle (mevcut Yargıtay kararları doğrultusunda değerlendirildiğinde) onarımının ekonomik olmayacağı, bu nedenle pert-total ışlemıne tabı tutulması gerektığı, pert-total işlemine tabi tutulduğunda gerçek zararının rayiç değeri (80.000 tl) ile sovtaj değeri (25.000 tl) farkı miktarı 55.000,00 TL olduğu,
… Garaj Servisince sunulan 23.08.2021 tarihli 40.000,00 TL anahtar teslimi alternatif onarım teklifine göre, davalı sigorta şirketinin hasar miktarını belirlemiş olduğu, eksper …’nun Oto Ekspertiz Raporunu (40.000,00 TL+kdv bedele) bu rakama göre kapatmış olduğu, davalı sigorta şirketinin bu bedeli, sigortalısının kazadaki %75 kusur oranına göre 30.000,00 TL belirleyerek davacı tarafa ödediği, davacının bu bedeli hakları saklı kalmak kaydıyla kabul ettiği anlaşıldığından, davalı sigortanın, davacıya 23.08.2021 tarihinde ödediği 30.000,00 TL düşüldüğünde, (55.000 TL-30.000 TL) kalan bakiye hasar onarım bedelinin, 25.000,00 TL olacağı tespiti yapılmıştır.
Davacının 22.000,00-TL hasar bedeli bedeli isteğinde bulunduğu, davalının dava açıldıktan sonra 23.08.2021 tarihinde 30.000,00 TL ödeme yaptığı, poliçe teminat limitinin 43.000,00TL olduğu bakiye teminat limitinin 13.000,00 TL kaldığı, davacı vekilinin ıslah dilekçesi ile bu bedeli talep ettiği, kazanın poliçe süresi içerisinde gerçekleştiği, talep edilen davalı sigorta şirketinin poliçe kapsamında doğan bakiye hasar zararından sorumlu olduğu, davalı sigorta şirketinin 29.08.2021 tarihinde temerrüde düştüğü anlaşılmakla,
22.000,00-TL hasar bedeli yönünden dava konusuz kaldığından bu miktar yönünden esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına, 13.000,00- TL bakiye hasar bedelinin temerrüt tarihi 29.08.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davacının davasının KABULÜNE
1-22.000,00-TL hasar bedeli yönünden dava konusuz kaldığından bu miktar yönünden ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA
2-13.000,00- TL bakiye hasar bedelinin temerrüt tarihi 29.08.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 888,03‬-TL harçtan peşin alınan ve ıslahla tamamlanan 597,72-TL harcın mahsubu ile bakiye 290,31-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR OLARAK KAYDINA,
4-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca davacı yararına takdir olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sy Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesi uyarınca tarafların anlaşamamaları nedeniyle Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davada haksız çıkan davalıdan alınarak HAZİNE’ye gelir kaydına,
6-Davacının yapmış olduğu 59,30-TL dava açma ilk gideri, 700,00-TL bilirkişi ücreti, 30,70-TL tebligat ve posta gideri, olmak üzere toplam 790,00-TL Yargılama giderinin peşin yatırılan ve ıslahla tamamlanan 597,72-TL harç ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7- Davacı ve davalı yanca yatırılan delil ve gider avansından sarf edilmeyen kısmın karar kesinleştiğinden yatıran tarafa iadesine
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.08/12/2022

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır