Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/589 E. 2022/958 K. 22.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/589 ESAS
KARAR NO : 2022/958 KARAR

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/09/2021
KARAR TARİHİ : 22/11/2022
GEREKÇELİ K.TARİHİ : 24/11/2022
Mahkememizde görülen Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalı alacaklıyı tanımadığını, davalı vekili Av. … ve birlikte çalıştıkları dava dışı Av. …’nın müvekkilinin İzmir 31. Noterliğinin 13/08/2021 tarihl ve …nolu azilnamesi ile azletmiş olduğu önceki avukatları olduğunu, müvekkilinin alacaklı olduğu ve tahsil istemi amacıyla vekili Av. …’na teslim ettiği senetler üzerinde asıl alacaklı olan müvekkilinin haberi olmaksızın değişiklik/ekleme yapılarak, borçlu sıfatıyla müvekkili aleyhine icra takipleri açılmış olup müvekkilinin alacaklıyı tanımaması, alacaklı ile hiçbir hukuki, ticari, temlik vs ilişkisinin olmaması sebebiyle, İzmir 4. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra takibinin yargılama süresince durdurulması için ihtiyati tedbir kararı verilmesine, İzmir 4. İcra Müdürlüğünün … E. no’lu icra takip dosyasındaki senetler ve protesto masrafları ve diğer tüm fer’ileri açısından borçlu olmadığının tespitine ve icra takibinin iptaline , icra takip bedelinin %20 sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle; Kıymetli evrak olan ve bono niteliğini haiz bir evrak olan takip dayanağının şekil şartları, devir , temlik ve ciro hükümlerinin TTK nun ilgili maddelerine göre …’nın tanımasının gerekmediği, Kıymetli evraklarda mücerretlik ilkesi geçerli olduğu, Davacı bu senetlerin icraya konmasından sonra tanıştıklarını, …’nun borçlusu olarak davcıyı tanıdıklarını, kendisine ilk başta işlem yapılamamış olmasının nedeninin …’nın TC Kimlik numarasının bulunmaması olduğu, borcu keşideci ödesin ben ikinci planda kalayım dediğini müvekkilinin bunu kabul edip ilk önce keşideci … olan lehdarı … ve cirantası davacının olduğu emre muharrer senette ilk önce diğer borçlulara gitmeyi kabul ettiği, sonra ise tahsil süreci uzayınca sürece borçlu/davacı da dahil ettikleri, bu durumun kendisini borçtan kurtaramayacağını,
Senedin İzmir 4. İcra Dairesinde … e sayılıı dosya ile icraya konulduğu tarih 20/09/2017 olduğu kendisini vekaleten temsil ettikleri İzmir 11. Asliye Hukuk Mahkemesinin … E sayılı dosyasına sunduğumuz KARŞIYAKA 5.Noterliğinin tarihi ise 06.10.2020 ve yevmiye no ise … olduğu, menfi tespit davası açılan icra takibinin icraya konmasından dolu dolu 34 ay sonrasında vekalet ilişkisi kurulduğu, Karşıyaka 5.Noterliğinin tarihi ise 06.10.2020 ve yevmiye no ise … sayılı vekaletnameden İzmir 31. Noterliğinin 13.08.2021 tarih ve …ve … yevmiye sayılı azilnameleri ile azil edildiklerini ancak bu durumun dava konusu ilgisi bulunmadığı, İzmir 4. İcra Dairesinde … e sayılı dosyasında takip dayanağı olan senetlerin tahsil amacı ile verildiği iddiası davacı tarafından borçtan kurtulmak amacıyla tamamen haksız ve kötü niyetli olarak ileri sürülen iddialar olduğu, … aracılığı ile göndermiş olduğu ödeme protestolarından sonra cirolayıp verdikleri bu cirodan sonra yapılan ciroların alacağın temliki hükümlerine tabi olduğu, dava dilekçesinde bunu kabul edildiği temlikin geçerli olduğu, Müvekkili tarafından hiç bir şekilde iddia edildiği gibi senetlerde oynama /ekleme /değiştirme /tahrifat vb bir işlem yapılmadığı, davacı dava dilekçesinin hiç bir yerinde senetteki imzanın kendisine ait olmadığından bahsedilmediğini beyan etmiş ve davanın reddini savunmuştur.
DELİLLER VE GEREKÇE:
İcra Dosyası: İzmir 4. İcra Müdürlüğü … Esas Sayılı takip dosyası ile, 16.000.00 TL Asıl Alacak,2.376,68 TL İşlemiş Faiz,48,00’TL Komisyon 234,00 TL Protesto 18.658,68 TL Toplam Alacak için takip yapıldığı, takip dayanağının; 8.000,00 TL Miktarlı 08/11/2015 Tanzim Tarihli 25/02/2016 Vade Tarihli Senet ve 8.000,00 TL Miktarlı 08/11/2015 Tanzim Tarihli 25/05/2016 Vade Tarihli Senetler olduğu görülmüştür.
Bilirkişi Raporu : Bilirkişi … tarafından düzenlenen 31/07/2022 tarihli raporda özetle ; Davacının yasal defter ve dayanağı belgelerinde yapılan incelemeler ile dosya kapsamında yapılan incelemelerde davacı ile davalı taraflar arasında ticari bir ilişki tespit edilemediği, davacı ve davalı taraf arasında imzalanmış olan ticari bir sözleşmenin dava dosyası içeriğinde görülemediği, davacı …’nın 2015-2016 yılı yasal defterlerinin lehine delil teşkil edebilecek vaziyette olduğu, dava konusu olan İzmir 4. İcra Müdürlüğünün… esas sayılı takip dosyası ile alacaklı/davalı … tarafından borçlu/davacı …, dava dışı … ve dava dışı …’e karşı 20.09.2017 tarihli Kambiyo Senetlerine (çek, poliçe, ve emre muharrer senet) özgü haciz yolu ile yapılacak takipte ödeme emri ile,
16.000.00 TL Asıl Alacak
2.376,68 TL İşlemiş Faiz
48,00 TL Komisyon
234,00 TL Protesto
18.658,68 TL Toplam Alacak
Tutarına istinaden takip tarihinden itibaren alacağın tahsili tarihine kadar işleyecek %9,75 Avans Faizi ile birlikte ilamsız takip yoluyla takipte bulunulduğunun anlaşıldığı, dava dosyası içerisinde ödeme emrinin borçluya tebliğ belgesi, borçlu vekili tarafından icra dairesine verilen itiraz dilekçesi ile, icra dairesinin icra takibini durdurma kararı görülemediği, icra takip dosyasındaki alacak bedelinin;
1- 8.000,00 TL Miktarlı 08/11/2015 Tanzim Tarihli, 25/02/2016 Vade Tarihli Senet
2-8.000,00 TL Miktarlı 08/11/2015 Tanzim Tarihli, 25/05/2016 Vade Tarihli Senet
Açıklamasına dayandırılmış olduğu,
…bank Tarafından Mahkememize 23.06.2022 Tarihinde Sunulan beyan yazısının içeriği ve beyan yazısı ekinde İzmir 4.İcra Müdürlüğünün … Esas Nolu Dosyasına Konu edilen senetlerin arkalı önlü görüntülerinden yapılan tespitlere göre;
1-8.000,00 TL Miktarlı 08/11/2015 Tanzim Tarihli, 25/02/2016 Vade Tarihli Senet
2-8.000,00 TL Miktarlı 08/11/2015 Tanzim Tarihli, 25/05/2016 Vade Tarihli Senetlerin keşidecisinin / Senedi düzenleyeninin dava dışı … olduğu, senedin arkasında senedi ciro eden 1. Cirantanın dava dışı … olduğu, 2. Cirantanın davacı … olduğu, davacı …’nın cirosundan sonra … bank T.A.Ş. Tarafından senetlere kaşe basılarak … Tarafından 25/02/2016 vadeli 8000 TL’lik senet 29/02/2016 tarihinde …-aliağa-izmir şubesi tarafından protesto edilmiş olduğu, 25/05/2016 vadeli 8000 TL’lik senedin de 27/05/2016 tarihinde …-aliğa-izmir şubesi tarafından protesto edilmiş olduğuna dair Mahkememize beyanda bulunulduğu, ilgili senetlere … tarafından karşılıksız. işlemi yapıldıktan sonra davalı …’nun cirosunun dava dosyası içerisinde mevcut olan senet örnekleri üzerinde görülemediği, Mahkememize sunulan dava açılış ve cevap dilekçelerinde davacı … tarafından … tarafından ilgili senetlere protesto işlemi yapıldıktan sonra ciro edilerek 20.09.2017 tarihinde icra takibi başlatıldığı, davacı … tarafından tarafına dava konusu ile sınırlı olarak gönderilmiş olan 2015-2016 yılı resmi defterlerinde yapılan incelemede davalı … ile ilgili olarak herhangi bir kayda rastlanmadığı, davacı … tarafından tarafına dava konusu ile sınırlı olarak gönderilmiş olan 2015-2016 yılı resmi defterlerinde yapılan incelemede icra takibinin konusu olan senetler üzerinde yazılı olan senedin keşidecisi/senedi düzenleyen dava dışı … ve davacı …’dan önce senedi cirolamış olan dava dışı … ile ilgili olarak herhangi bir kayda rastlanmadığı, 11. Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dava dosyasında davanın 18/09/2020 tarihinde açılmış olduğu, davada davacı …’nın vekilinin … olduğunun görüldüğü, bu minvalde yapılan tespitler neticesinde;
Davalı/icra takibinin alacaklısı olan …’nun davacı / icra takibinin borçlusu …’dan Mahkememizin dava konusu olan İzmir 4. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına istinaden alacaklı olup olmadığının takdirinin Mahkememize ait olduğu görüşü ile raporunu düzenlemiştir.
Dava: kambiyo senedinden kaynaklanan menfi tespit davasıdır.
Davacı davalı ile aralarında ticari bir ilişki olmadığını, alacağın temlikin geçersiz olduğunu beyan etmiş,
Davalı kambiyo senetlerinde mücerretlik ilkesi bulunduğu, alacağın temlikinin geçerli olduğunu ve davanın reddini savunmuştur.
Davacı …’nın ticari defterlerinin incelenmesinde; 2015-2016 yılı Yasal Defterlerinin Lehine Delil Teşkil edebilecek vaziyette olduğu, Taraflarlar arasında ticari bir ilişki bulunmadığı, Dava konusu İzmir 4. İcra Mü … Esas Sayılı takip dosyası ile, alacaklı/Davalı … tarafından Borçlu/Davacı …, Dava dışı … ve Dava Dışı …’e karşı 20.09.2017 tarihinde Kambiyo Senetlerine özgü haciz yolu ile yapılacak takipte ödeme emri ile,16.000.00 TL Asıl Alacak, 2.376,68 TL İşlemiş Faiz 48,00TL Komisyon 234,00 TL Protesto olmak üzere 18.658,68 TL alacak talep edildiği, İcra Takip Dosyasındaki Alacak Bedelinin 08/11/2015 Tanzim Tarihli 25/02/2016 Vade Tarihli Senet ve 8.000,00 TL Miktarlı 08/11/2015 Tanzim Tarihli 25/05/2016 Vade Tarihli Senetlere dayandığı anlaşılmıştır.
… 23.06.2022 Tarihli yazı cevabında: 8.000,00 TL Miktarlı 08/11/2015 Tanzim Tarihli, 25/02/2016 Vade Tarihli senedi eden 1. Cirantanın Dava Dışı … olduğu, 2. Cirantanın Davacı … olduğu Davacı …’nın Cirosundan sonra … T.A.Ş. Tarafından Senetlere Kaşe basılarak … Tarafından 25/02/2016 vadeli 8000 ti lik senet 29/02/2016 tarihinde …-Aliağa-İzmir şubesi tarafından protesto edilmiş olduğu, 25/05/2016 vadeli 8000 TL lik senedin de 27/05/2016 tarihinde …-aliğa-izmir şubesi tarafından protesto edilmiş olduğu bilgisinin verildiği,
İlgili Senetlere … tarafından karşılıksız. işlemi yapıldıktan sonra Davalı … ‘nun cirosu Dava Dosyası içerisinde Mevcut olan Senet Örnekleri üzerinde Görülemediği ancak dava ve cevap dilekçelerinde Davacı … tarafından … tarafından ilgili senetlere Protesto İşlemi Yapıldıkta sonra ciro edilerek 20.09.2017 tarihinde icra takibi başlatılmış olduğunun kabul edildiği,
Davacı …’ nın 2015-2016 yılı Resmi Defterlerinde dava konusu senetlere ilişkin herhangi bir kayıt bulunmadığı, 2015-2016 yılı Resmi Defterlerinde İcra Takibinin Konusu Olan senetler üzerinde Yazılı Olan Senedin Keşidecisi/Senedi Düzenleyen dava dışı … ve davacı …’dan önce senedi cirolamış olan dava dışı … ile ilgili olarak herhangi bir kayıl bulunmadığı anlaşılmıştır.
Yargıtay GHGK 2019-11-449E, 2022/569 K. 19.04.2022 “… Menfi tespit davasında ispat yükü, kural olarak davalı alacaklıya düşer. Davacı (borçlu), davalının (alacaklının) varlığını iddia ettiği hukukî ilişkiyi (meselâ borcu) sadece inkâr etmekle yetinmekte ise, eş söyleyişle bu hukukî ilişkinin (borcun) hiç doğmadığını ileri sürmekte ise ispat yükü davalıya düşer. Çünkü hukukî ilişkinin (borcun) varlığını iddia eden davalı olduğu için, ispat yükü davalı alacaklıya düşer (6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) m. 190; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu (TMK) m.6). Fakat, menfi tespit davasını açan davacı (borçlu), davalının (alacaklı) varlığını iddia ettiği hukukî ilişkinin hiç doğmadığını iddia etmeyip, bilakis bu ilişkinin doğduğunu bildirerek başka bir nedenle hukukî ilişkinin geçersiz olduğunu veya son bulduğunu ileri sürmekte ise bu iddiayı ispat yükü TMK’nın 6. maddesi gereğince davacıya düşer. Örneğin; alacaklının dayandığı senedin karşılıksız olduğunu ispat yükü, davacıya (borçluya) düşer. Bunun gibi, davacı (borçlu), davalının (alacaklının) iddia ettiği alacağın ödeme, ibra ve takas gibi bir nedenle son bulduğunu ileri sürerse, bu iddiayı ispat yükü de davacı borçluya düşer (Kuru, Baki: İcra ve İflâs Hukuku El Kitabı, Ankara 2013, s.370 ilâ 372).
Kambiyo senetleri mücerret kıymetli evrak niteliğine sahip olduklarından bu senetlerde yer alan hak, temel borç ilişkisinden bağımsızdır. Ancak kambiyo taahhüdünde bulunmanın temelinde, şart olmamakla birlikte, genellikle satım, bağışlama, kira, taşıma gibi bir borçlandırıcı işlem vardır. Böyle bir borçlandırıcı işlem yoksa senedin hatır için verildiği varsayılır. Temel borç ilişkisinin taraflarından birinin bir kambiyo senedi düzenleyip lehtara vermesiyle kambiyo ilişkisi diye adlandırılan ve temel borç ilişkisinden bağımsız olan ikinci bir borç ilişkisi doğar. Zira bir borç ilişkisi için kambiyo taahhüdünde bulunulması tarafların açık yenileme iradeleri olmadıkça TBK’nin 133/2 maddesi gereğince borcun yenilenmesi sonucunu doğurmaz; kambiyo senedinin ifa yerine değil ifa uğruna verilmiş olduğu kabul edilir. Dolayısıyla bir borç hakkında kambiyo senedi düzenlendiği takdirde, taraflar arasında biri temel borç ilişkisi, diğeri kambiyo ilişkisi olmak üzere iki çeşit ilişki bulunur. Aynı durum, kambiyo senedinin tedavülü hâlinde de karşımıza çıkar. Bir kambiyo senedi ciro edildiği zaman ciranta ile ciro edilen kişi arasında kural olarak bir temel ilişki (asıl borç ilişkisi) bulunmaktadır. Ayrıca, bu iki kişi arasında kambiyo hukukundan doğan bir kambiyo ilişkisi de mevcuttur. Bu sebeple taraflar arasındaki temel borç ilişkisindeki bozukluklar kambiyo ilişkisini etkilemez. Temel borç ilişkisinden doğan def’îler, temel borç ilişkisi ile kambiyo ilişkisinin taraflarının aynı olması ve bile bile borçlu zararına hareket edilmesi hâlleri dışında, kambiyo ilişkisinde ileri sürülemez. Zira temel borç ilişkisi kendi hukukuna, kambiyo ilişkisi de kendi hukukuna tabidir.
… davacının iddiası çoğu kez tüm senet ilgilerine karşı öne sürülebilen mutlak def’îlere dayanmaktadır. Örneğin kambiyo senedinin zorunlu şekil şartları içermemesi, kambiyo alacağının zamanaşımına uğraması, vadeyi beklemeden istemde bulunulması, ciro zincirindeki kopukluk, başvuru hakkının yitirilmiş olması, senette yazılı kısmi ödeme açıklaması, sorumsuzluk kayıtları ya da bir kambiyo taahhüdünün senet yapma iradesindeki bozukluk nedeniyle sahibini bağlamayacağı yönündeki iddialar hükümsüzlük nedenine dayalı menfi tespit talebine konu oluşturur.
Borçlunun, temel borç ilişkisinden dolayı herhangi bir nedenle sorumlu tutulamayacağını ileri sürerek açtığı menfi tespit davası, öğreti ve uygulamada bedelsizliğe dayalı menfi tespit davası olarak adlandırılmaktadır. Bedelsizlik ise, bir kambiyo senedinin ihdasına neden olan temel alacağın herhangi bir nedenle mevcut olmamasıdır (İnan, Nurkut: Türk Hukukunda Hatır Senetleri ve Özellikle Hatır Bonoları, Ankara, 1969, s.16). Başka bir deyişle bir kambiyo taahhüdünün temel alacağı geçersizse ya da sona ermişse, o kambiyo taahhüdü bedelsiz demektir. Bu anlamda senedin bedelsiz sayılmasında esas alınan husus, temel borç ilişkisinin kendisi değil, bu temel borç ilişkisinden doğan temel alacaktır. Bu itibarla bedelsizliğe dayalı menfi tespit davası ile maddi hukuk bakımından borcun mevcut olup olmadığının tespiti amaçlanmakta; borçlu olmadığını iddia eden borçluya, genel hükümlere göre bu durumu tespit imkânı verilmektedir. Dava neticesinde borçlu olunmadığının tespiti hâlinde ise davacı (borçlu) hakkında bir icra takibi başlatılması engellenmiş olacak veya başlatılan ve devam eden icra takibi iptal edilerek, davacının mevcut olmayan bir borcu ödemesi engellenmiş olacaktır.
Bedelsizlik iddiası, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun (6102 sayılı TTK) 687. maddesi anlamında bir kişisel def’îdir. Bedelsizlik bir kişisel def’î olduğundan düzenleyen tarafından kural olarak ancak senet lehtarına karşı ileri sürülebilir. Ancak borçlu, hamilin senedi bilerek kendi zararına devraldığını kanıtlamak şartıyla hamile karşı da bedelsizlik def’îni ileri sürebilir.
Bedelsizliğe dayalı menfi tespit davasının yasal dayanağı 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (6098 sayılı TBK) 77 vd. maddelerinde düzenlenen sebepsiz zenginleşmedir. Zira kambiyo senetlerinde geçerli olan mücerretlik (soyutluk) ilkesi gereğince, temel alacağın mevcut olmaması veya geçersiz olması, kambiyo senedinin hükümsüzlüğü sonucunu doğurmamakta; buna karşılık temel ilişkideki sakatlık, kambiyo borçlusuna, borçlu olmadığının tespitiyle birlikte, alacaklıya karşı sebepsiz zenginleşme def’îni dermeyan etme hakkını vermektedir….”
Yukarıda yer verilen HGK Kararının ışığında davacının davasının kambiyo senedi nedeniyle davacıya borçlu olmadığını iddiasına dayandırdığı ancak tüm senet ilgilerine karşı ileri sürülebilen bir mutlak def’ iye dayanmayıp kişisel bir def’ i ye dayandığı, kişisel def’ ilerin ancak senet lehdarına karşı ileri sürülebilecektir. Her ne kadar 11.Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas nolu dava dosyasında; davacı …’nın Vekilinin Av. … olduğu görülse de, davacı tarafça; senet alacaklısı …’ nun bu dosya vekili Av. …’ nun akrabası olduğunu, davacının davalıyı tanımadığı senet metnine iradesi dışında ekleme yapıldığı, ödememe protestosundan sonra yapılan cironun alacağın temliki hükümlerine tabi olduğunu, davacının tanımadığı bir kişiye alacağını temlik etmeyeceği iddiasını ileri sürmüş ise davacının bu iddialarına yönelik bir şikayet veya ceza soruşturması yoluna başvurmadığı, kambiyo senetlerinde geçerli olan mücerretlik (soyutluk) ilkesi gereğince, temel alacağın mevcut olmaması veya geçersiz olması, kambiyo senedinin hükümsüzlüğü sonucunu doğurmadığı kanaatine varılmış, davcının dava dilekçesinde açıkça yemin deliline dayanmadığından yemin delili de hatırlatılmamış davacının davasını ispat edemediği kanaati ile davanın reddine karar evrilmiş aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Koşulları oluşmadığından davalının kötü niyet tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Peşin alınan 318,65-TL harçtan, alınması gereken harç tutarı olan 80,70-TL’nin mahsubu ile fazladan alınan 237,95-TL harcın talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacı tarafa verilmesine,
4-Dava tamamen reddedildiğinden davacı tarafın yaptığı tüm yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafın yaptığı herhangi bir yargılama gideri olmadığından bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına,
6-Dava tamamen reddedildiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir ve hesaplanmış olan; 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine,
7- Davacı ve davalı yanca yatırılan delil ve gider avansından sarf edilmeyen kısmın karar kesinleştiğinden yatıran tarafa iadesine
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 22/11/2022

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır