Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/565 E. 2022/992 K. 29.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/565 ESAS
KARAR NO : 2022/992 KARAR

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/08/2021
KARAR TARİHİ : 29/11/2022

Mahkememizde görülen Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile …’ın sürücüsü ve …’in maliki bulunduğu … plakalı aracın (ticari taksi) 18/02/2021 tarihinde maddi hasarlı trafik kazasına karıştıklarını, kazanın meydana gelmesinde … plakalı araç sürücüsü …’ın %100 oranında kusurlu bulunduğunu, kaza sonrası araçta 89.646,25 TL civarı hasar meydana geldiğini ve araç onarılarak müvekkiline teslim edildiğini, Davalı … Sigorta A.Ş.’nin, … plakalı çarpan kusurlu aracın … nolu poliçe ile kasko sigortası sahibi olduğunu, karşı yanın ZMMS sigortacısı olan … sigorta şirketi limitlerinin araçta oluşan hasar bedelini karşılayamadığını, kalan maddi zarar için İMMS maddeleri dahilinde kusurlu aracın kasko şirketi olan davalıya başvurulduğunu, müvekkil tarafından uzman mütaalası alındığını, araçtaki değer kaybının piyasa koşullarına göre 144.000 TL tespit edildiğini, bu miktarın kaza tarihi dikkate alınarak bulunan 360.000,00 TL araç rayiç değerine göre piyasa koşullarında ortalama %40 değer kaybedeceği göz önüne alınarak yapıldığını, yine tamir süresince araç sahibinin aracından mahrum kalarak maddi kaybının bulunduğunu, benzer bir aracın 30 günlük kiralama bedelinin ise 4.000 TL olacağından hareketle, dava konusu kaza nedeniyle 4.000 TL tutarında araç mahrumiyet bedeli raporda tespit edildiğini, değer kaybının tahsili için çarpan aracın sigorta şirketine başvurulduğunu, 28.05.2021 tarihinde 34.247,75 TL ödeme yapıldığını, yazışmalarda Genel Şartlar formülüne göre hesaplama yapıldığının bildirildiğini, rapordaki tespit ile ödenen arasında fahiş fark olduğunu, müvekkili aracın 2020 model Citroen C5 marka ve km’si 2.843 olan sıfır/kusursuz olarak 24.11.2020 tarihinde satın alınan aracın, sadece 3 ay sonra dava konusu kazaya karıştığını, aracın modeli, piyasa değeri, km’si ve oluşan hasarın büyüklüğü ele alındığında değer kaybının davalı sigorta firmasının takdir ettiği 34.272,75 TL’den çok daha fazla olduğunu, kazada aracın ağır bir şekilde sol ön ve yan kısmından hasar aldığını, tavan döşemesi, sol ön kapı ve çamurluk, hava yastıkları gibi parçaların değiştiğini, ayrıca boya uygulamasını gördüğünü belirterek yukarıda arz olunduğu gibi ve diğer sebeplerle fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalma kaydıyla müvekkili araçta oluşan değer kaybı bedeline mahsuben şimdilik 1.000 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini ve araç mahrumiyeti olarak müşterek ve müteselsilen, ayrıca onarım süresindeki araç mahrumiyet zararı için 1.000 TL’nin davalılar … ve …’dan dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini tahsilini talep etmiştir.
Davalı … vekilinin davaya cevap dilekçesinde özetle; Zamanaşımı itirazları olduğunu, kaza tespit tutanağını kabul etmediklerini, kazada kusurlarının olmadığını, kusur incelemesi gerektiğini, 144.000 TL değer kaybı iddiasının kabulünün mümkün olmadığını, değer kaybı tespiti gerektiğini, ikame araç bedeli talebinin fahiş olduğunu, davanın aracın ZMMS sigortacısı … Sigortaya ihbarı gerektiğini, … sigorta A.Ş. şirketince ödenen 34.272,75 TL ile zararın ödenmiş olduğunu, belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta vekilinin davaya cevap dilekçesinde özetle; 18.02.2021 tarihli kazada sigortalıları … plakalı aracın kusurunu kabul etmediklerini, dava konusu kazaya karıştığı iddia edilen … plakalı aracın müvekkili sigorta şirketi nezdinde BİRLEŞİK KASKO SİGORTA POLİÇESİ ile sigortalı olduğunu, 28.05.2021 tarihinde 34.247,75 TL ödeme yapıldığını sorumluluklarının kalmadığını, Yetki itirazları olduğunu, değer kaybı hesabının Genel Şartlar formül ve kriterlerine göre tespit edilmesi gerektiğini, belirterek davanın reddini talep etmiştir.
İhbar Olunan … Sigorta A.Ş. vekilinin davaya cevap dilekçesinde özetle; Kazaya karışan … plakalı aracın müvekkili nezdinde ZMMS trafik sigortalısı olduğunu, zamanaşımı itirazları olduğunu, kaza sonrası açılan hasar dosyası kapsamında poliçe limiti olan 43.000 TL’nin sigortaya ödendiğini, poliçe kapsamında sorumluluklarının kalmadığını, davacı yan ekspertiz raporunda sunulan değer kaybının fahiş olduğunu itiraz ettiklerini, kusur atfı yapılması gerektiğini, sorumluluklarının kusur oranı ve poliçe limiti dahilinde olduğunu, temerrütün mevcut olup olmadığının değerlendirilmesi gerektiğini, davaya konu aracın kaza öncesi kaza kayıtlarının SBM’den istenmesi gerektiğini, pert değerlendirilmesi yapılması gerektiğini, pert durumunda değer kaybı oluşmayacağını, değer kaybının Genel Şartlar formül ve kriterlerine göre tespit edilmesi gerektiğini, ikame araç talebi bakımından sorumluluklarının olmadığını, belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Kaza Tespit Tutanağı: Kaza sonrası tarafların kendi aralarında tanzim ettikleri 18.02.2021 tarihli maddi hasarlı trafik kazası tutanağı;
Davalıya sigortalı … plaka sayılı aracın sürücüsü … beyanı “… plakalı aracımla seyir halinde iken araç yürümediği için sollama yaptım … plakalı araca çarptım ” şeklindedir.
… plaka sayılı (davacıya ait) aracın sürücüsü … beyanı “… plakalı aracımla otoparka giriş yaparken bölünmüş yoldan ters yöne giriş yapıp ters yönden çıkan … plakalı taksi aracıma yandan çarptı ” şeklindedir.
Bilirkişi Raporu : Bilirkişi … tarafından düzenlenen 16/04/2022 tarihli raporunda özetle ; Davalı sigorta şirketine İMMS sigortalı aracın sürücüsü davalı …, idaresindeki … plaka sayılı Hyundai marka TAKSİ aracı ile, girmesi ve geçmesi yasaklanmış ve refüj ile ayrılmış karşı yönden gelen trafiğin kullandığı şerit veya yol bölümüne girmesi ve hatalı sollama yapması neticesinde davacı aracına yandan çarpması neticesinde kazanın oluşumuna etken olduğu, davacı araç sürücüsü … idaresindeki … plakalı davacı aracı ile, iki şeritli bölünmüş yolda kurallara uygun şekilde şeridinde seyri ve karşı şeridin müsait olduğu esnasında …’a girişi sırasında, kurallara aykırı olarak bölünmüş yolun girilmemesi gereken kısmında hatalı sollama yapan davalıya ait ve sigortalı araç tarafından, sol yan kısmından çarpılmaya maruz kaldığı olayda, kazanın oluş biçimi göz önüne alındığında kazayı önlemek adına alabileceği herhangi bir önlem bulunmadığı gibi kurallara aykırı olumsuz davranış faktörü de görülmediği, değer kaybı bakımından, aracın onarımı yapıldıktan sonraki rayiç değeri araştırması neticesinde, onarım sonrası rayicinin 310.000 TL ile 315.000 TL olduğu, ortalama değerinin 312.500 TL olduğu, Yargıtay 17 HD. nin Gerçek zarar ile ilgili “gerçek zarar ve değer kaybının, aracın kaza öncesi rayici ile (360.000 TL) onarım sonrası rayici (312.500 TL) arasındaki farktır” kararları göz önüne alındığında ve değerlendirildiğinde aracın piyasa koşullarında değer kaybının 47.500,00 TL olduğu, davalı sigorta şirketinin dava öncesinde 28.05.2021 tarihinde 34.247,75 TL değer kaybı ödemesi yaptığı değerlendirildiğinde, bu bedel mahsup edildiğinde, kalan bakiye değer kaybı bedelinin (47.500,00 TL-34.247,75 TL) 13.252,25 TL olacağı, davaya konu aracın onarım süresinde oluştuğu belirtilen araç mahrumiyet zararına ilişkin belge ve bilgi sunulu olmadığı, davaya konu aracın makul onarım süresinin 12 gün olduğu, yapılan piyasa araştırmasında, davaya konu aracın kaza tarihinde aynı özellikteki muadil benzerinin kaza tarihinde günlük 175 TL bedele kiralanabileceği, buna göre davaya konu aracın onarımı ortaya çıkacak ikame araç bedelinin makul onarım süresi bakımından (12 gün x 175 TL/gün) toplam 2.100,00 TL olduğu, (makul onarım süresinin aracın teknik bakımdan onarım süresi olduğu, diğer bekleme sürelerini kapsamadığı) görüşü ile raporunu düzenlemiştir.
Bilirkişi Ek Raporu : Bilirkişi … tarafından düzenlenen 27/09/2022 tarihli ek raporunda özetle ; Kök raporda tespit edilen rayiç değer ve değer kaybı bedelinde, görüş kanaat ve tespitlerinde bir değişiklik olmadığı, kaza analizi ve oluşu ile ilgili görüş ve kanaatlerinde bir değişiklik olmadığı, kök rapordaki tespitlerinden sadece ikame araç bedeli
bakımından yapılan, yeniden inceleme ve değerlendirme neticesinde değişiklik yapıldığı, yeniden yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde, makul onarım süresi 12 günden 15 güne çıkarıldığı ve buna göre hesaplama yapıldığında; kaza tarihi itibarıyla ikame araç bedelin (makul onarım süresi bakımından, diğer gecikmeler hesaba alınmadan) 15 gün X 175 TL/gün olmak üzere toplam 2.625,00 TL olduğu, makul onarım süresi üzerindeki sürelerin değerlendirilmesinin hukuki bir konu olduğundan taktirinin Mahkememize ait olduğu görüşü ile ek raporunu düzenlemiştir.
6100 sy HMK’nun 307. maddesi uyarınca “Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.”
309. maddenin 1. ve 2. fıkraları uyarınca “Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır.
Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir.”
310. maddesi uyarınca “Feragat ve kabul, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir. “
311. maddesi uyarınca “Feragat ve kabul, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur.”
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı vekilinin 24/11/2022 tarihli dilekçesi ile davalı … Sigorta A.Ş yönünden değer kaybı tazminatlarından vazgeçtiklerini, 28.11.2022 tarihli dilekçesi ile değer kaybı ve ikame araç bedeli yönünden davalılar … ve …’a karşı açılan davadan feragat ettiklerini, davalı … Sigorta A.Ş vekilinin 25/11/2022 tarihli dilekçesi ile davacı taraf ile aralarında sulh olduklarını, davacı taraftan herhangi bir yargılama gideri veya vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını bildirdiği, davalı … vekili 28/11/2022 tarihli dilekçesi ile davacı taraftan herhangi bir yargılama gideri veya vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını bildirir dilekçe sunduğu, feragatin davaya tek taraflı olarak son veren taraf işlemi olduğu, feragat beyanının ön inceleme tutanağının imzalanmasından sonra mahkememize sunulduğu, davacı vekilinin vekaletnamesinde feragat yetkisinin bulunduğu anlaşılmakla davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3-Harçlar Kanunu’nun 22. maddesine göre davadan feragat ön inceleme duruşmasından önce gerçekleştiğinden, karar tarihindeki maktu ve karar ilam harcının 2/3’ü oranına isabet eden ve bu orana isabet edip alınması gereken harç 53,80-TL olduğundan, peşin alınan ve ıslahla tamamlanan 87,05-TL harçtan alınması gereken harcın düşülerek fazladan alınan 33,25‬-TL harcın isteği halinde davacı tarafa iadesine,
4-Dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sy Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesi uyarınca tarafların anlaşamamaları nedeniyle Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.360,00 TL’nin davada haksız çıkan davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
5-Davalı tarafın vekalet ücreti ve yargılama gideri talebi olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı tarafça yatırılan gider avansından kullanılmayarak artan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair tarafların yokluklarında, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 29/11/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır