Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/542 E. 2022/356 K. 15.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/542
KARAR NO : 2022/356

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 16/08/2021
KARAR TARİHİ : 15/04/2022

Mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonucunda;
İDDİA ;
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; mülkiyeti Hazineye ait olan İzmir ili … ilçesi … mahallesinde bulunan tapuda … ada … parsel numarada kayıtlı taşınmaz üzerinde bulunan 3 katlı binanın 14/06/2007 tarihli kira sözleşmesi ile … Dayanıklı Tüketim Malları Turizm İşletmeciliği İnşaat Taahhüt ve Hayvancılık Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’ne kiralandığını, kira süresinin 13/06/2008 tarihinde sona erdiğini, taşınmazın 13/06/2008- 30/09/2011 tarihleri arasında sözleşmesiz olarak kullanılması nedeniyle Milli Emlak Daires Başkanlığı’nca 728.502,00 TL bedel takdir edilerek … tarihli yazı ile ödenmesi hususunun şirkete bildirildiğini ancak şirket tarafından sadece 280.154,31 TL’nin ödendiğini, taşınmaz dosyasında mevcut 36.000,00 TL bedelli geçici teminat mahsup edildikten sonra ödenmeyen 412.347,69 TL’nin tahsili amacıyla şirket hakkında İzmir 23. İcra Müdürlüğü’nün …/… sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, borçlu şirketin itirazı üzerine takibin durduğunu, itirazın iptali istemiyle İzmir 5. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde …/… (bozma öncesinde …/…) Esas sayılı davanın açıldığını, bu mahkeme tarafından verilen karar ile birlikte idarenin alacağının 1.113.951,87 TL olarak belirlendiğini ve icra dosyasında istenmeyen 385.449,87 TL bakiye alacağın faiziyle birlikte tahsili için İzmir 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin …/… Esas sayılı dosyasında dava açıldığını, bu davanın yargılaması sırasında şirketin genel kurul kararı ile 11/07/2017 tarihinde sicildeki kaydının terkin edildiğinin öğrenildiğini ve taraflarına 16/03/2021 tarihli duruşmada şirketin ihyasına yönelik dava açmaları için süre verildiğini, tüzel kişiliğin sona erdirilmesi için tasfiye işlemlerinin eksiksiz tamamlanması gerektiğini, müvekkilinin alacağının tasfiye dışında bırakılmış olması sebebiyle yapılan tasfiyenin usulsüz olduğunu belirterek … Dayanıklı Tüketim Malları Turizm İşletmeciliği İnşaat Taahhüt ve Hayvancılık Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin ihyası ile ticaret sicile kaydına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini istemiştir.
CEVAP ;
Davalı … vekili cevap dilekçesi ile özetle; dava dilekçesinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın adresinin yazılmadığını, bu eksikliğin tamamlanması için davacı tarafa kesin süre verilmesi ve aksi durumda davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiğini, davanın haksız olduğunu, tasfiye işlemlerinin eksiksiz olarak yapıldığını ve bu sebeple de şirket tüzel kişiliğinin sona erdiğini, şirketin ticaret sicilinden terkin edilmesinden önce davacının alacağı için yargılama sürecinin başladığını ancak taraflar arasındaki uyuşmazlık konusunda yargılaması devam eden İzmir 5. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin …/… Esas ve …/… Karar sayılı davanın 31/01/2019 tarihinde karara bağlandığını, bu kararın 03/03/2020 tarihinde kesinleştiğini, şirketin terkininin ticaret siciline 11/07/2017 tarihinde bildirildiğini, davacının alacağı olduğu hususu şirketin terkini anında henüz kanıtlanmamışken yani ortada mevcut bir alacak yokken davacı tarafın tasfiyeye ilişkin iddiasının gerçeği yansıtmadığını belirterek, davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini istemiştir.
Dava dilekçesi Torbalı Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş ancak bu davalı tarafından davaya cevap verilmemiştir.
GEREKÇE ;
Dava; sicil kaydı tasfiye nedeniyle silinen dava dışı şirketin ihyası istemine ilişkindir.
Davacı vekili 14/04/2022 tarihli dilekçesi ile; davadan feragat ettiklerini bildirmiş, dilekçesi ekinde Çevre, Şehircilik ve İklim Değişkliği Bakanlıüı’nın 12/04/2022 tarihli ve … sayılı “Olur” yazısını sunmuştur.
Davacı vekili 15/04/2022 tarihli duruşmada; davadan feragat ettiklerini bildirmiş; aynı duruşmada davalı … vekili de; davacıdan vealet ücreti ve yargılama gideri isteklerinin bulunmadığını bildirmiştir.
6100 sayılı HMK’nın 307. maddesinde; “Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.”; 309. maddesinde; “(1) Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. (2) Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir.”; 310. maddesinde; “Feragat ve kabul, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir. “; 311. maddesinde; “Feragat ve kabul, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur.” düzenlemelerine yer verilmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 309 ve devamı maddeleri gereğince feragat, davayı sonlandıran işlemlerden olup, hüküm kesinleşene kadar her zaman yapılabileceğinden ve feragat beyanı verildiği anda kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğuracağından, davacı tarafın davadan feragati nedeniyle aşağıda yazılı olduğu şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM ; Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1-Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3-Davacı taraf harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
4-Davalı … vekilinin vekalet ücreti isteğinde bulunmamış olması nedeniyle davalı … yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Davacı tarafça yatırılan gider avansından kullanılmayarak artan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı … vekilinin yüzüne karşı, diğer davalının yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 15/04/2022

Başkan…
E-imza

Üye …
E-imza

Üye …
E-imza

Katip …
E-imza