Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/493 E. 2022/810 K. 07.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/493
KARAR NO : 2022/810

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/07/2021
KARAR TARİHİ : 07/10/2022

Mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonucunda;
İTİRAZ ;
İzmir 26. İcra Müdürlüğü’nün …/… sayılı dosyasında; davacı alacaklı tarafından, dava dışı borçlu davalı borçlu … İnşaat Malzemeleri, Dekorasyon, İnşaat, Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. ile davalı kefil hakkında 552.069,12 TL’si asıl alacak, 23.475,64 TL’si işlemiş temerrüt faizi, 1.173,78 TL’si BSMV olmak üzere toplam 576.718,54 TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatılmıştır.
Kendisine 13/08/2020 tarihinde usulüne uygun olarak ödeme emri tebliğ edilen davalı kefil yasal süre içerisinde verdiği 19/08/2020 tarihli dilekçesi ile; takibin yapıldığı tarihte “… Mahallesi, … Sokak, … Apartmanı, Bina: …, K:…, …/İzmir” adresinde oturduğunu, takibin Ödemiş İcra Müdürlüğünde başlatılması gerektiğini, yetkiye, borca ve fer’ilerine itiraz ettiğini bildirmiştir.
İDDİA ;
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; dava dışı … İnşaat Malzemeleri, Dekorasyon, İnşaat, Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. ile müvekkili arasında imzalanan genel nakdi ve gayrinakdi kredi sözleşmesi gereğince şirkete kredi tahsis edildiğini, davalının söz konusu sözleşmeyi müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, kullandırılan kredinin geri ödemelerinin yapılmaması üzerine borçlulara Ödemiş 2. Noterliği’nin … tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesinin gönderildiğini, ihtarnameye rağmen borcun ödenmemesi üzerine borçlular hakkında 29/07/2020 tarihinde İzmir 26. İcra Müdürlüğü’nün …/… sayılı dosyasında yasal takip işlemlerine geçildiğini, davalının yetkiye, borca ve ferilerine itiraz ettiğini, takibin durduğunu, arabuluculuk görüşmelerinden sonuç alınamadığını, dava dışı şirket ile müvekkili arasında imzalanan sözleşmenin 13.4 maddesinde “İşbu sözleşmeden doğacak her türlü anlaşmazlıklarda İZMİR mahkeme ve icra dairelerinin yetkilidir” dendiğini, bu düzenleme İzmir mahkeme ve icra dairelerinin yetkili olduğununun kabul edildiğini, kefiller yönünden de yetki sözleşmesinin geçerli olduğunu, 6100 sayılı HMK’nın 17. maddesi gereğince takibin yetkili icra dairesinde başlatıldığını; taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 13 ve devamı maddelerinde “uyuşmazlık halinde bankanın defter ve kayıtlarının delil olacağı” hususunun kararlaştırıldığını, yapılan anlaşmanın HMK anlamında bir delil sözleşmesi olduğunu, müvekkili banka kayıtları üzerinde yapılacak bilirkişi incelemesi sonucunda borçlunun itirazında haksız olduğunun ortaya çıkacağını, davalının yetkiye ve borca itirazlarının haksız ve kötü niyetli olduğunu, sözleşmenin 10.5 maddesi kapsamında faize yönelik itirazın da yersiz olduğunu, takip konusu alacağın muayyen ve likit olduğunu, İİK’nın 63. maddesi gereğince borçlu/davalının icra dosyasına ileri sürdüğü itiraz nedenlerini değiştiremeyeceğini ve genişletemeyeceğini, buna muvafakatlerinin olmadığını belirterek, davalının tüm itirazının iptaline, takibe konu edilen ve davalının sorumlu tutulduğu taksitli ticari kredi riskinden fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 552.069,12 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren takipte istenen oranda işleyecek faiz ve BSMV, masraf ve vekalet ücreti yönünden takibin devamına, alacağın en az % 20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini istemiştir.
Harca esas değer 569.142,32 TL olarak gösterilmiştir.
CEVAP ;
Dava dilekçesi davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalı tarafça davaya cevap verilmemiştir.
GEREKÇE ;
Dava; hakkında genel kredi sözleşmesine dayalı alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatılan davalının yetkiye, borca, faiz ve fer’ilerine yönelik itirazının iptali istemine ilişkindir.
Davacı banka ile dava dışı … İnşaat Malzemeleri, Dekorasyon, İnşaat, Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. arasında imzalanan ve davalının müşterek borçlu-müteselsil kefil sıfatıyla yer aldığı genel nakdi ve gayrinakdi kredi sözleşmesinin 13.4 maddesinde “bu sözleşme nedeniyle doğacak her türlü anlaşmazlıklarda İzmir Mahkeme ve İcra Müdürlüklerinin yetkili olacağı” kararlaştırılmış olduğundan, İİK’nın 50. maddesinin göndermesiyle HMK’nın 17. maddesi gereğince İzmir İcra Müdürlükleri ve Mahkemeleri yetkili olduğundan, davalının icra müdürlüğünün yetkisine yönelik itirazının reddine karar verilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; “davacı banka ile dava dışı … İnşaat Malzemeleri, Dekorasyon, İnşaat, Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. arasında imzalanan ve davalının müşterek borçlu-müteselsil kefil sıfatıyla yer aldığı 21/10/2014 tarihli ve 175.000,00 TL bedelli genel nakdi ve gayrinakdi kredi genel sözleşmesi nedeniyle davalının davacı bankaya borcunun bulunup bulunmadığı, İzmir 26. İcra Müdürlüğü’nün …/… sayılı dosyası çerçevesinde icra takip tarihi itibariyle fer’ileri ile birlikte davalı borcunun ne miktar olduğu, davalının itirazının iptali ve tazminat istenebilme koşullarının bulunup bulunmadığı” konularındadır.
İİK’nın 67. maddesi gereğince davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı görülmüştür.
Davacı vekili; bu davada davalının takipteki 552.069,12 TL asıl alacağa yönelik itirazının iptaline, asıl alacak miktarına da takip tarihinden itibaren faiz ve BSMV uygulanmasına, ayrıca tazminata karar verilmesini istediklerini belirtmiştir.
Davacı banka ile dava dışı … İnşaat Malzemeleri, Dekorasyon, İnşaat, Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. arasında 21/10/2014 tarihinde 175.000,00-TL limitli genel nakdi, gayri nakdi kredi sözleşmesinin imzalanmış, sözleşme limiti 27/05/2015 tarihinde 75.000,00-TL, 11/08/2015 tarihinde 50.000,00-TL, 11/09/2015 tarihinde 100.000,00-TL, 12/04/2017 tarihinde 800.000,00-TL ve 20/06/2018 tarihinde 400.000,00-TL artırılarak toplam limit 1.600.000,00-TL’ye yükseltilmiştir. Davalı … sözleşmeyi 1.600.000,00-TL kefalet limiti ile müteselsil kefil sıfatıyla imzalamıştır.
Davacı banka, dava dışı asıl borçluya ve davalıya Ödemiş 2. Noterliği’nden gönderdiği … tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarname ile “18/06/2020 tarihi itibariyle kredi hesabını kat ettiğini” belirterek, “toplam 658.810,39 TL’yi 7 gün içerisinde ödemelerini” bildirmiştir. İhtarname dava dışı asıl borçlu şirkete ve davalı kefile 23/06/2020 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalının temerrütü ihtarnamede verilen sürenin eklenmesi sonucu 01/07/2020 tarihinde oluşmuştur.
Mahkememizce uyuşmazlık konularında dava ve icra dosyası ile davacı banka kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bankacı bilirkişi … hazırlayıp sunduğu 29/04/2022 tarihli raporunda özetle; davacı banka ile dava dışı … İnş. Malz. İnş. San ve Tic. Ltd. Şti. arasında 21/10/2014 düzenleme tarihli 175.000,00-TL limitli genel nakdi, gayri nakdi kredi sözleşmesinin imzalandığını, sözleşme limitinin 27/05/2015 tarihinde 75.000,00-TL, 11/08/2015 tarihinde 50.000,00-TL, 11/09/2015 tarihinde 100.000,00-TL, 12/04/2017 tarihinde 800.000,00-TL, 20/06/2018 tarihinde 400.000,00-TL artırılarak toplam limitin 1.600.000,00-TL olduğunu; davalı …’ın sözleşmeyi 1.600.000,00-TL kefalet limitli olarak müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını; sözleşmeye dayalı olarak dava dışı asıl borçlu şirkete taksitli ticari kredi kullandırıldığını, kredi ödemelerindeki aksamalar üzerine kredi hesaplarının kat edilerek davalı ve dava dışı borçlulara ihtarname keşide edildiğini ve temerrüde düştüklerini; 06/08/2020 takip tarihi itibariyle davacı banka alacağının 552.069,12-TL’si asıl alacak, 23.475,64-TL’si % 38.40 işlemiş temerrüt faizi, 1.173,78-TL’si BSMV olmak üzere toplam 576.718,54-TL olduğunu; takip sonrası 16/07/2021 dava tarihi öncesi krediye 01/07/2021 tarihinde toplam 34.127,46-TL tahsilat sağlandığını, bu tutarın 8.683,70-TL’sinin masraflara, 25.443,76-TL’sinin krediye mahsup edildiğini; 16/07/2021 dava tarihi itibariyle davacı banka alacağının; 552.069,12-TL’si asıl alacak, 201.816,06-TL’si işlemiş temerrüt faizi, 10.090,80-TL’si BSMV olmak üzere toplam 763.975.98-TL olduğunu; belirlenen tutarın davacı isteğinin üzerinde olması nedeniyle takipteki tutar yönünden istekle bağlı kalındığını; davacı vekilinin dava dilekçesindeki isteği doğrultusunda 552.069,12-TL’si asıl alacak, 16.260,00-TL’si işlemiş faiz, 813,20-TL’si BSMV olmak üzere toplam 569.142,32-TL banka alacağından davalı …’ın tahsilinde tekerrür olmamak kaydı ile müteselsil kefil sıfatıyla sorumlu olduğunu; davacı bankanın dava dilekçesinde harca esas değeri ve isteğini 569.142,32-TL olarak belirttiğini ancak dava dilekçesi sonucunda fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 552.069,12-TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren takip talebinde talep edilen oranda işleyecek faiz, BSMV, masraf ve vekalet ücreti yönünden takibin devamını istediğini, bu konudaki takdirin mahkemeye ait olduğunu, davacı bankanın takip tarihinden itibaren 552.069,12-TL asıl alacağa sözleşme hükümleri gereği yıllık % 38.40 oranında temerrüt faizi ve faizin % 5 gider vergisini uygulama ve isteme yetkisinin bulunduğunu bildirmiştir.
Bilirkişi raporu taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, yasal iki haftalık süre içerisinde davalı tarafça rapora karşı herhangi bir itiraz ileri sürülmemiştir. Davacı vekili ise rapor doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.
Genel kredi sözleşmeleri, nitelikleri itibariyle kredi işleminin temelini oluşturan ve kredi vereni öngörülen tutara kadar nakdi, ayni veya sorumluluk kredisi açmak, kullandırmak ve vadeye kadar geri ödeme isteğinde bulunmamak yükümlülüğü altına sokan sözleşmelerdir. Bu sözleşmeler nedeniyle doğacak olan uyuşmazlıklarda alacaklı bankanın, kredi alacağı için hesabın işlediği süreçte hesabın kat edilerek hesap kat ihtarnamenin usulüne uygun olarak tebliğ edildiği tarihe kadar olan dönem için 6102 sayılı TTK’nın 8. maddesi ve sözleşme hükümleri gereğince belirlenecek faizin fer’ileri ile birlikte tahsilini istemesi mümkündür. Burada istenebilecek faiz “akdi faiz” olarak nitelendirilen faizdir. Hesap kat edildikten ve bu durum usulüne uygun olarak borçluya bildirildikten sonra ise temerrüt faizi işlemeye başlayacaktır. Bu durumda yapılacak iş; hesap kat tarihi ile banka alacağının belirlenmesi, kat tarihi ile temerrüt tarihi arasında bu alacağa akdi faiz uygulanması, bulunan akdi faizin ana paraya eklenmesiyle bulunan toplam alacağa da temerrüt tarihinden takip tarihine kadar olan dönemde temerrüt faizi işletilerek takip tarihi itibariyle bankanın toplam alacağının belirlenmesidir.
Bilirkişinin, davacı banka alacağının belirlenmesi için yaptığı hesaplama yasaya ve sözleşme hükümlerine uygun olduğundan ve düzenlediği bilirkişi raporu açıklayıcı, denetime ve hüküm kurmaya elverişli bulunduğundan, hükme dayanak tutulmuştur.
Toplanan ve sunulan deliller, genel kredi sözleşmesi, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya içeriğine göre; davacı banka ile dava dışı … İnş. Malz. İnş. San ve Tic. Ltd. Şti. arasında 21/10/2014 düzenleme tarihli 175.000,00-TL limitli genel nakdi, gayri nakdi kredi sözleşmesinin imzalandığı, sözleşme limitinin 27/05/2015 tarihinde 75.000,00-TL, 11/08/2015 tarihinde 50.000,00-TL, 11/09/2015 tarihinde 100.000,00-TL, 12/04/2017 tarihinde 800.000,00-TL ve 20/06/2018 tarihinde 400.000,00-TL artırılarak toplam limitin 1.600.000,00-TL’ye yükseltildiği; davalı …’ın sözleşmeyi 1.600.000,00-TL kefalet limitli olarak müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı; tarafların özgür iradeleri ile düzenlenen sözleşmenin 10.5 maddesine göre müşterinin, bankanın borçlu cari hesap şeklinde çalıştırılan kredilere uygulanan en yüksek cari faiz oranının 2 katı oranında gecikme faizi ödeyeceğini kabul ve taahhüt ettiği, davacı bankanın BCH’ lara uyguladığı faiz oranının % 22.80 olduğu, temerrüt faiz oranı % 22.80 akdi faizin 2 katına tekabül eden yıllık % 45.60 olarak belirlenmiş ise de, davacı bankanın daha düşük yıllık % 38.40 temerrüt faiz oranını istediği; dolayısıyla davacı bankanın faiz isteğinin ve uyguladığı temerrüt faizinin genel kredi sözleşmesinin 10.5. maddesine ve akdi ve temerrüt faizi oranlarının TCMB tebliğlerine uygun olduğu, BSMV yönünden ise gider vergisi mükellefi olan davacı bankanın bu vergiyi vasıtalı bir vergi olması nedeniyle ve sözleşme hükmü gereği borçlulara yansıtma yetkisinin olduğu, dava konusu kredi hesabının davacı banka tarafından 18/06/2020 tarihinde kat edildiği, davalının temerrütünün 01/07/2020 tarihinde oluştuğu, İzmir 26. İcra Müdürlüğü’nün …/… sayılı dosyasında davalının davacı bankaya 552.069,12-TL’si asıl alacak, 16.260,00-TL’si işlemiş faiz, 813,20-TL’si BSMV olmak üzere toplam 569.142,32-TL borcunun bulunduğu; davacı vekilinin eldeki bu davada fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 552.069,12-TL asıl alacağa yönelik itirazın iptalini istemiş olması nedeniyle istekle bağlı kalındığı, davalının 552.069,12 TL asıl alacak miktarına itirazında haksız olduğu anlaşıldığından, davanın bu miktar üzerinden kabulüne ve alacak likit olduğundan davacı yararına icra inkar tazminatına karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM ; Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1-Davanın KABULÜ ile;
İzmir 26. İcra Müdürlüğü’nün …/… sayılı dosyasında davalının 552.069,12 TL asıl alacak miktarına yönelik itirazının iptaline,
Davacı banka tarafından takip tarihinden itibaren 552.069,12 TL ticari kredi asıl alacağına sözleşme hükümleri gereğince yıllık % 38.40 oranında temerrüt faizi ve faizin % 5 gider vergisi uygulanmak suretiyle takibin bu miktar üzerinden ve takip talebinde belirtilen koşullarda devamına,
2-İİK’nın 67/2. maddesi gereğince 552.069,12 TL’nin % 20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu’na göre alınması gereken ‭37.711,84 TL nispi ilam harcından, peşin alınan 6.835,94 TL harcın düşülmesi ile kalan 30.875,9‬0 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak, Hazine’ye gelir kaydına,
4-Dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesi uyarınca tarafların anlaşamamaları nedeniyle Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davada haksız çıkan davalıdan alınarak, Hazine’ye gelir kaydına,
5-Davacının yatırmış olduğu 59,30 TL başvurma harcı ve 6.835,94 TL peşin harç toplamı olan ‭6.895,24‬ TL’nin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
6-Davacının yapmış olduğu 137,00 TL’si tebligat-posta gideri ve 750,00 TL’si bilirkişi ücreti gideri olmak üzere toplam 887,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 78.727,60 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafça yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 07/10/2022

Başkan …
E-imza

Üye …
E-imza

Üye …
E-imza

Katip …
E-imza