Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/463 E. 2021/1004 K. 02.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/463 ESAS
KARAR NO : 2021/1004 KARAR

DAVA : Alacak (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/07/2021
KARAR TARİHİ : 02/12/2021

Mahkememizde görülen Alacak (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; Müvekkili ile davalı şirket arasında 16/01/2014 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere Acentelik Sözleşmesi akdedildiğini, müvekkili şirketin 16/01/2014 -12/01/2021 tarihleri arasında davalı sigorta şirketinin yetkili acentesi olarak faaliyet gösterdiğini, müvekkilinin bu güne kadar düzenli bir çalışma gösterdiğini, basiretli tacir sıfatına uygun çalışmalarını sürdürdüğünü, davalının müvekkili şirkete, acentelik sözleşmesini riziko seçimindeki ihmal ve kusuru nedeniyle teknik zarara uğrattığı gerekçesiyle 3 ay öncesinden bildirim yaparak feshedeceğini bildirdiğini, iş bu fesihin Kadıköy ….Noterliği’nin 12/01/2018 Tarihli, 761 yevmiye no’lu ihtarnamesi gönderilerek azilname çekildiğini, bu azille birlikte müvekkili şirket ekranlarının tamamen kapatıldığını, davalının davacının feshinden kaynaklanan zararlarını karşılamak zorunda olduğunu, davalının feshinin basiretli tacir sıfatı ile bağdaşmadığını, müvekkilinin davalıya hiçbir borcu bulunmadığını, iş bu davayı açmadan önce arabuluculuk görüşmesi yapıldığını ancak davalının anlaşmaya yanaşmadığını, açıkladığı nedenlerle davacı ile davalı arasında akdedilen acentelik sözleşmesinin haksız sebebe dayalı olarak tek taraflı fesih edilmesi sebebiyle; H.M.K.’nun 107. maddesi gereğince; fazlaya ilişkin talep, artırım, dava ve tazminat hakkı saklı kalmak kaydıyla, 5.000,00-TL denkleştirme tazminatından oluşan maddi tazminatın 12/01/2018 haksız fesih tarihinden itibaren işletilecek ticari faizi ile avukatlık ücretinin ve yargılama giderlerinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle ; davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, yetkili mahkemenin İstanbul Merkez Mahkemeleri olduğunu, taraflar arasındaki sözleşme ilişkisinin 12/01/2018 tarihinde fesh edildiğini, fesihnamenin davacı tarafa 16/01/2018 tarihinde tebliğ edildiğini, 1 yıllık hak düşümü süresinin 16/01/2019 tarihinde dolduğunu, arabuluculuk başvurusunun 04/02/2021 tarihinde, hak düşümü süresinin dolmasından 2 yıldan fazla süre geçtikten sonra yapıldığından denkleştirme tazminatı talebinin yasa gereği hak düşümüne uğradığını, müvekkili şirketin davacı acentenin portföyünden önemli bir kazanım elde etmediğini, ciddi şekilde zarar ettiğini, acentelik sözleşmesinin haklı nedenlerle fesh edildiğini, davacının müvekkili şirketle acentelik ilişkisi içinde bulunduğu dönemde aynı branşta faaliyet gösteren başka şirketlerin de acenteliğini yaptığını, açıkladığı nedenlerle davanın reddine, lehlerine masraf ve ücrete karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Dava; acentelik sözleşmesinden kaynaklanan tazminat davasıdır.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile birlikte mahkememizin yetkisine itiraz etmiş olduğundan ve yetki itirazı HMK’nın 116/1-a maddesine ilk itirazlardan olup, dava şartlarından sonra incelenmesi gerektiğinden, dava şartlarının olduğu belirlenen bu davada mahkememizce yetki itirazı incelenmiştir.
Yetkili mahkeme 6100 sayılı HMK’nın 6. maddesi gereğince, davalının yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesidir. Aynı kanunun 17. Maddesinde ” Tacirler veya kamu tüzel kişileri aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında ,, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır.” hükmü düzenlenmiştir.
Somut olayda; Dosya içindeki 16/01/2014 tarihli Sigorta Aracılık Sözleşmesi’ nin incelenmesinde, tacir olan tarafların, HMK 17 uyarınca kendi aralarında, yetki sözleşmesi yaptıkları anlaşılmakla, 16/03/2017 tarihli Sigorta Aracılık Sözleşmesi” nin 42. Maddesine göre İstanbul Merkez Mahkemeleri ve İcra Dairelerinin yetkili kılındığı anlaşılmakla, tacir olan taraflar arasında yapılan HMK 17. maddesince geçerli olan yetki sözleşmesi gereğince, davalı tarafın süresi içinde, kanuna uygun şekilde yetki itirazında bulunduğu anlaşılmakla, mahkememizce yetki itirazı yerinde görülmekle, İstanbul Mahkemeleri yetkili olduğundan, yetki yönünden davanın usulden reddine ve mahkememizin yetkisizliğine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı tarafından açılan iş bu davada Mahkememizin yetkili olmadığı, yetkili Mahkemenin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğu anlaşılmakla mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE,
2-HMK’nun 20. maddesi uyarınca kararın kanun yoluna başvurulmadan kesinleşmesi halinde kesinleşme tarihinden itibaren 2 hafta içinde kanun yoluna başvurulursa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde gönderilme talebinde bulunulduğu takdirde dava dosyasının yetkili İstanbul Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
3- HMK’nun 331/2 maddesi uyarınca harç ve yargılama giderlerinin yetkili mahkemece hüküm altına alınmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.02/12/2021
Katip ….
¸e-imzalıdır

Hakim…
¸e-imzalıdır