Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/445 E. 2021/1083 K. 16.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/445
KARAR NO : 2021/1083

DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 29/06/2021
KARAR TARİHİ : 16/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı taraf vekili duruşmada tekrar ettiği dava dilekçesi ile özetle; Davalı sigorta şirketi tarafından … poliçe numarası ile sigortalı maliki …ve kaza tarihindeki sürücüsü … idaresindeki … plakalı araç ile maliki…ve kaza anında sürücüsü … idaresindeki …plakalı aracın çarpışması sonucu meydana gelen trafik kazasında müvekkilinin sürücüsü olduğu araçta yüksek maddi hasar meydana gelmiş olduğunu, kaza sonrası …plakalı araçta meydana gelen hasar ve değer kaybı zararının giderilmesi için dava dışı … Türk Sigorta Şirketine başvurularak … numaralı hasar dosyası açıldığını ancak herhangi bir ödeme yapılmadığını, daha sonra başvurulan davalı sigorta şirketince … no.lu hasar dosyası açılarak eksper incelemesi yapıldığını, açılan hasar dosyası kapsamında bir miktar ödeme yapılsa da yapılan ödemenin gerçek zararı karşılamadığını, aracın yapılan tamirat nedeniyle gerçek piyasa fiyatından daha düşük bir bedelle satılmak durumunda kalınacağını, izah edilen nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 50,00 TL bakiye hasara yönelik, 50,00 TL değer kaybına yönelik tazminatın davalıdan temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faizi ile tahsiline yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı taraf vekili duruşmada tekrar ettiği cevap dilekçesi ile özetle; Servisle yapılan görüşmede kazanın …plakalı aracın işletme çalışanı … tarafından test sürüşünde iken kazanın meydana geldiği ve dosyanın ilk etapta işyeri sorumluluk poliçesinden açtırıldığı ve ekspertiz çalışmasının… Eksperlik Firması tarafından yaptırıldığını, sigorta şirketi tarafından yapılan incelemede ilgili dosyanın kazadaki asli kusurlu bulunan … plakalı aracın trafik sigorta poliçesinden açtırılması gerektiğinin belirtildiği ve konu dosyanın açıldığını, bunun üzerine hasar onarım bedeli yönünden 6.602,12 TL hasar onarım bedeli ödemesi yapıldığını, müvekkili şirketin poliçeden doğan sorumluluğunu yerine getirmiş olduğundan ilgili davanın reddinin gerekli olduğunu, yedek parça ve işçilik bedellerine iskonto uygulanması gerektiğini, müvekkili şirketin sorumluluğunun kaza tarihi itibari ile benzer hasarlardaki onarım uygulamasına göre eşdeğer veya ömrünü tamamlamış araçlar mevzuatı kapsamındaki parça bedelleri ile sınırlı olduğunu, eksik evrak ile başvuru yapıldığından talebin usulden reddinin gerektiğini, rapor içeriğinde belirtilen kriterlere istinaden yapılan hesaplamalarda …plakalı araçta meydana gelen total değer kaybı tutarının 633,66 TL olduğunu, sigortalının kusuru nispetinde ödenebilir değer kaybı tazminat tutarının da 633,66 TL olduğunun tespit edildiğini ve başvuran tarafa değer kaybı bedelinin ödendiğini, izah edilen sebeplerle müvekkili şirket tarafından hasar onarım bedeli ve değer kaybı ödemesi yapılmış olup, sorumluluğun yerine getirilmiş olduğundan ilgili davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Kaza tespit tutanağı içeriğinden; Trafik Polis memurları tarafından düsenlenen 10.10.2020 tarihli ölümlü/yaralamalı trafik kazası tespit tutanağında; 10.10.2020 tarihinde saat 18:10 sıralarında davacı sürücü …’nun sevk ve idaresindeki …plakalı Citroen marka otomobil ile Karabağlar Yeşillik caddesi istikametinden 5806/2 sokağı takiben 5815/2 sokağa dönüş yapmak istediği esnada aracının ön kısımları ile sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı motosiklet ile 5844 sokak istikametinden 5815/2 sokağı takiben 5821 sokak istikametine seyir ederken 5806/2 sokak kavşağına geldiği esnada aracının ön ve sol yan kısımlarının çarpışması ile maddi hasarlı ve yaralanmalı trafik kazası meydana geldiği, sürücü …’in 2918 sy KTK’nın 46/2-c maddesini ihlal ettiğinden asli kusurlu, sürücü …’nun kusurunun olmadığı tespit edilmiştir.
Hasar / Değer Dosyası : Davalı sigorta şirketi tarafından, davacının başvurusu üzerine açılan hasar dosyasında 28/12/2020 tarihinde 6602,12-TL hasar ödemesi, 26/05/2021 tarihinde 633,66- TL değer kaybı ödemesi yapıldığı görülmüştür.
Poliçe : Davalı sigorta şirketi ile dava dışı …arasında 14/04/2020-14/04/2021 tarihlerini kapsar ZMMS poliçesi bulunduğu, poliçe limitinin araç başına 41.000,00-TL olduğu anlaşılmıştır.
Trafik Tescil : İzmir İl Emniyet Müdürlüğünün 16/07/2021 tarihli cevabi yazısı içeriğinden … plakalı aracın kaza tarihinde ve dava tarihinde dava dışı …adına kayıtlı olduğu, … plakalı aracın kaza tarihinde ve dava tarihinde dava dışı…adına kayıtlı olduğu tespit edilmiştir.
Tramer : Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezinin 27/07/2021 havale tarihli cevabi yazısından; dava konusu kazadan önce … plaka sayılı araç için açılan 3 adet hasar dosyasının bulunduğu bildirilmiş, hasar dosyası örnekleri gönderilmiştir.
Bilirkişi Raporu : Makine mühendisi Bilirkişi … 08/11/2021 tarihli raporunda; sürücü … sevk ve idaresindeki …plakalı Citroen C4 marka otomobille 5806/2 sokağı takiben gelip 5815/2 sokağa sağa dönüşünü yaptığı esnada aracının ön kısımlarına 5844 sokağı takiben gelen sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı Honda marka motosikletin kural ve şerit ihlali yaparak …plakalı otomobilin ön kısımlarına çarpması ile meydana gelen olayda … plakalı araç sürücüsü dava dışı …’ in dikkatsiz, özensiz ve kurallara aykırı hareketi ile Kazanın Oluşumunda Hatalı Etken Davranış Sergilemiş Olduğu, davacı dışı …’ ya ait olan …plakalı aracın davacı sürücüsü …’ nun ise iki yönlü 5815/2 sokağa girdiği esnada aracının ön kısımlarına davalıya ZMMS sigortalı … plakalı motosikletin çarpması ile meydana gelen olayda kazayı önlemek adına alabileceği bir önlem olmadığı, meydana gelen trafik kazasında oluşa etken üçüncü kişi ya da kurum bulunmadığı, davacının sürücüsü olduğu …plakalı araçta davaya konu trafik kazası sonucunda Motor kaputu, ön tampon ve ön çamurluk kısımlarında meydana gelen hasarların işbu dava konusu kaza ile ilintili olduğu, davacıya ait …plakalı araçta meydana gelen hasarın Yedek Parça + İşçilik + KDV olarak 13.670,30 TL olduğu, davalı …Sigorta Şirketi tarafından 28/12/2020 tarihinde …plakalı araç maliki …’ ya …-1 no.lu hasar dosyasına istinaden …plakalı aracın Hasar Zararı için 6.602,12 TL Hasar ödemesi yapılmış olduğundan davacının bakiye hasar alacağının 7.068,18 TL olduğunun hesap edildiği, davacının sürücüsü olduğu …plakalı araçta bahse konu trafik kazası sebebiyle raporda belirtilen Serbest Piyasa Şartlarına göre; Aracın kaza tarihindeki hasar görmemiş 2.el piyasa rayiç değeri ile kazadan sonra onarılmış haldeki 2. El rayiç değeri arasındaki fark nedeniyle 3.115,00 TL Değer Kaybı meydana gelmiş olacağı, davalı …Sigorta Şirketi tarafından 26/05/2021 tarihinde …plakalı araç maliki …’ ya …-1 no.lu hasar dosyasına istinaden …plakalı aracın Değer Kaybı Zararı için 633,66 TL Değer Kaybı Zararı ödemesi yapılmış olduğundan; Bakiye Değer Kaybı Zararının 2.481,34 TL olarak hesap edilmiş olduğu mütalaa edilmiştir.
Bedel Artırım Dilekçesi : Davacı vekilleri 15/11/2021 tarihli dilekçesinde; 50,00 TL bakiye hasar bedeline ilişkin taleplerini 7.018,18 TL arttırarak 7.608,18 TL’ ye, 50,00 TL bakiye değer kaybına ilişkin taleplerini 2.431,34 TL arttırarak 2.481,34 TL’ ye çıkarttıklarını, 7.068,18 – TL bakiye hasar bedeli ve 2.481,34 TL bakiye değer kaybı tazminatın davalıdan temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt(avans) faizi ile tahsiline, AAÜT m.16/2-c gereği arabuluculuk görüşmelerine katılmaları sebebiyle vekalet ücretine yargılama giderleri arasında hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş ıslah harcını 16/11/2021 tarihinde yatırmıştır.
Dava; davacı aracında meydana gelen bakiye hasar zararı bedeli ile bakiye değer kaybı bedelinin karşı araç ZMMS sigortacısından tahsili için açılan maddi tazminat davasıdır.
Davalı vekilin davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, davanın hukuki yarar yokluğundan reddini talep etmiş ise de; eldeki dava, HMK’nın 107. maddesi kapsamında belirsiz alacak davası olarak açılmıştır. Davanın açıldığı tarih itibariyle uyuşmazlığa konu hasarın miktar veya değerinin, değer kayıb oluşup oluşmadığının, oluşmuş ise değerinin tam ve kesin olarak davacı yönünden belirlenebilirliği söz konusu olmayıp, belirsiz alacak davası olarak açılmasında bir usulsüzlük bulunmadığından, davalı vekilinin davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasında hukuki yararın bulunmadığı yönündeki itirazı yerinde görülmemiştir.
Davalının, davacı sürücünün araç maliki olmaması nedeniyle aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı yönündeki savunması değerlendirildiğinde; davacının kazaya karışan aracın sürücüsü olması, aracı aldığı gibi eksiksiz ve hasarsız olarak malikine teslim etmekle yükümlü bulunması nedeniyle, aracın zilyedi sıfatıyla, hasar tazmini yönünden dava açmakta hukuki yararı ve aktif husumet ehliyetinin bulunduğu kabul edilmiştir. (Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2017/1704 E. 2018/2358 K. sayılı ilamı, İzmir BAM 11. HD’nin 15.10.2021tarihli, 2018/2369 esas , 2021/1186 karar sayılı ilamı)
Dava tarihinde yürürlükte olan, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde, “işletenlerin, bu kanunun 85/1.maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”, aynı yasanın 85/1.maddesinde, “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yararlanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı”, aynı yasanın 85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş, 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın amacı A.1 maddesinde “Karayolları Trafik Kanunu uyarınca motorlu araç işletenlerine yüklenen hukuki sorumluluk için düzenlenen Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasına yönelik ilgililerinin hak ve yükümlülüklerine ilişkin usul ve esasların düzenlenmesidir.” şeklinde belirlenmiştir. Sigortanın kapsamı ise genel şartlar A.3. maddesinde “sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, üçüncü şahısların ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde Genel Şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepleri, kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta limitleri dahilinde karşılamakla yükümlüdür. Sigortanın kapsamı üçüncü şahısların, sigortalının Karayolları Trafik Kanunu çerçevesindeki sorumluluk riski kapsamında, sigortalıdan talep edebilecekleri tazminat talepleri ile sınırlıdır.” şeklinde düzenlenmiştir.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları 14 Mayıs 2015 gün 29355 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak 01 Haziran 2015 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Olay tarihinde yürürlükte bulunan 2918 sayılı KTK.nın 90. maddesinde “Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.” şeklindeki düzenleme ve zorunlu mali sorumluluk sigortası teminatı kapsamı dışında bulunan hallerin düzenlendiği 92/i maddesindeki “Bu Kanun çerçevesinde hazırlanan zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartları ve ekleri ile tanımlanan teminat içeriği dışında kalan talepler.” şeklindeki düzenleme Anayasa Mahkemesinin 17.7.2020 tarihinde 2019/40 E-2020/40 K. sayılı kararı ile Karayolları Trafik Kanunu’nun 90. maddesinin birinci cümlesinde yer alan “…ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresi ile ikinci cümlesindeki “…ve genel şartlarda…” ibaresinin ve 92. maddesinin (i) bendinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiştir.
Anayasa Mahkemesinin iptal kararı ile zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatların zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarına göre belirleneceğine dair düzenleme iptal edilmiştir. T.C. Anayasası’nın 153/6. maddesinde, “Anayasa Mahkemesi kararları Resmî Gazetede hemen yayımlanır ve yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzel kişileri bağlar.” düzenlemesi mevcut olup, bu düzenlemenin doğal sonucu olarak Anayasa Mahkemesi’nce bir kanun veya kanun hükmünde kararnamenin tümünün ya da bunların belirli hükümlerinin Anayasa’ya aykırı bulunarak iptal edildiğinin bilindiği halde görülmekte olan davaların Anayasa’ya aykırılığı saptanan kurallara göre görüşülüp çözümlenmesi, Anayasa’nın üstünlüğü prensibine ve hukuk devleti ilkesine aykırı düşeceği için uygun görülmeyeceği kabul edilmektedir. Anayasa Mahkemesi’nin somut norm denetimi neticesinde verdiği iptal kararlarının Resmî Gazete’de yayımlanması ile sonuç doğuracağı ve eldeki tüm uyuşmazlıklara uygulanması gerektiği uyulması zorunlu yargısal içtihatlar ile kabul edilmiştir.
Yargıtay içtihatları ile kabul edilen “usuli kazanılmış hak” olgusunun, birçok hukuk kuralında olduğu gibi yine Yargıtay içtihatları ile geliştirilmiş istisnalarının bulunduğu, yeni bir İçtihadı Birleştirme Kararı (09.05.1960 tarihli ve 21/9 sayılı YİBK) ya da geçmişe etkili bir yeni kanun çıkması, benzer şekilde uygulanması gereken bir kanun hükmünün, hüküm kesinleşmeden önce Anayasa Mahkemesince iptaline karar verilmesi hallerinde, usulü kazanılmış hakka göre değil, İBK’na veya geçmişe etkili yeni kanuna ya da Anayasa Mahkemesinin iptal kararından sonra oluşan yeni duruma göre karar verilebileceği (HGK’nın 21.01.2004 tarihli ve 2004/10-44 E., 19 K.; 03.02.2010 tarihli ve 2010/4-40 E., 2010/54 K), dolayısıyla bilirkişi raporları alındıktan ve bu raporlar nedeniyle taraflar lehine oluşan usulü kazanılmış hakka göre değil sonra Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararından sonra oluşan yeni duruma göre karar verilmesi gerektiği, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi’nin 2019/824 esas, 2020/1025 karar sayılı, 2019/3373 esas, 2020/1022 karar sayılı emsal kararlarında da belirtildiği üzere Anayasa Mahkemesi’nin yukarıda anılan iptal kararı sonrasında oluşan yeni duruma göre KTK’nun 90. Maddesi hükmü dikkate alındığında, zarar gören hak sahiplerinin zarar veren 3.kişilerden ve sigorta şirketinden talep edebilecekleri tazminatın kapsamının belirlenmesinde kullanılacak yöntem ve ölçütler konusunda kısıtlama bulunmadığından, üçüncü kişi olan davacının uğradığı hasar zararının tespitinde 6098 sy Türk Borçlar Kanunu hükümleri dikkate alınarak yerel piyasa koşulları, yedek parça ve servis maliyetleri, kazalı parça ve yeri, işçilik maliyetleri, KDV dikkate alınması gerektiği, değer kaybı yönünden de 6098 sy Türk Borçlar Kanunu hükümleri dikkate alınarak yerel piyasa koşulları, ülkenin şartları, aracın özellikleri, kilometresi, piyasanın algısı, aracın piyasadaki tercih edilebilirliği, markası, ikinci el piyasası, yedek parça ve servis maliyetleri, kazalı parça ve yeri, onarım özellikleri, aracın geçmiş hasar kayıtları gibi pek çok etkenin dikkate alınması gerektiği, dolayısıyla değer kaybının doğru ve hakkaniyetli şekilde belirlenebilmesi için uzun yıllardır Yargıtay içtihatları ile benimsenen, aracın kaza öncesi hasarsız rayiç değeri ile onarımdan sonraki rayiç değerinin göz önünde bulundurularak, aradaki farkın değer kaybı olarak kabul edilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
19.06.2021 tarihinde RG’de yayınlanan 7327 sy İcra ve İflas Kanunun ile Bazı Kanunlarda Değişik Yapılmasına Dair Kanunun 18. Maddesi ile 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 90 ıncı maddesinin birinci fıkrasında yer alan “Kanun” ibareleri “Kanunda” şeklinde değiştirilerek, fıkraya birinci cümlesinden sonra gelmek üzere“Bu tazminatlardan;a) Değer kaybı tazminatı, aracın; piyasa değeri, kullanılmışlık düzeyi, hasara uğrayan parçaları ile hasar tutarı dikkate alınarak,b) Destekten yoksun kalma tazminatı, ulusal doğum ve ölüm istatistikleri kullanılarak hazırlanan hayat tablosu ve zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarında yüzde 2’yi geçmemek üzere belirlenen iskonto oranı esas alınarak hayat anüiteleri ile genel kabul görmüş aktüerya kurallarına uygun olarak,c) Sürekli sakatlık tazminatı, ulusal doğum ve ölüm istatistikleri kullanılarak hazırlanan hayat tablosu, zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarında yüzde 2’yi geçmemek üzere belirlenen iskonto oranı ve sürekli sakatlık oranı esas alınarak hayat anüiteleri ile genel kabul görmüş aktüerya kurallarına uygun olarak,hesaplanır.”“Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu tarafından belirlenir.” Şeklinde yasal düzenleme eklenmişve 19. Maddesi ile 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 92. Maddesinde de trafik poliçesi teminatı dışında kalan hallere ekleme yapılmıştır. Bu değişikliklerin, 7327 sy yasanın 23. Maddesine göre RG’de yayımlandığı tarihte yürürlüğe gireceği öngörülmüştür. Trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat davalarında davalı sigortanın sorumluluğu belirlenirken poliçenin düzenlendiği tarihte geçerli bulunan poliçe özel ve genel şartları ile bu tarihte yürürlükte olan 2918 sy Karayolları Trafik Kanunu hükümleri dikkate alınacaktır. 7327 sy yasa ile yapılan değişikliklerin geçmişe etkili olacağına dair yasal bir düzenleme bulunmadığından, kaza tarihi ve poliçe tanzim tarihinde yürürlükte olmayan bu değişikliklerin somut olaya uygulanmasına yasal olanak bulunmadığından, söz konusu yasal değişiklikler maddi zararın kapsamının belirlenmesinde dikkate alınmamıştır.
Tüm bu yasal düzenlemeler ve somut olay birlikte değerlendirildiğinde; 10.10.2020 tarihinde saat 18:10 sıralarında davacı sürücü …’ nun sevk ve idaresindeki, dava dışı …’ya ait …plakalı otomobil ile Karabağlar Yeşillik caddesi istikametinden 5806/2 sokağı takiben 5815/2 sokağa dönüş yapmak istediği sırada, davalı sigorta şirketi tarafından trafik poliçesi ile sigortalanan sürücü … sevk ve idaresindeki, … plaka sayılı motosikletin şerit ihlali yapması nedeniyle davacı idaresindeki aracının ön kısımlarına çarpışması neticesinde maddi hasarlı tarfik kazasının meydana geldiği, bilirkişi raporunda açıklanan gerekçelerle davalı sigortasına ait aracı kullanan sürücü …’in %100 oranında kusurlu olduğu, davacıya ait araçta kaza nedeniyle yedek parça, işçilik ve KDV dahil 13.670,30 TL hasar meydana geldiği, değer kaybının, aracın kaza öncesi hasarsız ikinci el piyasa rayiç değeri ile kaza meydana geldikten ve tamir edildikten sonraki ikinci el piyasa rayiç bedeli arasındaki fark olduğu, davacıya ait aracın alınan bilirkişi raporu uyarınca kaza öncesi hasarsız ikinci el piyasa rayiç değerinin 80.190,00 TL, kaza meydana geldikten ve tamir edildikten sonraki ikinci el piyasa rayiç bedelinin 77.075,00 TL olduğu, buna göre dava konusu araçta (80.190,00TL -77.075,00 TL) = 3.115,00 TL lik değer kaybı meydana geldiği, davalı sigorta şirketi tarafından, dava tarihinden önce 26.05.2021 tarihinde davacıya 633,66 TL değer kayıbı, 28.12.2020 tarihinde 6.602,12 hasar bedeli ödemesi yapılmış olduğundan davacının bakiye hasar zararının 7.068,18 TL, bakiye değer kaybı zaranın 2.481,34 TL olduğu, kazanın poliçe süresi içerisinde gerçekleştiği, zarar miktarının poliçe limiti dahilinde kaldığı, davalı sigorta şirketinin poliçe kapsamında doğan bakiye hasar zararından ve bakiye değer kaybından sorumlu olduğu, davalı sigorta şirketinin 2918 sayılı KTK.nun 99/1. maddesi ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi Genel Şartları`nın B 2/2.1. maddesi uyarınca, rizikonun bilgi ve belgeleri ile birlikte kendisine ihbar edildiği 25.01.2021 tarihinden itibaren 8 iş günü içinde ödeme yükümlülüğü bulunmakla davalı sigorta şirketinin 05.02.2021 tarihinde temerrüde düştüğü anlaşılmakla davacının davasının kabulüne, 7.068,18 TL bakiye hasar bedeli ile 2.481,34 TL bakiye değer kaybının, zarar veren araç ticari nitelikte olmayıp haksız eylemin de TTK.’nun 4. maddesi uyarınca ticari iş niteliği taşımamasına göre temerrüt tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, arabuluculuğun dava şartı olması halinde, arabuluculuk aşamasında avukat aracılığı ile takip edilen işlerde son tutanağın düzenlendiği tarihteki AAÜT’nin 16/2-c maddesindeki yasal düzenlemenin, avukat ile müvekkili arasındaki vekalet ilişkisine dayanan akdi vekalet ücretinin miktarına yönelik olduğu, arabuluculuk sonrasında açılan eldeki davada yargılama gideri kapsamında karşı tarafın sorumlu olacağı vekalet ücreti olarak değerlendirilemeyeceği, bu itibarla davacı yararına Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 16. maddesine göre ayrıca bir maktu vekalet ücretine hükmedilmemesine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KABULÜ ile 7.068,18 TL bakiye hasar bedeli ile 2.481,34 TL bakiye değer kaybı olmak üzere toplam 9.549,52 TL temerrüt tarihi olan 05.02.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Kabul edilen miktar üzerinden hesaplanmış olan 652,33 TL nispi harca, peşin alınan ve bedel artırımı ile tamamlanan 220,68 TL harcın mahsubu ile bakiye 431,65 TL karar ve ilam harcının davalı taraftan alınarak HAZİNE’ YE GELİR KAYDINA.
3-Dava tamamen kabul edildiğinden davacı tarafın yaptığı ve karşıladığı 8,50 TL vekalet suret harcı, 59,30 TL başvuru harcı, 220,68 TL peşin alınan ve bedel artırımı ile tamamlanan harç, 70,10 TL davetiye ve posta gideri, 550,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 908,58 TL yargılama giderinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine.
4-Dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sy Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesi uyarınca tarafların anlaşamamaları nedeniyle Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davada haksız çıkan davalıdan alınarak HAZİNE’ye gelir kaydına,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir ve hesaplanmış olan; 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine.
6-HMK.nun 333.maddesi uyarınca davacı tarafından yatırılan gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine
ilişkin, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde, mahkememize veya bulunduğu yerde varsa Asliye Ticaret Mahkemesi’ne, yoksa Asliye Hukuk Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/12/2021

Katip…
e-imza

Hakim…
e-imza