Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/423 E. 2022/1014 K. 01.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/423 Esas
KARAR NO : 2022/1014

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/06/2021
KARAR TARİHİ : 01/12/2022
G. KARAR YAZIM TARİHİ : 23/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı taraf vekili duruşmada tekrar ettiği dava dilekçesi ile özetle; müvekkili şirketin davalıdan olan alacağının tahsilini teminen izmir 11.icra müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlattığını, borçlu şirketin haksız ve kötüniyetli itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, tarafınca kanuni şart olan arabuluculuk yoluna başvurulduğu, ancak anlaşma sağlanamadığı, davalının itirazının haksız ve dayanaksız olduğunu, davalı-borçlunun müvekkili şirketinden satın ve teslim almış olduğu temizlik malzemelerinden dolayı müvekkili şirkete borçlu olduğunu, (01.06.2020 tarihli 2.279,76-tl fatura, 04.06.2020 tarihli 7.233,40-tl bedelli fatura, 23.06.2020 tarihli 988,84-tl bedelli fatura ile işbu fatura konusu malların davalı-borçluya teslimine dair yeni nak kargo yurt içi taşımacılık tic.a.ş. ambar tesellüm fişleri dava dilekçesi ekinde olduğunu, müvekkili şirketin alacağı likit olmakla, davalı aleyhine inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiğini müvekkili şirketinin, açıklanan nedenlerle davalının izmir 11. icra müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile yapılan takibe karşı itirazının iptaline, takibin asıl alacak 10.502,00-TL üzerinden devamına, %20’den aşağı olmamak kaydı ile icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: davalıya dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalı duruşmalara katılmadığı gibi herhangi bir cevap da vermediğinden HMK.nın 128.Maddesi uyarınca davayı inkar ettiği kabul edilerek yargılamaya devam olunmuştur.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Faturalar : Davacı şirket tarafından davalı şirket adına düzenlenen 01.06.2020 tarihli 2.279,76-TL bedelli, 04.06.2020 tarihli 7.233,40-TL bedelli, 23.06.2020 tarihli 988,84-TL bedelli faturalar olduğu anlaşılmıştır.
BA/BS Formu : Manavgat Vergi Dairesi Müdürlüğünün 05/07/2021 tarihli cevabi yazısı içeriğinden; Daireleri … vergi kimlik numarasında kayıtlı … Medikal Sağlık Araç Ve Gereçleri Turizm Ticaret Limited Şirketi’nin 2020 yılı Haziran ayına ait BA formu kayıtlarında Hasan Tahsin Vergi Dairesinin … vergi kimlik numaralı mükellefi …. Kimyasal Ürünler Ve Temizlik Malzemeleri Gıda Turizm Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketinden 6.968 TL’lik (Mal ve hizmetlerin toplam bedeli KDV hariç) iki adet alışının bulunduğu ve 2020/06 dönemine ait BA formlarında bildirildiği anlaşılmıştır.
İcra Dosyası : İzmir 11. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası incelendiğinde; davacı alacaklının davalı borçlu aleyhine 10.502,00-TL. Cari hesap alacağına istinaden; 10.502,00- TL. Asıl alacak 1.947,33-TL. İşlemiş faiz olmak üzere toplam 12.449,33-TL. alacak için icra takibi başlattığı, davalı borçluya ödeme emrinin 14/12/2020 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekilinin 14/12/2020 tarihinde borç kalemlerine, borcun kendisine, faizine ve tüm ferilerine ve yetkiye itiraz ettiği, icra müdürlüğünce aynı tarihte takibin (öncelikle yetki yönünden) durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Bilirkişi raporu : S.M.M.M Bilirkişi… 08/06/2022 tarihli raporunda; Davacı …. Kimyasal Ürünler ve Temizlik Malz.Gıd. Tur. San. ve Tic. Ltd. Şti.’ ne ait 2020 ve 2021 yılları ticari defterlerin usulüne uygun tutulduğunu, ticari defterler tasdik yönünden incelendiğinde; 2020 yılı için defterlerin açılış onaylarının ve yevmiye defteri kapanış onayının yasal süresinde yaptırıldığını, 2021 yılında şirketin e-defter uygulamasına tabi olduğu tespit edilmiş olduğundan 2020 ve 2021 yılları ticari defterlerin delil niteliğine sahip olduğu kanaatine varıldığını, takdirin Yüce Mahkemeye ait olduğunu, davacı şirketin 2020-2021 yılları muhasebe kayıtlarında davalı şirkete ait muavin defter kayıtlarının rapordaki hesap dokümanlarından görüleceği üzere, 120 ALICILAR ana hesabı altında 120.01.4302 … Medikal Sağlık Araç ve Gerç.Tur.Tic.Ltd.Şti. alt hesabında kaydedilerek izlendiğinin tespit edildiğini, taraflar arasında ticari ilişkinin 20.05.2020 tarihinden itibaren başladığının anlaşıldığını, davacı şirketin ticari defter kayıtlarında davalının hesaplarına borç kaydedilen avukat ve mahkeme giderlerine ait tutarlar dikkate alınmadığı taktirde davacının 09/12/2020 İcra Takip Tarihi itibariyle 10.502,00 TL davalı taraftan alacaklı olarak göründüğünü, takipte talep edilen 3 adet faturaların muhasebe kayıtlarına dahil edilmek suretiyle davalıya borç kaydedildiğinin tespit edildiğini, mahkeme giderleri ile birlikte rapor tarihi itibariyle davacının davalı şirketten 11.658,30 TL alacaklı göründüğünün anlaşıldığını, talimat mahkemesince davalı şirket ticari defter ve kayıtları üzerinden inceleme yaptırılamaması nedeniyle bu hususta raporda değerlendirme yapmanın mümkün olmadığını, Sayın Mahkeme’nin davacının talebi olan itirazın iptaline ve icra takibinin devamına karar vermesi durumunda; davacı vekilinin takipte işlemiş faiz talebi bulunduğunu, ancak dava dilekçesinde (H.E.D) işlemiş faiz talebinde bulunmadığı anlaşıldığından bu hususta değerlendirme yapılmadığını, icra takip tarihi 09/12/2020 den itibaren davalı borçlunun ödeme tarihine kadar olan süre için yıllık %10,00 oranı ile başlayan ve değişen oranlarda avans faizi davacının talep edebileceği hususunda kanaate varıldığını nihai kararın Yüce Mahkeme’ye ait olacağını, Ticari işlerde T.C.M.B. Tebliği gereğince % 10,00 Avans Faiz oranının geçerli olacağını, takdirin Yüce Mahkeme’ye ait olduğunu mütalaa etmiştir.
Dava; alım satım ilişkisi kapsamında üç adet faturadan kaynaklanan alacağın tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
Dava, 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmıştır.
Davalının icra dosyasındaki vekili tarafından ödeme emrine itiraz dilekçesinde icra dairesinin yetkisine itiraz edilmişi ise de, itirazda yetkili icra dairesinin hangisi olduğu ayrıca ve açıkça gösterilmediğinden yetki itirazı usulsüz olup, mahkememizce usulüne uygun olmayan yetki itirazı dikkate alınmamıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasındaki alım satım iliştisi kapsamında 3 adet faturadan kaynaklanan bakiye 10.502,00 TL asıl alacağın ödenmemesi nedeniyle davacı tarafından davalı aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalının ise borcun tamamına itiraz ettiği, davalı tarafın defter ibraz etmediği, teslime ilişkin olarak getirtilen BA formlarının incelenmesinde takip konusu 01.06.2020 tarihli fatura dışındaki faturaların davalı tarafından vergi dairesine bildirildiği, davalının bu faturaları kabul edip matrahlarını da KDV ve kurumlar vergisi açısından indirim konusu yapmasının malın kendisine teslim edildiğine karine teşkil ettiği, davacının usulüne uygun tutulmuş defterlerinde mali müşavir bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan 08.06.2022 tarihli raporun hüküm kurmaya elverişli ve yeterli olduğu, söz konusu rapora göre dava konusu tüm faturaların davacı defterlerinde kayıtlı ve takip tarihi itibariyle davacının alacağının 10.502,00 TL olduğu, 28/07/2020 tarihli RG’de yayınlanan 22/07/2020 tarih ve 7251 sayılı yasanın 23. Maddesi ile 6100 sy HMK’nun “Ticari Defterlerin İbrazı ve Delil Olması” başlıklı 222. Maddesinin 3. Fıkrasında yer alan “ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi” ibaresinin, “diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi” şeklinde değiştirildiği, bu yasal değişilik dikkate alındığında, “diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi” halinde usulüne uygun tutulmuş ticari defterlerin sahibi lehine delil olarak kabul edileceği, değişikliğe ilişkin madde gerekçesinin “… Madde metni dışına çıkarılan “ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi” durumunun yerine “diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi” durumu maddeye ilave edilmektedir. Buna göre ticari defterlerde yer alan herhangi bir kaydın, sahibi lehine delil teşkil edebilmesi için diğer tarafın ticari defterlerinin ibraz etmemesi gerekecektir. Bu düzenlemenin hakkaniyete ve hukuk güvenliği ilkesine uygun olduğu düşünülmektedir. Zira ticari defteri ibraz edenin defterinde yer alan ve diğer tarafı muhatap alan kayıt, diğer tarafa sunulmakta ve diğer tarafın kendi defterlerindeki kayıtlara dayanarak karşı delilini ileri sürmesi beklenmektedir. Diğer tarafın ticari defterini ibraz etmemesi hali, ileri sürülen delili hükümden düşürecek başka herhangi bir kayda sahip olmadığı anlamına gelecektir. Belirtilmedir ki defter ibraz etmeyen tarafın, diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtların aksini senet veya diğer kesin delillerle ispatlama hakkı saklıdır.” şeklinde olduğu, dolayısıyla davalı taraf ticari defter ve kayıtlarını ibraz etmediğinden ve davacı defterlerindeki davacı lehine olan alacak kaydını hükümden düşürecek senet veya başka bir kesin delil sunmadığından, davacının usulüne uygun tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların davacı lehine delil olduğu ve davacının alacağının varlığını davaılya ait BA formları ve ticari defterleri ile ispatladığı anlaşılmakla davacının davasının kabulüne, davalının icra takibine vaki itirazının 10.502,00 TL asıl alacak için iptaline, İİK’nun 67/2.maddesi uyarınca alacağın likit olması ve davalının itirazında haksız olması nedeniyle %20 oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KABULÜNE,
Davalının, İzmir 11. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının iptali ile 10.502,00 TL asıl alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesi için takibin devamına,
2-Hüküm altına alınan 10.502,00 TL alacak üzerinden hesaplanacak %20 oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Kabul edilen miktar üzerinden hesaplanmış olan 717,39 TL nispi harca, peşin alınan 117,10 TL harcın mahsubu ile bakiye 600,29 TL karar ve ilam harcının davalı taraftan alınarak HAZİNE’ YE GELİR KAYDINA.
4-Dava tamamen kabul edildiğinden davacı tarafın yaptığı ve karşıladığı 11,50 TL vekalet suret harcı, 59,30 TL başvuru harcı, 117,10 TL peşin harç, 180,00 TL davetiye ve posta gideri, 700,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.067,90 TL yargılama giderinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine.
5-Dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sy Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesi uyarınca tarafların anlaşamamaları nedeniyle Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davada haksız çıkan davalıdan alınarak HAZİNE’ye gelir kaydına,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir ve hesaplanmış olan; 9.200,00 maktu TL vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine.
7-HMK.nun 333.maddesi uyarınca davacı tarafından yatırılan gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine.
ilişkin, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde, mahkememize veya bulunduğu yerde varsa Asliye Ticaret Mahkemesi’ne, yoksa Asliye Hukuk Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.01/12/2022

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır