Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/303 E. 2022/47 K. 20.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/303 ESAS
KARAR NO : 2022/47 KARAR

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/04/2021
KARAR TARİHİ : 20/01/2022
GEREKÇELİ K.TARİHİ : 02/02/2022
Mahkememizde görülen İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin alacağının tahsili için davalı-borçlu aleyhine İzmir 13. İcra Müdürlüğü’nün …. E. sayılı icra takip dosyasına borçlu tarafından itirazda bulunulduğunu, Davalı-borçlunun itirazları haksız, yersiz, usul ve yasaya aykırı olduğunu ve itirazlarının kabulünün mümkün olmadığını, müvekkili şirkete …… numaralı Kasko Poliçesi ile sigortalı araca çarpması neticesinde maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiğini, kazanın ardından yapılan ekspertiz incelemesi sonucuna göre müvekkili şirkete sigortalı araçta meydana gelen hasar tazminatı için 16.01.2019 tarihinde 16.000,00 TL, 29.01.2019 tarihinde 2.880,00-TL olmak üzere toplamda 18.880,00 TL olmak üzere müvekkili sigorta şirketi tarafından ödendiğini, bu tutarın faiziyle birlikte tahsili amacıyla davalıya icra takibi başlatıldığını ancak davalı tarafça icra takibine itiraz edildiğini, itiraz nedeniyle takibin durdurulduğunu, arabuluculuk yoluna başvurulduğu ancak olumsuz sonuçlandığını, bu nedenlerle davalı adına kayıtlı …plakalı aracın trafik kaydına kesin hükme kadar devam etmek üzere tedbir konulmasına, davalı-borçlunun İzmir 13.İcra Müdürlüğü’nün …..E. sayılı dosyasına yapmış olduğu kötü niyetli itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden devamına, asgari %20’den aşağı olmamak üzere davalı-borçlunun davacı müvekkil sigorta şirketine inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı davaya cevap vermemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Kasko Sigorta Poliçesi, İzmir 13. İcra Müdürlüğü’ nünü ……. E. Sayılı dosyası, Trafik Kayıtları, GİB Kayıtları. İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü, İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği yazı cevapları incelendi.
Dava; Kasko poliçesi nedeniyle yapılan ödeme nedeniyle açılan rücuen tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
Gelir İdaresi Başkanlığı’ nın 06/10/2021 tarihli cevap yazısı; “Davalı …’ in 2017 yılından itibaren ve Pazar Yerleri Vasıtasıyla sebze ve meyve perakende ticareti ” faaliyetinden dolayı işe başladığı 31/03/2018 tarihinde res’ en ter ettirildiği ve işletme hesabı esasına göre vergilendirmeye tabi olduğu, 2018 yılı yıllık Gelir Vergi Beyannamesinde gayri safi iş hasılatını (…) beyan ettiği anlaşılmıştır.”
…nun 114/c.maddesinde mahkemenin görevi dava şartı olarak sayılmıştır.
Yine …nun 115/1. Maddesi uyarınca “Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır.”
Bu kapsamda dosya mahkememizin görevli olup olmadığı yönünden incelenmiş aşağıdaki hususlar tespit olunmuştur.
Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4. maddesinde, bu kanundan doğan hukuk davalarının ticari dava sayıldığı, aynı Kanunun 5. maddesinin ikinci fıkrasında, bir yerde ticaret mahkemesi varsa asliye hukuk mahkemesinin vazifesi içinde bulunan ve bu Kanunun 4. maddesi hükmünce ticari sayılan davalara ticaret mahkemesinde bakılacağı hususları düzenlenmiştir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4/1. maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari ava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı hüküm altına alınmıştır. Buna göre bir uyuşmazlığın ticari nitelikte olabilmesi için, her iki tarafın da ticari işletmesini ilgilendirmesi yahut aynı maddenin alt bentlerinde düzenlenen istisnalardan birine dahil olması gerekmektedir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira; Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hâl böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez.
6335 sayılı Kanun’un 2. maddesi ile değişik 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesi uyarınca ticari davalar asliye ticaret mahkemelerince görülerek karara bağlanır. Diğer taraftan aynı düzenleme gereğince, asliye ticaret mahkemeleri ile diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki, 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’ndan ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 6335 sayılı Kanun’la yapılan değişiklikten önceki halinden farklı olarak iş bölümü ilişkisi değil, görev ilişkisidir. Göreve ilişkin düzenlemeler, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 1. maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemelerce re’sen incelenir.
Açıklanan yasal mevzuat çerçevesinde somut olay değerlendirildiğinde, davacının ticaret sicilde tacir kaydının bulunmadığı, esnaf kaydının bulunduğu, vergi daire sin işletme hesabına göre defter tuttuğu ancak gelirinin VUK.’ a göre esnaf sınırını aşmadığı, Kasko Sigorta Poliçesi ve araç trafik kaydına göre de sigortalı aracın hususi araç olduğu ticari olmadığı, taraflardan birinin tacir sıfatına sahip olmaması sebebiyle davanın ticari dava olarak kabul edilemeyeceği, ayrıca davanın TTK’ nun 4. maddesinde düzenlenen mutlak ticari dava niteliğinde de olmadığı, TTK’nın 4. maddesindeki yasal düzenlenme karşısında uyuşmazlığın 6100 sayılı HMK’nın 2. maddesi uyarınca genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği anlaşılmakla, …nun 115/2.maddesi uyarınca mahkememizin görevsizliğine ve davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafından açılan iş bu davada Mahkememizin görevli olmadığı, görevli mahkemenin İzmir Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğu anlaşılmakla, HMK’nun 115/2 maddesi uyarınca davanın usulden REDDİNE,
2-HMK’nun 20. maddesi uyarınca kararın kanun yoluna başvurulmadan kesinleşmesi halinde kesinleşme tarihinden itibaren 2 hafta içinde kanun yoluna başvurulursa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde gönderilme talebinde bulunulduğu takdirde dava dosyasının görevli İzmir Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK’nun 331/2 maddesi uyarınca harç ve yargılama giderlerinin görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.20/01/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır