Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/293 E. 2021/408 K. 28.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/04/2021
KARAR TARİHİ : 28/04/2021

Mahkememizde açılan davada dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
İDDİA;
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; müvekkili tarafından 26/06/2020 tarihinde İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında konkordato isteğinde bulunulduğunu, mahkemece yerinde ve ciddi olarak görülen bu istek üzerine ilk olarak 01/07/2020 tarihinde müvekkil şirkete yönelik konkordato geçici mühlet kararı verildiğini, ardından 25/11/2020 tarihinde yine bu tarihten itibaren geçerli olmak üzere müvekkili şirket hakkında 1 yıl kesin mühlet kararı verildiğini, müvekkilinin yetkili hamil olduğu 17 adet çeki tahsil edilmesi amacıyla davalı bankaya tevdi ettiğini, bu hukuki işlemin tahsil cirosu hükmünde olduğunu, tahsil cirosunun, senedin asıl hamil adına tahsilini sağlama amacını güden ve bu konuda verilen yetkiyi kapsayan bir ciro olduğunu, davalı bankanın söz konusu çekleri rehin cirosuyla devralmadığını; çeklerin tahsil cirosuyla kendilerine tevdi edildiği hususunun dilekçe ekindeki çek teslim tutanağından net bir şekilde görüldüğünü, ancak davalı bankanın, müvekkili konkordato kesin mühleti içerisinde olmasına rağmen bu süre içerisinde tahsil etmiş olduğu çek tutarlarını hakkı olmadığı halde müvekkilinin davalı bankaya olan borcundan mahsup ettiğini, bu hususun yasaya ve konkordato kararı veren mahkeme kararına aykırılık oluşturduğunu, 11/01/2021 tarihli ihtarname ile çeklerin tahsil edilen tutarlarının takas mahsup yasağı kapsamında olması nedeniyle komiser heyeti denetiminde kullanılan hesaba gönderilmesinin ihtar edildiğini, davalı bankanın bu ihtara uymadığını, İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında verilen 01/07/2020 tarihli geçici mühlet kararının 12 numaralı hükmünde “Takas ve mahsubun İİK’nın 200. maddesi uyarınca alacaklılar tarafından yapılmasının TEDBİREN ÖNLENMESİNE” ve 25/11/2020 tarihli kesin mühlet kararının 5 numaralı hükmünde “Kesin mühletin sonuçlarına dair İİK’nın 294. maddesinin uygulanmasına, ayrıca tüm ihtiyati tedbirlerin devamına” ilişkin tedbir kararlarının verildiğini ve mahkemece alacaklılar tarafından takas ve mahsup yapılmasının bu süreçte açık bir şekilde yasaklandığını, nitekim İİK’nın 294. maddesinin 4. fıkrasına göre; “Takas bu Kanunun 200 ve 201 inci maddelerine tâbidir. Bu maddelerin uygulanmasında geçici mühletin ilânı tarihi esas alınır.” denilerek açık bir biçimde takas yasağının ortaya konduğunu, söz konusu tutarların müvekkiline ödenmesi amacıyla İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, bu takibe davalı tarafça haksız bir şekilde itiraz edildiğini ve takibin durduğunu, davadan önce arabuluculuk yoluna başvurulduğunu ancak anlaşma sağlanamadığını belirterek, davalının İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasına yapılan itirazının iptaline, alacak miktarının % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE;
Dava; takas edilen alacağın tahsili amacıyla hakkında icra takibi başlatılan davalının borca itirazının iptali istemine ilişkindir.
İİK’nın “Takas” başlıklı 200. maddesinde; “(1) Alacaklı alacağını müflisin kendinde olan alacağı ile takas edebilir. Aşağıdaki hallerde takas yapılamaz. 1-Müflisin borçlusu iflas açıldıktan sonra müflisin alacaklısı olursa; 2-Müflisin alacaklısı iflas açıldıktan sonra müflisin veya masanın borçlusu olursa; 3-Alacaklının alacağı hamile muharrer bir senede müstenit ise. (2) (Değişik: 29/6/1956-6763/42 md.) Anonim, limitet ve kooperatif şirketlerin iflasları halinde esas mukavele gereğince verilmesi lazım gelen hisse senedi bedellerinin henüz ödenmemiş olan kısımları veya konması taahhüt edilen ve fakat konmamış olan sermayeler bu şirketlerin borçlarıyla takas edilemez.” düzenlemesine; “Takasa itiraz” başlıklı 201. maddesinde de; “Müflisin borçlusu iflasın açılmasından evvel alacaklısının aciz halinde bulunduğunu bilerek masanın zararına kendisine veya üçüncü bir şahsa takas suretiyle bir menfaat temin etmek için müflise karşı bir alacak ihdas ederse bu takasa mahkemede itiraz olunabilir.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Hakimler ve Savcılar Kurulu 1. Dairesi’nin 03/04/2018 tarihli, 538 karar sayılı kararının (5) numaralı maddesi ile; İİK’nın 201. maddesi gereğince takasa itiraz davalarında üç ve daha az asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 1 numaralı asliye ticaret mahkemesinin, üçten fazla asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde ise 1, 2 ve 3 numaralı asliye ticaret mahkemelerinin ihtisas mahkemesi olarak belirlenmesine karar verilmiştir.
Eldeki davada davacı vekili “müvekkili davacı şirket hakkında İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyasında verilen geçici ve kesin mühlet kararı ile İİK’nın 200 ve 201. maddeleri kapsamında takas yasağı olmasına rağmen, davalı tarafın takibe konu 17 adet çeki tahsil ettiğini” ileri sürmüştür. Yani eldeki davada İİK’nın 201. maddesi gereğince davacı tarafın takasa itirazı değerlendirilecektir.
Yukarıda yazılı yasal düzenlemelerde de açıkça belirtildiği şekilde İİK’nın 201. maddesi gereğince takasa itiraz davalarında Hakimler ve Savcılar Kurulu 1. Dairesi’nin 03/04/2018 tarihli, 538 karar sayılı kararının (5) numaralı maddesi gereğince davaya ihtisas mahkemeleri olan İzmir 1, 2 ve 3 numaralı Asliye Ticaret Mahkemelerinde bakılması gerektiğinden ve mahkememiz ile ihtisas mahkemeleri arasındaki ilişki dava şartlarından olan görev ilişkisi olup, mahkemece yargılamanın her aşamasında ve resen gözetilmesi gerektiğinden, mahkememizin görevsiz olması nedeniyle davanın göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM; Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1-Göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle davanın 6100 sayılı HMK’nın 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince usulden REDDİNE,
2-Kararın kesinleşmesinden itibaren yasal 2 haftalık süre içerisinde mahkememize başvurulması halinde dava dosyasının davaya bakmakla görevli ihtisas mahkemeleri olan İzmir 1, 2 ve 3 numaralı Asliye Ticaret Mahkemelerine gönderilmesine,
3-Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair; tarafların yokluklarında, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemesi nezdinden istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 29/04/2021

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır