Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/263 E. 2022/1097 K. 22.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/263 Esas
KARAR NO : 2022/1097
DAVA : Tazminat ( Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 12/04/2021
KARAR TARİHİ : 22/12/2022
G. KARAR YAZIM TARİHİ : 10/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat ( Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı taraf vekili duruşmada tekrar ettiği dava dilekçesi ile özetle;12.12.2020 tarihinde sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracı ile Atatürk caddesi üzerinde Alsancak gar istikametine doğru seyrederken … otel önüne geldiğinde trafik akımı içerisinde olduğu sırada aracıyla yol üzerinde karşıdan karşıya geçmekte olan yaya müvekkil …’a çarpması sonucunda yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, yaya konumunda bulunan müvekkilinin ağır derecede yaralandığını, ikame ettikleri davanın belirsiz alacak davası olup, davanın gerçek değeri belirli olduğunda eksik harcı ikmal edeceklerini, kaza sonucunda müvekkilinin İzmir Özel Can Hastanesi, Alsancak Nevvar-Salih İşgören Devlet Hastanesi, Özel Gazi Hastanesi ve Özel Emot Hastanesi’nde tedavi gördüğünü, müvekkilinin kazadan kaynaklı geçici ve kalıcı maluliyetinin tespiti ile bu maluliyete tekabül eden maddi zararının davalı sigorta şirketlerinden tazmini talep ettiklerini,davalıya yazılı başvuruda bulunulduklarını, davalı … Sigorta A.Ş. tarafından 15 günlük yasal süre içerisinde verilen cevapta birtakım eksik evrak bildiriminde bulunulmuş ve bu evrakların içerisinde sağlık kurulu raporuna da yer verildiğini, ancak kaza tarihi dikkate alındığında kesin ve tam rapor alınabilmesi, tedavi sürecinin bitmesi ve en azından kaza tarihi üzerinden 1 yıl geçmesi ile mümkün olduğunu, tüm bu sebeplerle kazanın üzerinden 1 yıl geçmemiş olması ve tedavi süreci halen devam eden müvekkilinin herhangi bir sağlık kuruluşundan ivedi şekilde alacağı raporun davacı müvekkilinin hak kaybına uğramasına sebep olacağını, bu nedenle 17/02/2021 tarihinde hukuk uyuşmazlıklarında dava şartı arabuluculuğa başvurulmuş, 24.03.2021 tarihinde gerçekleştirilen toplantı neticesinde … Sigorta A.Ş. ile görüşmeler olumsuz sonuçlandığını, fazlaya ilişkin tüm dava ve tazminat talep hakları saklı kalmak kaydıyla, yasaca yapılacak tüm indirimlerden sonra; Arz ve izah edilen nedenler ve Sayın Mahkemece resen nazara alınacak hususlarla: müvekkili için 100 TL kalıcı iş göremezlik tazminatı, 100 TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 200 TL maddi tazminatın başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketlerinden kusuru oranında tahsili ile müvekkiline ödenmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; trafik kazası nedeniyle yaralanan davacının sürekli ve geçici iş göremezlik zararına ilişkin maddi tazminat davasıdır.
Davalı vekilinin celse arasında 16/12/2022 tarihli dilekçesi ile davacı tarafla ibraname, feragatname imzalandığını ödeme yapıldığını bildirerek davanın reddini talep ettiği, yargılama gideri ve vekalet ücretinin bulunmadığını bildirdiği görülmüştür.
Davacı vekilinin 22/12/2022 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiklerini, arabuluculuk ücretinin dava açılmasına sebebiyet verilmesi nedeniyle davalı üzeriden bırakılmasını talep ettiği görülmüştür.
Davacı vekili son duruşmadaki imzalı beyanında: 22/12/2022 tarihli dilekçelerini tekrar ederek, davalı tarafca ödeme yapıldığından davadan feragat ettiklerini, yargılama gideri ve vekalet ücreti isteklerinin olmadığını, arabuluculuk ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
Davalı vekili son durumadaki beyanında: 16/12/2022 tarihli dilekçelerini tekrar ettiklerini, davanın feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmesini, ibranamede davacı tarafın arabuluculuk ücreti talep etmeyeceğini açıkca ifade ettiğini, bu ücretten davalı tarafın sorumlu tutulması mümkün olmadığını ifade etmiştir.
6100 sy HMK’nun 307. maddesi uyarınca “Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.”
309. maddenin 1. ve 2. fıkraları uyarınca “Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır.
Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir.”
310. maddesi uyarınca “Feragat ve kabul, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir. “
311. maddesi uyarınca “Feragat ve kabul, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur.”
Davacı vekili 30/11/2021 tarihli dilekçesinde özetle; davadan ve tüm taleplerinden feragat ettiklerini, feragat doğrultusunda dosyanın karara çıkarılmasını ve bu yönde ilgili bankalara müzekkere yazılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Yapılan açıklamalar çerçevesinde; davacı tarafın davasından feragat etmesi nedeniyle davanın reddine, 03.11.2022 tarihli ibranamede davacı taraf yargılama giderlerinden sayılan arabuluculuk ücreti hususunda bir talepleri olmayacağını kabul ettiğinden ve dava feragatle sonuçlandığından arabuluculuk ücretinin ibraname içeriği de dikkate alınarak davacı üzerinde bırakılmasına dair aşağıdaki hükmün kurulması gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu’nun 22. maddesinde “Davadan feragat veya davayı kabul veya sulh muhakemenin ilk celsesinde vuku bulursa karar ve ilam harcının üçte biri, daha sonra olursa üçte ikisi alınır” hükmü yer aldığından ve adı geçen Kanun’ un Yargı Harçları Tarifesi gereğince nispi karar ve ilam harcının miktarı maktu karar ve ilam harcının tutarından az olamayacağından, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’ nun 25.01.1984 tarih ve 1981/4-57 Esas ve 1984/29 Karar sayılı kararında da belirtildiği gibi, nispi harca tabi davalarda dahi alınması gereken asgari maktu harcın üçte biri veya üçte ikisi alınması gerektiğinden; feragat ön inceleme duruşmasından sonra vaki olduğundan karar tarihindeki maktu karar ve ilam harcının 2/3’ü oranına isabet eden ve bu orana isabet edip alınması gereken harç 53,80 TL olduğundan peşin alınan 59,30 TL harçtan alınması gereken harcın mahsubu ile fazladan alınan 5,50 TL harcın talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine.
3-Davacı tarafın yaptığı tüm yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına.
4-Dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sy Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesi uyarınca tarafların anlaşamamaları nedeniyle Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davacıdan alınarak HAZİNE’ye gelir kaydına,
5-Talep edilmediğinden taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-HMK.nun 333.maddesi uyarınca davacı tarafından yatırılan gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine.
ilişkin, taraflar vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde, mahkememize veya bulunduğu yerde varsa Asliye Ticaret Mahkemesi’ne, yoksa Asliye Hukuk Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.22/12/2022

Katip
e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır