Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/229 E. 2022/1130 K. 30.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/229
KARAR NO : 2022/1130
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ : …
KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : …
Mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonucunda;
İTİRAZ ;
İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasında; davacı alacaklı tarafından, davalılar hakkında 3.807.942,85 TL’si asıl alacak, 110.706,99 TL’si asıl alacak, 75.770,02 TL’si işlemiş faiz, 3.788,50 TL’si BSMV ve 2.794,35 TL’si masraf olmak üzere toplam 4.001.002,71 TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatılmıştır.
Ödeme emri borçlu şirkete … tarihinde ve borçlu …’a ise … tarihinde tebliğ edilmiştir.
Borçlu … vekili … tarihli dilekçesi ile; müvekkilinin alacaklıya iddia edilen tutar kapsamında herhangi bir borcunun bulunmadığını ileri sürerek, takibe, borcun tamamına, faiz oranına, işlemiş faize ve tüm ferilere itiraz etmiştir.
Borçlu şirket vekili … tarihli dilekçesi ile; müvekkilinin alacaklıya iddia edilen tutar kapsamında herhangi bir borcunun bulunmadığını ileri sürerek, takibe, borcun tamamına, faiz oranına, işlemiş faize ve tüm ferilere itiraz etmiştir.
İDDİA ;
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; müvekkili banka tarafından dava dışı … Plastik Geri Dönüşüm Hurda İmalat İth. İhrc. San. Tic. A.Ş. lehine davalıların kefaletleri ile krediler açıldığını ve kullandırdığını, sözleşme hükümlerinin yerine getirilmemesi üzerine kredi hesaplarının … tarihi itibariyle kat edilerek borçlulara Beyoğlu …. Noterliği’nin … tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesinin gönderildiğini, borcun ihtarnameye rağmen ödenmemesi üzerine İzmir …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyasında ihtiyati haciz kararı alınarak uygulandığını ve … tarihinde İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, davalıların itirazı üzerine takibin durduğunu, yapılan arabuluculuk görüşmelerinin sonuçsuz kaldığını, müvekkilinin alacağının varlığının ve muacceliyetinin tartışmasız olduğunu, bankanın defter ve kayıtları üzerinde yapılacak bilirkişi incelemesi ile alacağın ortaya çıkacağını, istenen işlemiş ve işleyecek faiz tutarı ile faiz oranının TBK’nın 26. maddesi ile TTK’nın 8. maddesi gereği yasaya ve sözleşmeye uygun olduğunu, gider vergisi isteğinin de yasaya uygun olduğunu, genel kredi ve teminat sözleşmelerinde sözleşmenin tarafları arasında çıkabilecek her türlü uyuşmazlıkların çözümlenmesinde bankanın defter, kayıt ve belgelerinin münhasır delil olacağı hususunun davalılar tarafından kabul ve beyan edildiğini belirterek, davalıların itirazlarının iptaline, İİK’nın 67/2 maddesi gereğince müvekkili lehine icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini istemiştir.
Dava açılışında harca esas değer 4.001.002,71 TL olarak gösterilmiştir.
CEVAP ;
Davalılar vekili cevap dilekçesi ile özetle; müvekkillerinin dava dışı … Boru Plastik San ve Tic. Ltd. Şti.’ye davacı banka tarafından kullandırılan krediye kefil olduklarını, borçlu şirketin borçlarını ödeyememe tehlikesi altında bulunması nedeniyle … tarihinde İzmir …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında konkordato isteğinde bulunduğunu, mahkemece … tarihinde konkordato geçici mühlet kararının verildiğini, … tarihinde de ilgili şirket hakkında 1 yıl kesin mühlet kararı verildiğini, konkordato kesin mühleti içerisinde dava ve takip yasağının söz konusu olduğunu, bunun İİK’nın 294/1 maddesinde düzenlendiğini, takip yapılamayan bir alacak için kefillere yönelik takip başlatılmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, kefaletin asıl alacağa bağlı feri nitelikte bir hak olduğunu, asıl alacağın takip edilememesinin kefillerin takibini engellediğini, davacı bankanın bu aşamada faiz isteyebilmesinin de mümkün olmadığını, İİK’nın 294/3 maddesinde bu konuda da düzenleme bulunduğunu, davacı banka tarafından alacağın … tarihinde kat edildiğinin ifade edildiğini, asıl borç konkordato kesin mühleti içerisinde muaccel olduğundan İİK’nın yukarıdaki düzenlemeleri gereğince bankanın alacağı miktar üzerine faiz işletebilmesininin mümkün olmadığını, kaldı ki istenen faiz oranlarının yasaya açıkça aykırı olduğunu belirterek, davanın reddine, takibin iptaline, müvekkilleri yararına kötü niyet tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER ;
İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı takip dosyası, İzmir …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası, ihtarname, bilirkişi raporu.
GEREKÇE ;
Dava; haklarında genel kredi sözleşmesine dayalı alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatılan davalıların borca itirazlarını iptali istemine ilişkindir.
İİK’nın 67. maddesi gereğince davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı görülmüştür.
İzmir …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosya örneği incelendiğinde; davacılarının … Plastik Geri Dönüşüm Hurda İmalat İth. İhrc. San ve Tic. A.Ş. ve … Boru Plastik San ve Tic. Ltd. Şti. olduğu, dava tarihinin … olduğu, konkordato isteğinde bulunulduğu, mahkemece düzenlenen … tarihli tensip tutanağı ile birlikte her iki şirket hakkında … tarihinden itibaren başlamak üzere 3 ay geçici mühlet kararı verildiği, … tarihli duruşmada da yine her iki şirket hakkında … tarihinden itibaren 1 yıl süre ile kesin mühlet kararı verildiği, ayrıca kesin mühletin sonuçlarına ilişkin İİK’nın 294. maddesinin uygulanmasına, ayrıca tüm ihtiyati tedbirlerin devamına da karar verildiği görülmüştür.
Davanın ve icra takibinin konusu … tarihli 5.000.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmesi incelendiğinde; davacı banka ile dava dışı … Plastik Geri Dönüşüm Hurda İmalat İth. İhrc. San ve Tic. A.Ş. arasında düzenlendiği, davalılardan …’ın sözleşmeyi 23.000.000,00 TL kefalet limiti ile müşterek borçlu müteselsil kefil sfıtaıyla imzaldığı; … tarihli 3.000.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmesi incelendiğinde; davacı banka ile dava dışı … Plastik Geri Dönüşüm Hurda İmalat İth. İhrc. San ve Tic. A.Ş. arasında düzenlendiği, davalıların sözleşmeyi müşterek borçlu müteselsil kefil sfıtaıyla imzaldıkları, davalı …’ın kefalet limitinin 23.000.000,00 TL, davalı şirketin kefalet limitinin 18.000.000,00 TL olduğu; … tarihli 5.000.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmesi incelendiğinde; davacı banka ile dava dışı … Plastik Geri Dönüşüm Hurda İmalat İth. İhrc. San ve Tic. A.Ş. arasında düzenlendiği, davalıların sözleşmeyi müşterek borçlu müteselsil kefil sfıtaıyla imzaldıkları, davalı …’ın kefalet limitinin 23.000.000,00 TL, davalı şirketin kefalet limitinin 18.000.000,00 TL olduğu; … tarihli 10.000.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmesi incelendiğinde; davacı banka ile dava dışı … Plastik Geri Dönüşüm Hurda İmalat İth. İhrc. San ve Tic. A.Ş. arasında düzenlendiği, davalıların sözleşmeyi müşterek borçlu müteselsil kefil sfıtaıyla imzaldıkları, davalı …’ın kefalet limitinin 23.000.000,00 TL, davalı şirketin kefalet limitinin 18.000.000,00 TL olduğu görülmüştür.
Davacı banka davalılara ve dava dışı şirkete Beyoğlu …. Noterliği’nden gönderdiği … tarihli … yevmiye numaralı ihtarname ile … tarihi itibariyle kredi hesaplarını kat ettiğini bildirerek toplam 3.918.649,84 TL nakit alacağın tebliğden itibaren 24 saat içerisinde ödenmesini istemiştir. İhtarname davalı şirkete e- tebligat yoluyla … tarihinde tebliğ edilmiş ve bu davalı … tarihinde temerrüde düşmüştür. Davalı …’a ise … tarihinde tebliğ edilmiş ve 1 günlük süreyle tatil günleri göz önüne alındığında bu davalıda … tarihinde temerrüde düşmüştür. Davalılar ihtarnameye karşı herhangi bir itiraz ileri sürmemişlerdir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; “davacı banka ile dava dışı … Plastik Geri Dönüşüm Hurda İmalat İth. İhr. San. Tic. A.Ş. arasında düzenlenen ve icra takibinin konusu olan genel kredi ve teminat sözleşmesini müşterek borçlu-müteselsil kefil sıfatıyla imzalayan davalıların bu sözleşme kapsamında dava dışı asıl borçlu şirkete kullandırılan kredi nedeniyle davacı bankaya borçlarının bulunup bulunmadığı, borcun muaccel olup olmadığı, davacı banka tarafından istenen faizin ve uygulanan faiz oranının sözleşme ve yasaya uygun olup olmadığı, davalılar yönünden takip ve dava yasağının söz konusu olup olmadığı, davalıların itirazlarında haklı olup olmadıkları, davalıların davacı bankaya İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası kapsamında borçlarının bulunup bulunmadığı, varsa icra takip tarihi itibariyle davalıların ayrı ayrı borç miktarlarının ne olduğu, borca itirazlarında haklı olup olmadıkları” konularındadır.
Mahkememizce dava dosyası ile davacı bankaya ait kayıt ve belgeler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bankacı bilirkişi … hazırlayıp sunduğu … tarihli raporunda özetle; davacı banka ile dava dışı … Plas. Geri Dön. Hurda İmal. İth. İhrc. San ve Tic. A.Ş. arasında … düzenleme tarihli 5.000.000,00 TL limitli, … düzenleme tarihli 3.000.000,00 TL limitli ve … düzenleme tarihli 5.000.000,00 TL limitli ve … düzenleme tarihli 10.000.000,00 TL limitli genel kredi ve teminat sözleşmelerinin imzalandığını; davalı …’ın sözleşmelerin tamamını, davalı şirketin ise …, … ve … tarihli sözleşmeleri müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıklarını, davalı …’ın kefalet limitinin 23.000.000,00 TL, davalı
şirketin kefalet limitinin ise 18.000.000,00 TL olarak belirlendiğini, kefalet tarihi, türü ve limitinin el yazısı ile yazıldığını, sözleşme öncesi bilgi formu ile davalıların sözleşme hükümleri ile ilgili olarak bilgilendirildiklerini, sözleşmeye dayalı olarak dava dışı asıl borçlu şirkete taksitli ticari krediler ile BCH kredileri ve KMH’den krediler kullandırıldığını, ödemelerde aksama olması üzerine davacı bankanın kredi hesaplarını kat ederek davalı borçlulara ihtarname gönderdiğini, davalıların temerrüde düştüklerini, ihtara rağmen ödeme yapılmaması üzerine davalılar aleyhinde İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasında takip başlatıldığını, dava dışı asıl borçlu tarafından İzmir …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında konkordato istekli olarak açılan davada şirkete … tarihinden başlamak üzere 3 ay geçici mühlet kararı ile … tarihinden itibaren de 1 yıl süreyle kesin mühlet kararı verildiğini, kesin mühlet kararına davacı bankanın müdahil olarak katıldığını ve isteğin reddine karar verilmesinin istediğini, konkordato davasında davalılar (…, … Organizasyon Dekorasyon Teks. Gıda Hed. Tem. Oto. İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti.) yönünden herhangi bir tedbir kararının bulunmadığını, konkordatoya muvafakat etmeyen alacaklının borçtan birlikte sorumlu olanlara karşı haklarına ilişkin hukuki değerlendirmenin mahkemeye ait olduğunu; 16/02/2021 takip tarihi itibariyle 3.807.942,85 TL ticari krediler asıl alacağı, 110.706,99 TL KMH ve kredi kartı asıl alacağı toplamı, 3.918.649,84 TL asıl alacak toplamı, 75.770,02 TL işlemiş akdi/ temerrüt faizi, 3.788,50 TL faizin % 5 gider vergisi olmak üzere krediler toplamı 3.998.208,36 TL ve ayrıca 2.794,35 TL ihtar gideri olmak üzere genel toplam 4.001.002,71 TL banka alacağından davalıların tahsilinde tekerrür olmamak kaydıyla müteselsil kefil sıfatıyla sorumlu olduklarını, davacı bankanın takip tarihinden itibaren 3.807.942,85 TL asıl alacağa sözleşme hükümleri doğrultusunda yıllık %46,80 oranında, 110.706,99 TL asıl alacağa 5464 sayılı Kanun’un 26.3 maddesi gereği TCMB Tebliğleri ile takip tarihinde geçerli % 26.28 olarak belirlenmesine karşın davacı bankanın isteği ile bağlı kalınan % 25,08 oranında temerrüt faizi ve faizin % 5 gider vergisini uygulama ve isteme yetkisinin bulunduğunu bildirmiştir.
Bilirkişi itirazlar üzerine düzenlediği … tarihli ek raporunda özetle; dava dışı asıl borçlu şirketin raporda “…” şeklindeki kısaltılmış şeklinin “…” olarak yazılmasının rapora bir eksiklik getirmediğini, davalı …’ın … tarihli 5.000.000,00 TL limitli genel kredi ve teminat sözleşmesinin 10.9 kefalet hükümlerinin bulunduğu 40. sayfasında, rehinle ilgili 46. sayfasında kefalet imzasının bulunduğunu, sözleşme öncesi alınan bilgilendirme formunu da imzaladığını, davalı şirketin … tarihli 5.000.000,00 TL limitli sözleşmenin 61. sayfasında müteselsil kefil sıfatıyla imzasının bulunduğunu, 29/04/2019 tarihli sözleşmenin davacı banka vekilinin 24/01/2022 tarihli dilekçesi ekinde dosyaya sunulduğunu, mahkeme görevlendirmesi çerçevesinde her bir davalının ne miktar borçlu olduğu yönünde inceleme yapılarak kök raporun düzenlendiğini, banka kayıtlarının detaylı incelendiğini, kat ihtarına davalıların itirazının bulunmadığını, kök raporda yapılan tespit ve değerlendirmelerde değişikliği gerektirecek bir durumun söz konusu olmadığını bildirmiştir.
Davalılar vekili; … tarihli sözleşmede 42. sayfasında kefalet bölümünün bulunduğunu, bu bölümün boş olduğunu, imza, tutar vs’nin yazılı olmadığını, 36. sayfasına göre müvekkilinin taşınmaz rehin ettirdiğinin sabit olduğunu, bilirkişinin belirttiği 40 ve 46. sayfalardaki … imzasının taşınmaz rehniyle ilgili olduğunu, müteselsil kefalet olmadığını belirtmiştir.
Davalılar vekilinin cevap dilekçesinde “davalıların kefil olarak sözleşmeyi imzaladıklarını” bildirmiş ve kabul etmiş olması karşısında ek rapora itiraz dilekçesinde ileri sürdüğü sözleşmedeki imzaya ilişkin itirazına mahkememizce değer verilmemiştir.
İİK’nın 303/1. maddesinde; “Konkordatoya muvafakat etmeyen alacaklı borçtan birlikte sorumlu olanlara karşı bütün haklarını muhafaza eder” düzenlemesine yer verilmiştir. Davacı banka vekili müdahil olarak katıldığı konkordato istemli davanın … tarihli duruşmasında “davanın reddine karar verilmesini” istemiştir.
Genel kredi sözleşmesine kefil olan davalılar hakkında İzmir …. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilmiş bir tedbir kararı bulunmadığından ve niteliği gereği müteselsil kefiller konkordato mühletinden yararlanamayacağından, buna ilişkin davalı savunmaları da haklı bulunmamıştır.
6098 sayılı TBK’nın 583. maddesi gereğince kefalet sözleşmesinin geçerli olabilmesi için; kefilin, sorumlu olduğu azami miktarı, kefalet tarihini ve müteselsil kefil olması durumunda, bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girdiğini kefalet sözleşmesinde kendi el yazısı ile belirtmesi şarttır. Bu hususlar zorunlu şekil şartlarıdır.
Somut olayda; davacı banka ile dava dışı asıl borçlu arasında düzenlenen genel kredi sözleşmesini müşterek borçlu mütesslil kefil sıfatıyla imzalayan davalıların kendi el yazılarıyla kefalet türünü, limitini ve tarihini yazmış olmaları sebebiyle kefaletlerinin 6098 sayılı TBK’nın 583. maddesine uygun ve geçerli olduğu kabul edilmiştir. Bu durumda müşterek borçlu müteselsil kefil durumundaki davalılar kefalet limiti doğrultusunda kendi temerrütlerinin hukuki sonuçlarından sorumlu olacaklardır.
Genel kredi sözleşmeleri, nitelikleri itibariyle kredi işleminin temelini oluşturan ve kredi vereni öngörülen tutara kadar nakdi, ayni veya sorumluluk kredisi açmak, kullandırmak ve vadeye kadar geri ödeme isteğinde bulunmamak yükümlülüğü altına sokan sözleşmelerdir. Bu sözleşmeler nedeniyle doğacak olan uyuşmazlıklarda alacaklı bankanın, kredi alacağı için hesabın işlediği süreçte hesabın kat edilerek hesap kat ihtarnamenin usulüne uygun olarak tebliğ edildiği tarihe kadar olan dönem için 6102 sayılı TTK’nın 8. maddesi ve sözleşme hükümleri gereğince belirlenecek faizin fer’ileri ile birlikte tahsilini istemesi mümkündür. Burada istenebilecek faiz “akdi faiz” olarak nitelendirilen faizdir. Hesap kat edildikten ve bu durum usulüne uygun olarak borçluya bildirildikten sonra ise temerrüt faizi işlemeye başlayacaktır. Bu durumda yapılacak iş; hesap kat tarihi ile banka alacağının belirlenmesi, kat tarihi ile temerrüt tarihi arasında bu alacağa akdi faiz uygulanması, bulunan akdi faizin ana paraya eklenmesiyle bulunan toplam alacağa da temerrüt tarihinden takip tarihine kadar olan dönemde temerrüt faizi işletilerek takip tarihi itibariyle bankanın toplam alacağının belirlenmesidir.
Bilirkişinin, davacı banka alacağının belirlenmesi için yaptığı hesaplama yasaya ve sözleşme hükümlerine uygun olduğundan, düzenlediği bilirkişi kök ve ek raporu açıklayıcı, denetime ve hüküm kurmaya elverişli bulunmuştur.
Toplanan ve sunulan deliller, genel kredi sözleşmesi, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya içeriğine göre; davacı banka ile dava dışı … Plas. Geri Dön. Hurda İmal. İth. İhrc. San ve Tic. A.Ş. arasında … düzenleme tarihli 5.000.000,00 TL limitli; … düzenleme tarihli 3.000.000,00 TL limitli; … düzenleme tarihli 5.000.000,00 TL limitli ve …düzenleme tarihli 10.000.000,00 TL limitli genel kredi ve teminat sözleşmelerinin imzalandığı; davalılardan …’ın sözleşmelerin tamamını, diğer davalının ise …, … ve … tarihli sözleşmeleri “müteselsil kefil” sıfatıyla imzaladıkları, davalı …’ın kefalet limitinin 23.000.000,00 TL olduğu, davalı şirketin kefalet limitinin ise 18.000.000,00 TL olduğu, genel kredi sözleşmelerinde davalıların el yazısı ile kefaletin türünün, tarihinin ve limitinin yazılı olması nedeniyle kefaletlerinin 6098 sayılı TBK’nın 583. maddesine uygun ve geçerli bir kefalet olduğu ve davalıların sorumluluğunu doğurduğu, davalıların kefaletinin sona erdiğine ilişkin bir savunma olmadığı gibi bir bildirimin de bulunmadığı, tarafların özgür iradeleri ile düzenlenen sözleşmenin 11. maddesine göre müşterinin, banka tarafından kredilere uygulanan en yüksek faiz oranına bu oranın % 30’unun eklenmesi suretiyle bulunacak oran üzerinden temerrüt faizinin, gider vergisinin ve fon kesintisinin uygulanmasını ve bu tutarları ödeyeceğini kabul ve taahhüt ettiği, bu maddeye göre davacı bankanın en yüksek cari kredi faiz oranı yıllık % 36 olup, akdi faiz oranına % 30 eklenmesiyle bulunan yıllık % 46.80 faiz oranını uygulayabileceği, dolayısıyla davacı bankanın faiz isteğinin ve uyguladığı temerrüt faizinin genel kredi sözleşmesinin 11. maddesine ve akdi ve temerrüt faizi oranlarının TCMB tebliğlerine uygun olduğu, BSMV yönünden ise gider vergisi mükellefi olan davacı bankanın bu vergiyi vasıtalı bir vergi olması nedeniyle ve sözleşme hükmü gereği yansıtma yetkisinin olduğu, sözleşmelere dayalı olarak dava dışı asıl borçlu şirkete taksitli ticari krediler ile BCH kredileri ve KMH’den krediler kullandırıldığı, ödeme yapılmaması üzerine kredi hesaplarının … tarihinde kat edildiği, benimsenen bilirkişi raporuna göre davalıların, davacı bankaya icra takip tarihi itibari ile 3.807.942,85 TL’si ticari krediler asıl alacağı, 110.706,99 TL’si KMH ve kredi kartı asıl alacağı, 75.770,02 TL işlemiş akdi/temerrüt faizi, 3.788,50 TL’si BSMV olmak üzere toplam 3.998.208,36 TL ve ayrıca 2.794,35 TL ihtar gideri olmak üzere genel toplam 4.001.002,71 TL borcunun bulunduğu, davalıların bu miktar borca itirazlarında haksız oldukları anlaşıldığından, haklı görülen davanın kabulüne karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Alacak likit olduğundan davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
HÜKÜM ; Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1-Davanın KABULÜNE;
İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasında davalıların 3.807.942,85 TL’si ticari krediler asıl alacağı, 110.706,99 TL’si KMH ve kredi kartı asıl alacağı, 75.770,02 TL’si işlemiş akdi/temerrüt faizi, 3.788,50 TL’si BSMV ve 2.794,35 TL’si masraf olmak üzere (konkordato dosyasında) tahsilinde tekerrür olmamak kaydı ile toplam 4.001.002,71 TL borca itirazlarının iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına,
2-Davacı bankanın takip tarihinden itibaren 3.807.942,85 TL asıl alacağa yıllık % 46,80 oranında, 110.706,99 TL asıl alacağa % 25,08 oranında temerrüt faizi ve faizin % 5 gider vergisini uygulama ve isteme yetkisinin bulunduğuna,
3-Hükmolunan 4.001.002,71 TL’nin % 20’si oranında icra inkar tazminatının davalılardan alınarak, davacıya verilmesine,
4-Harçlar Kanunu’na göre alınması gereken 273.308,50 TL nispi ilam harcından, peşin alınan 48.322,12 TL harcın düşülmesi ile kalan 224.986,38 TL karar ve ilam harcının davalılardan alınarak, Hazine’ye gelir kaydına,
5-Dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesi uyarınca tarafların anlaşamamaları nedeniyle Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davada haksız çıkan davalılardan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
6-Davacının yatırmış olduğu 59,30 TL başvurma harcı ve 48.322,12 TL peşin harç toplamı olan 48.381,42 TL’nin davalılardan alınarak, davacıya verilmesine,
7-Davacının yapmış olduğu 92,50 TL’si tebligat-posta gideri ve 600,00 TL’si bilirkişi ücreti gideri olmak üzere toplam 692,50 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak, davacıya verilmesine,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 268.020,05 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak, davacıya verilmesine,
9-Davacı tarafça yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair; davacı vekilinin ve davalılar vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. …

Başkan …
E-imza
Üye …
E-imza
Üye …
E-imza
Katip …
E-imza