Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/213 E. 2021/438 K. 26.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/213 ESAS
KARAR NO : 2021/438 KARAR

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/03/2021
KARAR TARİHİ : 26/05/2021

Yukarıda Açık kimliği yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; Davalı …, müvekkili şirket …nde hissedar iken, davalı …’nin şirketteki hisselerini devretmek istemesi üzerine taraflar aralarında anlaştıklarını ve davalı hisselerini müvekkiline devrettiğini, devredilen hisselerin karşılığı olarak taraflar arasında imzalanan hisse devir sözleşmesi gereğince kararlaştırılan 140.000 TL müvekkili tarafından davalı tarafa ödendiğini, şirketin bankalara olan kredi borçları için verilmiş kefaletlerin karşılığı olarak, müvekkili tarafından, davalıya tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla ve teminat olarak, devir karşılığı olan bedellerden daha yüksek miktarda; 25.03.2021 tarihli 13.765,00 TL bedelli, 25.04.2021 tarihli 13.765,00 TL bedelli, 25.05.2021 tarihli 13.765,00 TL bedelli, 25.06.2021 tarihli 13.765,00 TL bedelli, 25.07.2021 tarihli 13.765,00 TL bedelli, 25.08.2021 tarihli 13.765,00 TL bedelli, 25.09.2021 tarihli 13.765,00 TL bedelli, 25.10.2021 tarihli 13.765,00 TL bedelli, 25.11.2021 tarihli 13.765,00 TL bedelli, 25.12.2021 tarihli 13.765,00 TL bedelli, 22.01.2022 tarihli 17.550,00 TL bedelli senetler düzenlenmiş ve davalıya teslim edildiğini, müvekkilinin teminat senetlerini davalıya teslim ettikten sonra geçen süreçte bankalarla görüşmelerini sürdürerek kefaletleri kaldırmaya çalıştığını ancak sorunu uzun süre çözemediğini, nihayetinde kefaletleri kaldırabilen müvekkilinin, davalıdan teminat senetlerini iade etmesini istediğini, ancak davalı tarafça senetlerin iade edilmediğini, müvekkilinin defalarca şifahen senetlerin iade edilmesini talep etmesine rağmen hiçbir sonuç alamadığını, bunun üzerine müvekkili adına davalıya İzmir …. Noterliğinin 12.03.2021 Tarihli ihtarnamesi gönderildiğini, ihtarname ile teminat senetlerinin ivedilikle iade edilmesi talep edilse de senetlerin iade edilmediğini, bu durum da davalının kötü niyetli olduğunu ve müvekkilin icra tehlikesine maruz kalabileceğini ortaya koyduğunu, davalı tarafça bu senetlerin iade edilmemesinin açıkça kötü niyet göstergesi olup yakın zamanda senetlerin icraya konulabileceğinin de sinyalini verdiğini, bu nedenle vadesi çok yakın olan senetlerin icra yoluyla tahsiline engel olacak mahihyette takdir edilecek teminat karşılığında İİK 72 maddesi uyarınca senetlerin icra takibine konu edilmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ettiklerini, bu nedenlerle öncelikle ihtiyati tedbir taleplerinin kabulü ile taraflarınca aynı konuda İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında dava açıldığından işbu dosyanın bahsi geçen dosya ile birleştirilmesine, dava konusu senetlerle ile ilgili olarak müvekkil şirketin davalıya borçlu olmadığının tespitine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP: Davalı vekili davaya cevap vermemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
6100 sy HMK’nun 307. maddesi uyarınca “Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.”
309. maddenin 1. ve 2. fıkraları uyarınca “Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır.
Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir.”
310. maddesi uyarınca “Feragat ve kabul, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir. “
311. maddesi uyarınca “Feragat ve kabul, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur.”
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı vekili her ne kadar senet bilgileri davalı tarafından paylaşılmadığından sehven sözleşmede yer almayan senetler yönünden dava açtıklarını, dava açılmasına davalının sebebiyet verdiğini, bu nedenle aleyhlerine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesini talep etmiş olsa da, davacının tacir olduğu, davalıya kambiyo senedini teslim ederken kendisine senedin bir örneğini almadığı, (aynı zamanda tacir olarak kayıtlarında bulundurmak sorunda olduğu), basiretli bir tacir gibi davranmadığı, zira davalının kendi aleyhine açılacak dava için davalıya davaya konu edilecek senet bilgilerini veme yükümlülüğünün bulunmadığı kanaatine varılmış davalı lehine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmetmek gerekmiştir.
Davacı vekilinin 24/05/2021 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiğini, davalı vekilinin de 28/05/2021 tarihli dilekçesi ile haksız ve kötüniyetli olarak dava açan davacının toplam senet tutarının %20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesine, dava masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettiğini bildirir dilekçe sunduğu, feragatin davaya tek taraflı olarak son veren taraf işlemi olduğu, feragat beyanının ön inceleme tutanağının imzalanmasından önce mahkememize sunulduğu, davacı vekilinin vekaletnamesinde feragat yetkisinin bulunduğu anlaşılmakla davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3-Harçlar Kanunu’nun 22. maddesine göre davadan feragat ön inceleme duruşmasından önce gerçekleştiğinden, karar tarihindeki maktu ve karar ilam harcının 1/3’ü oranına isabet eden ve bu orana isabet edip alınması gereken harç 19,77-TL olduğundan, peşin alınan 2.650,43-TL harçtan alınması gereken harcın düşülerek fazladan alınan 2.630,77-TL harcın isteği halinde davacı tarafa iadesine,
4-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca davalı yararına takdir olunan 2.040,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yatırılan gider avansından kullanılmayarak artan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair; tarafların yokluklarında, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.26/05/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır