Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/188 E. 2022/330 K. 07.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/188
KARAR NO : 2022/330

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 16/03/2021
KARAR TARİHİ : 07/04/2022

Mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 31/07/2018 tarihinde sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı otomobili ile … ilçesinden … ili istikametine seyir ettiği sırada D-300/10 devlet karayolu 03+100 metre civarına geldiğinde direksiyon hakimiyetini kaybederek karşı şeritte … … ilçesine seyreden … plakalı çekici ve buna bağlı … plakalı yarı römork ile karşılıklı çarpışması sonucu ölümlü trafik kazası meydana geldiği, bu kazada müvekkilin desteği oğlu … hayatını kaybettiği, dava belirsiz alacak davası olup, davanın gerçek değeri belirli olduğunda eksik harcın ikmal edileceği, müvekkilin destekten yoksun kalması nedeni ile dava açmak zorunluluğu hâsıl olduğu, söz konusu kazanın … Ağır Ceza Mahkemesinin …/… esas sayılı dosyasında yargılama yapılmış ve …/… kararı ile karar verildiği, ayrıca … Cumhuriyet Başsavcılığının …/… numaralı soruşturma dosyasında soruşturması yürütüldüğü,(Mahkeme ve soruşturma dosyasının celbi talebimiz vardır.), müvekkilinin oğlu … kaldırıldığı … Devlet Hastanesinde hayatını kaybettiği, … plaka sayılı aracın davalı … Sigorta A.Ş.’nde kaza tarihini kapsar ZMMS poliçeleri olduğu, bu sebeple dava, … Sigorta A.Ş.’ne yöneltildiği, mahkememizce de takdir olunacağı üzere; müvekkilin davalıdan istemiş olduğu tazminat, destekten yoksun kalma tazminatıdır ve ölen kişinin ardında bakmakla yükümlü olduğu kişilerin bu bakımdan yoksun kalmaları nedeni ile 2918 sayılı KTK, Borçlar Kanunu, TCK., Trafik Sigortası Genel Şartları, 6100 sayılı Hukuk Yargılama Yasası 107.maddesi ile diğer ilgili maddeleri gereğince davalı sigorta şirketine dava açtıklarıü, Yargıtay HGK 2012/17-215 E. 2012/413 “(Davacıların ölenin salt mirasçısı sıfatıyla değil, destekten yoksun kalan üçüncü kişi sıfatıyla dava açtıkları, ölüm nedeniyle doğrudan davacılar üzerinde doğan destekten yoksunluk zararının oluşumundaki kusurun davacılara yansıtılamayacağı; dolayısıyla kusurlu araç şoförünün ve onun eylemlerinden sorumlu olan işletenin kusurunun, araç şoförünün desteğinden yoksun kalan davacıları etkilemeyeceği; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’na göre, aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı davalı sigorta şirketi, işletenin üçüncü kişilere verdiği zararları teminat altına aldığına ve olayda sürücü kusurlu, destekten yoksun kalan davacılar da zarar gören üçüncü kişi konumunda bulunduklarına göre, davalı sigorta şirketinin zarardan sorumlu olduğu ve davacıların davalı sigorta şirketinden destekten yoksun kalma tazminatı isteyebilecekleri oybirliğiyle kabul edilmiştir.”
14/04/2016 tarihinde kabul edilen 6704 sayılı yasanın MADDE 5- 2918 sayılı Kanunun 97 nci maddesi aşağıdaki şekilde değiştirildiği,“MADDE 97- Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerektiği, sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir.” Gereğince davalı … Sigorta A.Ş.’ne 02/10/2018 tarihinde yazılı başvuruda bulunulduğu, yapılan başvuruya istinaden davalı sigorta şirketi … Sigorta A.Ş. 15 günlük yasal süre içerisinde cevap vermiş olup verilen cevap talebimizi karşılamamakta olduğu, bu nedenle yazılı başvuru şartını yerine getiren müvekkil adına davayı açma gereği hasıl olduğu, bu nedenle 30/12/2020 tarihinde hukuk uyuşmazlıklarında dava şartı arabuluculuğa başvurulmuş, 10/02/2021 tarihinde gerçekleştirilen toplantı neticesinde … Sigorta A.Ş. ile görüşmeler olumsuz sonuçlanmış ve anlaşma sağlanamadığı, İzmir Arabuluculuk Bürosu’nun …/… büro dosya numarası …/… arabuluculuk numaralı tutanaklar yer aldığı, (Arabuluculuk tutanağı taraflarca e-imzalı olarak tanzim edilmiş olup e-imzalı arabuluculuk son tutanağı dava dilekçesi ekinde mevcuttur.)
Tüm bu sebeplerle yazılı başvuru şartını ve arabuluculuk dava şartını yerine getiren davacı müvekkil adına davayı açma gereği hasıl olduğunu belirtmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Karayolları Trafik Kanunun 97. Maddesi ile dava yoluna başvurmadan önce sigorta şirketine başvuru yapmak dava şartı olarak düzenlenmiş olup, başvuru dilekçesi ekinde bulunması gereken evraklar Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları’nın ekinde Ölüm
• Kaza Raporu, varsa Bilirkişi Raporu, keşif zaptı veya mahkeme kararı,
• Veraset ilamı,
• Ölüm belgesi ve ölü muayene otopsi raporu,
• Anne ve baba bilgisini de gösterir güncel vukuatlı nüfus kayıt örneği,
• Ölen kişiye ait kaza tarihi itibarıyla son gelir durum belgesi,
• Hak sahibine ait banka hesap bilgileri (banka – şube adı, Iban numarası)
Sigorta şirketine yapılan başvuruya tazminatı değerlendirmeye yeterli belgelerinde eklenmesi gerektiği, kabul anlamına gelmemekle ölen kişiye ait kaza tarihi itibariyle ölüm belgesi, son gelir durum belgesi, SGK hizmet dökümü eklenmeden hesaplama yapılması ve destek payı tespit edilmesi mümkün olmadığı, müvekkil şirkete eksik evrakla başvurulmuş olmasına karşın, bu husustaki eksiklikler giderilmeden dava açıldığı, eksik evrakla yapılmış olan başvuru da usulüne uygun bir başvuru değildir ve yok hükmünde olduğu, bu nedenle Karayolları Trafik Kanunu’nun 97. Maddesi uyarınca usulüne uygun yapılmış bir başvuru olmadığından dava şartı yokluğundan davanın usulden reddi gerektiği, davacının davasının usulüne uygun başvuru olmadığından reddine Mahkemeniz aksi kanaatte ise bu eksikliğin giderilmesi için davacıya kesin süre verilip bu eksikliğin giderilmesinin talep edilmesine, aksi halde davanın usulden red olacağının ihtarına karar verilmesini talep ettiği, ayrıca, izah ettikleri üzere davanın açılmasına sebebiyet vermeyen müvekkil aleyhine yargılama giderine ve vekalet ücretine hükmedilmemesini talep etmiştir.
Dava; HMK. 107 uyarınca belirsiz alacak davası olarak davacının desteği olan oğlu …’ın trafik kazası nedeniyle ölümünden dolayı destekten yoksun kaldığı için, destek yoksun kalma tazminatı’nın kazaya neden olan aracın ZMM sigortalısından tahsiline yönelik açılmış, ölüm nedeni ile destekten yoksun kalma tazminatı’dır.
… Ağır Ceza Mahkemesi’nin …/… esas sayılı dosyası getirtilmiş, …/… karar ile sanık … hakkında taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma suçundan 5237 sayılı TCK.’nın 85/2 maddesi gereğince cezalandırılması isteği ile kamu davasına, sanığın taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma suçunu işlediği fakat ölen kişilerin sanığın torunu ve eşi olduğu, sanığın dosya kapsamına göre meydana gelen olay nedeniyle acı ve elem duyduğu, TCK. 22/6 maddesi göre meydana gelen bu olay nedeniyle sanığın münhasıran kişisel ve ailevi durumu bakımından bir cezanın hükmedilmesini gereksiz kılacak derecede mağdur olmasına yol açtığı anlaşıldığından, sanığa TCK.’nın 22/6 maddesi delaletiyle CMK.’nın 223/4-b maddeleri gereğince ceza verilmesine yer olmadığına dair 30/10/2019 tarihinde verilen kararın istinaf edilmeden 29/11/2019 tarihinde kesinleştiği anlaşılmış ve ilgili karar ve kesinleşme şerhli ilam dosya içinde hazır edilmiş, nüfus aile kayıt tablosu dosya içinde hazır edilmiş, sürücü … yönetimindeki … plakalı otomobille yapılan trafik kazasında sürücünün yeterince dikkatli ve tedbirli davranmadığı, yol, trafik durumuna göre hızını ayarlamadan seyrini sürdürdüğü, direksiyon hakimiyetini kaybederek orta refüj üzerinden karşı yol bölümüne geçerek trafik kazasının meydana gelmesine neden olduğu ve 2918 sayılı kara yolları trafik kanunun 52/1-b maddesini ve 47/1-c maddesini ihlal ettiği başka kişi ve kişilerin trafik kuralı ihlalinde bulunmadıkları alınan bilirkişi kusur raporunda belirlenmiş olup 31/07/2018 tarihli trafik kazası’nda hayatını kaybeden …’ın annesi olan davacı

…’ın davalı sigorta şirketi tarafından 24/01/2019 tarihinde dava dışı baba … ve anne …’a yapılan ödemeler düşüldükten sonra bakiye 260.689,06 TL limit kaldığı, Yargıtay İçtihatlarına göre hesaplanan tazminat hesabı’nın TRH-2010 yaşam tablosu ile %10 arttırım ve %10 İskonto oranı hesaplanarak 205.588,04 TL destekten yoksun kalma bakiye tazminatı’nın bulunduğu anlaşılmış ve bu miktarda sigorta poliçesi kapsamında kalmakla, davanın 205.588,04 TL’nin sigorta poliçesi ile sınırlı olmak üzere sigorta şirketinin temerrüde düştüğü 07/12/2020 tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan davacıya verilmesine dair mahkememizdeki vicdani kanıyı yansıtan aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM ; Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1-Davanın KABULÜ İLE;
205.588,04 TL nin (sigorta poliçesi ile sınırlı olmak üzere) sigorta şirketinin temerrüde düştüğü 07/12/2020 tarihinden itibaren, yasal faizi ile davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu’na göre alınması gereken 14.043,72 – TL nispi ilam harcından, peşin alınan 59,30 TL harç ile, 3.509,22 TL tamamlama harcının toplamı olan 3.568,52‬ TL nin düşülmesi ile kalan 10.475,2‬0 ‬TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak, Hazineye gelir kaydına,
3-Davacının yatırmış olduğu 59,30 TL başvurma harcı, 59,30 TL peşin harç, 3.509,22 TL tamamlama harcı, 8,50 TL vekalet suret harcı toplamı olan 3.636,32‬‬’nin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
4-Dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sy Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesi uyarınca tarafların anlaşamamaları nedeniyle Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davada haksız çıkan davalıdan alınarak HAZİNE’ye gelir kaydına,
5-Davacının yapmış olduğu 95,20 TL’si tebligat-posta gideri ve 1.500,00 TL’si bilirkişi ücreti gideri olmak üzere toplam 1.595,20 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 22.841,16 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafça yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
8-Davalı taraf yargılama gideri yapmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın taraflara tebliğinden itibaren 6100 sayılı yasanın 345. Maddesi uyarınca 2 haftalık kesin süresi içerisinde Bölge İstinaf Mahkemesine başvuru yolunun açık olduğu açıkça okunup usulünce anlatıldı.07/04/2022

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza