Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/15 E. 2021/309 K. 30.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/15
KARAR NO : 2021/309

DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/01/2021
KARAR TARİHİ : 30/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı taraf vekili duruşmada tekrar ettiği dava dilekçesi ile özetle; İzmir … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasında davalılardan … A.Ş.’nin alacaklı, diğer davalı … A.Ş. ‘nin ise borçlu konumunda olduğunu, söz konusu icra dosyasından davacı şirkete dosya alacaklısının talebi ile İİK.89.maddeye göre 1.ve 2. haciz ihbarnameleri tebliğ edildiğini, söz konusu tebligatların şirketin tebligatı kabule yetkisi olmayan çalışanına tebliğ edilmesi nedeniyle gerekli itirazların yapılamadığını ve neticede 3. haciz ihbarnamesinin de kesinleşerek müvekkili şirketin malvarlıklarının haczedildiğini, davacı şirketin icra dosyasında alacaklı olan davalı … A.Ş.ile hiçbir ticari, hukuki bağının ve alışverişinin olmadığını, dolayısıyla davacı şirketin icra dosyasında alacaklı olan Davalı … A.Ş.’ye hiçbir borcunun bulunmadığını, bu hususun tacir olan tarafların ticari defterleri ve mali bilançoları incelendiğinde ortaya çıkacağını, müvekkili şirketin … Büyükşehir Belediyesine bağlı iştirak şirketi olup bu yönüyle kamu hizmeti görmekte olduğundan icra dosyasından konulan haciz nedeniyle kamusal hizmetlerin aksadığını, kamu hizmetine hasredilen malvarlıklarının haczedildiğini, her ne kadar dava konusu icra dosyasından tebliğ edilen 3. haciz ihbarnamesinin öğrenme tarihi olan 19.02.2020 tarihi itibarıyla 15 gün içinde İzmir … Asliye Hukuk Mahkemesinin … E. dosyasında İİK.m.89/3’e göre dava açılmış ise de, davalılara hiçbir borcu bulunmayan davacı şirketin borçlu bulunmadığının kesin olarak tespiti bakımından İİK.m.72’ye göre işbu davayı açma zorunluluğu doğduğunu, müvekkili şirkete tebliğ edilen haciz ihbarnamelerinin tebligat parçalarının adı geçen dosyada ve icra dosyasında mevcut olduğunu, aralarında hukuki irtibat bulunan İzmir … Asliye Hukuk Mahkemesinin … E. dosyası ile işbu dosyanın birleştirilmesini talep ettiklerini, icra dosyasında dosya borcunun tamamının bloke edilmiş olduğunu mahkemece takdir edilecek teminat mukabilinde müvekkili şirket bakımından dava sonuna kadar takibin durdurulmasına ya da icra dosyasına yatan paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ettiklerini, aksi durumda dosya alacaklısından dava konusu bedelin istirdatı ve zararın telafisinin mümkün görünmediğini, dava konusu hukuki uyuşmazlığa ilişkin arabulucuya başvurulduğunu anlaşma sağlanamadığını, açıklanan nedenlerden ötürü öncelikle doğması muhtemel zararların önlenmesi bakımından İzmir …. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasında mahkemece takdir olunacak teminat mukabilinde davacı şirket yönünden takibin durdurulması ya da icra dosyasına yatan paranın alacaklıya ödenmemesi şeklinde ihtiyati tedbir kararı verilmesini, aralarında hukuki irtibat bulunan İzmir … Asliye Hukuk Mahkemesinin … E. dosyası ile işbu dosyanın birleştirilmesini ve neticede davacı şirketin söz konusu icra dosyasına ve tüm davalı şirketlere hiçbir borcunun bulunmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı taraf vekili duruşmada tekrar ettiği cevap dilekçesi ile özetle; Davacının İzmir …. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasında İ.İ.K 89 MD. borçlusu konumunda olduğunu, davacının kendisine gönderilen 89/1, 89/2 ve 89/3 Haciz ihbarnamelerine süresi içerisinde itiraz etmediğini ve yine süresi içerisinde dava açmadığını, süresi içerisinde dava açamayan davacının, icra takibine gecikmiş itirazda bulunmak için İzmir … İcra Hukuk Mahkemesinin .. E sayılı dosyasını ikame ettiğini, ancak o dosyada da yine kendilerinin süresi içerisinde gelen bildirime itiraz etmediğine dair hüküm kurulduğunu ve davanın taraflarınca kazanıldığını, davacının taraflarına şahsi olarak bir borcunun bulunmadığını, bu bağlamda da borçsuzluğunun tespitini istediğini, ancak davacının İzmir …. İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasında İ.İ.K 89 md. borçlusu durumunda olduğunu, davacının tarafları ile şahsi olarak bir alacak verecek durumunun, ticari ilişkisinin zaten olmadığını, davacının haciz ihbarnamelerine göre borçlu konumuna düştüğünü, bu hususta İ.İ.K 89 borçlusunun İ.İ.K md 72’ye göre menfi tespit isteme hakkının bulunmadığını, İ.İ.K 72 kapsamında menfi tespit davası açma hakkının yalnızca takip borçlusuna verildiğini, takip borçlusu olmayan davacının bu sebeple dava açma hakkının bulunmadığını, davanın usulen direkt olarak reddedilmesi gerektiğini, açıklanan gerekçeler ve Sayın Mahkemenin re’sen takdir edeceği hususlar doğrultusunda süreci uzatmaya yönelik kötüniyetle açılan davanın usulden reddine, her türlü yargılama ve vekalet ücreti ile %20 den aşağı olmamak kaydıyla kötüniyet tazminatının da davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
İcra Dosyası: İzmir …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında davalı … Pazarlama ve Ticaret A.Ş tarafından borçlu … … San. ve Tic. Ltd. Şti. aleyhine İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. … K. sayılı 04/07/2018 karar tarihli ilamından kaynaklanan icra takibi başlatıldığı ve dosyada haciz ihbarnameleri bulunduğu anlaşılmıştır.
İzmir … İcra Hukuk Mahkemesi dosyasında ; Davacı … İnş. Tur. San. ve Tic. AŞ tarafından davalılar … Pazarlama ve Ticaret A.Ş ve … … San. ve Tic. Ltd. Şti. aleyhine usulsüz tebligat şikayeti yapılmış olup, şikayetin süre yönünden reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Dava : İİK’nun 72. Maddesi uyarınca icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır.
Davalı … İşl. San. ve Tic. Ltd.Şti aleyhine açılan dava tefrik edilmiştir.
Davacı vekili, davalı … Paz. ve Tic. A.Ş.’nin diğer davalı şirket hakkında icra takibi yaptığını ve kendisine İİK 89. maddesi uyarınca haciz ihbarları gönderdiğini, bu ihbarlara tebliğ usulsüzleri nedeniyle süreninde itiraz edilmediğini, İzmir … Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında İİK’nun 89/3. Fıkrasına dayanılarak menfi tespit davası açtıklarını, eldeki bu davayı ise İİK’nun 72. Maddesi uyarınca davalı takip borçlusu şirkete borçlu olmadıklarının tespiti için açtıklarını iddia etmiş, davalı … Paz. ve Tic. A.Ş.’nin vekili savunmasında, davacının takip borçlusu sıfatını haiz olmadığından İİK’nun 72. Maddesi uyarınca bu davayı açamayacağını savunarak davanın reddini istemiştir.
Davacı tarafından İİK 89. maddesine dayalı olarak, İzmir … Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında dava açıldığından eldeki davanın İİK’nun 72. Maddesine dayalı olarak açılan menfi tespit davası olduğu kabul edilmiş ve hukuki değerlendirme de buna göre yapılmıştır.
İİK’nun 72. maddesinde düzenlenen menfi tespit davası, takip borçlusunun takip alacaklısına karşı açacağı bir dava türüdür. İİK 89/3 maddesi gereğince, 3. haciz ihbarnamesinin tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde menfi tespit davası açılmaması halinde borcun ödenmesi yasal bir zorunluluk olarak hükme bağlanmıştır. İİK 89/5 maddesinde; “her halde üçüncü şahıs, borçlu ile kötü niyetli alacaklıya karşı dava açarak ödemek zorunda kaldığı paranın veya teslim ettiği malın iadesini isteyebilir” hükmü düzenlenmiştir. Haciz ihbarnamelerini alan davacının zimmetinde sayılan borcu ödedikten sonra ancak İİK’nın 89/5. maddesi uyarınca, borçlu ile kötüniyetli alacaklıya karşı ödemek zorunda kaldığı paranın iadesi istemi ile dava açabilmesi mümkündür. Davacının takip alacaklısı olan davalıya karşı genel hükümlere göre ya da İİK 72. Madde hükmüne göre menfi tespit davası açma hakkı bulunmamaktadır.(Yargıtay 19.Hukuk Dairesinin 2011/6936 Esas ve 2012/1539 Karar sayılı ilamı, Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 2016/15307 esas, 2019/409 karar sayılı ilamı, 2016/16419 esas, 2017/759 karar sayılı ilamı, İstanbul BAM 16. H. D.’nin 2017/4614 Esas, 2020/1097 Karar sayılı ilamı da bu doğrultudadır.)
Sonuç olarak, dava şartlarının öncelikle incelenmesi gerektiği, davacının, takip borçlusu sıfatını haiz olmadığından davalı takip alacalısı aleyhine 2004 sayılı İİK nun 72. Maddesinde belirtilen genel nitelikte menfi tespit davası açması mümkün olmadığından davanın aktif husumet yokluğundan usulden reddine, 6102 sy TTK’ya 7155sy yasanın 20 md. İle eklenen MADDE 5/A maddesi uyarınca menfi tespit davaları arabuluculuğa tabi olmadığı, arabulucu tarafından tarafların arabuluculuk yoluna başvurmaları halinde öncelikle ön sorun olarak uyuşmazlığın arabuluculuğa elverişli ve dava şartı arabuluculuğa tabi olup olmadığının resen araştırılması gerektiği, bu araştırma yapılmadan arabuluculuk sürecine başlanamayacağı, eldeki davanın dava şartı arabuluculuğa yasal olarak tabi olmaması nedeniyle arabulucu tarafından başvurunun reddedilmesi gerekirken dava şartı arabuluculuk görüşmelerine başlanarak sonuçlandırılmasında taraflara kusur izafe edilemeyeceğinden arabuluculuk ücretinin Hazine üzerinde bırakılmasına karar verilerek, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacının davalı hakkındaki menfi tespit davasının aktif husumet yokluğundan REDDİNE,
2-Maktu red harç tutarı olan 59,30 TL’nin davacı taraftan alınarak HAZİNE’ YE GELİR KAYDINA.
3- Menfi tespit davası dava şartı arabuluculuğa tabi olmadığından, dava şartı arabuluculuk ücretinin Hazine üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafın yaptığı tüm yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına.
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir ve hesaplanmış olan; 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine.
6-HMK.nun 333.maddesi uyarınca davacı tarafından yatırılan gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine ilişkin, taraflar vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde, mahkememize veya bulunduğu yerde varsa Asliye Ticaret Mahkemesi’ne, yoksa Asliye Hukuk Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 30/03/2021

Katip … Hakim …
e-imzalıdır e-imzalıdır