Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/723 E. 2022/307 K. 31.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/723 ESAS
KARAR NO : 2022/307 KARAR

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/12/2020
KARAR TARİHİ : 31/03/2022

Mahkememizde görülen Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 09.09.2018 tarihinde sürücü … idaresindeki … plakalı aracıyla 2905 sokağa takiben H. Edip Adıvar Caddesi istikametine seyir halinde iken 2906 sokak kavşağına geldiğinde aracın ön kısımları ile 2906 sokağı takiben Ulaştırma istikametine seyreden sürücü … idaresindeki … plakalı aracın sol önden başlayarak arka çamurluk kısımlarına kadar yan kısımlarına çarpması neticesinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza tespit tutanağında %75 kusurun atfedilen … plakalı aracın sürücüsü … ‘ın kusuru neticesinde meydana gelen trafik kazasında müvekkili aracında eksper raporu ile 14.151,45 TL hasar tespit edildiğini, dava konusu aracın 2013 model ….. dizel 112.261 km’de araç olduğunu, iş bu kaza nedeniyle onarım gördüğünü, hasarsızlık özelliğinin bozulduğunu, değer kaybına uğradığını, kazada hasar gören … plakalı aracın onarım süresince kullanılamaması nedeniyle ikame araç bedeli, kiralık araç bedelini talep ettiklerini, belirterek yukarıda arz olunduğu gibi fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalma kaydıyla müvekkili araçta oluşan değer kaybı bedeline mahsuben (sonradan artırmak üzere) şimdilik 100 TL tazminatın, sigorta şirketi dışındaki davalılardan kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep, yine şimdilik 50 TL ikame araç bedelinin sigorta şirketi dışındaki davalılardan kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı İl Emniyet Müdürlüğü vekili, cevap dilekçesinde özetle; Husumet yönünden davanın reddi gerektiğini, zamanaşımı itirazları olduğunu, 9.9.2018 tarihli kaza tespit tutanağında … plakalı araç sürücüsünün asli, … plakalı araç sürücüsünün tali kusurlu tespiti yapıldığını, iddia edildiği gibi %75-%25 oranlama söz konusu olmadığını, … plakalı araç sürücüsünün kazada kusur olmadığını, kusuru kabul etmediklerini, hasar miktarı ile değer kaybını kabul etmediklerini, faturada aracın değer kaybına uğramasına neden olacak parçaların olmadığını, değer kaybı iddiasının yersiz olduğunu, davacının ikame araç bedeline ilişkin dosyaya belge sunmadığını, davacının böyle bir zararının söz konusu olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı… Sigorta vekili, cevap dilekçesinde özetle; Zamanaşımı itirazları olduğunu, kazaya karışan … plakalı aracın kaza tarihinde 36.000 limitle müvekkili sigorta şirket nezdinde ZMMS sigortalısı olduğunu, davacının şirketlerinden 10.000 TL değer kaybı ve ikame araç bedeli talep ettiğini, açılan hasar dosyası ile hasar tespiti yapıldığını, değer kaybı hesabının genel şartlar kriter ve formülasyonuna göre yapılması gerektiğini, ZMMS genel şartlara göre yapılan hesaplamada tespit edilen 1.162,89 TL bedelin kaza tutanağındaki karşı taraf %25 kusur oranı ile 873,00 TL olarak 15.09.2020 tarihinde davacı vekili hesaba ödendiğini, değer kaybı hesabında aracın rayiç değeri 135.000 TL alınarak ve piyasa araştırması yapılarak belirlendiğini, ayrıca eksper raporu ile belirlenen maddi zararın kusurun %75’ne denk gelen kısmı 11.086,95 TL olarak 28.11.2018 tarihinde kasko sigortacısına (Unico Sigorta A.Ş.’ye) rücuen ödendiğini, davacı aracının sol ön kapı, sol arka kapı ve sol arka çamurluğunda boyasız onarım yapıldığını, tüm yükümlülüklerin yerine getirildiğini, sorumluluklarının kusur oranı ve poliçe limiti dahilinde olduğunu, buna göre en fazla 24.040,05 TL tutardan sorumlu olabileceklerini, kaza tarihi itibarıyla hasarın ve değer kaybının genel şartlara uygun hesaplanması gerektiğini, piyasa koşullarına göre hesaplamayı kabul etmediklerini, ikame araç bedelinden sorumlu olmadıklarını, teminat kapsamı dışında olduğunu, yasal faiz istenebileceğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Kaza Tespit Tutanağı ;Kaza sonrası resmi ekiplerin tanzim ettikleri 09.09.2018 tarihli maddi hasarlı trafik kazası tutanağı; “Sürücü … idaresindeki … plakalı aracıyla 2905 sokağa takiben H. Edip Adıvar Caddesi istikametine seyir halinde iken 2906 sokak kavşağına geldiğinde, aracın ön kısımları ile 2906 sokağı takiben Ulaştırma istikametine seyreden sürücü … idaresindeki … plakalı aracın sol önden başlayarak arka çamurluk kısımlarına kadar yan kısımlarına çarpması neticesinde maddi hasarlı trafik kazası meydana gelmiş olup, bu kazanın oluşumunda … plakalı araç sürücü …’ın 2918 s. KTK’nunda yer alan sürücü kusurlarından madde 57/1-c kuralını ihlal ettiğinden ASLİ kusurlu olduğu, … plakalı aracın sürücüsü …’ün 52/1-a kuralını ihlal ettiğinden TALİ kusurlu olduğu, sürücü beyan ve kaza mahallinin incelenmemizden görüş ve kanaate varılmıştır” şeklinde olayı tanımlayarak birlikte “Maddi Hasarlı Trafik Kazası Tespit Tutanağını” imzaladıkları anlaşılmıştır.
Hasar dosyası: Davacının dava tarihinden önce davalı sigortaya başvuruda bulunduğu, hasar Dosyasına istinaden davalı sigorta tarafından 15.09.2020 tarihinde 873 TL değer kaybı ödemesi yapıldığı görülmüştür.
Trafik ve Tramer kayıtları: Kaza tarihinde, kazaya karışan 35 A2671 plaka sayılı aracın İzmir İl Emniyet Müdürlüğü, … plaka sayılı aracın davacı adına kayıtlı olduğu, davacı aracının davaya konu 09.09.2018 kaza tarihi öncesinde;14.03.2013 tarihinde, 19.11.2017 tarihinde ve 29.08.2018 tarihindeki kazlar nedeniyle hasar kayıtları olduğu anlaşılmıştır.
Sigorta Poliçesi: Davalıya ZMMS Sigorta Poliçesi Sigortası ile İzmir İl Emniyet Müdürlüğü’ ne ait 35A2671 plakalı araçla ilgili olarak08.05.2018-08.05.2019 tarihleri arasında geçerli Karayolları Mali Sorumluluk Trafik Sigorta poliçesi ile… Sigorta A.Ş. tarafından sigorta teminat örüntüsüne alındığı, kaza 09.09.2018 tarihinde meydana gelmiş olup teminatları süresi içinde meydana gelmiş olduğu, poliçe teminat limitinin 36.000 TL olduğu anlaşılmaktadır.
Bilirkişi Raporu : Bilirkişi Bülent Demir tarafından düzenlenen 04/11/2020 tarihli raporda özetle ; Sürücü … idaresindeki (davalıya trafik sigortalı) … plakalı aracı ile kavşağa yaklaşırken, kavşaktaki şartlara uyacak şekilde yavaşlamaması, kavşaklarda geçiş önceliğine uymaması” neticesinde kazanın oluşumunda ana etken olduğu, davacı aracı sürücüsü …, idaresindeki … plakalı aracı ile kavşağa yaklaşırken hızını azaltmaması ve kontrollü kavşağa girmemesi neticesinde kazanın oluşumuna etken olduğu, davaya konu aracın makul onarım süresinin 10 gün olduğu, yapılan piyasa araştırmasında, davaya konu aracın kaza tarihinde aynı özellikteki muadil benzerinin günlük 125 TL/gün bedele kiralanabileceği, buna göre davaya konu aracın makul onarım süresi içerisinde ortaya çıkacak ikame araç bedelinin (10 gün x 125 TL/gün) toplam 1.250,00-TL olduğu, tramer değerlendirmesinde ve sigortalar arasındaki mutabakatta uygulandığı görülen kusur oranlarının uygulanması ve Mahkememizce uygun görülmesi durumunda; bu durumda ikame araç bedelinin (1.250 TL x 0,75 (%75)) 937,50 TL olacağı, aracın onarımı yapıldıktan sonraki rayiç değeri araştırması neticesinde, onarım sonrası rayicinin 82.000 TL ile 83.000 TL olduğu, ortalama değerinin 82.500-TL olduğu, Yargıtay 17 HD. nin Gerçek zarar ile ilgili “gerçek zarar ve değer kaybının, aracın kaza öncesi rayici ile (80.000 TL) onarım sonrası rayici (82.500-TL) arasındaki farktır” kararları göz önüne alındığında ve değerlendirildiğinde aracın piyasa koşullarında değer kaybının 7.500,00-TL olduğu, tramer değerlendirmesinde ve sigortalar arasındaki mutabakatta uygulandığı görülen kusur oranlarının uygulanması ve Mahkememizce uygun görülmesi durumunda; bu durumda değer kaybı bedelinin (7.500 TL x 0,75 (%75)) 5.625,00 TL olacağı, 15.09.2020 tarihinde davalı sigorta şirketi tarafından davacı tarafa dava öncesi (yukarıdaki aynı kusur oranı baz alınarak) ödenmiş olan 873,00 TL hesaplanan değerden düşüldüğünde bakiye değer kaybı alacak miktarının (5.625, TL-873 TL) 4.752,00-TL olacağı görüşü ile raporunu düzenlemiştir.
Islah Harcı : Davacı vekili 26/11/2021 tarihli dilekçesi ile dava değerini artırmış, buna ilişkin harcını yatırmıştır.
Dava; davacı aracında meydana gelen değer kaybı bedelinin karşı araç ZMMS sigortacısı, işleteni ve sürücüsünden, ikame araç bedelinin karşı araç işleteni ve sürücüsünden tahsili davasıdır.
Dava tarihinde yürürlükte olan, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde, “işletenlerin, bu kanunun 85/1.maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”, aynı yasanın 85/1.maddesinde, “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yararlanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı”, aynı yasanın 85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş, 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın amacı A.1 maddesinde “Karayolları Trafik Kanunu uyarınca motorlu araç işletenlerine yüklenen hukuki sorumluluk için düzenlenen Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasına yönelik ilgililerinin hak ve yükümlülüklerine ilişkin usul ve esasların düzenlenmesidir.” şeklinde belirlenmiştir. Sigortanın kapsamı ise genel şartlar A.3. maddesinde “sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, üçüncü şahısların ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde Genel Şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepleri, kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta limitleri dahilinde karşılamakla yükümlüdür. Sigortanın kapsamı üçüncü şahısların, sigortalının Karayolları Trafik Kanunu çerçevesindeki sorumluluk riski kapsamında, sigortalıdan talep edebilecekleri tazminat talepleri ile sınırlıdır.” şeklinde düzenlenmiştir.
Anayasa Mahkemesi’nin 2019/40 esas, 2020/40 karar, 17/07/2020 tarihli iptal kararının, 9 Ekim 2020 günü 31269 sayılı RG’de yayınlandığı, bu karar ile 14/04/2016 tarihli, 6704 sayılı 3. Maddesiyle değiştirilen 90. Maddesinin 1. cümlesinde yer alan “… ve bu kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresinin, ikinci cümlesinde yer alan “… ve genel şartlarda…” ibaresinin iptallerine karar verildiği, iptal kararının gerekçesinde; ” Motorlu taşıt işletilmesi sebebiyle üçüncü kişilere verilen zararlardan dolayı, işletenin hukuki sorumluluğu haksız fiilden doğan sorumluluk niteliği taşıdığı için tazminat borcunun kapsamının 6098 sy TBK’na göre belirlendiği, işletenin söz konusu tazminat borcunun dolayıyla zarar gören üçüncü kişilerin tazminat alacaklarının teminat altına alınması amacıyla öngörülmüş olan zorunlu mali sorumluluk sigorta şirketinin tazminat borcunun kapsamının ise Genel Şartlara göre belirlendiği, bu durumun tazminatın kapsamının farklılaşmasına yol açtığı, bunun nedeninin ise idarenin düzenleyici işlemi niteliğindeki tazminat hesaplamasını düzenleyen kurallarında, 6098 sy TBK’nun gerçek zararın tazminini öngören kurallarından ayrılan hükümlere yer vermiş olmasından kaynaklandığı, Anayasa’nın 48. maddesinde sözleşme özgürlüğünün güvence altına alındığı, bu özgürlüğün sözleşme yapıp yapmama serbestsinin yanı sıra yapılan sözleşmelere dışarıdan müdahale yasağını da içerdiği, sigorta şirketinin zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesinden kaynaklanan borcunun kapsamının 2918 sy Kanun çerçevesinde hazırlanan GŞ’a göre belirleneceği, bu kuralların sözleşmeden doğan borcun kapsamını belirlemek suretiyle Anayasa’nın 48. Maddesinde güvence altına alınan sözleşme özgürlüğünü sınırladığı, Anayasa’nın 13. Maddesi uyarınca temel hak ve özgürlüklere sınırlama getiren düzenlemelerin öncelikle kanunla yapılması gerektiği, sözleşme özgürlüğünü sınırlamaya yönelik bir kanuni düzenlemenin şeklen var olması yeterli olmayıp, kanuni düzenlemelerin keyfiliğe izin vermeyecek şekilde belirli, ulaşılabilir ve örgörülebilir nitelikte olması gerektiği, kanunun bu niteliklere sahip olmasının esasen Anayasa’nın 2. Maddesinde güvence altına alınan hukuk devleti ilkesinin de bir gereği olduğu, 2918 sy KTK’nun 90. Maddesinde sigorta şirketinin ZMMS sözleşmesinden doğan sorumluluğunun kapsamı düzenlenmemiş olup, bu kapsamın idarenin düzenleyici nitelikte işlemi olan Genel Şartlara göre belirlenmesinin öngörülmesi ile borcun kapsamının tespiti hususunda temel çerçeve ve ilkelerin kanunlarla belirlenmeyerek idareye geniş bir takdir yetkisinin tanındığı, bu itibarla sözleşmenin içeriğine yönelik sınırlama öngören kuralların kanunilik ölçütü yönünden Anayasanın 13. ve 48. Maddelerine aykırı olduğu, Anayasa’nın 17. Maddesinde yaşama hakkı ve kişilerin maddi ve manevi varlığını geliştirme hakkının, 35. Maddesinde mülkiyet hakkının güvence altına alındığı, Anayasanın 5. Maddesinde insanın maddi ve manevi varlığını geliştirebilmesi için gerekli şartları hazırlamanın devletin temel amaç ve görevleri arasında sayıldığı, motorlu araç işletilmesine bağlı olarak kişilerin uğrayabileceği destekten yoksun kalma, bedensel zarar, eşya zararı ve manevi zararın Anayasa’nın 17. ve 35. Maddelerinde düzenlenen hakların ihlali sonucunda ortaya çıkan zarar niteliğinde olduğu, dolayısıyla karayolunda motorlu taşıt işletilmesini düzenleyen kuralları belirlemenin ve motorlu taşıt işletilmesi sebebiyle üçüncü kişilerin uğrayabileceği zararın tazmin edilmesini güvence altına almanın da devletin görevleri kapsamında olduğu, ZMMS kapsamında sigorta şirketinin bu zararlardan dolayı sorumlu tutulmuş olmasının, zarar gören kişinin Anayasa’nın 17. ve 35. Maddesinde düzenlenen haklarının Anayasa’nın 5. Maddesiyle bağlantılı olarak korunmasının amaçlandığını gösterdiği, sigorta şirketinin sorumluluğunun kapsamının idarenin düzenleyici nitelikteki işlemi ile belirlenmesinin zarar gören üçüncü kişi ve işleten aleyhine, sigorta şirketi lehine menfaat dengesinin bozulmasına yol açacağı… ” belirtilerek bu nedenlerle 6704 sayılı 3. Maddesiyle değiştirilen 90. Maddesinin 1. cümlesinde yer alan “… ve bu kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresinin, ikinci cümlesinde yer alan “… ve genel şartlarda…” ibaresinin Anayasa’nın 5., 13., 17., 35. Ve 48. Maddelerine aykırı olması nedeniyle iptallerine karar verildiği görülmüştür.

Anayasa Mahkemesi’nin yukarıda anılan iptal kararı sonrasında oluşan yeni duruma göre KTK’nun 90. Maddesi hükmü dikkate alındığında, zarar gören hak sahiplerinin zarar veren 3.kişilerden ve sigorta şirketinden talep edebilecekleri tazminatın kapsamının belirlenmesinde kullanılacak yöntem ve ölçütler konusunda kısıtlama bulunmadığından, üçüncü kişi olan davacının uğradığı değer kaybı zararının tespitinde 6098 sy Türk Borçlar Kanunu hükümleri dikkate alınarak yerel piyasa koşulları, ülkenin şartları, aracın özellikleri, kilometresi, piyasanın algısı, aracın piyasadaki tercih edilebilirliği, markası, ikinci el piyasası, yedek parça ve servis maliyetleri, kazalı parça ve yeri, onarım özellikleri, aracın geçmiş hasar kayıtları gibi pek çok etkenin dikkate alınması gerektiği, dolayısıyla değer kaybının doğru ve hakkaniyetli şekilde belirlenebilmesi için uzun yıllardır Yargıtay içtihatları ile benimsenen, aracın kaza öncesi hasarsız rayiç değeri ile onarımdan sonraki rayiç değerinin göz önünde bulundurularak, aradaki farkın değer kaybı olarak kabul edilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
Tüm bu yasal düzenlemeler ve somut olay birlikte değerlendirildiğinde;
ZMMS ile sigortalı ve davalıya ait aracın sürücüsü davalı … idaresindeki … plakalı aracıyla, 2905 sokağa takiben H. Edip Adıvar Caddesi istikametine seyir halinde iken 2906 sokak kavşağına geldiğinde, aracın ön kısımları ile, 2906 sokağı takiben Ulaştırma istikametine seyreden sürücü … idaresindeki … plakalı aracın sol önden başlayarak arka çamurluk kısımlarına kadar yan kısımlarına çarpması neticesinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, Sürücü … idaresindeki (davalıya trafik sigortalı) … plakalı aracı ile, kavşağa yaklaşırken, kavşaktaki şartlara uyacak şekilde yavaşlamaması, kavşaklarda geçiş önceliğine uymaması” neticesinde kazanın oluşumunda ana etken olduğu, ötürü %75 oranında asli kusurlu Olduğu, Davacı aracı Sürücüsü …, idaresindeki … plakalı aracı ile, kavşağa yaklaşırken hızını azaltmaması ve kontrollü kavşağa girmemesi neticesinde kazanın oluşumuna etken olduğundan %25 oranında tali kusurlu olduğu,
Davaya konu aracın makul onarım süresinin 10 gün olduğu, Yapılan piyasa araştırmasında, davaya konu aracın kaza tarihinde aynı özellikteki muadil benzerinin günlük 125 TL/gün bedele kiralanabileceği, buna göre davaya konu aracın makul onarım süresi içerisinde ortaya çıkacak ikame araç bedelinin (10 gün x 125 TL/gün) toplam 1.250,00 TL olduğu, Tramer değerlendirmesinde ve Sigortalar arasındaki mutabakatta uygulandığı görülen kusur oranlarının uygulanması durumunda İkame araç bedelinin (1.250 TL x 0,75 (%75)) 937,50 TL olacağı,
Aracın onarımı yapıldıktan sonraki rayiç değeri araştırması neticesinde, onarım sonrası rayicinin 82.000 TL ile 83.000 TL olduğu, ortalama değerinin 82.500 TL olduğu, Yargıtay 17 HD. nin Gerçek zarar ile ilgili “gerçek zarar ve değer kaybının, aracın kaza öncesi rayici ile (80.000 TL) onarım sonrası rayici (82.500 TL) arasındaki farktır” kararları göz önüne alındığında ve değerlendirildiğinde aracın piyasa koşullarında değer kaybının 7.500,00 TL olduğu, Tramer değerlendirmesinde ve Sigortalar arasındaki mutabakatta uygulandığı görülen kusur oranlarının uygulanmasında değer kaybı bedelinin (7.500 TL x 0,75 (%75)) 5.625,00 TL olacağı, 15.09.2020 tarihinde davalı Sigorta şirketi tarafından davacı tarafa dava öncesi ödenmiş olan 873,00 TL hesaplanan değerden düşüldüğünde bakiye değer kaybı alacak miktarının (5.625, TL-873 TL) 4.752,00 TL olduğu, bedel artırım dilekçesi ile davacının talep miktarını artırarak, 4.752,00 -TL değer kaybı v937,50 TL ikame araç bedeli isteğinde bulunduğu, İzmir İl Emniyet Müüdürlüğü’ nün işleten sıfatıyla KTK.nun 85.maddesi uyarınca, davalı … ’ın haksız fiil faili sıfatıyla TBK’nun 49. vd maddeleri uyarınca gerçekleşen zararların tümünden sorumlu olduğu, kazanın poliçe süresi içerisinde gerçekleştiği, zarar miktarının poliçe limiti dahilinde kaldığı, davalı sigorta şirketinin poliçe kapsamında doğan değer kaybı zararından sorumlu olduğu, davalı sigorta şirketinin15.09.2020 tarihinde temerrüde düştüğü, davalı sürücü ve davalı işleten şirketin ise ihtar ve ihbara gerek olmaksızın haksız fiilin gerçekleştiği 09.09.2018 tarihi itibariyle temerrüde düştükleri anlaşılmakla davacının davasının kabulüne karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davacının davasının KABULÜNE,
1-4.752,00-TL bakiye değer kaybı bedelinin davalı… Genel Sigorta A.Ş. ‘ den temerrüt tarihi 15.09.2020 tarihinden diğer davalılar İzmir İl Emniyet Müdürlüğü ve …’ dan kaza tarihi 09.09.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2-937,50- TL ikame araç bedelinin davalılar İzmir İl Emniyet Müdürlüğü ve …’ dan kaza tarihi 09.09.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
3- Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 388,65-TL harçtan peşin alınan ve değer artırım yoluyla tamamlanan 149,00-TL harcın mahsubu ile bakiye 239,65‬-TL harcın davalılardan (Davalı… Genel Sigorta A.Ş. Bu tutarın 200,16-TL sinden sınırlı sorumlu olmak üzere) müştereken ve müteselsilen alınarak HAZİNEYE GELİR OLARAK KAYDINA,
4- Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca davacı yararına takdir olunan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalılardan (Davalı… Genel Sigorta A.Ş. Bu tutarın 4.259,63-TL sinden sınırlı sorumlu olmak üzere) müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sy Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesi uyarınca tarafların anlaşamamaları nedeniyle Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.360,00 TL’nin davada haksız çıkan davalılardan (Davalı… Genel Sigorta A.Ş. Bu tutarın 1.135,90-TL sinden sınırlı sorumlu olmak üzere) müştereken ve müteselsilen alınarak HAZİNE’ye gelir kaydına,
6-Davacının yapmış olduğu 54,40-TL dava açma ilk gideri, 650,00-TL bilirkişi ücreti, 234,20-TL tebligat ve posta gideri, olmak üzere toplam 938,6‬0-TL Yargılama giderinin peşin yatırılan ve değer artırım yoluyla tamamlanan 149,00-TL harç ile birlikte toplam 1.087,6‬0-TL nin davalılardan (Davalı… Genel Sigorta A.Ş. Bu tutarın 908,39-TL sinden sınırlı sorumlu olmak üzere) müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
7- Davacı ve davalı yanca yatırılan delil ve gider avansından sarf edilmeyen kısmın karar kesinleştiğinden yatıran tarafa iadesine
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
31/03/2022

Katip …..
¸e-imzalıdır

Hakim …..
¸e-imzalıdır