Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/677 E. 2021/623 K. 08.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/677
KARAR NO : 2021/623

DAVA : İtirazın İptali (Vekaletsiz İşgörmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/02/2020
KARAR TARİHİ : 08/07/2021

Torbalı Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas, … Karar sayılı, 12/02/2020 tarihli görevsizlik kararı ile dosya mahkememize gönderildiği, mahkememizin … Esasına kaydının yapıldığı, mahkememizce verilen karşı görevsizlik kararı uyarınca dosyanın İzmir Bölge Adliye Mahkemesine gönderildiği, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesinin 22.10.2020 tarih … E. … K. sayılı ilamı ile mahkememizin görevli olduğuna karar verilmekle dosyanın yukarıda belirtilen esasa kaydının yapıldığı, mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Vekaletsiz İşgörmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı taraf vekili duruşmada tekrar ettiği dava dilekçesi ile özetle;… Bankası (…) A.Ş. ile … Nak. İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. arasında kredi sözleşmesi imzalandığını, davalı … ve …’in söz konusu kredi sözleşmesine müteselsilen kefil olduğunu, ancak söz konusu kredi borcundan bilgisi olan ve vadesi gelmesine rağmen ödeme yapılmadığından dair haberdar olan müvekkili tarafından borçlu ile kefillerin yararına olarak kredi alacaklısı konumundaki bankaya toplam 54.200,00 TL ödeme yapıldığını, müvekkilinin borçlu ve kefiller yararına yaptığı ödemelerden dolayı vekaletsiz iş görme hükümleri gereğince … Nak. İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti.’ne ödeme miktarının tamamı bakımından müteselsil kefiller … ve …’e ise ödeme miktarının 1/2 kefillik oranı bakımından rücu ve talep hakkı kazandığını, bu kapsamda Torbalı İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası ile … hakkında 1/2 sorumluluk esasına göre 12/12/2019 tarihinde 27.466,15 TL’lik ödemenin tahsili amacıyla icra takibi başlattığını, davalının 17/12/2019 tarihinde icra takibine itiraz ettiğini, takibin durdurulmasına karar verildiğini, müvekkili ile davalı arasında dava konusu talepleri bakımından hukuk uyuşmazlıklarına dava şartı arabuluculuk son tutanağı ile de anlaşmaya varılamadığı, davalının itirazının yasal dayanaktan yoksun olduğunu, davalının borçtan sorumlu olduğu, tüm bu nedenlerle; davalının yapmış olduğu itirazdan 27.100,00 TL’lik itirazın iptaline, Torbalı İcra Müdürlüğü’nün … sayılı icra takibinin devamına asıl alacak ve asıl alacağa bağlı fer’iler yönünden yasal faiz de uygulanmak suretiyle devamına, davalının yapmış olduğu haksız ve dayanaksız itiraz nedeniyle asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere taraflarına icra inkar tazminatı ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı taraf vekili duruşmada tekrar ettiği cevap dilekçesi ile özetle; Davacı tarafından müvekkili aleyhine başlatılan icra takibinin gerek usul ve gerekse esas yönünden hukuka aykırı ve kötü niyetli olarak açılmış bir takip olduğunu, davacının mahkemeye sunduğu ödeme dekontlarından anlaşılacağı üzere 27.10.2019 tarihli 45.000.-TL bedelli ve 27.11.2019 tarihli 9.200-TL bedelli ödemelerin … Ker. Nak. İnş. San Tic. Ltd. Şti. nin bizzat kendi hesabına yapılan ödemeler olduğunu, ödemenin yapıldığı … A.Ş’ne ait olarak belirtmiş olduğu … IBAN numarasının da …… Ltd. Şti. ne ait bir hesap olduğunu, … AŞ’den çekilen kredinin müvekkilinin asıl borçlusu değil kefili olduğunu, asıl borçlunun … … Ltd. Şti. olduğunu, kredi borcunun asıl borçlu şirket tarafından bankaya ödenmiş ve borcu bitmiş olduğundan müvekkilinin kefilliğinin de sona erdiğini, davacı, müvekkilinden vekaletsiz iş görme adı altında talepte bulunmuşsa da davacının müvekkili adına görmüş olduğu bir işlemin söz konusu olmadığını, açıklanan nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Görevsizlik Kararı: Torbalı Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas, … Karar sayılı, 12/02/2020 tarihli görevsizlik kararında; “Mahkememize gelen dava ve dosyası incelendiğinde; dava dilekçesinde de belirtildiği üzere davanın Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatı ile açıldığı ve Ticaret mahkemesinde görülmesi gereken işlerden olduğu anlaşılmıştır. 23.07.2004 Tarih 25531 Sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5216 Sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu uyarınca Torbalı İlçesi İzmir Büyükşehir Belediye hudutları içerisine alındığından ve Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun 24/03/2005 tarih … sayılı ihtisas mahkemelerinin yargı alanlarını yeniden belirleyen ilke kararı gereğince tarih belirtilmeksizin Büyükşehir Belediyesi sınırları içindeki merkez ilçe ile diğer ilçelerin adı ile kurulu Ağır Ceza Merkezlerinde oluşturulan müstakil Ticaret Mahkemelerinin yargı çevresinin yalnız Büyükşehir Belediyesi sınırları içinde kalan ilçeleri kapsamına alacak biçimde Ağır Ceza Mahkemesinin yargı çevresi olarak tespitine karar verildiği, bu karar ile mahkememizin (Ticaret Mahkemesi) sıfatının kaldırıldığı, açılan davaya İzmir Ağır Ceza Merkezinde kurulu müstakil Ticaret Mahkemelerinde bakılması gerektiği” gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş olup, kararın 26/03/2020 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
Mahkememizin karşı görevsizlik kararı: mahkememizin … esas, … karar sayılı ilamı ile “davacı …’in, dava dışı … Bankası (…) A.Ş. ile … Nak. İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. arasında imzalanan ve davalı … ile …’in müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı kredi sözleşmesinden kaynaklanan kredi borcunu ödediği, daha sonra ödediği bu tutarın tahsili için kredi borçlusu şirket ve müteselsil kefillere karşı ilamsız icra takibi başlattığı, davalı …’ın takibe itiraz etmesi üzerine eldeki davanın açıldığı, davacı …’in dava dışı banka ile imzalanan kredi sözleşmesinin tarafı olmadığı, müteselsil kefil sıfatının da bulunmadığı, dolayısıyla genel kredi sözleşmesi ve kefalet hükümlerine dayanarak eldeki davada talepte bulunamayacağı, gerçek kişi olan davacının da zaten TBK’nun 526 vd. maddelerindeki vekaletsiz iş görme hükümlerine göre ödediği tutarın tahsilini talep ettiği, buna göre davanın nispi ticari dava olmadığı, 6102 sayılı TTK’nın 4/1. maddesinde TBK’nın 526 vd. maddelerine atıf yapılmadığından davanın mutlak ticari dava niteliğinin de bulunmadığı gözetildiğinde TTK’nın 4. maddesindeki yasal düzenlenme karşısında uyuşmazlığın 6100 sayılı HMK’nın 2. maddesi uyarınca genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği” gerekçesiyle karşı görevsizlik kararı verilmiştir.
İstinaf İlamı : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesinin 22.10.2020 tarih … E. … K. sayılı ilamında; ” Somut olayda; Genel kredi sözleşmesine konu borcu ödeyen davacı, sözleşmenin kefili davalıdan rücuen alacağını talep etmektedir. Davacı tarafı olmadığı genel kredi sözleşmesine konu kredi borcunu ödemekle, borçlu ve kefillerden rücuen tahsil hakkına sahiptir. Genel kredi sözleşmesine konu borcu ödeyen davacı sözleşmenin alacaklısının sahip olduğu sözleşmeye konu haklara sahip olduğundan, sözleşmenin niteliği gereği ticari bir borcu üstlendiği ve genel kredi sözleşmesinin kefiline rücu için eldeki davayı açtığı gözetildiğinde, uyuşmazlığın Asliye Ticaret Mahkemesince görülüp sonuçlandırılması gerekir. Açıklanan nedenlerle, İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesinin yargı yeri olarak belirlenmesine karar vermek gerekmiştir” gerekçesi ile mahkememizin görevli mahkeme olduğuna karar verilmiştir.
İcra dosyası :Torbalı İcra Müdürlüğünün … E. sayılı takip dosyasında; alacaklı davacı … tarafından borçlu davalı … aleyhine, 27.466,15-TL Asıl alacak , 304,56-TL işlemiş faiz olmak üzere 27.770,71-TL toplam alacak için 12.12.2019 tarihinde ilamsız icra yoluyla takip başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya 14/12/2019 tarihinde tebliğ edildiği borçlu vekilinin 17/12/2019 tarihli dilekçesi ile icra takibinde yetkiye, takibe, borca, faize ve tüm ferilerine itiraz ettiği ve 18/12/2019 tarihinde takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Genel Kredi Sözleşmesi: Dava dışı … A.Ş ile dava dışı asıl borçlu … Ker. Nak. İnş. San Tic. Ltd. Şti. arasında 19.10.2017 düzenleme tarihli 1.000.000-TL limitli Genel Kredi Sözleşmesi akdedildiği, sözleşmeyi davalı … ‘ın ve dava dışı … ‘in 1.000.000.-TL kefalet limitli olarak müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıkları anlaşılmıştır.
Kat ihtarnamesi: Dava dışı … A.Ş tarafından genel kredi sözleşmesine istinaden dava dışı asıl borçlu şirkete 25.10.2017 tarihinde 250.000,00-TL taksitli ticari kredi kullandırıldığı, kredi taksitlerinin aksaması üzerine kredi hesabının 15.10.2019 tarihinde kat edilerek dava dışı asıl borçlu … Ker. Nak. İnş. San ve Tic. Ltd. Şti. ile dava dışı müteselsil kefil … ve davalı kefil …’a Üsküdar … Noterliğinin 15.10.2019 tarih ve … yevmiye sayılı ihtarnamesi keşide edilerek 121.665,29-TL asıl alacak, 5.064,11-TL Faiz, 68,79-TL BSMV olmak üzere toplam 126.798,19-TL’ nin işleyecek % 40.50 temerrüt faiz ve ekleri ile birlikte 24 saat içerisinde ödenmesinin aksi takdirde yasal yollara başvurulacağının ihtar edildiği, ihtarnamenin davalının ikamet ettiği mahalle muhtarına 18.10.2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalının ihtarla verilen 1 günlük süre ve tatil günleri dikkate alındığında 22.10.2019 tarihinde temerrüde düştüğü anlaşılmıştır.
Bilirkişi Raporu: Bankacı bilirkişi … 17/03/2021 tarihli hesap raporunda; “Dava dışı … A.Ş ile dava dışı asıl borçlu … Ker. Nak. İnş. San Tic. Ltd. Şti. arasında 19.10.2017 düzenleme tarihli 1.000.000-TL limitli Genel Kredi Sözleşmesi akdedildiğini, sözleşmeyi davalı … ‘ın dava dışı … ‘in 1.000.00,00-TL kefalet limitli olarak müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, davacının iş bu genel kredi sözleşmesinde müteselsil kefil sıfatının bulunmadığını, sözleşmeye istinaden dava dışı asıl borçluya taksitli ticari kredi kullandırıldığını, kredi taksitlerindeki aksamalar üzerine kredi hesapları kat edilerek davalı ve dava dışı borçlulara ihtarname keşide edildiğini, ihtar sonrası davacı … tarafından 22.10.2019 tarihinde Dava dışı asıl borçlu … Ker. Nak. İnş. San Tic. Ltd. Şti.nin krediyi kullandıran … A.Ş nezdindeki … IBAN no.lu hesabına “… … Ltd. Şti. Borç Kapama Bedeli Teslimatı “ açıklaması ile 45.000,00-TL havale olarak, 27.11.2019 tarihinde … … Ltd. Şti. Borç Kapama Bedeli Teslimatı “ açıklaması ile internet bankacılığı kullanılarak davacının T. …Bankası … Şubesi nezdindeki … IBAN no.lu hesabından dava dışı asıl borçlu şirketin … A.Ş nezdindeki … IBAN no.lu hesabına 9.200,00-TL EFT havalesi gönderildiğini ve kredinin taksitlerine mahsup edildiğini, 22.12.2019-27.10.2020 tarih aralığındaki kredi taksitlerinin … tarafından gönderilen havale tutarları ile tahsil edildiğinin hesap ekstresinden tespit edildiğini, davacının krediye yaptığı ödeme dekontlarındaki açıklamalarda da görüleceği üzere ödemeyi dava dışı asıl borçlu şirket adına yapmış olduğunu, gerek davacı ve gerekse diğer dava dışı müteselsil kefil … adına yapılan bir ödeme olmadığını, hukuki yorum içermesi nedeniyle, Sayın Mahkemece davacının yaptığı ödemenin ½ sini vekaletsiz iş görme hükümlerine göre davalıdan talep edebileceği kanaatine varılması halinde, davacının davalının müteselsil kefaletiyle kullandırılan krediye asıl borçlu adına yaptığı toplam 54.200,00-TL’nin ½ sine tekabül eden 12.12.2019 takip tarihi itibariyle 27.100,00-TL ve takip tarihinden itibaren talep doğrultusunda %9 yasal faiz talep edebileceği sonuç ve kanaatine varıldığı mütalaa edilmiştir.
Dava; genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcu ödeyen davacının sözleşmenin kefili olan davalıdan vekaletsiz iş görmeye dayanarak rücuen tahsili için başlatmış olduğu icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
Dava, 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmıştır.
Somut olayda; dava dışı … A.Ş ile dava dışı asıl borçlu … Ker. Nak. İnş. San Tic. Ltd. Şti. arasında 19.10.2017 düzenleme Genel Kredi Sözleşmesi akdedildiği, sözleşmeyi davalı … ile dava dışı … 1.000.000.-TL kefalet limitli olarak müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıkları, davacının genel kredi sözleşmesinde müteselsil kefil sıfatının bulunmadığı, sözleşmeye istinaden dava dışı asıl borçlu şirkete taksitli ticari kredi kullandırıldırıldığı, kredi taksitlerinin aksaması üzerine kredi hesabının 15.10.2019 tarihinde kat edildiği, dava dışı asıl borçlu olan … Ker. Nak. İnş. San ve Tic. Ltd. Şti. ile müteselsil kefillere Üsküdar .. Noterliğinin 15.10.2019 tarih ve … yevmiye sayılı ihtarnamesi keşide edilerek 121.665.29-TL asıl alacak, 5.064.11-TL Faiz, 68.79-TL BSMV olmak üzere toplam 126.798.19-TL’nin 24 saat içerisinde ödenmesinin ihtar edildiği, ihtar sonrası davacı … tarafından 22.10.2019 tarihinde dava dışı asıl borçlu … Ker. Nak. İnş. San Tic. Ltd. Şti.nin krediyi kullandıran … A.Ş nezdindeki hesabına “… … Ltd. Şti. Borç Kapama Bedeli Teslimatı” açıklaması ile 45.000.-TL’nin havale edildiği, davacının Türkiye … Bankası … Şubesi nezdindeki hesabından 27.11.2019 tarihinde “… … Ltd. Şti. Borç Kapama Bedeli Teslimatı” açıklaması ile internet bankacılığı kullanılarak dava dışı asıl borçlu şirketin … A.Ş nezdindeki hesabına 9.200.-TL’nin EFT ile gönderildiği, dava dışı … A.Ş.’nin dava dışı asıl borçlu şirketin hesabındaki bu tutarları kredi taksitlerine mahsup ettiği, davacı tarafından dava dışı kredi kullandıran … A.Ş’ye, davalı kefil ile dava dışı asıl borçlu şirketin kredi borcuna mahsuben doğrudan bir ödeme yapılmadığı, davacının ödemeyi dava dışı asıl borçlu şirketin banka hesabına havale ettiği, asıl borçlunun hesabındaki bu parayı dava dışı kredi kullandıran bankanın aralarındaki genel kredi sözleşmesi hükümlerine dayanarak kredi borcuna mahsup ettiği, T.B.K. 529. maddesinde; ”İş sahibi, işin kendi menfaatine yapılması halinde, işgörenin durumun gereğine göre zorunlu ve yararlı bulunan bütün masrafları faiziyle ödemek ve gördüğü iş dolayısıyla üstlendiği edimleri ifa etmek ve hakimin taktir edeceği zararı gidermekle yükümlüdür. İşgören yapmış olduğu giderleri alamadığı taktirde, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre ayırıp alma hakkına sahiptir.” düzenlemesinin mevcut olduğu, bu düzenleme uyarınca dava dışı asıl borçlunun banka hesabına ödeme yapan davacının, yalnızca dava dışı asıl borçlunun menfaatine bir ödeme yaptığının kabul edilebileceği ve bu durumda yaptığı ödeme tutarını da ancak dava dışı asıl borçlu … Ker. Nak. İnş. San Tic. Ltd. Şti.’den talep edebileceği, davalı kefilden söz konusu tutarı isteyemeyeceği anlaşılmakla davacının davasının reddine, İİK 67/2. Maddesindeki kötüniyet tazminatının şartları gerçekleşmediğinden davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Davalının kötüniyet tazminatı talebinin yasal koşulları oluşmadığından reddine,
3-Peşin alınan 323,96 TL harçtan maktu red harç tutarı olan 59,30 TL’nin mahsubu ile fazladan alınan 264,66 TL harcın talep halinde ve karar kesinleştiğinde DAVACI TARAFA İADESİNE.
4-Dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sy Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesi uyarınca tarafların anlaşamamaları nedeniyle Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davada haksız çıkan davacıdan alınarak HAZİNE’ye gelir kaydına,
5-Dava tamamen reddedildiğinden davacı tarafın yaptığı tüm yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına.
6-Dava tamamen reddedildiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir ve hesaplanmış olan; 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine.
7-HMK.nun 333.maddesi uyarınca davacı tarafından yatırılan gider avansının, davalı tarafından yatırılan delil avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde yatıran taraflara iadesine.
ilişkin, taraflar vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde, mahkememize veya bulunduğu yerde varsa Asliye Ticaret Mahkemesi’ne, yoksa Asliye Hukuk Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 08/07/2021

Katip … Hakim …
e-imzalıdır e-imzalıdır