Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/667 E. 2022/228 K. 15.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/667
KARAR NO : 2022/228

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/11/2020
KARAR TARİHİ : 15/03/2022

Mahkememizde görülen İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; Davacı tarafın; davalının borcunu ödememesi üzerine İzmir 18. İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatılmış olduğunu, ancak borçlu davalının, borcu olmadığından bahisle icra takibine itiraz ettiğini, ilgilinin icra takibine yapmış olduğu itirazın mesnetsiz olduğunu, borcun varlığını somut belge ve deliller ile ispatlanacağını, tarafların aralarında doğrudan kendilerini ilgilendiren herhangi bir ticari ilişki bulunmadığını, müvekkilinin aslen … ve … ile ticari ilişkisi olduğunu ve bu kişilerin hesaplarında bloke olması nedeniyle ödemenin … hesabına yapıldığını, kendisinin sadece kayıt maliki olduğunu, yapılan ödemenin açıklama kısmına yazılan araç plakasının gerçek iradeyi yansıtmadığını iddia ve beyan etmekte olduğunu beyan ettiğini, borçlunun bu iddialarının gerçeği yansıtmadığını somut belgelerle ispat olunacağı gibi ; şahsi olarak hukuku dolanmak suretiyle ticaret yaptıkları iddiasının muhatabının müvekkili olmadığını belirttikleri, Davacı tarafın açıkça ne adına kayıtlı araçlar hesabına giren bedeller ne de adına keşide edilen faturalara ilişkin olarak sorumlu ve ilgili olmadığını beyan ettiklerini, bu beyana göre; dava dışı … ve … isimli kişilerin icra takibine düştüğünü, hesaplarını kullanamadıklarından davalı … adına şirket kurduklarını, bu kapsamda nakliye faaliyetini sürdürdüklerini, faturalar düzenlediğini, araç alıp sattığını, banka hesabını kullandığını, tüm bu sürece vekaleten veyahut asaleten işlemlere taraf olan onay veren davalı …’ın ise borçtan sorumlu olmadığını, hukuki ilişkinin tarafı olmadığını, uyuşmazlığa konu … plakalı ticari aracın alımı için 200.000,00-TL ödenmiş olduğunu, araç devir ve teslimi yapılmadığı gibi ödenen bedelin iadesinin de söz konusu olmadığını, açıkladığı nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere borçlu tarafından İzmir 18. İcra Müdürlüğü’nün …/… esas sayılı dosyasına yapılan haksız itirazın iptaline, takibin devamına, davalının itirazının haksız ve kötüniyetli olduğu, alacağın likit ve borç miktarının davalının bilgisinde olduğu gerekçeleri ile davalı borçlu aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri, masraf ve ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline, karar verilmesini talep etmiştir.
BEYAN : Davalı vekili 17/11/2021 tarihli beyan dilekçesinde özetle;. Müvekkilne yapılan ödemenin fiili bir karine olarak kabul edilerek davacı tarafa borçlu olmadığının kabulü gerektiği, 22/10/2018 tarihinde … tarafından müvekkil … hesabına 50.000 TL tutarında “borç iadesi” açıklaması ile ödeme yaptığı, Gerek müvekkiline yapılan ödeme, gerek bir tacirin kat-i suretle yabana atamayacağı kadar yüksek bir tutar için 2 yıla yakın süre zarfında bir ihtar dahi çekilmemiş, hiçbir şekilde talep edilmemiş olması taraflar arasında alacak verecek ilişkisinin bulunmadığının en büyük ispatı olduğunu, Ayrıca davacı taraf kendi ticari kayıtlarına dayandığından davaya cevap verilmemiş bile olsa davacı tarafın dayandığı davacı tarafın ticari kayıtlarında müvekkil tarafından gönderilen 50.000 tl bir borç kaydının bulunmadığı da görülecektir. taraflar arasındaki ilişkinin esasında ticari bir ilişkiye bulunmadığı, müvekkiline ait 650.000 TL tutarındaki çekler de bizatihi müvekkilin cirosu ile davalı tarafından bankaya ibraz edilerek tahsili yapılan çekler olduğunu ve davanın reddini savunmuştur.
DELİLLER VE GEREKÇE:
İcra Dosyası: İzmir 18. İcra Müdürlüğü’ nün …/… E. Sayılı dosyasında davacının davalı aleyhine 200.000,00- TL asıl alacak üzerinden takip başlattığı, davalının 08.10.2020 tarihli dilekçesi ile takibe, borca, faize, faiz oranına ve ferilere itiraz ettiği takibin durduğu görülmüştür.
Tanık … Beyanında; “Ben davacının amcası olurum. Aynı zamanda davacının yaptığı araç alım-satım işinde yardımcı olarak çalışırım. Ancak herhangi bir sigorta kaydım olmadan gönüllü olarak yardım ederim. Bana sormuş olduğunuz
… plakalı çekici aracının satın alınması için davalı …’ın eşi bildiğim kadarıyla adı … olan kişi ile yeğenim … anlaştı. Anlaşmayı sözlü olarak yaptılar. Daha sonra bildiğim kadarıyla … parayı …’ın hesabına gönderdi. Tarihini tam olarak hatırlamıyorum ancak bu satıştan önce de …’ın hesabı üzerinden araç alım-satımı yapmıştık. Gönderilen paranın miktarını hatırlamıyorum. Para gönderildikten sonra aracın satışı verilmemiştir. Bildiğim kadarıyla araç …’ın üzerinde kayıtlıydı, Arada akrabalık nedeniyle güven ilişkisi olduğu için ayrıca benim erkek kardeşim davacının babası olan … bu arada vefat ettiğinden bizde işlerle ilgilenemedik, bu nedenle icra takibi başlatılamadı..” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Bilirkişi Raporu : Bilirkişi … tarafından düzenlenen 24/02/2022 tarihli raporda özetle ; Davacı …‘ye ait 2018-2019 ve 2020 yılları ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, ticari defterler tasdik yönünden incelendiğinde; defterlerin açılış onaylarının ve yevmiye defteri kapanış tasdiklerinin yasal süresinde yaptırıldığı tespit edildiğinden ticari defterlerin delil niteliğinin mevcut olduğu, taraflar arasında cari hesap sözleşmesinin bulunmadığı hususunda davacının mali müşavirinin kendisine bilgi verdiğini ve herhangi bir sözleşme sunmadığını, dava ve takip konusu yapılan davacının dosyaya sunduğu … A.Ş. 18.10.2018 tarihli dekont ile davalının … hesabına gönderdiği 200.000,00-TL ödeme ile ilgili olarak davacının yevmiye defterinde herhangi bir işlem kaydı görülmediği, ayrıca davalı vekilinin dosyaya sunduğu 4 adet toplam 650.000,00-TL tutarındaki çekler ile davalıya ait … hesap ekstresinde davacıya 22.10.2018 tarihinde “Borç iadesi” açıklaması ile gönderilen 50.000,00-TL tutarındaki işleme ait yevmiye defter kaydında herhangi bir işlem kaydı görülmediği, davalı vekili ile 22/02/2022 tarihinde telefon irtibatı sağlandığı, davalı tarafa ait ticari defter ve kayıtlar incelemeye sunulmayacağının kendisine bildirilmesi üzerine herhangi bir inceleme ve tespit yapılmadığı görüşü ile raporunu düzenlemiştir.
Dava; Ticari satımdan ilişkisinden kaynaklanan alacağın alacak takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
Dava, 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmıştır.
Taraflar arasında alım satım ilişkisinden kaynaklanan bir ticari ilişki bulunduğu, davacının araç alımı için davalıya ödenmiş olduğu bedelin aracın devir ve teslimin yapılmaması nedeniyle ödenmiş olan bedelin iadesinin talep edildiği davacı alacağı nedeniyle davalı aleyhine takip başlatmış olduğu görülmüştür.
Davalının davaya süresinde cevap vermediği duruşmalara katılmamış, verilen sürede ticari defter ve kayıtlarını sunmamış yerlerini bildirmemiş olduğu anlaşılmıştır.
Davacı tarafın ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yaptırılmıştır. Hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre; Davacı …‘ye ait 2018-2019 ve 2020 yılları ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, defterlerin açılış onaylarının ve yevmiye defteri kapanış tasdiklerinin yasal süresinde yaptırıldığı tespit edildiğinden defterlerin delil niteliği taşıdığı,
Davacının ticari defter kayıtlarında davalı … ile ilgili 07/10/2018 tarihli, 82 madde nolu kayıtlarda işlem kaydı olduğu ancak dava konusu 200.000,00 TL ve … plakalı araca ait herhangi bir işlem kaydına rastlanmadığı, yapılan diğer işlemlerde karşı hesap olarak 100-KASA hesabının kullanıldığı, İşletmenin 30/06/2020 tarihinde faaliyetine son verdiği, 30/06/2020 tarihli, 51 madde nolu kapanış fiş kaydından anlaşıldığı, Kapanış fiş kaydına göre, davalı … ve/veya … Plakalı araç ile ilgili herhangi bir işlem kaydı bulunmadığı tespit edilmiş olduğu,
Taraflar arasında cari hesap sözleşmesinin bulunmadığının davacının mali müşaviri tarafından bildirildiği ve herhangi bir sözleşme sunmadığı anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamına göre; Her ne kadar dava ve takip konusu yapılan davacının dosyaya sunduğu … Bankası A.Ş. 18.10.2018 tarihli dekont ile davalının … hesabına gönderdiği 200.000,00 TL ödeme ile ilgili olarak davacının yevmiye defterinde herhangi bir işlem kaydı görülmese de söz konusu banka dekontunda gönderenin … alıcının davalı … olduğu, Açıklama kısmında ” … plakalı Scanıa Marka araç bedeli ” olduğunun açıkça yazılmış olduğu, 22.10.2018 tarihinde “Borç iadesi” açılaması ile gönderilen 50.000,00 TL tutarındaki işleme ait davacının yevmiye defter kaydında herhangi kayıt bulunmadığı, Ayrıca davalı vekilinin dosyaya sunduğu davalıya ait … hesap ekstresinde davacının yapmış olduğu 18.10.2018 tarihli ödemenin açıkça göründüğü, 4 adet toplam 650.000,00 TL tutarındaki çekler ile ilgili davacı defterlerinde herhangi bir işlem kaydı olmadığı,
Davacının davaya konu edilen ticari ilişki edimini yerini getirdiğini yazılı belge ile ispatlamış olduğu buna karşılık davalının yazılı bir cevap dilekçesi sunmadığı, ticari defter ve kayıtlarını verilen kesin sürede sunmadığı veya yerlerini bildirmediği, davacının iddiasının tanık beyanı ile de doğrulandığı bu nedenle davacının alacağının varlığını ispatlamış olduğu kanaatine ulaşıldığı,
Davacı vekilinin takipte işlemiş faiz talebinin bulunmadığı, dava harcı ödemesinde ve dilekçesinde harca esas değer tutarında faiz talep etmediği göz önüne alındığında, temerrüt faiz hesabı yönünden davalının icra takip tarihi itibariyle temerrüde düşürülmüş olacağı, davalının takip tarihinden itibaren yasal faiz talep edebileceği, kanaatine varılmış,
Davacının davasının kabulüne, İzmir 18. İcra Müdürlüğü’ nün …/… E. sayılı dosyasında davalının 200.000,00-TL asıl alacaktan oluşan borca ilişkin itirazın iptaline,takibin takip talebinde belirtilen şartlar altında devamına,
Alacak likit ve belirlenebilir olduğundan alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatına karar verilmiş aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ ile;
1-İzmir 18. İcra Müdürlüğü’ nün …/… E. sayılı dosyasında davalının; 200.000,00-TL asıl alacaktan oluşan borca ilişkin İTİRAZIN İPTALİ ile,
Asıl alacağa yıllık yasal faiz uygulanmak suretiyle TAKİBİN DEVAMINA,
2-Alacak likit ve hesaplanabilir olduğundan %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3- Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 13.662‬,00-TL harçtan peşin alınan 2,415,50-TL harcın mahsubu ile bakiye 11.246,5‬0-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR OLARAK KAYDINA,
4- Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca davacı yararına takdir olunan 22.450,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sy Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesi uyarınca tarafların anlaşamamaları nedeniyle Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davada haksız çıkan davalıdan alınarak HAZİNE’ye gelir kaydına,
6-Davacının yapmış olduğu 54,40-TL dava açma ilk gideri, 700,00-TL bilirkişi ücreti, 109,50-TL tebligat ve posta gideri, olmak üzere toplam 863,9‬0-TL Yargılama giderinin peşin yatırılan 2.415,50-TL harç ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7- Davacı ve davalı yanca yatırılan delil ve gider avansından sarf edilmeyen kısmın karar kesinleştiğinden yatıran tarafa iadesine
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.15/03/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır