Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/666 E. 2021/944 K. 23.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/666 Esas
KARAR NO : 2021/944

DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 17/11/2020
KARAR TARİHİ : 23/11/2021

Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; Alacağını müvekkile temlik eden dava dışı diğer müvekkil …e ait ve yine … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile … plakalı araçların 26.06.2020 tarihinde maddi hasarlı trafik kazasına karıştıkları , kazanın meydana gelmesinde … plakalı araç sürücüsünün asli kusurlu olduğunu ve davalı sigorta şirketi nezdinde açılan …. nolu poliçe ile KZMM sigortalısı olduğunu, kaza sonrası dava konusu araçtaki hasar bedelinin tespiti maksadıyla ekspertiz incelemesi yapıldığını, düzenlenen raporda araçta 13.282 TL tutarında hasar belirlendiğini, alınan rapor üzerine 22.07.2020 tarihinde davalı şirketin KEP adresine başvuru yapıldığını, herhangi bir ödeme yapılmadığını, dava öncesinde yürütülen arabuluculuk müzakerelerinde de anlaşma sağlanamadığını belirterek gerçek hasar bedelinin ( aracın onarımının ekonomik olup olmadığını ve kusur durumunun) tespiti yargılama sırasında alınacak bilirkişi raporu ile mümkün olduğundan belirsiz alacak davası olarak ikame edilen davada fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik dava konusu araçta oluşan hasar bedeline mahsuben 1000 TL ile değer kaybı alacağına mahsuben 10 TL olmak üzere Toplam: 1010-TL. maddi tazminatın 22.07.2020 başvuru tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline , 289,10 TL ekspertiz ücretinin yargılama gideri olarak davalıdan tahsiline, dava nedeniyle sarf edilen yargılama gideri ve vekalet ücretinin de davalıdan tahsiline karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının delilleri tebliğ etmediğini, huzurdaki davanın belirsiz alacak nevinde ikame edilmesinin usul hukuku kurallarına aykırı olduğunu, zarar görenin zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna başvurması gerektiğini, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte müvekkil şirketin sorumluluğunun sigortalısının kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, müvekkil şirket sigortalısının dava konusu kazanın meydana gelmesinde kusuru bulunmadığını, taraf kusurlarının tespiti için dosyanın adli tıp kurumuna gönderilmesini talep ettiklerini, davacı tarafın değer kaybı talebinin teminat dışı olduğunu, kabul anlamına gelmemek kaydıyla müvekkil şirketin davaya konu olayda kusuru bulunmadığını ve davacı tarağın taleplerinin fahiş boyutta olduğunu, müvekkil şirketin ancak riziko anındaki gerçek zarardan sorumlu olduğunu, değer kaybının belirlenebilmesi için birden çok kriterin incelenmesi, bu incelemenin de konusunda uzman, ehil ve tarafsızlığı tartışılmayacak bilirkişilerce yapılması gerektiğini, sigorta şirketi tarafından ödenecek değer kaybı tutarının maddi teminat limitinin %15 ini aşamayacağını, aracın daha önce başka bir kazaya karışıp karışmadığının tespiti yapılması gerektiğini, eğer bir tazminata hükmedilecekse kıymet kazanma tenzili uygulanması gerektiğini, kazanın meydana gelmesinde davacının müterafik kusurunun olup olmadığının tespit edilmesi gerektiğini, davacının ekspertiz ücreti talebinin poliçe teminat kapsamı dışında olduğunu , müvekkil şirketten dava tarihinden önceki bir tarihten itibaren faiz talep edilemeyeceğini belirterek haksız ve hukuki mesnetten yoksun davanın reddini, değer kaybına yönelik taleplerin teminat dışında kalmasından ötürü davanın bu açıdan reddini, haksız ve hukuki mesnetten yoksun fahiş ve kabul edilebilir olmayan maddi tazminat taleplerinin reddini, kusur oranı ve değer kaybı huşunda bilirkişi incelemesi yaptırılmasını , adli tıp trafik ihtisas dairesinden kusur raporu alınmasını, davacının müterafik kusurunun tazminattan indirilmesini , müvekkil şirketin sorumlu bulunması durumunda sorumluluğun yukarıda açıklanan çerçevede ve azami limit ile sınırlı olacağını , yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
Dava; meydana gelen trafik kazası nedeniyle, davacının aracında oluşan hasar ve değer kaybının HMK 107 uyarınca, belirsiz alacak davası olarak, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla, davalı aracın SMM sigortalısına karşı açılmış tazminat davasıdır.
Aracın tramer kaydı, davalı sigorta şirketinden, sigorta poliçesi, ekspertiz raporu getirtilmiş, bilirkişi heyetinden tüm dosya içeriği, taraf iddiaları doğrultusunda, yasa ve mevzuata uygun karar vermemize dayanak teşkil eden bilirkişi raporu alınmış, alınan rapor doğrultusunda, davacı tarafın teknik değerlendirilmeler doğrultusunda, 2918 sayılı KTK ile ilgili mevzuatı ihlal eden, zararın sonuç üzerinde etken bir davranışının bulunmadığı, hasar yönünden, davacı aracındaki, hasarlı olduğu anlaşılan parçaların dava konusu 26/06/2020 tarihli maddi hasarlı trafik kazası ile uyumlu olduğu, hasarın KDV dahi , değer kaybının 7.000,00 TL olduğunun bildirildiği, belirsiz alacak olarak açılan davada, davacı vekilinin mahkememize vermiş olduğu, 27/08/2021 arttırım dilekçesi doğrultusunda, 289,10 TL lik ekpertiz giderini de, yargılama gideri olarak tahsil edileceğinden bu talebinde kabulüne dair, mahkememizdeki vicdani kanıyı yansıtan aşağıda ki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM ; Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1-Davanın KABULÜ İLE;
5.953,00 TL değer kaybı alacağının,
12.980,00 TL hasar kaybı alacağının,
Davalı sigorta şirketinin temerrüt tarihi olan 06/08/2020 tarihinden itibaren, yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp, davacıya verilmesine,
Davacının, başvuru tarihi olan 22/07/2020 tarihinden itibaren, faiz işletilmesi ve avans faizi işletilmesi yönündeki talebin şartları oluşmadığından REDDİNE,
Faizin başlangıç tarihinin ve türünün reddine ilişkin kararları, feri nitelikte olduğundan, davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
2-Harçlar Kanunu’na göre alınması gereken 1.293,31 TL nispi ilam harcından, peşin alınan 54,40 TL harç ile ıslahla tamamlanan 307,00 TL harcın düşülmesi ile kalan 931,91‬-‬TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak, Hazineye gelir kaydına,
3-Davacının yatırmış olduğu 54,40 TL başvurma harcı, 54,40 TL peşin harç ile 307,00 TL ıslah harcı toplamı olan 415,8‬0 – TL’nin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
4-Dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sy Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesi uyarınca tarafların anlaşamamaları nedeniyle Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davada haksız çıkan davalıdan alınarak HAZİNE’ye gelir kaydına,
5-Davacının yapmış olduğu 24,4‬0 TL’si tebligat-posta gideri ve 1.200,00 TL’si bilirkişi ücreti gideri, 289,10 TL ekspertiz ücreti olmak üzere toplam 1.513,5‬0 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafça yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
8-Davalı taraf yargılama gideri yapmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı kararın taraflara tebliğinden itibaren 6100 sayılı yasanın 345. Maddesi uyarınca 2 haftalık kesin süresi içerisinde Bölge İstinaf Mahkemesine başvuru yolunun açık olduğu açıkça okunup usulün anlatıldı.

Katip ….
¸E-imza

Hakim …..
¸E-imza