Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/652 E. 2021/915 K. 16.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/652
KARAR NO : 2021/915

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 13/11/2020
KARAR TARİHİ : 16/11/2021

Mahkememizde görülen Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin … iştiraklerinden olup, kamu hizmeti sunduğunu, kamu hizmeti olarak toplu ulaşım hizmeti verdiğini, bu hizmeti yerine getirirken, bünyesinde bulunan merkez binası başta olmak üzere, Tamir Atölyesi, İstasyon binaları ile taşıma işlevini yerine getiren trenlerin koruma ve güvenlik hizmetlerinin yapılması için İhale yoluyla bu hizmetleri almak için mevzuatlara uygun şekilde ihaleler açtığını, Bu bağlamda, 4734 Sayılı Kamu İhale Kanunu ve 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu ve Hizmet İşleri Genel Şartnamesi kapsamında ihale açmak suretiyle “Birim fiyat/Götürü Bedel .Hizmet Alımı Sözleşmesi” ile hizmeti aldığını, yapılan bu ihaleler sonucunda ihaleye en uygun fiyatı veren davalı şirketler ile müvekkil şirket her bir ihale dönemi için ayrı ve sözleşme kapsamında çalışmaya başladığını, tüm bu süreçte, ihaleden doğan ücret ödeme yükümlülüğünü müvekkil davacı şirket eksiksiz ve tam olarak Kamu İhale Kanunu kapsamında mevzuata uygun bir şekilde yerine getirdiğini, müvekkili şirket ihale dönemlerinin sona ermesine müteakip davalı şirketler ile arasındaki ticari ilişkiyi sona erdirdiğini, davalıların kendi işçileri ile arasındaki hukuki ilişki müvekkil şirketi bağlamadığını, taraflar arasında 4734 Sayılı Kamu İhale Kanunu ve 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu ve Hizmet İşleri Genel Şartnamesi kapsamında, 15.02.2015-14.02.2017 tarihleri arasında imzalanan Hizmet Alım Sözleşmesinin Güvenlik Hizmet Teknik Şartnamesi Madde 3-A Genel-10; “Yüklenici güvenlik hizmetlerinin görülmesinde çalıştırdığı elemanların 4857 sayılı yasadan doğan haklarını tamamen ödemekle yükümlüdür.” hükmü yer aldığını, sözleşmenin ilgili maddesinde yer alan düzenleme uyarınca da dava dışı işçilerin tüm işçilik alacaklarından davalı yüklenici şirketlerin sorumlu olduğunu, davalı şirketlerin işçileri …, …, … bu ihale sözleşmeleri kapsamında müvekkili şirkette güvenlik işçisi olarak çalıştığını, dava dışı işçilerin işçilik alacaklarının tahsili talebiyle müvekkili şirkete dava ikame ettiğini ve asıl işveren sıfatıyla tek başına sorumlu tutulmuş ve ödeme yapma durumunda kaldığını, dava dışı işçi …’ye işçilik alacaklarının tahsili talebiyle açtığı ve kesinleşen davalar sonrasında İzmir … İcra Müdürlüğünün
…/… Esas sayılı dosyasıyla müvekkili davacı şirket aleyhine icra takibi başlatıldığını, müvekkili davacı şirket tarafından 24.662,36-TL, İzmir … İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı dosyasına 10.747,81-TL icra dosyasına ödeme yaptığını, dava dışı işçi … işçilik alacaklarının tahsili talebiyle İzmir … İcra Müdürlüğünün …/… Esas sayılı dosyasıyla müvekkili şirket aleyhine icra takibi başlatıldığını, müvekkili davacı şirket tarafından 21.426,67-TL icra dosyasına ödeme yapıldığını, dava dışı işçi … de işçilik alacaklarının tahsili talebiyle İzmir … İcra Müdürlüğünün
…/… Esas sayılı dosyasıyla müvekkil davacı şirket aleyhine icra takibi başlatıldığını, müvekkili davacı şirket tarafından 9.230,80-TL icra dosyasına ödeme yapıldığını, arabuluculuk yoluna başvurulduğunu, davalı ile anlaşmaya varılamadığını, davalı şirketler işçileri olarak çalışmakta iken iş akdi sona eren …, …, …’e müvekkili davacı şirket tarafından toplamda 66.067,64-TL tutarındaki işçilik alacağı ödemesinden, ödemelerin yapıldığı tarihten itibaren davalı şirketlerden müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalılar davaya cevap vermemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: 15.02.2015-14.02.2017 tarihleri arasında imzalanan Hizmet Alım Sözleşmesinin Güvenlik Hizmet Teknik Şartnamesi,Madde 3-A Genel-10;”Yüklenici güvenlik hizmetlerinin görülmesinde çalıştırdığı elemanların 4857 sayılı yasadan doğan haklarını tamamen ödemekle yükümlüdür.” hükmü yer almaktadır.
İzmir … İş Mahkemesi’nin …/… E. Sayılı Dosya: Davacı üst işverene ve alt işverenlere dava ikame etmiş olup, 02.03.2006- 05.02.2015 tarih aralığındaki çalışmışlığı için, 10.700,00 TL brüt kıdem tazminatı, 2.240,00 TL brüt ihbar tazminatı, 1.552,80 TL vekalet ücreti, 248,69 TL harç, 389,00 TL yargılama giderine hükmedildiği görülmüştür. Hüküm Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin …/… E. Sayılı dosyasından temyiz incelemesi yapılmış ve onanarak kesinleşmiştir.
İzmir … İcra Müdürlüğü’nün …/… E. Sayılı dosyası: İzmir … İş Mahkemesi’nin …/… E. Sayılı ilamı takibe konu edilmiş. Toplam 16.042,49 TL alacak talep edildiği, İcra dosyasına 14.03.2019 tarihinde 25.911,81 TL ödeme yapıldığı ve anlaşılmıştır.
İzmir … İş Mahkemesi’nin …/… E. Sayılı dosyası: davacı üst işverene ve alt işverenlere yukarıda bahsedilen İzmir … İş Mahkemesi’nin …/… E. Sayılı dosyasında tespit edilen ve kesinleşen bakiye kıdem ve ihbar tazminatları dava konusu edilmiş olup, 3.492,12 TL brüt kıdem tazminatı, 748,16 TL brüt ihbar tazminatı, 2.725,00 TL vekalet ücreti, 258,25 TL harç, 112,00 TL yargılama giderine hükmedildiği görülmüştür. Hüküm kesin olarak verildiği görülmüştür.
İzmir … İcra Müdürlüğü’nün …/… E. Sayılı dosyası: İzmir … İş Mahkemesi’nin …/… E. Sayılı ilamı takibe konu edilmiş, toplam 9.451,00 TL için takip yapıldığı İcra dosyasına 06.09.2019 tarihinde 10.747,81 TL ödeme yapıldığı görülmüştür.
İzmir … İş Mahkemesi’nin …/… E. Sayılı dosyası: Davacı üst işverene ve alt işverenlere dava ikame etmiş olup, 07.02.2008- 05.02.2015 tarih aralığındaki çalışmışlığı için, 8.390,00 TL brüt kıdem tazminatı, 2.240,00 TL brüt ihbar tazminatı, 1.500,00 TL, vekalet ücreti, 209,24 TL harç, 341,00 TL yargılama giderine hükmedildiği görülmüştür. Hüküm Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin …/… E. Sayılı dosyasından temyiz incelemesi yapılara kesinleştiği,
İzmir … İcra Müdürlüğü’nün …/… E. Sayılı dosyası: İzmir … İş Mahkemesi’nin …/… E. Sayılı ilamı takibe konu edilmiş, toplam 13.350,24 TL için takip yapıldığı İcra dosyasına 14.03.2019 tarihinde 21.426,67 TL ödeme yapıldığı görülmüştür.
İzmir … İş Mahkemesi’nin …/… E. Sayılı dosyası: Davacı üst işverene ve alt işverenlere dava ikame etmiş olup, 06.02.2013- 05.02.2015 tarih aralığındaki çalışmışlığı için, 3.131,64 TL NET kıdem tazminatı, 425,97 TL net yıllık izin ücreti, 373,39 TL net UBGT, 1980,00 TL vekalet ücreti, 499,40 TL yargılama giderine hükmedildiği görülmüştür. Hüküm İzmir BAM … Hukuk Dairesi’nin …/… E. Sayılı dosyasından istinaf incelemesi yapılmış ve onanarak kesinleştiği,
İzmir … İcra Müdürlüğü’nün …/… E. Sayılı dosyası: İzmir … İş Mahkemesi’nin …/… E. Sayılı ilamı takibe konu edilmiş, toplam 9.230,80 TL için takip yapıldığı İcra dosyasına 09/03/2018 tarihinde 9.230,80 TL ödeme yapıldığı görülmüştür.
Bilirkişi Raporu : Bilirkişi … tarafından düzenlenen 27/09/2021 tarihli raporda özetle ; Davacı kurumun, taraflar arasındaki sözleşme hükümleri dikkate alındığında, davalı alt işverenlere rücu edebileceği kanaatine varılması halinde, talep edilen toplam 66.067,64 TL’nin; dava dışı işçi … ve …’ın, davalı alt işverenlerin döneminden öncesinde hizmet ilişkisine başladığı, bu durumda KIDEM TAZMİNATI alacağı için sadece alt işverenlerin kendi dönemine denk gelen kısımdan sorumlu olması gerektiğinden, dava dışı işçilerin davalı alt işverenlerden önceki döneme isabet eden kıdem tazminatı alacağı ve ferileri dışlanmış olmakla;
… için 14.03.2019 tarihli ödemenin 10.558,91 TL’lik kısmından,
… için 06.09.2019 tarihli ödemenin 5.546,55 TL’lik kısmından,
… için 14.03.2019 tarihli ödemenin 10.353,27 TL’lik kısmından,
… için 09.03.2018 tarihli ödemenin 9.230,80 TL nin tamamından, olmak üzere toplam; 35.689,53 TL’den ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıların birlikte sorumlu olacağı görüşü ile raporunu düzenlemiştir.
Dava; hizmet sözleşmesi kapsamında işveren tarafından ödenen işçilik alacaklarını yükleniciden tahsili için açılan rücuen tahsili davasıdır.
Yargıtay 2019/2117 esas, 2020/3213 karar sayılı, 22/10/2020 tarihli emsal kararlarında vurgulandığı üzere “Hizmet alım sözleşmeleri; ihale şartları ile belirlenen işin sözleşmede kararlaştırılan bedel ile yapılmasının üstlenildiği sözleşmelerdir. Bu sözleşme türünde yüklenicinin edimi, hizmetin kendi işçisi ile yerine getirilmesi, işverenin edimi ise sözleşme bedelinin ödenmesidir. Sözleşme kapsamında yapılması gereken iş yüklenici işçisi tarafından yerine getirilecektir. İş aktinin yüklenici ile işçi arasında yapıldığı hususu ihtilaflı değildir. SGK kayıtları da bu hususu doğrulamaktadır. Hizmet alımı tip sözleşmelerinde işverenin, yüklenici tarafından çalıştırılan işçinin ücretinin ödenmesi, sosyal haklarının takibi gibi denetim dışında işçiye karşı bir sorumluluğu yoktur. İşveren ile yüklenicinin İş Kanunu’na göre işçiye karşı müteselsilen sorumlu olmasına rağmen rücu ilişkisinde taraflar arasında imzalanan sözleşmenin uygulanması sözleşme hukukunun en temel ilkelerindendir.
YARGITAY 15. Hukuk Dairesi Esas No: 2021/611 Karar No: 2021/537 Karar Tarihi:01.03.2021
“İşveren tarafından bu ödemelerin feri mahiyetinde yapılan ödemeler de ayrı esasla yüklenicilerden tahsil edilebilecektir. Bu durumda mahkemece yukarıda belirlenen ilkeler çerçevesinde, kıdem tazminatı, UBGT, fazla mesai alacakları yönünden davalı yüklenicinin işçileri çalıştırdığı dönemle sınırlı sorumlu olduğu, yıllık izin ve ihbar tazminatından son işverenin sorumlu olduğu gözetilerek hüküm kurulması gerekirken yazılı gerekçe ile ödenen bedelin tamamından davalı yüklenicinin sorumlu tutulması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.”
YARGITAY 23. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/1404 Karar No: 2020/2931 Karar Tarihi: 12.10.2020 “İşçilik alacakları işveren tarafından ödenen işçinin; yüklenici işçisi olması, sözleşme ücretine işçinin ücret ve sosyal haklarının dahil olması, işverenin işçilik alacaklarından sorumlu olacağına dair sözleşmede bir hüküm bulunmaması hususları nazara alındığında davacı işverenin işçiyi çalıştıran yüklenicilerden ödediği bedeli ve ferilerinin tamamını talep etme hakkı bulunduğunun kabulü gerekir. Bu durumda mahkemece yukarıda belirlenen ilkeler çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı gerekçe ile, sözleşmede hüküm bulunmadığı gerekçesiyle, hesaplanan tutarlardan işçiyi çalıştırmış olan davalılar… şirketleri iş ortaklığının davacı ile yarı yarıya sorumlu olduğundan bahisle kurulan hüküm hatalı görülmüş, bozmayı gerektirmiştir.”
6552 sayılı İş Kanunu İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması İle Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına Dair Kanun’un 8. Maddesinde: “…4857 sayılı Kanunun 112 nci maddesine aşağıdaki fıkralar eklenmiştir.
“4/1/2002 tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 62 nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi kapsamında alt işverenler tarafından çalıştırılan işçilerin kıdem tazminatları;
a) Alt işverenlerinin değişip değişmediğine bakılmaksızın aralıksız olarak aynı kamu kurum veya kuruluşuna ait işyerlerinde çalışmış olanların bu şekilde çalışmış oldukları sürelere ilişkin kıdem tazminatına esas hizmet süreleri, aynı kamu kurum veya kuruluşuna ait işyerlerinde geçen toplam çalışma süreleri esas alınarak tespit olunur. Bunlardan son alt işverenleri ile yapılmış olan iş sözleşmeleri 1475 sayılı İş Kanununun 14 üncü maddesine göre kıdem tazminatı ödenmesini gerektirecek şekilde sona ermiş olanların kıdem tazminatları ilgili kamu kurum veya kuruluşları tarafından,
b) Aynı alt işveren tarafından ve aynı iş sözleşmesi çerçevesinde farklı kamu kurum veya kuruluşlarında çalıştırılmış olan işçilerden iş sözleşmeleri 1475 sayılı İş Kanununun 14 üncü maddesine göre kıdem tazminatı ödenmesini gerektirecek şekilde sona ermiş olanlara, 4734 sayılı Kanunun 62 nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi kapsamında farklı kamu kurum ve kuruluşuna ait işyerlerinde geçen hizmet sürelerinin toplamı esas alınarak çalıştırıldığı son kamu kurum veya kuruluşu tarafından işçinin banka hesabına yatırılmak suretiyle ödenir…” denilmiştir. 4857 sayılı İş Kanunu’nun 2. Maddesinin 6. Fıkrası ile 6. Maddesi uyarınca asıl işverenler ile alt işverenlerin işçilik alacaklarından müştereken ve müteselsilen sorumlu olacakları emredici şekilde düzenlenmiş olup, bahsi geçen 6552 sayılı Kanun’un 8. Maddesi incelendiğinde söz konusu müşterek ve müteselsil sorumluluğu ortadan kaldıran bir düzenlenin yasa metnin de mevcut olmadığı gibi asıl işverenlerin alt işverenlere rücu etmesine engel olacak açık ve emredici herhangi bir düzenlemenin de mevcut değildir.
Yukarıda belirlenen ilkeler gözetilerek somut olay değerlendirildiğinde; davacı iş sahibi ile davalı yüklenici arasında 15.02.2015-14.02.2017 tarihleri arasında imzalanan Hizmet Alım Sözleşmesinin Güvenlik Hizmet Teknik Şartnamesi Madde 3-A da “Yüklenici güvenlik hizmetlerinin görülmesinde çalıştırdığı elemanların 4857 sayılı yasadan doğan haklarını tamamen ödemekle yükümlüdür.” hükmünün yer aldığı
Taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine göre karar verilmesi gerekmekte olup, davalıların sözleşme ile sorumluluğu üzerine almış olması nedeni ile, işçiler hakkındaki işe alınma ve çıkarılma idare konusundaki kararları üst işveren verse dahi, alt işverenin işçilik haklarından sorumlu olacağı, üst işverenin işçilik haklarından sorumlu olmadığı, Sözleşmede işçilik haklarının alt işveren tarafından ödeneceği yönünde hüküm olması halinde, davacı tarafından ödenen tüm işçilik haklarının ve masrafların tamamından, işçiyi çalıştıran işverenlerin çalıştırdıkları süre ile sınırlı fakat son işveren ihbar tazminatı ve yıllık izin ücretinin tamamından, ihbar tazminatı ve yıllık izin ücreti dışında kalan alacak haklarından ise, son işveren de dahil olmak üzere her işveren işçinin kendi yanında çalıştığı süre ile sınırlı olarak sorumlu olduğu,
Taraflar arasında güvenlik hizmet Alım sözleşmesi akdedildiği, dava dışı işçiler … ve …’ın kıdem tazminatı ve ihbar tazmınatı, …’in kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, UBGT alacaklarının davacı işver tarafından başlatılan icra takipleri netice ödendiği, davalı şirketin alt işveren, davacı şirketin de asıl işveren olması nedeniyle davacının davalıya rücu edebileceği değerlendirilmiştir.Dava konusu edilen dava dışı işçilerin alacakları içerisinde, … ve …’ın kıdem tazminatı ve ihbar tazmınatı, …’in kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, UBGT alacakları bulunmakta olup; Kıdem tazminatı, UBGT alacakları yönünden davalı yüklenicinin işçileri çalıştırdığı dönemle sınırlı sorumlu olduğu, yıllık izin ve ihbar tazminatından son işverenin sorumlu olduğu, Kesinleşmiş mahkeme kararları ve icra dosyaları incelendiğinde davacının davalıdan rücu edebileceği
Dava dışı işçilerin tamamı, 05.02.2015 tarihinde iş akdi yeni alt işverenle sözleşme yapılmayarak fesholduğu, davalı alt işverenler son işveren olduğu, … ve …’ın işe başlama tarihleri davalı alt işverenlerden önceki işverenler zamanına denk geldiği, dava dışı alt işverenlerin dönemine isabet eden kıdem tazminatı alacağı ve ferileri nin alacak hesabından düşülmesi gerekceği, Dava dışı işçi … ve …’ın, davalı alt işverenlerin döneminden öncesinde hizmet ilişkisine başladığı , bu durumda kıdem tazminatı alacağı için sadece alt işverenlerin kendi dönemine denk gelen kısımdan sorumlu olması gerektiğinden, dava dışı işçilerin davalı alt işverenlerden önceki döneme isabet eden kıdem tazminatı alacağı ve ferileri hariç tutularak … için 14.03.2019 tarihli ödemenin 10.558,91 TL’lik kısmından, … için 06.09.2019 tarihli ödemenin 5.546,55 TL’lik kısmından, … için 14.03.2019 tarihli ödemenin 10.353,27 TL’lik kısmından, … için 09.03.2018 tarihli ödemenin 9.230,80 TL nin tamamından sorumlu olacakları kanaatine varıldığı, bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli ve yeterli olduğu anlaşılmakla,
Davacının davanın kısmen kabulüne, Davacı tarafından dava dışı …’ye ödenen 10.558,91-TL’nin 14.03.2019 tarihinden, 5.546,55-TL’nin 06.09.2019 tarihinden , dava dışı …’a ödenen 10.353,27-TL’nin 14.03.2019 tarihinden, dava dışı …’e ödenen 9.230,80-TL’nin 09.03.2018 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ ile;
1-Davacı tarafından dava dışı …’ye ödenen 10.558,91-TL’nin 14.03.2019 tarihinden, 5.546,55-TL’nin 06.09.2019 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine
2-Davacı tarafından dava dışı …’a ödenen 10.353,27-TL’nin 14.03.2019 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine
3-Davacı tarafından dava dışı …’e ödenen 9.230,80-TL’nin 09.03.2018 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine
4- Fazlaya ilişkin talebin Reddine
5-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 2.437,95-TL harçtan peşin alınan 1.128,28-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.309,67‬-TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak HAZİNEYE GELİR OLARAK KAYDINA,
6- Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca davacı yararına takdir olunan 5.353,43-TL vekalet ücretinin davalılardan müştekeren ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
7-Dava kısmen kabul edildiğinden davacı tarafın yaptığı 95,50-TL davetiye ve posta gideri, 600,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere 695,50-TL yargılama giderinden davanın kabul oranı nazara alınarak 375,71-TL yargılama gideri ile davacı tarafın karşıladığı 54,40-TL başvurma harcı, 1.128,28-TL peşin alınan harç olmak üzere toplam 1.558,39‬-TL’nin davalılardan müştekeren ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine, davacı tarafın fazladan yaptığı yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
8-Dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sy Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesi uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00-TL’nin, davanın kabul ve ret oranına göre, 713,06-TL’lik kısmının davalılardan müştekeren ve müteselsilen, 606,94‬-TL’lik kısmının davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
9-Davacı ve davalı yanca yatırılan delil ve gider avansından sarf edilmeyen kısmın karar kesinleştiğinden yatıran tarafa iadesine
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/11/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır