Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/588 E. 2021/1080 K. 14.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/588 ESAS
KARAR NO : 2021/1080 KARAR

DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 16/10/2020
KARAR TARİHİ : 14/12/2021

Mahkememizde görülen Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı … tarafından zorunlu trafik sigortası ile sigortalı Müvekkiline ait … plakalı Ticari aracın, işleteni Liman İşletme Müdürlüğü olan … şase nolu … araçla, İzmir Liman içi B kapsısı istikametine giderken çarpması neticesinde maddi hasarlı trafik kazası ve hasar oluştuğunu, resmi ekiplerce düzenlenen trafik kazası tespit tutanağında kazanın oluş biçiminin ifade edildiğini, meydana gelen kazada tam kusurlu tarafın kaza tarihinde davalı … Sigortaya ZMMS sigortalı olan müvekkili araç olduğunu, dava konusu kaza nedeniyle karşı araç işleteni tarafından müvekkili aracının ZMMS poliçesini düzenleyen ZMMS sigortacısına başvurduğunu, ancak … hasar dosyası ile hasar tazminat talebini “teminat dışı” hali gerekçesiyle red ettiğini, bunun üzerine müvekkilinin hasarı kendi imkanları ile tazmin etmek zorunda kaldığını, davalı sigortacısına başvuru yaptığını, ancak sonuç alamadığını, karşı aracın hasarının … Yetkili servisi … Ser. Yed. Par. San. Tic. A.Ş.’de kdv dahil 31.000 TL bedele yaptırıldığını, müvekkiline fatura edildiğini, ve müvekkilince onarım bedeli ve ayrıca kdv dahil toplam 708 TL karşı araç nakliye hizmet bedeli ödendiğini, zarar miktarı bilirkişi raporu ile belirlenebilir duruma geldiğinde artırılmak üzere şimdilik 100 TL olduğunu, hasar ve rizikonun teminat dışı kaldığının ispatının davalı sigortaya ait olduğunu, belirterek açıklanan gerekçelerle ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100 TL hasar miktarının temerrüt tarihinden işleyecek temerrüt faizi ile ödenmesini, talep etmiştir.
CEVAP: Davalı taraf davaya cevap vermemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Kaza Tespit Tutanağı ;Sürücü … idaresindeki … plakalı aracı ile, liman içerisinde Liman B kapısı istikametine giderken aracının sağ ön kısımları ile, sürücü … idaresindeki şase nosu … numaralı aracı ile Liman C kapısına doğru giderken aracının sol yan kafa ile dorse ayrımı kısımlarına, çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği, kazada, … plakalı araç sürücüsünün KTK’nun 47/1.c (Trafik işaret levhaları, cihazları ve yer işaretlemeleri ile belirtilen veya gösterilen hususlara, uymamak) maddesini ihlal ettiği diğer sürücünün kusuru bulunmadığı tespitine varılmıştır.şeklindedir
Hasar dosyası: Davacının dava tarihinden önce davalı sigortaya hasar / değer kaybı talepleri için başvuruda bulunduğu, davalı … şirketinin , hasarın meydana geldiği alana özel izinle girilen bir alan olduğundan özel mülk dahilinde değerlendirildiği Trafik Sigorta teminat harici olduğundan dosyasına istinaden ödeme yapılmamış olduğu anlaşılmaktadır.
Sigorta Poliçesi: Davalıya ZMMS Sigorta Poliçesi Sigortası ile sigortalı …’ e ait … plakalı araçla ilgili olarak 24.05.2019-24.05.2020 tarihleri arasında geçerli numaralı Karayolları Mali Sorumluluk Trafik Sigorta poliçesi ile … Sigorta A.Ş tarafından sigorta teminat örüntüsüne alındığı, kaza 11.10.2019 tarihinde meydana gelmiş olup teminat süresi içinde meydana gelmiş olduğu anlaşılmaktadır.
Bilirkişi Raporu : Bilirkişi … tarafından düzenlenen 27/06/2021 tarihli raporda özetle ; Sürücü … idaresindeki … plakalı davalıya ZMMS sigortalı BMC marka aracı ile; kavşak girişinde geldiği yöndeki yolda seyir halinde olan araçlar için yol üzerinde (yerde) yazılı DUR uyarısına uymayarak, kavşak girişinde durup kavşağın diğer kolundaki trafiği kontrol etmeden, kavşağa kontrolsüz, dikkatsiz ve tedbirsiz olarak girmesi ve … marka araca çarpması neticesinde kazanın oluşumuna etken olduğu, … marka … aracın sürücüsü … idaresindeki … (plakalığında İzmir Limanı yazılı) araç ile, Liman C kapısına doğru seyir halinde iken, kazanın meydana geldiği kavşakta DUR uyarısına uymayarak kavşağa kontrolsüz giren davalı … şirketine sigortalı araç tarafından sol yan kafa ile dorse ayrımı kısımlarına çarpılmasına maruz kaldığı, olayda oluş biçimi göz önüne alındığında kazayı önlemek adına alabileceği herhangi bir önlem bulunmadığı gibi kurallara aykırı olumsuz davranış faktörü de görülmediğinden kazanın oluşumunda kusursuz olduğu, tazminata konu plakalısız, 2018 model, … marka aracın hasar onarım bedelinin, 21.431,19 TL yedek parça, 4.840,00 TL işçilik olmak üzere toplam 26.271,19 TL +kdv, kdv dahil 31.000,00 TL olduğu, kaza ile onarım faturası ve tutanağının uyumlu olduğu, dosyaya faturası sunulu 708,00 TL karşı araç nakliye hizmet bedellerinin piyasa koşullarında makul olduğu görüşü ile raporunu düzenlemiştir.
Değer Artırım : Davacı vekilinin 01/07/2021 tarihli dilekçesi ile dava değerini artırdığı, ancak buna ilişkin harcı 03/11/2021 tarihinde yatırmıştır.
Dava; Davacı tarafından ödenen hasar bedeli tazminatı ve karşı araç nakliye bedelinin davalı sigortadan rücuen tahsili davasıdır.
Dava tarihinde yürürlükte olan, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde, “işletenlerin, bu kanunun 85/1.maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”, aynı yasanın 85/1.maddesinde, “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yararlanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı”, aynı yasanın 85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş, 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın amacı A.1 maddesinde “Karayolları Trafik Kanunu uyarınca motorlu araç işletenlerine yüklenen hukuki sorumluluk için düzenlenen Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasına yönelik ilgililerinin hak ve yükümlülüklerine ilişkin usul ve esasların düzenlenmesidir.” şeklinde belirlenmiştir. Sigortanın kapsamı ise genel şartlar A.3. maddesinde “sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, üçüncü şahısların ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde Genel Şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepleri, kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta limitleri dahilinde karşılamakla yükümlüdür. Sigortanın kapsamı üçüncü şahısların, sigortalının Karayolları Trafik Kanunu çerçevesindeki sorumluluk riski kapsamında, sigortalıdan talep edebilecekleri tazminat talepleri ile sınırlıdır.” şeklinde düzenlenmiştir.
Anayasa Mahkemesi’nin … esas, … karar, 17/07/2020 tarihli iptal kararının, 9 Ekim 2020 günü 31269 sayılı RG’de yayınlandığı, bu karar ile 14/04/2016 tarihli, 6704 sayılı 3. Maddesiyle değiştirilen 90. Maddesinin 1. cümlesinde yer alan “… ve bu kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresinin, ikinci cümlesinde yer alan “… ve genel şartlarda…” ibaresinin iptallerine karar verildiği, iptal kararının gerekçesinde; ” Motorlu taşıt işletilmesi sebebiyle üçüncü kişilere verilen zararlardan dolayı, işletenin hukuki sorumluluğu haksız fiilden doğan sorumluluk niteliği taşıdığı için tazminat borcunun kapsamının 6098 sy TBK’na göre belirlendiği, işletenin söz konusu tazminat borcunun dolayıyla zarar gören üçüncü kişilerin tazminat alacaklarının teminat altına alınması amacıyla öngörülmüş olan zorunlu mali sorumluluk sigorta şirketinin tazminat borcunun kapsamının ise Genel Şartlara göre belirlendiği, bu durumun tazminatın kapsamının farklılaşmasına yol açtığı, bunun nedeninin ise idarenin düzenleyici işlemi niteliğindeki tazminat hesaplamasını düzenleyen kurallarında, 6098 sy TBK’nun gerçek zararın tazminini öngören kurallarından ayrılan hükümlere yer vermiş olmasından kaynaklandığı, Anayasa’nın 48. maddesinde sözleşme özgürlüğünün güvence altına alındığı, bu özgürlüğün sözleşme yapıp yapmama serbestsinin yanı sıra yapılan sözleşmelere dışarıdan müdahale yasağını da içerdiği, sigorta şirketinin zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesinden kaynaklanan borcunun kapsamının 2918 sy Kanun çerçevesinde hazırlanan GŞ’a göre belirleneceği, bu kuralların sözleşmeden doğan borcun kapsamını belirlemek suretiyle Anayasa’nın 48. Maddesinde güvence altına alınan sözleşme özgürlüğünü sınırladığı, Anayasa’nın 13. Maddesi uyarınca temel hak ve özgürlüklere sınırlama getiren düzenlemelerin öncelikle kanunla yapılması gerektiği, sözleşme özgürlüğünü sınırlamaya yönelik bir kanuni düzenlemenin şeklen var olması yeterli olmayıp, kanuni düzenlemelerin keyfiliğe izin vermeyecek şekilde belirli, ulaşılabilir ve örgörülebilir nitelikte olması gerektiği, kanunun bu niteliklere sahip olmasının esasen Anayasa’nın 2. Maddesinde güvence altına alınan hukuk devleti ilkesinin de bir gereği olduğu, 2918 sy KTK’nun 90. Maddesinde sigorta şirketinin ZMMS sözleşmesinden doğan sorumluluğunun kapsamı düzenlenmemiş olup, bu kapsamın idarenin düzenleyici nitelikte işlemi olan Genel Şartlara göre belirlenmesinin öngörülmesi ile borcun kapsamının tespiti hususunda temel çerçeve ve ilkelerin kanunlarla belirlenmeyerek idareye geniş bir takdir yetkisinin tanındığı, bu itibarla sözleşmenin içeriğine yönelik sınırlama öngören kuralların kanunilik ölçütü yönünden Anayasanın 13. ve 48. Maddelerine aykırı olduğu, Anayasa’nın 17. Maddesinde yaşama hakkı ve kişilerin maddi ve manevi varlığını geliştirme hakkının, 35. Maddesinde mülkiyet hakkının güvence altına alındığı, Anayasanın 5. Maddesinde insanın maddi ve manevi varlığını geliştirebilmesi için gerekli şartları hazırlamanın devletin temel amaç ve görevleri arasında sayıldığı, motorlu araç işletilmesine bağlı olarak kişilerin uğrayabileceği destekten yoksun kalma, bedensel zarar, eşya zararı ve manevi zararın Anayasa’nın 17. ve 35. Maddelerinde düzenlenen hakların ihlali sonucunda ortaya çıkan zarar niteliğinde olduğu, dolayısıyla karayolunda motorlu taşıt işletilmesini düzenleyen kuralları belirlemenin ve motorlu taşıt işletilmesi sebebiyle üçüncü kişilerin uğrayabileceği zararın tazmin edilmesini güvence altına almanın da devletin görevleri kapsamında olduğu, ZMMS kapsamında sigorta şirketinin bu zararlardan dolayı sorumlu tutulmuş olmasının, zarar gören kişinin Anayasa’nın 17. ve 35. Maddesinde düzenlenen haklarının Anayasa’nın 5. Maddesiyle bağlantılı olarak korunmasının amaçlandığını gösterdiği, sigorta şirketinin sorumluluğunun kapsamının idarenin düzenleyici nitelikteki işlemi ile belirlenmesinin zarar gören üçüncü kişi ve işleten aleyhine, sigorta şirketi lehine menfaat dengesinin bozulmasına yol açacağı… ” belirtilerek bu nedenlerle 6704 sayılı 3. Maddesiyle değiştirilen 90. Maddesinin 1. cümlesinde yer alan “… ve bu kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresinin, ikinci cümlesinde yer alan “… ve genel şartlarda…” ibaresinin Anayasa’nın 5., 13., 17., 35. Ve 48. Maddelerine aykırı olması nedeniyle iptallerine karar verildiği görülmüştür.
Tüm bu yasal düzenlemeler ve somut olay birlikte değerlendirildiğinde;
Dava dışı sürücü … idaresindeki … plakalı aracı ile, liman içerisinde Liman B kapısı istikametine seyir halinde iken, kazanın bulunduğu kavşağa geldiğinde, DUR uyarı yazısına uymadan kavşağa girmesi neticesinde, aracının sağ ön kısımları ile; Liman C kapısına doğru seyir halinde olan sürücü … idaresindeki … ve … şase numaralı aracın, sol yan kafa ile dorse ayrımı kısımlarına, çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği
Sürücü …, idaresindeki … plakalı davalıya ZMMS sigortalı BMC marka aracı ile; kavşak girişinde geldiği yöndeki yolda seyir halinde olan araçlar için yol üzerinde (yerde) yazılı DUR uyarısına uymayarak, kavşak girişinde durup kavşağın diğer kolundaki trafiği kontrol etmeden, kavşağa kontrolsüz, dikkatsiz ve tedbirsiz olarak girmesi ve … marka araca çarpması neticesinde kazanın oluşumuna %100 oranında asli kusurlu olduğu, … marka … aracın sürücüsü …, idaresindeki … (plakalığında İzmir Limanı yazılı) araç ile, Liman C kapısına doğru seyir halinde iken, kazanın meydana geldiği kavşakta DUR uyarısına uymayarak kavşağa kontrolsüz giren davalı … şirketine sigortalı araç tarafından sol yan kafa ile dorse ayrımı kısımlarına çarpılmasına maruz kaldığı, olayda oluş biçimi göz önüne alındığında kazayı önlemek adına alabileceği herhangi bir önlem bulunmadığı gibi kurallara aykırı olumsuz davranış faktörü de görülmediğinden kazanın oluşumunda kusursuz olduğu,
Davalı … şirketinin, hasarın meydana geldiği alana özel izinle girilen bir alan olduğundan özel mülk dahilinde değerlendirildiği Trafik Sigorta teminat harici olduğundan hasar bedeli talebini reddettiği, anlaşılmıştır.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’ nin 2014/25063 E., 2016/6130 K. Sayılı 13/02/2014 tarihli lamında “… 2-Kabule göre de; bir zararın, zorunlu trafik sigortası dolayısıyla Güvence Hesabı teminatı kapsamına girebilmesi için o zararın motorlu araç ile karayolunda meydana getirilmiş olması gerekir. KTK’nun 3’ncü maddesinde karayolu, trafik için kamunun yararlanmasına açık olan arazi şeridi, köprüler ve alanlar olarak tanımlanmıştır. Ancak, anılan Yasa’nın 2’nci maddesinde de bu kanunun karayolunda uygulanacağı hükme bağlandıktan sonra, aksine hüküm bulunmadığı hallerde, karayolu dışındaki alanlardan kamuya açık olanlar ile park, bahçe, park yeri, garaj, yolcu ve eşya terminali, servis ve akaryakıt istasyonlarında karayolu taşıt trafiği için faydalanılan yerlerin, erişme kontrollü karayolunda ve para ödenerek yararlanılan karayollarının kamuya açık kesimlerinde ve belirli bir karayolunun bağlantısını sağlayan deniz, göl ve akarsular üzerinde kamu hizmeti gören araçların, karayolu araçlarına ayrılan kısımlarında da bu kanun hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır. …
Kazanın meydana geldiği deniz limanı iskelesinin tüm dosya kapsamına göre sahası sürekli yükleme ve boşaltma yapılan bir yer olup karayoluna bağlantılı karayolu sayılan yerlerden olduğunun kabulü gerekir. H.G.K.’nın kararıda bu yöndedir. Bu durumda rizikonun teminat kapsamında olduğu kabul edilerek, tarafların delilleri toplanarak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi doğru görülmemiştir….”
Kazanın meydana geldiği Alsancak Limanı içindeki yolun/kavşağın, özel izinle girilen ancak karayolu ile bağlantısı olan bir yer konumunda olduğu, bir eşya terminali (araçların indirme, bindirme, yükleme, aktarma yaptıkları alan) olduğu, (2918 s. KTK 2.ci maddesi “Bu Kanun, karayollarında uygulanır. Ancak aksine bir hüküm yoksa; a) Karayolu dışındaki alanlardan kamuya açık olanlar ile park, bahçe, park yeri, garaj, yolcu ve eşya terminali, servis ve akaryakıt istasyonlarında karayolu taşıt trafiği için faydalanılan yerler ile, ….. karayolu araçlarına ayrılan kısımlarında da, bu Kanun hükümleri uygulanır” şeklinde düzenlenmiştir. Bu nedenle kazaya KTK hükümleri uygulanacaktır.
Tazminata konu plakalısız, 2018 model, … marka aracın hasar onarım bedelinin, 21.431,19 TL yedek parça, 4.840,00 TL işçilik olmak üzere toplam 26.271,19 TL +kdv, kdv dahil 31.000,00 TL olacağı, Aracın hasar onarım bedeli ve yaklaşık 130.000 TL piyasa rayici kıyaslandığında Pert işlemine gerek olmayacağı, 708,00 TL karşı araç nakliye hizmet bedellerinin piyasa koşullarında makul olduğu, bedel artırım dilekçesi ile davacının talep miktarını artırarak, 31.000.00 -TL hasar bedeli, 708.00TL nakliye masrafı isteğinde bulunduğu, kazanın poliçe süresi içerisinde gerçekleştiği, zarar miktarının poliçe limiti dahilinde kaldığı, davalı … şirketinin poliçe kapsamında doğan hasar ve değer kaybı zararından sorumlu olduğu, davalı … şirketinin 19.12.2019 tarihinde temerrüde düştüğü, anlaşılmakla davacının davasının kabulüne karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KABULÜNE,
31.000,00-TL hasar bedeli tazminatı ve 708,00-TL karşı araç nakliye bedeli olmak üzere toplam 31.708,00-TL’ nin temerrüt tarihi 19/12/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2- Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 2.165,97-TL harçtan peşin alınan ve değer artırım yoluyla tamamlanan 594,19‬-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.571,78‬-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR OLARAK KAYDINA,
3- Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca davacı yararına takdir olunan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sy Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesi uyarınca tarafların anlaşamamaları nedeniyle Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davada haksız çıkan davalıdan alınarak HAZİNE’ye gelir kaydına,
5-Davacının yapmış olduğu 54,40-TL dava açma ilk gideri, 600,00-TL bilirkişi ücreti, 67,10-TL tebligat ve posta gideri, olmak üzere toplam 721,5‬0-TL Yargılama giderinin peşin yatırılan ve değer artırım yoluyla tamamlanan 594,19-TL harç ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6- Davacı ve davalı yanca yatırılan delil ve gider avansından sarf edilmeyen kısmın karar kesinleştiğinden yatıran tarafa iadesine
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 14/12/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır