Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/579 E. 2021/314 K. 01.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/579
KARAR NO : 2021/314

DAVA : İtirazın İptali (Elektrik Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/10/2020
KARAR TARİHİ : 01/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Elektrik Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı taraf vekili duruşmada tekrar ettiği dava dilekçesi ile özetle; Karşı yanın 07.12.2015 tarihinde müvekkili kurum ile abonelik sözleşmesi imzalamak suretiyle ticarethane enerjisi kullanmaya başladığını, ancak 13.10.2017 tarihinde “Sayaç Giriş Çıkışını Şöntlemek” suretiyle Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin m. 42/1 -c bendi mucibince kaçak enerji kullandığının tespit edildiğini, bunun üzerine aynı yönetmeliğin 43/1 maddesine uygun olarak … seri nolu “kaçak elektrik tespit tutanağı” düzenlendiğini, yine ekli borç tahakkuk belgesinde görüleceği üzere davalının kaçak enerji tükettiğinin belirlendiğini ve 15.07.2017 ve 13.10.2017 tarihleri arası kullanılan enerji miktarı bedelinin aynı yönetmeliğin devam maddelerine uygun olarak 4.844,17-TL olarak tahakkuk ettirildiğini ancak bu bedelin davalı tarafından ödenmediğini, müvekkili … … A.Ş. tarafından Karşıyaka ilçe Yöneticiliğince tahakkuk ettirilen kaçak elektrik tüketim bedelinin ödenmemesi nedeniyle; davalı hakkında İzmir … İcra Müd. … E. sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını ancak davalının haksız ve dayanaksız itirazı sonrası icra takibinin durduğunu, davalının itirazının hiçbir haklı nedene dayanmadığını, sadece ödemeyi geciktirme kastı ile yapıldığını, arabuluculuğa başvurulmuşsa da anlaşma sağlanamamış olduğunu, açıklanan sebeplerle davalının kötüniyetli itirazının iptali ile takibin devamına, alacak tahakkuk belgelerinde de likit olduğundan %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleriyle, vekalet ücretinin, davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalıya dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalı duruşmalara katılmadığı gibi herhangi bir cevap da vermediğinden HMK.nın 128.Maddesi uyarınca davayı inkar ettiği kabul edilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Davalı asil 16.11.2020 tarihli dilekçesi ile; dava konusu aboneliğin bulunduğu adresi kullanmadığına ilişkin Vergi Dairesi kapanış evrakı, SGK kapanış evrakı, … kapanış evrakı, dava konusu aboneliğin ilişkili olduğu işyerine ilişkin fotoğraflar sunulmuştur.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Abonelik Sözleşmesi : … Mah. … Sokak No:.. …. – İzmir adresindeki işyerinde kurulu … tesisat nolu elektrik aboneliği için … … A.Ş. ile davalı … arasında 07.12.2005 tarihinde ‘ticarethane’ abone grubu üzerinden perakende satış sözleşmesi imzalandığı anlaşılmıştır.
Kaçak elektrik tespit tutanağı : Dosyada mevcut 31/10/2017 tarihli kaçak elektrik kullanım tespit tutanağından; kullanıcı …’ın … Sokak No…. … adresinde yapılan incelemede sayacın ölçü sayar mührünü sökerek sayaç içerisinden akım uçlarını şöntleyerek kaçak elektrik kullandığının tespit edildiği anlaşılmıştır.
Fatura : … … AŞ tarafından … adına düzenlenen 26/03/2018 tarihli … fatura no.lu 4.844,17 TL. bedelli fatura olduğu anlaşılmıştır.
İcra dosyası : İzmir … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 26/03/2018 tarihli 4.844,17 TL. alacaktan kaynaklı 4.844,17 TL asıl alacak, 212,50 TL gecikme zammı 38,25 TL KDV olmak üzere toplam 5.094,92-TL alacağın tahsili için ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı borçlunun 11/01/2019 tarihli dilekçe ile borca itiraz ettiği ve itiraz nedeniyle takibin 16/01/2019 tarihinde durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Bilirkişi raporu : Elektrik Mühendisi Bilirkişi … 29/01/2021 tarihli raporunda; “Bütün elektrik sayaçlarında gövde ile üst kapağı birleştiren ölçü-ayar mühürlerinin bulunduğunu, bu mühürler açıldığında; sayaç içerisindeki devrelere ve sargılara müdahale etmenin ve bu şekilde tüketimi gizlemenin veya ayarlamanın mümkün hale geldiğini, tutanak düzenlenen abonelikte sayacın ölçü ayar mühürlerinin açılarak, sayaç içerisinden akım uçlarının şöntlendiğinin (kısa devre edildiği, by-pass edildiği) tespit edildiğini, akım bobini uçları şöntlendiğinde elektrik şebekesinden çekilen akımın büyük kısmı şöntlenen iletken üzerinden geçeceğinden ve akım bobini üzerinden ise akımın daha küçük bölümü geçeceğinden sayacın çekilen enerjinin küçük bir kısmını kaydedeceğini, bu eylem sayacın eksik değer kaydetmesine yönelik olduğundan Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin 26.1.b maddesine göre kaçak elektrik kullanımı olduğunu, tutanağın düzenlendiği tarihte yürürlükte olan Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğine göre bu kaçak kullanım sebebiyle düzenlenmesi gerekli fatura tutarının; 3.496,62 TL olarak hesaplandığını, söz konusu kaçak elektrik faturası için haksız fiil tarihinden icra takip tarihine kadar 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanunun 51. Maddesi ile belirlenen faiz oranları uygulandığında icra takip tarihi itibariyle aboneliğin borcunun; Asıl Alacak olarak ; 3.496,60 TL, Gecikme zammı olarak ; 365,33 TL, Toplam ; 3.861,93 TL olarak hesaplandığını, söz konusu kaçak elektrik faturası için haksız fiil tarihinden icra takip tarihine kadar ticari faiz oranları uygulandığında icra takip tarihi itibariyle aboneliğin borcunun; Asıl Alacak olarak ; 3.496,60 TL, Gecikme zammı olarak; 212,02 TL, 3.708,62 TL olarak hesaplandığını, hangi faiz oranının uygulanacağı hukuki nitelikte olduğundan bu konudaki nihai takdirin sayın Mahkemeye ait olduğunu, öte yandan, davalının bu işyerini 2008 yılında kapatıp, 2012 yılında abonelikte takılı olan sayacın … A.Ş.’ne abone olmayan bir kullanıcının temin ettiği sayaç ile herhangi bir sorgulama yapılmadan değiştirilmesine, bu şekilde davaya konu borcun doğmasına sebep olduğunu, bu nedenle davaya konu borcun doğuşunda sayaç değişiminin abonenin bilgisi dışında yapılmış olması sebebiyle davacı şirketin müterafik kusurunun olduğunu, sayaç değişiminin abonenin bilgisi dışında yapılmış olması nedeniyle davacı şirketin aboneliğe tahakkuk eden borcun doğmasında ve artışında %50 oranında müterafik kusurunun bulunduğu yönünde değerlendirme yapılmasının mümkün olup, müterafik kusur oranı konusunda nihai takdirin sayın Mahkemeye ait olduğunu, söz konusu toplam borç miktarında davacı şirketin sorumlu olduğu %50 oranındaki müterafik kusur düşüldüğünde davalının borcunun; 6831 sayılı yasadaki gecikme zammı oranına göre hesaplanan seçenek için; 3.861,93 X (1,00 – 0,50) = 1.930,96 TL , Ticari faiz oranlarına göre hesaplanan seçenek için; 3.708,62 X (1,00 – 0,50) = 1.854,31 TL olduğu mütalaa edilmiştir.
Bilirkişi ek raporu : 16/03/2021 tarihli ek raporda; Davacı vekilinin 29.01.2021 tarihli bilirkişi raporuna karşı yapmış olduğu itirazların detaylı olarak incelendiğini, kök rapordaki görüş ve kanaatinde herhangi bir değişiklik meydana gelmediğini mütalaa etmiştir.
Dava; kaçak elektrik tespit tutanağına dayanılarak elektrik abonelik sözleşmesi kapsamında düzenlenen kaçak elektrik faturasından kaynaklanan alacağın tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
Tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; … Mah. … Sok. No:.. … – İzmir adresindeki işyerinde kurulu … tesisat nolu elektrik aboneliği için davalı … ile … A.Ş. arasında 07.12.2005 tarihinde ‘ticarethane’ abone grubu üzerinden perakende satış sözleşmesi düzenlendiği, davalı şirket görevlilerinin 13.10.2017 tarihinde bu abonelikte yaptıkları denetleme sırasında; ‘sayacın ölçü-ayar mühürlerinin sökülerek sayaç içerisinden akım uçlarını şöntlemek suretiyle kaçak elektrik kullanıldığı’ tespit edilerek Kaçak Elektrik Tespit Tutanağı düzenlendiği, davalı adına kayıtlı bu elektrik aboneliğine tahakkuk ettirilen kaçak elektrik faturasının ödenmemesi üzerine davacının, davalı aleyhine ilamsız icra takibi başlattığı, davalının fiili kullanıcı olmadığını, ticari faaliyetinin yıllar önce son bulduğunu bildirerek borca itiraz ettiği, davalının aboneliğinin halen devam ettiği dikkate alındığında davalı şirketin bu abonelikte tahakkuk ettirilen kaçak elektrik faturasından abonelik sözleşmesinin tarafı sıfatıyla sorumlu olduğu, davalı abonenin sunmuş olduğu belgelerden abonelik adresindeki işyerini 2008 yılında kapatarak ticareti terk ettiğinin tespit edildiği, aboneliğin olduğu adresteki fiili kullanıcının farklı olduğu, kaçak elektrik tespit tutanağından müdahale edilen sayacın 2012 yılı imalatı olduğunun görüldüğü, davalının bu işyerini 2008 yılında kapattığı dikkate alındığında; tutanağa konu olan sayacın, davalının bu işyerini kapattığı tarihten 4 yıl sonra takıldığı, sayaç değişiminin yapıldığı 2012 yılında yürürlükte olan Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin ‘Sayaç Kontrolü’ başlıklı 18. Maddesi, Elektrik Sayaçlarının Mühürlenmesi İşlerinin 3. Şahıslara Yaptırılması ile ilgili Teknik Şartnamenin 5. Ve 6. Maddeleri, Dağıtım Sistemi Bağlantı Anlaşması’nda da belirtildiği üzere; sayaç değişimi talebinin bizzat abone sözleşmesinin tarafı olan kişi tarafından yazılı olarak yapılması ve sayaç değişimi yapıldıktan sonra düzenlenecek tutanağın da abone tarafından imzalanması gerektiği, abonenin isteği dışında yapılacak genel sayaç değişimlerinde abonelikte kullanıcının kim olduğunun araştırılması, kullanıcı abone değilse aboneliği üzerine alması için bildirim yapılmasının istenildiği, davalı abonenin bu işyerini 2008 yılında kapattığı, 2012 yılında abonelikte takılı olan sayaç, … A.Ş.’ne abone olmayan bir kullanıcının temin ettiği sayaç ile herhangi bir sorgulama yapmadan değiştirildiği, filili kullanıcının aboneliği üzerine alması için davacı şirketin mevzuattan kaynaklanan bildirim yükümlülüğünü yerine getirmeyerek davaya konu borcun doğmasına vea artmasına sebep olduğu, bu nedenle 2012 yılındaki sayaç değişiminin davalı abonenin bilgisi dışında yapılmış olması ve davacı şirketin fiili kullanıcının aboneliği üzerine alması için bildirim yükümlülüğünü yerine getirmemesi nedeniyle %50 oranında müterafik kusurlu olduğu, bilirkişi tarafından abonelikteki kurulu güce ve abonelik türü ticarethane olduğundan günlük çalışma süresine göre hesaplanan kaçak elektrik tutarının 3.496,60 TL olduğu, davacının %50 müterafik kusuru oranında indirim yapıldığında davalı abonenin bu miktarın 1.748,30 TL’lik kısmından sorumlu olduğu, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun ve 3. HD’nin yerleşmiş uygulamasına göre; abonelik sözleşmesinde ödemelerde gecikme olması hâlinde, 6183 sayılı kanun da belirtilen gecikme zammının istenebilmesi için, gecikme zammına ilişkin şartın açık, anlaşılabilir ve oranları da belirtilmek suretiyle yazılması gerektiği, soyut olarak, salt kanun ve yönetmelik hükümlerine atıf yapılmış olması hâlinde gecikme zammı istenemeyeceği, abonenin sıfatına göre avans faizi istenebileği, taraflar arasındaki abonelik sözleşmesinde alacağın geç ödenmesi hâlinde 6183 sayılı kanunda belirtilen gecikme zammı uygulanacağına dair bir hüküm bulunmadığı, bu nedenle alacağa gecikme zammı değil aboneliğin ticari olması nedeniyle avans faizi uygulanması gerektiği, bu halde takip tarihine kadar işlemiş faiz alacağının 106,01 TL olduğu anlaşılmakla davacının davasının kısmen kabulüne davacı tarafından icra takibine vaki itirazın sadece 53.318,29 TL’lik asıl alacak kısmı ile ilgili iptali isteminde bulunulduğu anlaşılmakla davacının davasının kabulüne, 1.748,30 TL asıl alacak ile 106,01 TL gecikme zammı olmak üzere toplam 1.854,31 alacağın, asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesi için takibin devamına, davacı alacağı likit olup davalı itirazında haksız olduğundan İİK.nun 67/2.maddesi uyarınca itiraza uğrayan ve hüküm altına alınan miktar üzerinden %20 icra inkar tazmınatının davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜNE,
Davalının, İzmir … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının kısmen iptali ile 1.748,30 TL asıl alacak ile 106,01 TL gecikme zammı olmak üzere toplam 1.854,31 TL alacağın, asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesi için takibin devamına,
2-Hüküm altına alınan 1.854,31 TL alacak üzerinden hesaplanacak %20 oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3- Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
4-Kabul edilen miktar üzerinden hesaplanmış olan 126,67 TL nispi harca, peşin alınan 61,54 TL harcın mahsubu ile bakiye 65,13 TL karar ve ilam harcının davalı taraftan alınarak HAZİNE’ YE GELİR KAYDINA.
5-Dava kısmen kabul edilmiş ise de; davalının geçerli bir mazeret göstermeksizin ilk toplantıya katılmaması nedeniyle arabuluculuk faaliyetinin sona erdiği anlaşıldığından, 6325 sy Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-11 maddesi uyarınca davalı eldeki davada kısmen veya tamamen haklı çıkmış olsa da yargılama giderlerinin tamamından sorumlu tutulacağından, davacı tarafın yaptığı ve karşıladığı 7,80 TL vekalet suret harcı, 54,40 TL başvuru harcı, 61,54 TL peşin harç, 46,50 TL davetiye ve posta gideri, 600,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 770,24 TL yargılama giderinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine.
6- Davalının geçerli bir mazeret göstermeksizin ilk toplantıya katılmaması nedeniyle arabuluculuk faaliyetinin sona erdiği anlaşıldığından, 6325 sy Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-11 maddesi uyarınca davalı eldeki davada kısmen veya tamamen haklı çıkmış olsa da yargılama giderlerinin tamamından sorumlu tutulacağından, dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sy Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesi uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davada haksız çıkan davalıdan alınarak HAZİNE’ye gelir kaydına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir ve hesaplanmış olan; 1.854,31 TL vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine.
8-HMK.nun 333.maddesi uyarınca davacı tarafından yatırılan gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine, ilişkin, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 01/04/2021

Katip … Hakim …
e-imzalıdır e-imzalıdır