Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/535 E. 2021/351 K. 09.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/535 Esas
KARAR NO : 2021/351

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/09/2020
KARAR TARİH İ : 08/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili duruşmada tekrar ettiği dava dilekçesi ile özetle; Banka ile kredi borçlusu … ile 26.05.2017 tarihli Genel Kredi Sözleşmesinin akdedildiğini , sözleşmeyi davalı … müteselsil kefil olarak imzaladığını, kredi borcunun zamanında ödenmemesi üzerine ihtarname keşide edildiğini, ihtara rağmen ödeme yapılmadığından İzmir … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasında takibe başlandığını, davalıların takipte 665.440-TL sini ve buna isabet eden ferileri kabul ederek fazla talep edilen miktara itiraz ettiğinden takibin kısmi olarak durduğunu, arabuluculuk görüşmesinden sonuç alınamadığını, bankanın yasaya ve mevzuata uygun geçerli bir alacağının bulunmadığını, borçluların temerrütünün gerçekleştiğini, bu nedenlerle davalıların icra dosyasına yaptığı kısmi itirazlarının iptaliyle takibin devamına, % 20 ‘dan az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalılar vekili duruşmada tekrar ettiği cevap dilekçesi ile özetle; Davacı bankanın müvekkiller hakkında başlattığı takibin, taraflar arasındaki kredi sözleşmelerine, KGF ile banka arasındaki sözleşmelere, 30.01.2019 tarihli 681 no.lu Cumhurbaşkanlığı kararnamesine, ve 15.08.2018 tarih ve 30510 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Finansal Sektöre olan Borçların Yeniden Yapılandırması Hakkında Yönetmeliğe aykırı olduğunu, şirketin davacı bankaya olan kredi borçlarını muntazam ödediğini , davacı bankanın takibe konu kredinin KGĞF teminatlı kredi olduğunu, 2019 yılındaki ekonomik düzensizlikten ötürü küçük ve orta ölçekli kredilerin finansman sıkışıklığının önüne geçilmesi için yukarıda belirtilen yönetmelik doğrultusunda borçların yeniden yapılandırılması uygulamasının başlatıldığını, bankaların KGF den tazmin ettiği tutar dahil olmak üzere kredi alacağının tamamı üzerinden takibi başlatmak ve yürütmek ile yükümlü iseler de kredilerin herhangi birinin temerrüde düşülmesi halinde, Karşılıklar Yönetmeliği çerçevesinde kanuni takip için gereken 90 günlük yasal süre beklendikten sonra işletme ve kefilleri aleyhine KGF alacağı dahil toplam kredi alacağı üzerinden kanuni takip başlatmak koşuluyla KGF yazılı olarak tazmin talebinde bulunabileceğini, davacı bankanın 90 günlük süreye riayet etmediğini, yapılandırma imkanı tanınmadığını, borç miktarı ile faiz oranlarının banka kayıtları ile örtüşmediğini, açıklanan yasal nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
İcra Dosyası: İzmir … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasında davacı alacaklı tarafından davalı borçlular aleyhine toplam 721.917.15- TL alacağın tahsili için ilamsız takip yoluyla takip yapıldığı, ödeme emrinin davalı borçlulara usulüne uygun tebliğ edildiği, davalı borçlular vekili tarafından 14/07/2020 tarihli dilekçe ile icra takibinde talep edilen 665.440-TL sini ve buna isabet eden ferilerini kabul ederek fazla talep edilen miktara itiraz ederek takibin kısmi durdurulmasını talep ettiği, itiraz nedeniyle takibin durdurulmasına karar verildiği, dosyada başkaca bir işlem bulunmadığı anlaşılmıştır.
Kredi sözleşmesi: Davacı Bankanın … /İzmir Şubesi tarafından davalı …. ne Sözleşme Öncesi Bilgilendirme formu ve 26.05.2017 düzenleme tarihli 565.000-TL limitli Genel Kredi Sözleşmesi imzalatılmıştır. Sözleşmeyi davalı … 6098 sayılı TBK kefalet hükümleri doğrultusunda el yazısı ile kefalet tarihi, kefalet limiti ve kefalet türü belirtilmek suretiyle toplam: 621.500-TL kefalet limitli olarak müteselsil kefil sıfatı ile imzalamıştır.
Kat ihtarnamesi; Davacı banka, kredilerin ödenmemesi ve risk teşkil etmesi üzerine sözleşmenin kendisine verdiği yetkiye istinaden kredi hesaplarını 25.02.2020 tarihinde kat ederek davalılara Bornova … Noterliğinin 26.02.2020 tarih ve … yevmiye sayılı ihtarnamesini keşide ederek 25.02.2020 tarihi itibariyle 635.406.68-TL anapara, 28.797.42-TL İşlemiş faize 1.439.95-TL bsmv+kkdf olmak üzere toplam: 665.644.05-TL’nin ödeme tarihine kadar % 14.95 temerrüt faiz oranı üzerinden işleyecek faiz, bsmv, kkdf masrafların 1 gün içerisinde ödenmesini, aksi takdirde yasal yollara başvurulacağı ihtar edilmiştir. İhtarnamenin davalılara tebliği dosyaya sunulmadığından temerrütleri 22.07.2020 takip tarihi olarak belirlenmiştir.
Bilirkişi raporu: 04/01/2021 tarihli rapora göre; Davacı Bankanın … /İzmir Şubesi tarafından davalı …. ne Sözleşme Öncesi Bilgilendirme formu ve 26.05.2017 düzenleme tarihli 565.000-TL limitli Genel Kredi Sözleşmesi imzalatıldığı, sözleşmeyi davalı …’in 6098 sayılı TBK kefalet hükümleri doğrultusunda el yazısı ile kefalet tarihi, kefalet limiti ve kefalet türü belirtilmek suretiyle toplam: 621.500-TL kefalet limitli olarak müteselsil kefil sıfatı ile imzaladığı, sözleşmelere istinaden davalı şirkete BCH ve Taksitli Ticari krediler kullandırıldığı, kredilerin vadesinde ödenmemesi üzerine kredi hesapları kat edilerek davalılara ihtarnamenin keşide edildiği ve ihtar tebliği dosyaya sunulmadığından davalıların temerrüdü 22.07.2020 takip tarihi olarak belirlendiği, ihtar sonrası davalılar aleyhine İzmir … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasından tahsilinde tekerrür olamamak kaydı ile ilamsız icra takibine başladığı, davalıların 665.644.-TL borcu kabul ederek fazla talep edilen kısma itiraz etmeleri nedeniyle takibin kısmı olarak durduğu, davaya cevap dilekçesinde yasal yapılandırma yapıldığının beyan edildiği, Kredi Garanti Kurumlarına Sağlanan Hazine Desteğine İlişkin Kararda Değişiklik Yapılmasına Dair 681 no.lu 30.01.2019 tarihli Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile 15.08.2010 tarih ve 30510 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Finansal Sektöre Olan Borçların Yeniden Yapılandırılması Hakkında Yönetmelikte kurumların yapacakları Finansal Yeniden Yapılandırma Çerçeve Anlaşmaları ile uygulanacak hususların belirleneceğinin açıklandığı, Bankalar yönünden T.Bankalar Birliği 29.01.2019 tarihli Finansal Yeniden Yapılandırma Çerçeve Anlaşması yapılmak suretiyle uygulanacak hükümler iş bu çerçeve anlaşmasında belirlendiği, T.Bankalar Birliği’nin 29.01.2019 tarihli Finansal Yeniden Yapılandırma Çerçeve Anlaşmasının V. Finansal Yeniden Yapılandırma Uygulanacak Borçlular başlıklı bendinde: “Başvuru bankasına başvuru tarihi itibariyle Alacaklı kuruluşlara olan anapara (nakit+gayrinakit) borç toplamı 100 Milyon TL. den büyük olan borçluları kapsamaktadır. Bir borçlu yada borçlunun dahil olduğu risk grubundaki diğer borçlular bir bütün olarak veya kısmen yeniden yapılandırılabilir, FYY kapsamına alınacak borçluların, mali durumlarının ve bu kapsamda borçlarının yeniden yapılandırılması veya yeni bir itfa planına bağlanması sonucunda borçlarını geri ödeme kabiliyeti kazanacaklarının tespit edilmesi şarttır” denildiği, borç tutarının 100 milyon TL den büyük firmalar yönünden Finansal Yeniden Yapılandırma hususunun uygulanacağının belirtildiği, davalı firmanın borç tutarının 100. Milyon TL’nin altında olduğu, açılan iş bu itirazın iptali davası çerçevesinde yapılan incelemeler ve hesaplamalar sonucunda:22.07.2020 Takip tarihi itibariyle: 65.644.05-TL Asıl Alacak, 40.358.36-TL İşlemiş temerrüt faizi, 2.017.92-TL BSMV % 5, 755.00-TL İht. Hac. Vek üc.,151.80-TL İht. Haciz. gideri toplam 708.927.13-TL banka alacağından davalı … nin asıl borçlu sıfatıyla sorumlu olduğu, 665.644-TL ‘nin kabulünde olduğu, itiraza konu tutarın 708.927.13-TL Tespit edilen alacak tutarı, 665.644.00-TL Kabulündeki alacak, 43.283.13-TL olduğu belirlendiği, …’in Genel Kredi Sözleşmesinde 621.500-TL olup kefalet limiti bulunduğundan 621.500.-TL asıl alacak ve kendi temerrüdünün sonuçlarından tahsilinde tekerrür olmamak kaydı ile sorumlu olduğu, davalının icra dosyasına sunduğu itiraz dilekçesinde 665.644-TL asıl alacağı kabul ettiği beyanı dikkate alındığında, itiraza konu tutarın 43.283.13-TL olduğunun değerlendirildiği, davacı bankanın, takip tarihinden itibaren 665.644.05-TL asıl alacağına sözleşme hükümleri gereğince yıllık % 14.95 oranında temerrüt faizi ve faizin % 5 gider vergisini uygulama ve talep yetkisinin bulunduğu görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Davacı vekilinin 27/01/2021 tarihli itiraz dilekçesi ile kök rapora itiraz ettiği anlaşılmakla, bilirkişiden ek rapor düzenlemesi istenmiş olup,
Bilirkişi ek raporu: 15/03/2021 tarihli ek rapora göre; kök raporda: Kredilerin kullandırılması bölümünde kredilerle ilgili açıklamalar yapıldığı, Kredi ödeme planlarında görüleceği üzere kredi hesaplarının kat edildiği 25.02.2020 tarihinde kredilerin anapara tutarının 635.406.68-TL olarak belirlendiği ve bu tutarın kat ihtarında da aynı şekilde yer aldığı, Kredi Hesaplarının 25.02.2020 tarihinde kat edildiği, kat tarihine kadar kredilere işleyen faiz, komisyon, masraf, bsmv ilavesiyle kat tarihinde asıl alacak 665.644.05-TL olarak belirtildiği, davalılara iş bu ihtarla 665.644.05-TL alacağın ödenmesinin ihtar edildiği, davacı bankanın alacağı kat tarihinden davalıların temerrüt tarihlerine kadar akdi faiz oranı üzerinden, temerrüt tarihinden itibaren takip tarihine kadar temerrüt faiz oranı uygulanmak suretiyle hesaplama yapılarak tespit edildiği, davacı Vekili kredi taksitlerinin gecikme faizlerinin ilave edilmediğini beyan etmiş ise de, Bankacılık mevzuatında kredilerin kat edilmesinde kat tarihine kadar kredilerle ilgili faiz ve feriler ilave edilmek ve kat tarihinde banka kayıtlarında talep edilebilecek alacak tutarı belirlenmek suretiyle kat edildiği, takibin anaparası içerisinde masraf ve sigorta tutarı bulunduğu belirtilmiş isede dilekçe ekinde iş bu alacak kalemleri ile ilgili herhangi bir belgenin sunulmadığı, kök raporda yapılan tespit ve değerlendirmelerde değişikliği gerektirecek bir husus bulunmadığı bildirilmiştir.
Dava; Davacı banka tarafından genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağının tahsili amacıyla asıl borçlu ve kefiller aleyhine yapılan icra takine vaki itirazın iptali istemi ile açılan İİK.nun 67.maddesi kapsamındaki davadır.
Dava 1 yıllık yasal hak düşürücü süre içerisinde açılmıştır.
Davalılar, icra takibine yapmış oldukları kısmi itirazlarında, takibe konulan 665.644,00 TL asıl alacağı ve bu miktara isabet eden ferilerini kabul etmişler; bakiye miktar yönünden ise borçlu olmadıklarını bildirerek ödeme emrine itiraz etmişlerdir.
Davacı banka, davalılar aleyhine İzmir … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasında; 672.879.52-TL asıl alacak, 45.838.89-TL İşlemiş temerrüt faizi, 2.291.94-TL BSMV % 5, 755.00-TL ihtiyati haciz vekalet ücreti ve 151.80-TL ihtiyati haciz gideri olmak üzere toplam 721.917,15-TL alacak için takip başlatmıştır.
Mahkememizce alınan 04/01/2021 tarihli bilirkişi kök raporunun ve 15.03.2021 havale tarihli bilirkişi ek raporunun dosya kapsamına uygun olduğu, davacı banka ile davalı … arasında 26.05.2017 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi aktedildiği, sözleşmeyi davalı …’in müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, davacı bankanın davalı şirkete aralarındaki genel kredi sözleşmesi uyarınca farklı tarihlerde taksitli ticari krediler ve nakdi kredi kullandırdığı, kredilerin ödenmemesi üzerine davacı bankanın kredi hesaplarını 25.02.2020 tarihinde kat ederek, davalılara Bornova … Noterliği’nin 26.02.2020 tarih ve … yevmiye sayılı ihtarnamesini keşide ederek 25.02.2020 tarihi itibariyle 635.406.68-TL ana para, 28.797.42-TL işlemiş faiz ve 1.439.95-TL BSMV+KKDF olmak üzere toplam 665.644.05-TL’nin ödeme tarihine kadar % 14.95 temerrüt faiz oranı üzerinden işleyecek faizi, BSMV ve KKDF masrafların 1 gün içerisinde ödenmesini ihtar ettiği, kat ihtarı tebliğ şerhlerinin 7251 sy yasanın 13. maddesi ile değişik 6100 sy HMK’nun 139/1-ç bendi uyarınca, davacı vekilen ön inceleme duruşmasına çağrılması için çıkarılan davetiye ve tensip zaptında ihtar edilmesine rağmen sunulmadığı, davacı bankaya yazılan müzekkereye verilen vecabi yazı ekinde de kat ihtar tebliğ şerhlerinin gönderilmediği, bu nedenle davalıların takip tarihi olan 22.07.2020 tarihinde temerrüde düştüklerinin kabul edilmesi gerektiği, kullandırılan kredilerin akdi faiz oranı yıllık % 24.50 olduğu halde davacı tarafça takip talebinde % 14.95 temerrüt faiz oranının uygulanması gerektiğinden talebin aşılamayacağı, buradan hareketle 25.02.2020 kat tarihi itibariyle 665.644.05-TL asıl alacak, 40.358.36-TL işlemiş faiz, 2.017.92-TL faizin % 5 gider vergisi, 755.00-TL ihtiyati haciz vekalet ücreti ve 151.80-TL ihtiyati haciz gideri olmak toplam 708.927.13-TL için davalıların davacı bankaya borçlu oldukları, davalıların ödeme emrine kısmi itiraz dilekçelerinde 665.644,00 TL asıl alacağı ve bu miktara isabet eden ferilerini kabul etmeleri karşısında bilirkişi tarafından 665.644.05-TL asıl alacak ve ferileri toplamı olarak belirlenen 708.927.13-TL’nin davalıların kabulünde olan ve itiraza uğramayan alacak kısmı olarak kabul edilmesi gerektiği, davacı bankanın eldeki davayı davayı açarken sanki davalılar tarafından yalnızca 665.644.05-TL asıl alacak kabul edilmiş gibi bu miktarı takip tutarından düşerek 56.273,15 TL için eldeki itirazın iptali davasını açtığı, halbuki kabul edilen asıl alçağın ferileri niteliğindeki 43.283,13 TL’lik kısmın da davalıların kabulünde olup itiraza uğramadığı, dolayısıyla itiraza uğramayan 43.283,13 TL’lik kısım yönünden davacının itirazın iptali talep etmekte hukuki yararının bulunmadığı, bakiye miktar olan 12.999,02 TL yönünden ise davacı bankanın böyle bir alacağının bulunmadığının bilirkişi raporu ile sabit olduğu anlaşılmakla davacı bankanın itirazın iptali davasının, 43.283,13 TL’lik kısmı yönünden dava açmakta hukuki yararı bulunmadığından usulden reddine, bakiye 12.999,02 TL yönünden davasının ise bu miktar bir alacağı bulunmadığından esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının, 56.273,15 TL alacak için açtığı itirazın iptali davasında;
Alacağın 43.283,13 TL’lik kısmı yönünden davacının itirazın iptali talep etmekte hukuki yararının bulunmadığı anlaşıldığından dava şartı yokluğundan usulden REDDİNE,
Alacağın 12.999,02 TL’lik kısmı yönünden itirazın iptali isteğinin esastan REDDİNE,
2- Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sy Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesi uyarınca tarafların anlaşamamaları nedeniyle Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davada haksız çıkan davacıdan alınarak HAZİNE’ye gelir kaydına,
4-Dava tamamen reddedildiğinden davacı tarafın yaptığı tüm yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına.
5-Dava tamamen reddedildiğinden davalı tarafın yaptığı 7,80 TL vekalet suret harcı ile davalılar dava şartı arabuluculuk görüşmelerinde kendilerini vekille temsil ettirdiğinden, arabuluculuk son tutanağının düzenlendiği tarih itibariyle yürürlükte olan AAÜT’ne göre tayin olunan 900,00 TL maktu vekalet ücreti olmak üzere toplam 907,80 TL yargılama giderinin davacı taraftan alınarak davalı taraflara verilmesine.
6-Dava tamamen reddedildiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir ve hesaplanmış olan; 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı taraflara verilmesine.
7-HMK.nun 333.maddesi uyarınca davacı tarafından yatırılan gider avansından gerekçeli karar tebliğ giderleri düşüldükten sonra varsa sarf edilmeyen kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine.
ilişkin, taraflar vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde, mahkememize veya bulunduğu yerde varsa Asliye Ticaret Mahkemesi’ne, yoksa Asliye Hukuk Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 09/04/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır