Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/505 E. 2022/839 K. 20.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/505 ESAS
KARAR NO : 2022/839 KARAR

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 17/09/2020
KARAR TARİHİ : 20/10/2022
GEREKÇELİ K.TARİHİ : 17/11/2022
Mahkememizde görülen Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 21.02.2019 tarihinde müvekkilinin kullandığı … plakalı araçla, davalı …’in kullandığı, diğer davalı sigorta şirketi tarafından ZMMS ile sigortalanmış … plakalı aracın karışığı trafik kazasında müvekkilinin yaralandığını, bu nedenle müvekkilinde geçici ve sürekli iş göremezlik durumu oluştuğunu, tedavi giderleri yapıldığını, kazanın oluşumunda davalı araç sürüsünün asli kusurlu olarak tespit edildiğini, davalı sigorta şirketine yapılan başvuru sonucunda kısmi ödeme yapıldığını, yapılan ödemenin gerçek zararı karşılamaktan uzak olduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 10,00 TL geçici iş göremezlik, 10,00 TL sürekli iş göremezlik ve 10,00 TL tedavi gideri tazminatının davalılardan, 40.000,00 TL manevi tazminatın sigorta şirketi dışındaki davalılardan tahsilini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı … Sigorta A.Ş vekili, cevap dilekçesinde özetle; Dava şartı yokluğu sebebiyle davanın usulden reddini, … plakalı aracın, müvekkili şirkete 07.05.2018 – 07.05.2019 tarihleri arasında … numaralı KTK Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, bu poliçeden dolayı sorumluluklarının, sigortalının kusuru oranında, ölüm/sakatlık halinde azami 360.000,00-TL ile sınırlı olduğunu, davacının, müvekkili sigorta şirketine başvuruda bulunduğunu, başvuru neticesinde 16.12.2019 tarihinde davacı için 16.087,12-TL ödeme yapıldığını, yapılan ödeme neticesinde bakiye teminat limitinin 343.912,88-TL olduğunu, yapılan ödeme ile müvekkili şirketin sorumluluğunun sona erdiğini, müvekkili şirketin sorumluluğunun sigortalısının kusurlu olması halinde söz konusu olduğunu, geçici iş göremezlik tazminatı, geçici bakıcı gideri ve tedavi masraflarının tedavi gideri tazminatı kapsamına dahil olduğundan poliçe kapsamında olmadığını, davacı emniyet kemeri kullanmıyorsa müterafik kusur indirimi uygulanması gerektiğini, davacının kaza tarihinden itibaren faiz istemesinin haklı ve yerinde olmadığını, açıkladığı nedenlerle davanın usulden ve esastan reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle ; Davanın zaman aşımı süresi geçtikten sonra açıldığını, öncelikle davanın zaman aşımı yönünden reddine, aksi halde esastan reddine , kabulü halinde ise davacının sadece manevi tazminat yönünden sorumlu tutulabileceğine, bu durumda davada talep edilen faizin ise yasal faiz olması gerektiğinden bu yönden reddine karar verilmesini, meydana gelen kazada araç sahibi müvekkilinin kusuru bulunmadığını, kazanın navigasyonun yanlış yönlendirmesi ve yolun yeni yapılan bir yol olması, levha ve ışık olmaması neticesinde meydana geldiğini, kaza nedeni ile davacının oluşan maluliyetinin geçici nitelikte olup, iyileştiğini ve çalışma hayatına devam ettiğini, aynı mesleği yerine getirebildiğini, maluliyetinin tazminat gerektirmediğini, davacının çalışabilecek durumda olduğundan maluliyet sebebi ile mesleğini yerine getirememe gibi bir durumun söz konusu olmadığını, kazanç kaybına uğramadan hayatını idame ettirebildiğini, bu durumda manevi tazminat gerektirir bir husus bulunmadığını, açıkladığı nedenlerle davanın öncelikle zaman aşımı yönünden reddine, aksi halde esastan reddine, davada talep edilen faizin ise yasal faiz olması gerektiğinden bu yönden reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Hasar dosyası: Açılan hasar dosyasına istinaden 16.12.2019 tarihinde 16.087,12 TL (sürekli iş göremezlik tazminatı olarak) ödendiği tespit edilmiştir.
Sigorta poliçesi ve teminat limiti: Sigorta poliçesinin kazaya karışan … plakalı araç için davalı Sigorta Şirketi tarafından düzenlenen … sayılı 07.05.2018-2019 vadeli Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi olduğu tespit edilmiştir. Kaza tarihinde Hazine Müsteşarlığı tarafından belirlenen teminat limitleri 360.000,00 TL olup davalı sigorta şirketinin sorumluluğu Hazine Müsteşarlığı’nın belirlediği limitler içinde tespit edilmiştir.
Davacının Gelir Durumu: Davacının SGK-HDC belgesi dosyaya alınmıştır. Belgede davacının brüt kazançlarının kuruma asgari ücret üzerinden bildirildiği tespit edilmiştir. Bu nedenle hesaplamada asgari ücret esas alınmıştır. Aktif dönem hesabında AGİ sahil, pasif dönem hesabında AGİ hariç net asgari ücret kullanıldığı, AGİ tespitinde davacının evli-1 çocuklu olduğu dikkate alındığı anlaşılmıştır.
SGK: Davacıya21.10.2019 tarihli kaza nedeniyle geçici iş göremezlik ödemesi ödendiğinin tespit edildiği bildirilmiştir.
Ceza Dosyası: Salihli 2. Asliye Ceza Mahkemsi’ nin … E. Sayılı dosyasında katılanın … sanığın … olduğu Taksirle Bir Kişinin Yaralanmasına Neden Olma Suçundan açılan kamu davası olduğu anlaşılmıştır.
ATK Raporu : Ankara ATK Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 01/03/2021 tarihli raporda özetle ; Olayda sürücü …’in %100(yüzde yüz) oranında kusurlu, sürücü …’in kusursuz olduğu görüşü ile rapor düzenlenmiştir.
Maluliyet Raporu : Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi tarafından düzenlenen 19/02/2021 tarihli raporda özetle ; …’ in 21.02.2019 tarihli trafik kazasına bağlı olarak oluşan sakatlık oranının olay tarihinde yürürlükte olan Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirilmesi Hakkında Yönetmeliğe göre değerlendirildiğinde; süerekli iş göremezlik oranının %10 aranında olduğu, tıbbi iyileşme süresinin 4 ay olduğu bildirilmiştir.
Bilirkişi Raporu : Bilirkişiler … ve … tarafından düzenlenen 05/09/2021 tarihli raporda özetle ; Davacının davalılardan talep edebileceği geçici iş göremezlik tazminat tutarının 8.352,28 TL olarak tespit edildiği, davacının davalılardan talep edebileceği bakiye sürekli iş göremezlik tazminat tutarının 56.071,21-TL olarak tespit edildiği, davacının davalılardan talep edebileceği SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderleri tazminatı 550,00 TL olarak tespit edildiği, tespit olunan tazminat tutarlarının davalı sigorta şirketi yönünden teminat limiti içinde olduğu görüşü ile raporlarını düzenlemişlerdir.
Bilirkişi Ek Raporu : Bilirkişiler … ve … tarafından düzenlenen 05/05/2022 tarihli ek raporda özetle ; Davacının davalılardan talep edebileceği geçici iş göremezlik tazminatının 6.646,68-TL olarak tespit edildiği, davacının davalılardan talep edebileceği bakiye sürekli iş göremezlik tazminatının 96.373,21 TL olarak tespit edildiği, davacının davalılardan talep edebileceği SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderleri tazminatının kök raporda 550,00-TL olarak tespit edildiği, tespit olunan tazminat tutarlarının davalı sigorta şirketi yönünden teminat limiti içinde olduğu görüşü ile ek raporlarını düzenlemişlerdir.
Değer Artırım : Davacı vekili 03/06/2022 tarihli dilekçesi ile dava değerini artırmış ve aynı tarihte eksik harcı tamamlamıştır.
Dava; trafik kazasından kaynaklanan geçici ve sürekli iş göremezlık tazminatı, tedavi giderinden oluşan maddi tazminat ve manevi tazminat davasıdır.
Dava tarihinde yürürlükte olan, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde, “işletenlerin, bu kanunun 85/1.maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”, aynı yasanın 85/1.maddesinde, “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yararlanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı”, aynı yasanın 85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş, 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın amacı A.1 maddesinde “Karayolları Trafik Kanunu uyarınca motorlu araç işletenlerine yüklenen hukuki sorumluluk için düzenlenen Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasına yönelik ilgililerinin hak ve yükümlülüklerine ilişkin usul ve esasların düzenlenmesidir.” şeklinde belirlenmiştir. Sigortanın kapsamı ise genel şartlar A.3. maddesinde “sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, üçüncü şahısların ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde Genel Şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepleri, kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta limitleri dahilinde karşılamakla yükümlüdür. Sigortanın kapsamı üçüncü şahısların, sigortalının Karayolları Trafik Kanunu çerçevesindeki sorumluluk riski kapsamında, sigortalıdan talep edebilecekleri tazminat talepleri ile sınırlıdır.” şeklinde düzenlenmiştir.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları 14 Mayıs 2015 gün 29355 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak 01 Haziran 2015 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Olay tarihinde yürürlükte bulunan 2918 sayılı KTK.nın 90. maddesinde “Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.” şeklindeki düzenleme ve zorunlu mali sorumluluk sigortası teminatı kapsamı dışında bulunan hallerin düzenlendiği 92/i maddesindeki “Bu Kanun çerçevesinde hazırlanan zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartları ve ekleri ile tanımlanan teminat içeriği dışında kalan talepler.” şeklindeki düzenleme Anayasa Mahkemesinin 17.7.2020 tarihinde 2019/40 E-2020/40 K. sayılı kararı ile Karayolları Trafik Kanunu’nun 90. maddesinin birinci cümlesinde yer alan “…ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresi ile ikinci cümlesindeki “…ve genel şartlarda…” ibaresinin ve 92. maddesinin (i) bendinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiştir.
Anayasa Mahkemesinin iptal kararı ile zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatların zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarına göre belirleneceğine dair düzenleme iptal edilmiştir. Anayasa Mahkemesi’nin somut norm denetimi neticesinde verdiği iptal kararlarının Resmî Gazete’de yayımlanması ile sonuç doğuracağı ve eldeki tüm uyuşmazlıklara uygulanması gerektiği uyulması zorunlu yargısal içtihatlar ile kabul edilmiştir.
Anayasa Mahkemesi’nin yukarıda anılan iptal kararı sonrasında oluşan yeni duruma göre KTK’nun 90. Maddesi hükmü dikkate alındığında, zarar gören hak sahiplerinin zarar veren 3.kişilerden ve sigorta şirketinden talep edebilecekleri tazminatın kapsamının belirlenmesinde kullanılacak yöntem ve ölçütler konusunda kısıtlama bulunmadığından, üçüncü kişi olan davacıların uğradığı sürekli iş göremezlik zararının tespitinde 6098 sy Türk Borçlar Kanunu hükümleri dikkate alınarak,
Yargıtay tarafından uzun yıllardır benimsenen progresif rant (%10 artırım ve iskonto) yöntemi ve Yargıtay 17. HD’nin 2019/4517 esas, 2021/341Karar sayılı 21/01/2021 tarihli , 2020/2598 esas, 2021/34 karar sayılı 14/01/2021 tarihli emsal kararlarında “Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı, Hacettepe Üniversitesi Fen Fakültesi Aktüerya Bilimleri Bölümü, BNB Danışmanlık, Marmara Üniversitesi ve Başkent Üniversitesi’nin çalışmalarıyla “TRH 2010” adı verilen “Ulusal Mortalite Tablosu” hazırlanmış olup, Sosyal Güvenlik Kurumu’nca da ilk peşin sermaye değerlerinin hesabında anılan tabloların uygulanmasına geçilmiştir. Gerçek zarar hesabı özü itibariyle varsayımlara dayalı bir hesap olup, gerçeğe en yakın verilerin kullanılması esastır. Bu durumda diğer kurumlar ile Yargıtay Daireleri arasında tazminat hesabında birliğin sağlanması açısından ve yine bu tablonun ülkemize özgü ve güncel verileri içermesi de göz önüne alındığında, Dairemizce de tazminat hesaplarında bakiye ömrün belirlenmesinde TRH 2010 tablosunun esas alınmasının güncellenen ülke gerçeklerine daha uygun olacağı” yönündeki gerekçesi dikkate alınarak TRH 2010” adı verilen “Ulusal Mortalite Tablosu” esas alınarak yapılan hesaplama esas alınmıştır.
Maluliyet oranının kaza tarihinde yürürlükte bulunan yönetmelik hükümlerine göre belirlenmesi gerektiği, dolayısıyla kaza tarihi olan 21.02.2019 tarihinde yürürlükte olan Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmeliği’ne göre davacının maluliyet oranlarının belirlenmesi gerektiği dikkate alınarak bu yönetmeliğe göre belirlenen iş gücü kaybı oranı hükme esas ayınmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;21.02.2019 günü saat 19:30 sıralarında sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı kamyonet ile … istikametinden … istikametine bölünmüş devlet karayolunun kendi seyir
yönüne ayrılmış nizami bölümünde seyri sırasında geldiği olay yerinde aracının ön kısımları ile karşı yönden bölünmüş yolda ters yönde seyrederek gelmekte iken U dönüşü yapmak üzere sola manevra yapan sürücü … idaresindeki … plakalı kamyonun sol yan kısımları ile çarpışması neticesinde sürücü …’in yaralandığı dava konusu trafik kazası meydana geldiği,
Davacının, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Adli Sağlık Kurulu tarafından hazırlanmış 19.02.2021 tarihli raporda geçici iş göremezlik süresi 4 ay, sürekli iş göremezlik oranı %10 olarak tespit edildiği, kazanın oluş şekline uygun olan Ankara ATK Trafik İhtisas Dairesi’nin kusur raporunda belirtilen gerekçelerle Sürücü …’in %100(yüzde yüz) oranında asli kusurlu olduğu, Sürücü …’ in meydana gelen olayda kazaya etken kural ihlali bulunmadığından sonuçta atfı kabil kusuru olmadığından kusursuz olduğu anlaşılmıştır.
Yargıtay 17.Hukuk Dairesinin son ilke kararları gözetilerek, hesaplamada işlemiş devre iskontosuz, işleyecek devre %10 artırım ve %10 iskonto esasına dayalı hesaplama yöntemi kullanılmış, davacının zarar süresinin (bakiye yaşam süresi) tespitinde TRH-2010 yaşam tablosu esasına dayalı ) yöntemi ile yapılan bilirkişi raporundaki hesaplamalara göre davacının sürekli iş göremezlik tazminatının 96.373,21 TL olduğu, Davacının (kazanç, kusur ve süre) göz önüne alındığında ile 4 aylık geçici iş göremezlik zararı 8.352,28-TL olarak tespit edilmiştir. Sosyal Güvenlik Kurumu’ nun 23.02.2019-24.03.2019 başlangıç ve bitiş tarihleri arasında davacıya 1.705,60-TL geçici iş göremezlik ödemesi yapıldığını bildirdiğinden 5510 sayılı yasanın 21/4 maddesi gereğince davacıya yapılan geçici iş göremezlik ödemesi rücuya tabi olup, 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun 55.maddesine göre hesaplanan zarardan indirildiğinde davacının davalılardan talep edebileceği geçici iş göremezlik tazminatı, 6.646,68-TL olduğu, davacının davalılardan talep edebileceği SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderleri tazminatının, 550,00-TL olduğu, davalı sigorta şirketinin KTK.nın 85 ve 91. Maddeleri uyarınca meydana gelen zarardan sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında sorumlu oldukları, kazanın poliçe süresi içerisinde gerçekleştiği ve zarar miktarının poliçe limiti dahilinde kaldığı, 05.09.2021 ve 05.05.2022 ve tarihli bilirkişi hesap raporlarının Yargıtay yerleşik uygulamalarına uygun olarak düzenlendiği ve hüküm kurmaya yeterli olduğu, davacı vekilinin 03/06/2022 tarihli bedel artırım dilekçesi ile davacı için maddi tazminat alacak kalemlerini yükselterek davacı için 96.373,21-TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 6.646,68-TL geçici iş göremezlik taminatı, 550,00-TL tedavi gideri olmak üzere toplam 103.569,89-TL maddi tazminatın tahsilini talep ettiği anlaşılmış davacının maddi tazminat davasının kabulüne karar verilmiş,
TBK. nun 56/2 maddesindeki “Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir. ” şeklindeki yasal düzenleme gereğince davacıların manevi tazminat talep etme hakkı mevcuttur. Manevi tazminat, 22.06.1966 tarih ve 7/7.sayılı İçtihatları Birleştirme Kararı’nda da etraflıca açıklandığı üzere, ne bir ceza ne de gerçek anlamda bir tazminattır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Zarara uğrayanın manevi ızdırabını bir nebze dindiren, ruhsal tahribatını onaran bir araçtır.Takdir edilecek manevi tazminet miktarı bir yandan manevi acıları gidermeli, kamuoyu ve sosyal vicdanda kabul görmeli, diğer yandan ise zarar gören açısından zenginleşme aracı olmamalıdır. Kusur oranı, her ne kadar matematiksel anlamda bir indirim yapılmasını gerektirmezse de manevi tazminatın miktarını tayinde önem arz eder. Bu kapsamda somut olay değerlendirildiğinde, davacının sürekli maluliyeti ile sonuçlanan kazanın meydana geliş şekli, davaya konu trafik kazasında sigortalı sürücünün %100 oranında asli kusurlu olduğu, olay tarihindeki paranın alım gücü, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, davacının, yaralanması nedeniyle çektiği elem ve ızdırap nazara alınarak, davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabul, kısmen reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının maddi tazminat davasının KABULÜNE,
96.373,21-TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 6.646,68-TL geçici iş göremezlik taminatı, 550,00-TL tedavi gideri, olmak üzere toplam 103.569,89-TL maddi tazminatın davalı … Sigorta A.Ş.’ den temerrüt tarihi 16.12.2019 tarihinden, davalılar … ve …’ dan kaza tarihi 21.02.2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2- Davacının manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜNE
25.000,00-TL manevi tazminatın davalılar … ve …’ dan kaza tarihi 21.02.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine
3-Fazlaya ilişkin talebin Reddine,
4-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 8.782,61-TL harçtan peşin alınan ve ıslahla tamamlanan 490,33-TL harcın mahsubu ile bakiye 8.292,28‬-TL harcın davalılardan (Davalı … Sigorta A.Ş bu tutarın 5.981,97-TL sinden sınırlı sorumlu olmak üzere) müşterek ve müteselsilen alınarak HAZİNEYE GELİR OLARAK KAYDINA,
5-Maddi Tazminat davası yönünden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca davacı yararına takdir olunan 16.535,48-TL vekalet ücretinin davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-Kabul edilen manevi tazminat davası yönünden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca davacı yararına takdir olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalı … ve davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine,
7-Reddedilen manevi tazminat davası yönünden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca davalı … yararına takdir olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sy Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesi uyarınca tarafların anlaşamamaları nedeniyle Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davada haksız çıkan davalılardan (Davalı … Sigorta A.Ş bu tutarın 952,23-TL sinden sınırlı sorumlu olmak üzere) müşterek ve müteselsilen alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
9-Dava kısmen kabul edildiğinden davacı tarafın yaptığı 480,35-TL davetiye ve posta gideri, 1.300,00-TL bilirkişi ücreti, 723,00-TL Ankara ATK fatura ücreti, 485,00-TL Ege Üniversitesi ATK fatura ücreti olmak üzere 2.988,35‬-TL yargılama giderinden davanın kabul oranı nazara alınarak 2.676,13-TL yargılama gideri ile davacı tarafın karşıladığı 54,40-TL başvurma harcı, 490,33-TL peşin alınan ve ıslahla tamamlanan harç olmak üzere toplam 3.220,86‬-TL’nin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine, davacı tarafın fazladan yaptığı yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
10-Davacı ve davalı yanca yatırılan delil ve gider avansından sarf edilmeyen kısmın karar kesinleştiğinden yatıran tarafa iadesine
Dair, davalı … vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.20/10/2022

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır