Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/398 E. 2022/560 K. 07.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/398
KARAR NO : 2022/560

DAVA : Tazminat (Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Maddi Tazminat)
DAVA TARİHİ : 08/08/2020
KARAR TARİHİ : 07/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Maddi Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı taraf vekili duruşmada tekrar ettiği dava dilekçesi ile özetle;17/12/2019 tarihinde sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı aracıyla Fatih Caddesinden Adliye istikametine sağ şeritte seyir halinde iken No:69 önünde sağdan gidiniz levhasının bulunduğu yerden sola U dönüşü yapmak istediği sırada aracın sol arka kapı ve çamurluk kısımları ile Fatih Caddesinden Adliye İstikametine sol şeritte düz devam etmekte olan sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı aracın ön kısımları ile çarpması sonucu yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, meydana gelen trafik kazası sonucunda sürücü konumunda bulunan müvekkilinin ağır derecede yaralandığını, kaza sonucunda müvekkilinin İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde tedavi gördüğünü, davanın safahatında rapor alındığında davacı müvekkilinin maluliyet oranının (geçici ve kalıcı iş göremezlik) açığa kavuşacağını, söz konusu kazanın İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından … Soruşturma No’lu, 2020/30812 Karar No’lu soruşturmasının yapıldığını, kaza sonrasında düzenlenen kaza tespit tutanağına göre … plakalı araç sürücüsü …’in kusurlu bulunduğunu, kusur durumunun yargılama safahatında alınacak bilirkişi raporu ile de netlik kazanacağını, … plaka sayılı aracın davalı sigorta şirketinde kaza tarihini kapsar ZMMS poliçesi olduğunu, müvekkilinin belirtilen kazadan kaynaklı geçici ve kalıcı maluliyetinin tespiti ile bu maluliyete tekabül eden maddi zararının davalı sigorta şirketinden tazminini talep ettiklerini, arabuluculuk sürecine başvurulmadan önce kanuni olarak sigorta şirketine gerekli başvurunun 31/01/2020 tarihinde yapıldığını ancak sigorta şirketinin başvurularına cevap olarak eksik evrakların tamamlanması gerektiği şeklinde cevap verdiğini, söz konusu cevap üzerine taraflarınca zorunlu arabuluculuk sürecinin başlatıldığını, anlaşma sağlanamadığını, fazlaya ilişkin hak ve alacakları saklı kalmak kaydı ile müvekkili için 100 TL kalıcı iş göremezlik tazminatı, 100 TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 200 TL maddi tazminatın başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden kusuru oranında tahsili ile müvekkiline ödenmesine, dava masrafları ve vekalet ücretlerinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı taraf vekili duruşmada tekrar ettiği cevap dilekçesi ile özetle; sigorta şirketine başvuru şartları yerine getirilmediğinden “dava şartı yokluğu” nedeni ile reddedilmesi gerektiğini, savcılık soruşturması aşamasında ya da ceza davasında uzlaşma var ise davanın reddinin gerektiğini, davanın araç malikine (sigorta ettirene) ,araç sürücüsüne ve SGK’ya ihbarının gerektiğini, zira davacı taraf, herhangi bir ödeme almış ise aynı ödemeyi mükerrer şekilde taraflarından tazmin ettiği takdirde sebepsiz zenginleşmiş olacağını, “geçici iş görmezlik” tazminatı taleplerinin hem 6111 sayılı kanun gereği hem de trafik sigortası genel şartları uyarınca tedavi teminatı içersinde değerlendirildiğinden teminat dışında olduğunu, davacının iş görmezlik tazminatı talebi bakımından kabul anlamına gelmemek şartı ile müvekkili sigorta şirketinin iş bu sorumluluğunun kusur oranında ve poliçe limiti ile sınırlı sorumluluk olduğunu, davacının iyileşip iyileşmediği, kaza sonrası tedavisine devam edip etmediği, sakatlanmasına uygun tedavi görüp görmediğinin belli olmadığını, bu nedenlerle ilgili hususların açıklığa kavuşturulmasını ve ilgili kurumlardan tüm hasta kayıt ve tedavi bilgilerinin celbini talep ettiklerini, SGK tarafından yapılan tüm ödemelerin ve bağlanan gelirlerin faizi ile birlikte hesaplanarak tespit edilecek tazminat miktarından mahsup edilmesi gerektiğini, tedavi giderleri talep edilmiş ise de kabul edilmesinin mümkün olmadığını, yasal olarak ve poliçe şartları gereği sorumluluk bulunmadığını, SGK tarafından karşılanmakta olduğunu, faiz başlangıcının dava veya ıslah tarihi olabileceğini, yasal faiz istenebileceğini, avans istenemeyeceğini, arz ve izah olunan veya sayın mahkemece resen göz önünde bulundurulacak sebeplerle; öncelikle dava şartı yokluğu nedeni ile davanın usulden reddine, haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın esastan reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Kaza tespit tutanağı : Görevli polis memurlarınca 17/12/2019 tarihli kaza tespit tutanağının düzenlendiği, tutanakta kaza yerinin özellikleri tespit edilerek krokisinin çizildiği, kazanın gerçekleşme şekline ilişkin açıklama bulunmadığı, 18.03.2020 tarihli CD izleme tutanağı ile kaza yerini gören güvenlik kamerası görüntülerinin içeriğinin yazıldığı görülmüştür.
Trafik Tescil : İzmir İl Emniyet Müdürlüğünün 21/08/2020 tarihli cevabi yazısında; … plaka sayılı aracın dava dışı … adına tescilli olduğunun bildirilmiştir.
Soruşturma dosyası : İzmir C. Başsavcılığının … soruşturma sayılı dosyasında şüpheli … hakkında mağdur …’a karşı taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçuyla ilgili olarak mağdurun şüpheliden şikayetçi olmaması nedeniyle şüpheli hakkında atılı suç nedeniyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiştir.
SGK Cevabı : İzmir Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü Konak Sosyal Güvenlik Merkezinin 29/09/2020 tarihli cevabi yazısında; Davacı …T.C kimlik numaralı …’a dava konusu olan 17/12/2019 tarihinde geçirdiği kaza nedeniyle 17-12-2019 / 19-01-2020 tarihleri arası 4911,06 TL’sı ve 20-01-2020 / 21-01-2020 tarihleri arası 311.81 TL’ sı olmak üzere toplam 5222,87 TL’sı geçici iş göremezlik ödeneği ödendiği bildirilmiştir.
SGK Cevabı : İzmir Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü Konak Sosyal Güvenlik Merkezinin 19/10/2020 tarihli cevabi yazısı içeriğinden; anılan kazanın iş kazası mahiyetinde olduğuna, kendisi hakkında iş kazası sigortasından kurumlarınca işlem yapıldığına, iş kazasından sürekli işgöremezlik geliri bağlandığına dair herhangi bir kayda rastlanılmadığı, dolayısıyla iş kazasından rücuya tabi bir gelir bağlanmadığı ve peşin sermaye değeri oluşturmadığı bildirilmiştir.
Kusur Raporu : Ankara Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığının 12/03/2021 tarihli raporunda; Sürücü …’in %100 ( Yüzde yüz ) oranında kusurlu olduğu, sürücü …’un kusursuz olduğu mütalaa edilmiştir.
Maluliyet Raporu : Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nin 14/06/2021 tarihli Adli Sağlık Kurulu Raporunda; 10.08.1985 doğumlu …’ un 17.12.2019 tarihli trafik kazasına bağlı yaralanması nedeniyle oluşan engellilik oranının “Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik” ten faydalanılarak hesaplanmasında; Şahısta Üst Ekstremite Engellilik Yüzdesi hesaplandığını ve “Tablo 2.3. Üst ekstremite engelliliğinin kişinin engellilik oranına dönüştürülmesi” tablosuna göre şahsın sakatlık oranına dönüştürüldüğünü ve sonuç olarak; şahsın 17.12.2019 tarihli trafik kazasına bağlı olarak illiyet bağı kurulabilen engelilik oranının %3 (üç) olarak bulunduğunu, tıbbi iyileşme süresinin 4 (dört) aya kadar uzayabileceğini ancak varsa şahsın trafik kazası nedeniyle düzenlenmiş istirahat raporlarının göz önünde bulundurulmasının daha uygun olacağı mütalaa edilmiştir.
Aktüer Raporu : Aktüerya/sigorta mevz.kaynaklı nitelikli hesaplamalar uzmanı Bilirkişi Av………….. 15/03/2022 tarihli raporunda ; %100 haklılık oranı üzerinden ve SGK tarafından yapılan geçici iş göremezlik ödemeleri davacı zararından mahsup edilmek suretiyle: 17.098,44 TL Geçici iş görmezlik tazminatı, 102.573,68 TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 119.672,12 TL maddi tazminat hesaplandığını; hesaplanan davacı zararlarının poliçenin kişi başı ölüm/sakatlık ve sağlık giderleri teminatı kapsamında kaldığını; dosya kapsamına göre kazalı aracın otomobil vasfında bulunduğunu, hukuki durumun ve delillerin takdirinin mahkemeye ait olduğunu mütalaa etmiştir.
Islah dilekçesi : Davacı vekili 01/04/2022 tarihli ıslah dilekçesinde; dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklarını saklı tutup 100,00 TL olarak talep ettikleri geçici İşgöremez alacağını 17.098,44 TL olarak, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutup 100,00 TL olarak talep ettikleri kalıcı işgöremezlik tazminatını da 102.573,68 TL olarak, açılan davanın toplamda 119.672,12 TL olarak ıslah edildiğini, ıslah taleplerinin kabulüne ve müddeabihin ıslahı yolu ile arttırdıkları kısım ile dava dilekçesinde talep ettikleri miktarlara dava tarihinden itibaren ıslah dilekçesinde yaptıkları ıslah oranındaki alacağa ise ıslah dilekçesi tarihinden itibaren faiz işletilerek davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep etmiş ve ıslah harcını aynı tarihte yatırmıştır.

Dava; trafik kazasından kaynaklanan sürekli iş göremezlik ve geçici iş göremezlik tazminatının karşı araç ZMMS sigortacısından tahsili davasıdır.
Dava tarihinde yürürlükte olan, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde, “işletenlerin, bu kanunun 85/1.maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”, aynı yasanın 85/1.maddesinde, “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yararlanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı”, aynı yasanın 85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş, 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın amacı A.1 maddesinde “Karayolları Trafik Kanunu uyarınca motorlu araç işletenlerine yüklenen hukuki sorumluluk için düzenlenen Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasına yönelik ilgililerinin hak ve yükümlülüklerine ilişkin usul ve esasların düzenlenmesidir.” şeklinde belirlenmiştir. Sigortanın kapsamı ise genel şartlar A.3. maddesinde “sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, üçüncü şahısların ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde Genel Şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepleri, kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta limitleri dahilinde karşılamakla yükümlüdür. Sigortanın kapsamı üçüncü şahısların, sigortalının Karayolları Trafik Kanunu çerçevesindeki sorumluluk riski kapsamında, sigortalıdan talep edebilecekleri tazminat talepleri ile sınırlıdır.” şeklinde düzenlenmiştir.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları 14 Mayıs 2015 gün 29355 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak 01 Haziran 2015 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Olay tarihinde yürürlükte bulunan 2918 sayılı KTK.nın 90. maddesinde “Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.” şeklindeki düzenleme ve zorunlu mali sorumluluk sigortası teminatı kapsamı dışında bulunan hallerin düzenlendiği 92/i maddesindeki “Bu Kanun çerçevesinde hazırlanan zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartları ve ekleri ile tanımlanan teminat içeriği dışında kalan talepler.” şeklindeki düzenleme Anayasa Mahkemesinin 17.7.2020 tarihinde …….. E…. K. sayılı kararı ile Karayolları Trafik Kanunu’nun 90. maddesinin birinci cümlesinde yer alan “…ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresi ile ikinci cümlesindeki “…ve genel şartlarda…” ibaresinin ve 92. maddesinin (i) bendinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiştir.
Anayasa Mahkemesinin iptal kararı ile zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatların zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarına göre belirleneceğine dair düzenleme iptal edilmiştir. T.C. Anayasası’nın 153/6. maddesinde, “Anayasa Mahkemesi kararları Resmî Gazetede hemen yayımlanır ve yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzel kişileri bağlar.” düzenlemesi mevcut olup, bu düzenlemenin doğal sonucu olarak Anayasa Mahkemesi’nce bir kanun veya kanun hükmünde kararnamenin tümünün ya da bunların belirli hükümlerinin Anayasa’ya aykırı bulunarak iptal edildiğinin bilindiği halde görülmekte olan davaların Anayasa’ya aykırılığı saptanan kurallara göre görüşülüp çözümlenmesi, Anayasa’nın üstünlüğü prensibine ve hukuk devleti ilkesine aykırı düşeceği için uygun görülmeyeceği kabul edilmektedir. Anayasa Mahkemesi’nin somut norm denetimi neticesinde verdiği iptal kararlarının Resmî Gazete’de yayımlanması ile sonuç doğuracağı ve eldeki tüm uyuşmazlıklara uygulanması gerektiği uyulması zorunlu yargısal içtihatlar ile kabul edilmiştir.
Yargıtay içtihatları ile kabul edilen “usuli kazanılmış hak” olgusunun, birçok hukuk kuralında olduğu gibi yine Yargıtay içtihatları ile geliştirilmiş istisnalarının bulunduğu, yeni bir İçtihadı Birleştirme Kararı (09.05.1960 tarihli ve 21/9 sayılı YİBK) ya da geçmişe etkili bir yeni kanun çıkması, benzer şekilde uygulanması gereken bir kanun hükmünün, hüküm kesinleşmeden önce Anayasa Mahkemesince iptaline karar verilmesi hallerinde, usulü kazanılmış hakka göre değil, İBK’na veya geçmişe etkili yeni kanuna ya da Anayasa Mahkemesinin iptal kararından sonra oluşan yeni duruma göre karar verilebileceği (HGK’nın 21.01.2004 tarihli ve 2004/10-44 E., 19 K.; 03.02.2010 tarihli ve 2010/4-40 E., 2010/54 K), dolayısıyla bilirkişi raporları alındıktan ve bu raporlar nedeniyle taraflar lehine oluşan usulü kazanılmış hakka göre değil sonra Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararından sonra oluşan yeni duruma göre karar verilmesi gerektiği, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi’nin 2019/824 esas, 2020/1025 karar sayılı, 2019/3373 esas, 2020/1022 karar sayılı emsal kararlarında da belirtildiği üzere Anayasa Mahkemesi’nin yukarıda anılan iptal kararı sonrasında oluşan yeni duruma göre KTK’nun 90. Maddesi hükmü dikkate alındığında, zarar gören hak sahiplerinin zarar veren 3.kişilerden ve sigorta şirketinden talep edebilecekleri tazminatın kapsamının belirlenmesinde kullanılacak yöntem ve ölçütler konusunda kısıtlama bulunmadığından, üçüncü kişi olan davacıların uğradığı sürekli iş göremezlik zararının tespitinde 6098 sy Türk Borçlar Kanunu hükümleri dikkate alınarak, Yargıtay tarafından uzun yıllardır benimsenen progresif rant (%10 artırım ve iskonto) yöntemi ve Yargıtay 17. HD’nin 2019/4517 esas, 2021/341Karar sayılı 21/01/2021 tarihli , 2020/2598 esas, 2021/34 karar sayılı 14/01/2021 tarihli emsal kararlarında “Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı, Hacettepe Üniversitesi Fen Fakültesi Aktüerya Bilimleri Bölümü, BNB Danışmanlık, Marmara Üniversitesi ve Başkent Üniversitesi’nin çalışmalarıyla “TRH 2010” adı verilen “Ulusal Mortalite Tablosu” hazırlanmış olup, Sosyal Güvenlik Kurumu’nca da ilk peşin sermaye değerlerinin hesabında anılan tabloların uygulanmasına geçilmiştir. Gerçek zarar hesabı özü itibariyle varsayımlara dayalı bir hesap olup, gerçeğe en yakın verilerin kullanılması esastır. Bu durumda diğer kurumlar ile Yargıtay Daireleri arasında tazminat hesabında birliğin sağlanması açısından ve yine bu tablonun ülkemize özgü ve güncel verileri içermesi de göz önüne alındığında, Dairemizce de tazminat hesaplarında bakiye ömrün belirlenmesinde TRH 2010 tablosunun esas alınmasının güncellenen ülke gerçeklerine daha uygun olacağı” yönündeki gerekçesi dikkate alınarak TRH 2010” adı verilen “Ulusal Mortalite Tablosu” esas alınarak yapılan hesaplama esas alınmıştır.
Maluliyet oranının kaza tarihinde yürürlükte bulunan yönetmelik hükümlerine göre belirlenmesi gerektiği, kaza tarihi olan 17.12.2019 tarihinde yürürlükte olan ve trafik kazalarından kaynaklanan iş gücü kayıplarınının tespitini de kapsamına alan ERİŞKİNLER İÇİN ENGELLİLİK DEĞERLENDİRİLMESİ HAKKINDA YÖNETMELİK hükümlerine göre belirlenen iş gücü kaybı oranı hükme esas ayınmıştır.
19.06.2021 tarihinde RG’de yayınlanan 7327 sy İcra ve İflas Kanunun ile Bazı Kanunlarda Değişik Yapılmasına Dair Kanunun 18. Maddesi ile 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 90 ıncı maddesinin birinci fıkrasında yer alan “Kanun” ibareleri “Kanunda” şeklinde değiştirilerek, fıkraya birinci cümlesinden sonra gelmek üzere “Bu tazminatlardan;c) Sürekli sakatlık tazminatı, ulusal doğum ve ölüm istatistikleri kullanılarak hazırlanan hayat tablosu, zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarında %2’yi geçmemek üzere belirlenen iskonto oranı ve sürekli sakatlık oranı esas alınarak hayat anüiteleri ile genel kabul görmüş atküerya kurallarına uygun olarak,…hesaplanır. Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu tarafından belirlenir.” Şeklinde yasal düzenleme eklenmiş ve 19. Maddesi ile 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 92. Maddesinde de trafik poliçesi teminatı dışında kalan hallere ekleme yapılmıştır. Bu değişikliklerin, 7327 sy yasanın 23. Maddesine göre RG’de yayımlandığı tarihte yürürlüğe gireceği öngörülmüştür. Trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat davalarında davalı sigortanın sorumluluğu belirlenirken poliçenin düzenlendiği tarihte geçerli bulunan poliçe özel ve genel şartları ile bu tarihte yürürlükte olan 2918 sy Karayolları Trafik Kanunu hükümleri dikkate alınacaktır. 7327 sy yasa ile yapılan değişikliklerin geçmişe etkili olacağına dair yasal bir düzenleme bulunmadığından, poliçe tanzim tarihinde yürürlükte olmayan bu değişikliklerin somut olaya uygulanmasına yasal olanak bulunmadığından, söz konusu yasal değişiklikler maddi zararın kapsamının belirlenmesinde dikkate alınmamıştır.
04.12.2021 tarihinde RG’de yayınlanan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarında Değişik Yapılmasına Dair Genel Şartlar uyarınca daha önceki Genel Şartların, 1., 2. 3., 4.,5., 6.,7.,8., 9., 10., 11, 12., 13., 14. ,15., 16., maddelerinde değişiklik yapılmış olup, 17. Maddesi ile de Genel Şartlara Ek-7 eklenerek, Ek-7’ de, değer kaybı, sakatlık, destekten yoksun kalma tazminatlarının nasıl hesaplanacağının düzenlenmiştir. Bu değişikliğin 18. Maddesi ile “Bu genel şartların yayımı tarihinde yürürlüğe girer.” Düzenlemesine, 13. Maddesi ile Genel Şartalırn C.11. Maddesine yapılan ek maddede “Bu genel şartların yürürlük tarihinden sonra yapılan değişiklikler, söz konusu değişikliğin yürürlüğe girdiği tarihten sonra akdedilen sözleşmelere uygulanır.” düzenlemesine yer verilmiştir. Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2016/14573 esas, 2017/6035 karar sayılı, 29/05/2017 tarihli ilamı, 2017/1541 Esas,2017/9897 Karar sayılı, 31.10.2017 tarihli ilamı, İzmir BAM 11. HD’nin 2018/593 esas, 2018/414 karar sayılı, 02/04/2018 tarihli ilamında belirtildiği üzere “Davalı sigorta şirketinin sorumluluğu, poliçenin düzenlendiği tarihte geçerli bulunan poliçe özel ve genel şartları ile yasal hükümlere göre belirlenecektir.” 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1425. maddesine göre de sigorta poliçesi genel ve varsa özel şartları içerdiği, 01.06.2015 tarihli Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları’nda değişiklik yapan Yeni Genel Şartların 18. Maddesi ve 13.maddesine göre, genel şartlarda yapılan değişikliklerin yürürlük tarihi olan 04.12.2021 tarihinden sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanacağı, dava konusu trafik poliçesinin 13.04.2020 tarihinde tanzim edildiği, dolayısıyla poliçenin tanzim tarihinde yürürlükte olmayan 04.12.2021 tarihli genel şartlarda yapılan değişikliklerin ve zararın hesaplanma yöntemini belirleyen eklerinin somut olaya uygulanmasına yasal olanak bulunmamaktadır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; 17.12.2019 günü saat 08:00 sıralarında, dava dışı sigortalı sürücü … yönetimindeki, davalı sigorta şirketi tarafından trafik poliçesi ile sigortalanan … plakalı otomobil ile Fatih Caddesinde, Adliye yönüne sağ şeritte seyri sırasında geldiği kavşakta, sola “U” dönüşü sırasında, aynı yönde geriden sol şeridi takiben gelen sürücü davacı … yönetimindeki … plakalı motosikletin ön kesimi ile aracının sol arka kapı ve çamurluk taraflarıyla çarpışmasıyla, dava konusu yaralamalı trafik kazasının meydana geldiği, davacının bu yaralanması neticesinde Ege Üniversitesi ABD raporuna göre %3 oranında sürekli iş göremezliğe uğrayacak ve 4 ay iş ve gücünden kalacak şekilde yaralandığı, kazanın oluş şekline uygun olan Ankara ATK Trafik İhtisas Dairesi’nin kusur raporunda belirtilen gerekçelerle davalıya sigortalı aracı kullanan sürücü …’in %100 oranında asli ve tam kusurlu, davacının talep edebileceği sürekli iş göremezlik tazminatının Yargıtay’ın yerleşen uygulamaları ile benimsenen progresif rant (%10 artırım ve iskonto, TRH 2010 tablosu esasına dayalı) yöntemi ile yapılan bilirkişi raporundaki hesaplamalara göre 102.573,68 TL, geçici iş göremezlik zararının ise 22.321,31 TL olduğu, davacıya SGK tarafından ödenen 5.222,87 TL geçici iş göremeklik ödeneği mashup edildiğinde bakiye geçici iş göremezlik zararının 17.098,44 TL olduğu, davacıya SGK tarafından sürekli iş göremezlik geliri bağlanmadığı, davalı sigorta şirketinin KTK.nın 85 ve 91. Maddeleri uyarınca meydana gelen zarardan sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında sorumlu olduğu, kazanın poliçe süresi içerisinde gerçekleştiği ve zarar miktarının poliçe limiti dahilinde kaldığı, geçici iş göremezlik tazimnatından davalı sigorta şirketinin sağlık giderleri teminatı kapsamında sorumluğunun devam ettiği, bilirkişi hesap raporunun Yargıtay yerleşik uygulamalarına uygun olarak düzenlendiği ve hüküm kurmaya yeterli olduğu, davacı vekilinin 01.04.2022 tarihli ıslah dilekçesi ile tazminat isteğini yükselterek 119.672,12 TL’nin, dava dilekçesinde talep edilen değer dava tarihinden, ıslah ile artırılan kısmına ıslah tarihinden itibaren yasal faiz talep ettiği, ıslah dilekçesindeki faiz başlangıç tarihleri yönünden taleple bağlılık kuralı gereği talepten fazlasına hükmedilemeyeceğinden davacının maddi tazminat davasının kabulü ile 102.573,68 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 17.098,44 TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 119.672,12 TL maddi tazminatın, 200,00 TL’lik kısmına dava tarihi olan 08.08.2020 tarihinden, bakiye 119.472,12 TL’lik kısmına ıslah tarihi olan 01.04.2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının maddi tazminat davasının KABULÜ ile,
102.573,68 TL sürekli iş göremezlik tazminatı,
17.098,44 TL geçici iş göremezlik tazminatı,
olmak üzere toplam 119.672,12 TL maddi tazminatın, 200,00 TL’lik kısmına dava tarihi olan 08.08.2020 tarihinden, bakiye 119.472,12 TL’lik kısmına ıslah tarihi olan 01.04.2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Kabul edilen miktar üzerinden hesaplanmış olan 8.174,80 TL nispi harca, peşin alınan ve ıslah ile tamamlanan 462,50 TL harcın mahsubu ile bakiye 7.712,30 TL karar ve ilam harcının davalı taraftan alınarak HAZİNE’ YE GELİR KAYDINA.
3-Dava tamamen kabul edildiğinden davacı tarafın yaptığı ve karşıladığı 7,80 TL vekalet suret harcı, 54,40 TL başvuru harcı, 462,50 TL peşin alınan ve ıslahla tamamlanan harç, 165,01 TL davetiye ve posta gideri, 723,00 ATK kusur raporu ücreti, 485,00 TL maluliyet raporu ücreti, 600,00 TL aktüer bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.497,71 TL yargılama giderinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine.
4-Dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sy Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesi uyarınca tarafların anlaşamamaları nedeniyle Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davada haksız çıkan davalıdan alınarak HAZİNE’ye gelir kaydına,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir ve hesaplanmış olan; 15.318,85 TL vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine.
6-HMK.nun 333.maddesi uyarınca davacı tarafından yatırılan gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine.
ilişkin, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde, mahkememize veya bulunduğu yerde varsa Asliye Ticaret Mahkemesi’ne, yoksa Asliye Hukuk Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 07/06/2022

Katip ….
e-imza

Hakim…
e-imza