Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/366 E. 2021/395 K. 20.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/366 Esas
KARAR NO : 2021/395

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/07/2020
KARAR TARİHİ : 20/04/2021

Mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
1.Davacı … Vekili Tarafından Sayın Mahkemeye Verilen Dilekçede Özetle :Müvekkil … sevk ve idaresindeki … plakalı aracın 04.05.2018 tarihinde … sevk ve idaresindeki … plakalı kamyonunun sağ ön köşesi ile müvekkilin aracının sol arka köşesine çarptığı, müvekkil aracının çarpmanın şiddeti ile savrularak dönerek aracın sol kısmını davalının sevk ve idaresindeki kamyonun önüne geldiği, kamyonun hızı nedeniyle sürüklenmeye devam etmesi sonucunda müvekkil aracının sol kısmında ikinci bir çarpışma yaşandığı, çarpışma nedeniyle müvekkilin aracının 5 günlük bir tamir sürecinden geçtiğini ve aracında bazı parçaların değiştirildiğini, bazı parçaların onarıldığını, araçta değişmeyen veya onarımdan geçirilmeyen hiçbir parça kalmadığını , tüm bu tamirat işleri için ödenen meblağın KDV hariç 10.000 TL olduğunu, araçta gerçekleştirilen tamiratların müvekkil aracının bu kaza nedeniyle uğradığı değer kaybının bir göstergesi olduğunu , bu kazanın değer kaybının oluşmasında karşı araç sürücüsü olan gerçek kişi davalının tam ve asli kusurlu olduğunu, müvekkilin ise oluşan kazada kusursuz taraf olduğunu , değer kaybı tazmini için ZMMS sorumlusu olan davalı … şirketine başvurulduğunu, sigorta şirketinin talebi reddetmesi üzerine dava şartı olan zorunlu arabuluculuk yoluna başvurulduğunu ancak davalı … ve araç maliki tüzel kişinin uzlaşmaya yanaşmaması üzerine arabuluculuk faaliyetinin anlaşamama ile sonuçlandığını, bu nedenle müvekkilin maddi zararlarının tazmini için dava açma zorunluluğu doğduğunu belirterek davanın kabulü ile müvekkil aracında oluşan ileride artırmak şartıyla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000 TL değer kaybı tazminatının 04.05.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile beraber tüm davalılardan alınarak davacıya verilmesini, müvekkil aracının onarımı için geçen sürede kullanılamaması nedeniyle uğranılan zarara karşılık olarak ileride artırmak şartıyla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100 TL tutarındaki ikame araç kira bedelinin 04.05.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile beraber ( sigorta şirketi hariç) davalı gerçek kişi ile araç maliki tüzel kişiden alınarak davacıya verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılar üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
2. Davalılardan … Sigorta A.Ş. Vekili Tarafından Sayın Mahkemeye Verilen Cevap Dilekçesinde Özetle :Davacının dayandığı delillerin kendilerine tebliğ edilmesi gerektiğini, poliçe ve teminat bilgileri esas alındığında bu poliçeden dolayı sorumluluğun sigortalının kusuru oranında olmak üzere maddi zararlarda araç başına 33.000 TL ile sınırlı olduğunu, teminat limitinin bildirilmesinin davayı kabul anlamına gelmediğini , müvekkil şirketin Karayolları Trafik Kanunu ve Poliçe Genel Şartları gereği yalnız gerçek zarardan sorumlu olduğunu, delil tespit gideri , ekspertiz ücreti, araç çekim bedeli gibi masrafların sigorta teminatı dışında kaldığını, müvekkil şirket tarafından davaya konu kaza sebebiyle hasar dosyası açılarak 11.800 TL tutarındaki tazminatın davacı tarafa ödendiğini, … plakalı araçta değer kaybı oluşmadığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte kusur durumunun tespiti gerektiğini, sigortalı aracın sürücüsünün kusuru yoksa işletene düşen bir sorumluluk da olmadığını, kazanç kaybı tazminatının poliçe kapsamında olmadığını, davayı kabul anlamına gelmemek üzere şayet bir hesaplama yapılacak ise yürürlükte bulunan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel şartlarına göre değer kaybı hesabı yapılması gerektiğini, belirlenen değer kaybını kabul anlamına gelmemek üzere hesaplama yönteminin yanı sıra gerçek değer kaybının belirlenebilmesi için birden çok kriterin incelenmesi ve gerçek değer kaybının belirlenmesi gerektiğini, faizin hatalı talep edildiğini, müvekkil sigorta şirketinin temerrüde düşmediğini belirterek davaya konu araçta değer kaybı oluşmadığından ve kazanç kaybı poliçe teminatı kapsamında olmadığından haksız davanın reddine karar verilmesini, sayın mahkemenin aksi kanaatte olması durumunda davacının aracının daha önce kazaya karışıp karılmadığının tramer kayıtları celp edilerek tespitini, adli tıp trafik ihtisas dairesinden kusur raporu alınmasını, davacının değer kaybı tazminatına yönelik bilirkişi raporu alınmasını, kazanç kaybının reddini , haksız ve yasal dayanağı bulunmayan davanın reddi ile aleyhe hüküm kurulmaması halinde yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
3.Davacı … Vekili Tarafından Sayın Mahkemeye Verilen Cevaba Cevap Dilekçede Özetle: Davanın zaman aşımına uğramadığını, bu nedenle davalı şirketin bu yöndeki beyanlarının kabulü mümkün olmadığını, müvekkilin aracının 2005 model olması nedeniyle bir değer kaybı oluşamayacağı iddiasını kabul etmediklerini, hiç kazası olmayan veya herhangi bir kaza sonucunda ufak tefek hasarlara sebep olan aracın yaşadığı kaza ile değerinden kayıp yaşadığını, kaza tespit tutanağına göre davalı gerçek kişinin kazanın oluşumunda asli kusurlu olduğunu , zarara asıl sebep olan gerçek kişi davalının TBK madde 49 uyarınca , aracın sahibi olan şirketin ise KTK 85 uyarınca sigorta şirketi ile beraber müteselsil sorumluluklarının bulunduğunu, ikame araç bedeli talebinin sadece davalı gerçek kişi ile araç malikine yönelik olduğunu belirtmiştir.
4.Davalılardan … vekili Tarafından Sayın Mahkemeye Verilen Cevap Dilekçesinde Özetle :04.05.2018 tarihinde meydana gelen maddi hasarlı kazadan kaynaklı davalı gerçek kişinin kusurlu , davacının kusursuz olduğundan bahisle maliki olduğu 2005 model … marka aracı için talep ettiği değer kaybı ve araç ikame bedel talebinin haksız ve mesnetsiz olduğunu , davalı …’ın yapılacak bilirkişi incelemesinde hiçbir kusuru bulunmadığının ortaya çıkacağını , davacının aracının 13-15 yaşında 165.000 km sınırının üzerinde ,önceden kazaya karışmış olması muhtemel olduğundan değer kaybı talebinde bulunulmasının haksız ve mesnetsiz olduğunu, bilirkişi raporu ile bu durumun ortaya çıkacağını, davacının her ne kadar araç ikame bedeli talep etmişse de dava dosyasında ikame araç kiralandığına ilişkin fatura bulunmadığını , davacının iddiasını ispatla yükümlü olduğunu, sigorta şirketi tarafından yapılan ödemelerin 2005 model davacı aracının her türlü zararını karşılamaya yetecek miktarda olduğunu belirterek haksız , dayanaksız ve mesnetten yoksun davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmilini talep etmiştir.
Dava; 04/05/2018 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle, davacının aracında meydana gelen değer ve kazanç kaybına yönelik tazminatın, kazaya neden olan araç sürücüsü, aracın işleteni ve kazaya neden olan aracın ZMM sigortalısından tahsiline yönelik açılmış tazminat davasıdır.
Dosya içerisinde, ekspertiz raporu, tramer kaydı, sigorta poliçesi, getirtilmiş, Anayasa Mahkemesi İptal Kararı doğrultusunda, karar vermemize dayanak teşkil eden, usul ve yasaya uygun, kusur ve tazminat yönünden, rapor alınmış, meydana gelen 04/05/2018 tarihli kaza nedeniyle, davacının, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ile ilgili, mevzuatı ihlal eden, zararlı sonuç üzerinde etken bir davranışının bulunmadığı, davalı sürücü …’ın gerekli dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranışından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 56/1-a maddesinde belirtilen hükmü ihlal etmekle, kazanın oluşumda etken olduğu ve Anayasa Mahkemesinin … Esas … Karar sayılı 17/07/2020 tarihli kararına göre, davacının aracında ki değer kaybının, 4687,00-TL olduğu anlaşılmakla, davacının değer kaybına yönelik, talebinin kabulüne, kazanç kaybına yönelik talebinin ise, borçlar Kanunu 154 ve 155. Maddeleri de dikkate alınarak, davalı … tarafında da kısmı ödemenin yapıldığı da dikkate alınarak, değer kaybına yönelik … vekilinin zaman aşımı definin reddine, davacının kazanç kaybına yönelik talebinde zaman aşımına uğradığı anlaşılmakla, reddine dair, mahkememizdeki vicdani kanıyı yansıtan aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM; Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1-Davacının kazanç kaybına yönelik talebinin ZAMAN AŞIMI NEDENİYLE REDDİNE;
2-Davacının değer kaybına yönelik talebinin KABULÜ ile;
3-Davalı … … yönünden 20/09/2018 tarihinden itibaren, diğer davalılar … Ve … yönünden ise kaza tarihi olan 04/05/2018 tarihinden itibaren 1.000,00-TL’nin yasal faizi ile tüm davalıdan alınarak,
3.687,00-TL’nin ise ıslah harcının yatırıldığı tarihten itibaren tüm davalılardan yasal faizi ile alınarak davacıya verilmesine,
4-Harçlar Kanunu’na göre alınması gereken 75,14-TL nispi ilam harcından, peşin alınan 54,40 TL harcın düşülmesi ile kalan 20,74‬-TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak, Hazineye gelir kaydına,
5-Dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sy Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesi uyarınca tarafların anlaşamamaları nedeniyle Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.360,00 TL’nin davada haksız çıkan davalılardan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
5-Davacının yatırmış olduğu 54,40-TL başvurma harcı, 54,40-TL peşin harç toplamı olan ve 65,53-TL ıslah harcı toplamı olan 174,33‬-TL’nin davalılardan alınarak, davacıya verilmesine,
6-Davacının yapmış olduğu 195,10 TL’si tebligat-posta gideri, 1.200,00-TL’si bilirkişi ücreti ve 900,00 TL arabuluculuk vekalet ücreti gideri olmak üzere toplam 2.295,1‬0 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak, davacıya verilmesine,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak, davacıya verilmesine,
8-HMK’nun 333. maddesi uyarınca davacı tarafından yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
9-Davalı taraflar yargılama gideri yapmadığından, bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, davacı vekili ve davalı … vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda miktar itibariyle KESİN olmak üzere karar verildi.20/04/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır