Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/230 E. 2021/892 K. 09.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/230
KARAR NO : 2021/892

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/05/2020
KARAR TARİHİ : 09/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı taraf vekili duruşmada tekrar ettiği dava dilekçesi ile özetle; davacı ile davalı arasında, dava dışı … Holding isimli yatırımcı şirkete ait 435 konutluk proje ile ilgili görüntülü diafon sistemi, yangın algılama ve cctv kamera sistemleri altyapı yapım işi konusunda 24.03.2017 tarihli Alt Yüklenici Sözleşmesi imzalandığını, söz konusu sözleşmenin 7. Maddesinin 1. ve 2. fıkrası gereği davacı müvekkilinin, taşeron sıfatı ile, davalı şirkete, sözleşme konusu işlerin yapılabilmesi için 2 personel temin ederek davalının şantiyesinde ona entegre olarak çalışmak üzere gönderdiğini, yine sözleşmenin aynı maddesi gereği davacı müvekkilinin, işin yapılması için davalıya gönderdiği bu iki işçinin tüm yeme-içme-konaklama-sgk-stopaj-maaş ve diğer bütün maliyet giderleri için aylık 8.000-TL.’sini, üç ay boyunca toplam 24.000-TL. olarak davalı ve davalı şirket yetkilisi …’na banka havale dekontları ile gönderdiğini, müvekkili davacı şirketin, bu şekilde sözleşme gereği üzerine düşeni yapmasına rağmen davalı şirket tarafından, 02.06.2017 tarihli mail yazısı ile sözleşmenin tek taraflı olarak feshedildiğinin ileri sürüldüğünü ve aynı mail yazısında taraflarınca iadesi istenilen işbu davaya konu ödemeler ile ilgili aynen; “…..tarafımıza yapmış olduğunuz ödeme,tahsilat planlarına uygun olarak tarafınıza iade edilecektir” dendiğini; fakat bugüne kadar davacıya bu masraflara ilişkin hiçbir ödeme yapılmadığını, bunun üzerine davacı müvekkilinin, kendisi tarafından yapılan bu masrafların, iadesi amacıyla davalı aleyhine takip başlattığını fakat davalı tarafından açılan takibe haksız ve kötüniyetli olarak itiraz edilerek takibin durdurulduğunu, davalı ile yapılan sözleşme gereği gönderilen meblağların tümünün, müvekkili şirket adına ve şirket yetkilisi … tarafından, davalı yanca düzenlenen proforma faturalar ek yapılarak ve gönderilerin açıklama kısmında belirtilmek suretiyle gönderildiğini, davacı ile davalı arasında bahsedilen sözleşme ilişkisi dışında başkaca bir ticari ilişkinin olmadığını, dolayısıyla bu meblağların, başkaca bir nedenle gönderilmesini gerektirecek bir durumun da bulunmadığını, kaldı ki davalı yanın gönderdiği mail yazısı ile müvekkilinin yaptığı ödemeleri ve iade edeceğini kabul ettiğini, davalının icra takip dosyasına verdiği itiraz dilekçesinde bahsettiği dekontların ise, hiçbir şekilde dava konusu alacak ile ilgi ve alakasının olmadığını, bu dekontlardan ikisinin tarih itibariyle zaten müvekkili davacı şirketin kuruluş tarihi olan 10.02.2017 tarihinden öncesine denk geldiğini, diğer iki dekontun ise şahsi (kişisel) borçtan şeklinde açıklama içerdiğini, davalının takibe yaptığı haksız itiraz üzerine dava şartı olan Arabuluculuk müessesesine başvurulduğunu ancak anlaşma sağlanamadığını, bu sebeplerle işbu davanın açılması zorunluluğunun doğduğunu, açıklanan nedenlerle davanın kabulü ile, İzmir ….İcra Md.’nün … E. sayılı dosyasına davalı tarafından yapılan haksız ve yasal dayanaktan yoksun itirazın iptaline ve takibin devamına, %20 icra tazminatının davalıdan tahsiline, yargılama gideri ve Avukatlık ücretinin de davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalıya dava dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalı duruşmalara katılmadığı gibi herhangi bir cevap da vermediğinden HMK.nın 128.Maddesi uyarınca davayı inkar ettiği kabul edilerek yargılamaya devam olunmuştur.
DELİLLER VE GEREKÇE:
İcra Dosyası: İzmir …İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı alacaklı tarafından, davalı borçlu aleyhine, 24.03.2017 tarihli sözleşme proforma fatura ve ödeme dekontlarına dayanılarak 24.000,00 TL asıl alacak, 4.510,00 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 28.510,00 TL alacak için, ilamsız icra yoluyla takip başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği, borçlunun 02.05.2019 tarihli dilekçesi ile borca itiraz ettiği, itiraz üzerine icra müdürlüğünce alınan 03.05.2019 tarihli kararla takibin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür.
Alt Yüklenici Sözleşmesi : Davacı taşeron yüklenicinin, davalı alt yüklenici ile yapmış olduğu 24.03.2017 tarihli alt yüklenicilik sözleşmesi uyarınca, dava dışı yatırımcı … Holdingin yürüttüğü 435 konutluk projede, görüntülü diafon sistemi, yangın algılama ve CCTV kamera sistemleri alt yapı yapım işini üstlendiği, sözleşmenin 7. Maddesinde davacı taşeronun, işveren olan davalıya ilk 4 ay için işi yapmaya muktedir 3 adet eleman tahsis etmeyi ve bu işçilerin konaklama, iaşe ve genel giderlerini ödemeyi üsetlendiği, 7/2. Fıkrasında da ilk 4 ay için personel maaşları, SGK, konaklama ve iaşe bedeli olarak davacının davalıya her ay için 8.000,00 TL olmak üzere proforma fatura karşılığı toplam 32.000,00 TL ödeme yapmayı kabul ettiği anlaşılmıştır.
1…. Fatura : Davalı şirket tarafından davacı şirket adına düzenlenen, … Holding – 435 Konut – 20 iş yeri ve sosyal alanlardan oluşan … 1. Etap projesine ilişkin, görüntülü diafon sistemi, yangın algılama ve CCTV kamera sistemleri alt yapım işi taşeron sözleşmesine istinaden düzenlenen 03/04/2017 tarihli 8.000,00-TL. tutarlı fatura olduğu anlaşılmıştır.
2…. Fatura : Davalı şirket tarafından davacı şirket adına düzenlenen, … Holding – 435 Konut – 20 iş yeri ve sosyal alanlardan oluşan … 1. Etap projesine ilişkin, görüntülü diafon sistemi, yangın algılama ve CCTV kamera sistemleri alt yapım işi taşeron sözleşmesine istinaden düzenlenen 25/04/2017 tarihli 8.000,00-TL. tutarlı fatura olduğu anlaşılmıştır.
Davalı BA Formları : Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı Çubuk Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün 30/10/2020 tarihli cevabi yazısı içeriğinden; davalı …’nce davacı Çiğli Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün … vergi numaralı mükellefi … adına 03/04/2017 tarihinde düzenlenen…….., 25/04/2017 tarihinde düzenlenen 01125 nolu proforma faturalar ile ilgili daireleri mükellefinin internet ortamında e-beyan ile beyan ettiği 2017/4. dönem ve 2017 takvim yılına ait beyan ettiği Form Ba/Bs bildirimlerinde davacı mükellefin kayıtlı olmadığının tespit edildiği anlaşılmıştır.
Tanık Beyanları
Davacı tanığı … ; mahkememizde 26/01/2021 tarihinde verdiği ifadesinde; “Ben davacı şirketin eski ortağıyım 2018 yılı sonlarına doğru ortaklıktan ayrıldım ve hisseleri diğer ortağa devrettim, şu an davacı şirketle herhangi bir bağım bulunmamaktadır. Dava konusu sözleşmenin imzalanması ve projenin yürütülmesi aşamasında ben davacı şirketin ortağıydım ve bizzat yer aldım. Sözleşmede şirket kaşesi üzerinde ve ismim altında bulunan imza bana aittir, söz konusu sözleşme uyarınca davalı şirketin dava dışı … Holding isimli şirketten aldığı konut projesi kapsamında , inşaattaki diyafon sistemi, yangın algılama ve kamera sistemleri alt yapı kablolama işinde davalı şirketin personeline ek olarak personel çalıştırmak üzere davalı şirket ile hizmet sözleşmesi imzalanmıştır. Bizim bu sözleşme ile yükümlülüğümüz yalnızca söz konusu sistemlerin kablolamasında çalışmak üzere 2 işçinin temin edilip çalıştırılması idi. Biz söz konusu hizmet sözleşmesi kapsamında … ve ismini hatırlayamadığım bir işçiyi daha davalının kablolama işinde 3 ay çalıştırdık ve söz konusu işçilerin 3 aylık ücretlerini biz ödedik. Sözleşme uyarınca bu işçi ücretleri, bu ücretlere söz konusu işçilerin maaşları yanında SGK primleri, konaklama ve iaşe bedelleri de dahil olup bunların tamamı davacı şirket tarafından her ay iki işçi için 8000 TL olmak üzere 3 ay boyunca ödenmiş olmasına rağmen davalı tarafça davacı şirkete ödeme yapılmamıştır. 3 ay sonunda davalı taraf davacı ile arasındaki sözleşmeyi feshettiğine dair ihtarnameyi göndermiştir. Ancak yine sözleşme süresince çalıştırılan işçi ücretleri ödenmemiştir. Neden ödemediği konusunda bilgim yoktur, söz konusu ücretlerin ödenmemesi nedeniyle davacı şirket o zamanlar zarara uğramıştır ” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı … ; Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesinde 11/10/2021 tarihinde talimatla alınan ifadesinde; ” Ben daha önce davacı GB güvenlik firmasında yaklaşık 15 ay çalıştım, şu an orada çalışmıyorum, davacı firma sahibi … ile Mersin ‘ de bir işini yaptığımdan dolayı tanışmıştım. Daha sonra bana Kastamonu da bir iş aldık gelirmisin diye sordu, ben de gelirim dedim, beraber Kastamonu’ ya gidip davalı Değirmen firmasının … Holdingden aldığı yaklaşık 250 dairelik bir inşaat işinde bütün dairelerin elektrik tesisatı ve diafon sistemini uğur ile birlikte döşedik, malzemeleri kimin sağladığını bilmiyorum, biz sadece işçiliğini yaptık, yaklaşık 3 ay orada çalıştık, 3 aydan sonra onlar devam ettiler ben ailevi sebeplerden dolayı Mersin ‘ e geri döndüm , benim orada kaldığım süre zarfında yeme, içme, barınma, maaş ve SGK giderlerini bildiğim kadarı ile Uğur abi ve davacı firma karşıladı, ödemeleri davacı firma yapmıştı, maaşımızı da bizi Uğur abi elden veriyordu, davalının bu işten dolayı davacıya bir ödeme yapıp yapmadığını bilmiyorum ” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Dava; davalı asıl yüklenici tarafından eser sözleşmesinin feshi üzerine davacı alt yüklenici tarafından yapılan işçilik masraflarının tahsili için başlaılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
Dava, 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmıştır.
Somut olayda, davacı taşeron yüklenicinin, davalı alt yüklenici ile yapmış olduğu 24.03.2017 tarihli alt yüklenicilik sözleşmesi uyarınca, dava dışı yatırımcı … Holdingin yürüttüğü 435 konutluk projede, görüntülü diafon sistemi, yangın algılama ve CCTV kamera sistemleri alt yapı yapım işini üstlendiği, sözleşmenin 7. Maddesinde davacı taşeronun, işveren olan davalıya ilk 4 ay için işi yapmaya muktedir 3 adet eleman tahsis etmeyi ve bu işçilerin konaklama, iaşe ve genel giderlerini ödemeyi üsetlendiği, 7/2. Fıkrasında da ilk 4 ay için personel maaşları, SGK, konaklama ve iaşe bedeli olarak davacının davalıya her ay için 8.000,00 TL olmak üzere proforma fatura karşılığı toplam 32.000,00 TL ödeme yapmayı kabul ettiği, davalı işveren tarafından 03.04.2017 tarihli 01124 numaralı 8.000,00 TL bedelli proforma fatura kapsamında davacı alt taşeron tarafından 11.04.2017 tarihli EFT işlemi ile “03.04.2017 tarihli proforma fatura” açıklaması ile davalıya 8.000,00 TL ödeme yapıldığı, davalı işveren tarafından 25.04.2017 tarihli 01125 numaralı 8.000,00 TL bedelli proforma fatura kapsamında davacı alt taşeron tarafından 05.05.2017 tarihli EFT işlemi ile “25.04.2017 tarihli proforma fatura” açıklaması ile davalıya 8.000,00 TL ödeme yapıldığı, en son davacı taşeron tarafından davalı işverene 09.06.2017 tarihli EFT işlemi ile “Değirmen Elektronemakanik Ltd.Şti’ye yapılan ödeme” açıklaması ile 8.000,00 TL ödeme yapıldığı, davalı şirket yetkilisi olan …’nun ödeme emrine itiraz dilekçesi ekinde delil olarak sunduğu 02.06.2017 tarihli e-mail ile alt yüklenicilik sözelşemesini fesh ettiği, e-mail incelendiğinde fesih gerekçesi olarak davacı şirketin bir karara varamamış olmasının şirketlerinin çalışma alışkanlıkları ile çeliştiği, davacının karar verme mekanizmalarının henüz gelişme aşamasında olduğu, davacının payına düşen giderlerin karşılanmasında bir istikrar sağlayamadığı, proje riskini paylaşabilecek güvende olmadığı, bu nedenle projeye yalnız devam etme kararı aldıkları şeklinde bildirimde bulunduğu, ayrıca söz konusu e-mailde davacının taraflarına yapmış oldukları ödemeyi tahsilat programına uygun olarak iade edileceğinin de bildirildiği, davalı her ne kadar ödeme emrine itiraz dilekçesinde davacının alt yüklenicilik sözleşmesinin 4., 5., 6. Ve 7. Maddelerindeki yükümlülüklerini yerine getirmemesi nedeniyle sözleşmeyi fesh ettiklerini bildirmiş ise de, sözlşmenin feshine ilişkin 02.06.2017 tarihli e-mail incelendiğinde, sözleşmenin 4. Maddesindeki kesin teminatın davacı tarafından verilmediği, 5. Maddesindeki işin süresine ilişkin işe başlama ve bitiş tarihlerine uyulmadığı, 6. Maddesinde ise davacı taşeron yönünden bir yükümlülük getirilmemiş olup yer teslimine ilişkin düzenleme bulunduğu, 7. Maddesi uyarınca ise davacı taşeronun davalıya işçi tahsisi ve bu işçiler için aylık ödeme yükümlülüklerini yerine getirmediği hususlarında her hangi bir açıklama ve ihtarın mevcut olmadığı, davalının gönderdiği e-mail içeriğine göre sözleşmeyi davacı taşeronun karar alma sürecinin piyasa hız ve kararlılığına uygun olmaması ve davacının payına düşen giderlerin ödenmesindeki gecikme nedeniyle sözleşmeyi fesh ettiği, davacı tarafından sunulan EFT dekontları incelendiğinde davacı taşeronun sözleşmenin 7. Maddesi uyarınca davalıya tahsis ettiği işçilerin aylık 8.000,00 TL olmak üzere üç aylık toplam 24.000,00 TL olmak üzere ücret, konaklama ve iaşe giderlerini karşıladığı, e-maildeki fesih gerekçesi dikkate alındığında davacının çalışma sistemini yetersiz gören davalı işverenin sözleşmenin 10/z maddesi uyarınca davacıya yazılı olarak bildirim yaparak 5 gün içinde gerekli düzeltmeleri yapması, verilen süre içerisinde düzeltmelerin yapılmaması halinde ise sözleşmeyi tek taraflı fesih hakkını kullanması gerekirken, davalı işverenin davacı taşerona gerekli düzeltmeleri yapması için 5 günlük süre vermediği, bu konuda yazılı bir bildirimde de bulunmadığı, davalının davaya cevap vermediği, delil bildirmediği, itiraz dilekçesi ekinde sunduğu 02.06.2017 tarihli e-mailde fesh edilen dava konusu sözleşme uyarınca davacı tarafından yapılan ödemeleri iade edeceğini kabul etmesi karşısında davacının sözleşmenin fesh edilmesi nedeniyle sözleşme bedelini aladığından, sözleşmenin 7. Maddesi uyarınca davalıya tahsis ettiği işçiler için davalıya aylık 8.000,00 TL olmak üzere üç aylık toplam 24.000,00 TL olmak üzere ödediği ücret, konaklama ve iaşe giderlerini davalıdan sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre talep etmekte haklı olduğu, davalı tarafından itiraz dilekçesi ekinde sunulan ödeme dekontları ile takip konusu alacağın ödendiğini savunmuş ise de ödeme dekontları incelendiğinde ödeme tarihlerinin, davacı taşeronun EFT dekont tarihlerinden çok öncesine ait olduğu, ödemelerin davalı şirket hesabından değil davalı şirket yetkilisi … hesabından alıcı davacı şirket yetkilisi dava dışı … hesabına bir kısmında “şahsi borç”, “malzeme bedeli” gibi açıklamalar ile bir kısmında ise açıklama yapılmaksızın EFT işlemleri ile gerçekleştirildiği, dolayısıyla söz konusu ödemelerin, davacı taşeronun davalı işverene alt yüklenicilik sözleşmesinin 7. Maddesi kapsamında ödediği 24.000,00 TL işçilik ücretlerinin sözleşmenin feshi nedeniyle iaedesine ilişkin yapılan geçerli ödemeler olarak Kabul edilmesinin mümkün olmadığı anlaşılmakla davacının yalnızca asıl alacağa ilişkin olarak talep ettiği itirazın iptali davasının kabulüne 24.000,00 TL asıl alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesi için takibin devamına, İİK’nun 67/2.maddesi uyarınca alacağın likit olması ve davalının itirazında haksız olması nedeniyle %20 oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KABULÜNE,
Davalının, İzmir 16. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının iptali ile 24.000,00 TL asıl alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesi için takibin devamına,
2-Hüküm altına alınan 24.000,00 TL alacak üzerinden hesaplanacak %20 oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Kabul edilen miktar üzerinden hesaplanmış olan 1.639,44 TL nispi harca, peşin alınan 409,86 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.229,58 TL karar ve ilam harcının davalı taraftan alınarak HAZİNE’ YE GELİR KAYDINA.
4-Dava tamamen kabul edildiğinden davacı tarafın yaptığı ve karşıladığı 7,80 TL vekalet suret harcı, 54,40 TL başvuru harcı, 409,86 TL peşin harç, 257,00 TL davetiye ve posta gideri olmak üzere toplam 729,06 TL yargılama giderinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine.
5-Dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sy Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesi uyarınca tarafların anlaşamamaları nedeniyle Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davada haksız çıkan davalıdan alınarak HAZİNE’ye gelir kaydına,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir ve hesaplanmış olan; 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine.
7-HMK.nun 333.maddesi uyarınca davacı tarafından yatırılan gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine
ilişkin, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı asilin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde, mahkememize veya bulunduğu yerde varsa Asliye Ticaret Mahkemesi’ne, yoksa Asliye Hukuk Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 09/11/2021

Katip …
e-imza

Hakim…
e-imza