Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/227 E. 2023/129 K. 24.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/227
KARAR NO : 2023/129

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/04/2020
KARAR TARİHİ : 24/02/2023

Mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonucunda;
İTİRAZ ;
İzmir 11. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasında; davacı alacaklı tarafından, davalı borçlular hakkında 1.229.239,67 TL asıl alacağın tahsili amacıyla ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlatılmıştır.
13/02/2020 tarihli takipte 09/10/2019 tarihli … yevmiye numaralı ipotek belgesi, resmi senet ve İzmir 6. Noterliği’nin 05/02/2020 tarihli……yevmiye numaralı hesap kat ihtarı dayanak olarak gösterilmiştir.
Kendilerine 17/02/2020 tarihinde usulüne uygun olarak ödeme emri tebliğ edilen davalı borçlular vekilleri aracılığıyla yasal süre içerisinde verdikleri 22/02/2020 tarihli dilekçeleriyle; takipte Giresun İcra Müdürlüğü’nün yetkili olduğunu, hesap kat ihtarnamesine Bulancak Noterliği’nin 13/02/2020 tarihli……yevmiye numaralı ihtarnamesi ile itirazlarını bildirdiklerini, alacaklı şirkete 1.229.239,67 TL borcun bulunmadığını, alacak miktarını kabul etmediklerini, alacaklı tarafça İzmir 28. İcra Müdürlüğü’nün …… sayılı dosyasında ayrıca kambiyo senedine özgü haciz yoluyla icra takibi başlatıldığını, tebliğ edilen ödeme emrinde bu takip dosyasından söz edilmediğini ve “tahsilde tekerrür olmamak üzere” kaydının bulunmadığını, takibin mükerrer olduğunu, şirketin ipoteğinin, tesis edildiği tarihten sonra şirkete yapılacak mal satışlarına ilişkin verilmiş teminat ipoteği olduğunu, alacaklı şirketin mal sevkiyatını/satışını yapmadığını, bu nedenle satın alınmayan mal karşılığı verilen teminat ipoteğinden kaynaklı bir borcun bulunmadığını, muaccel olmuş bir alacağın bulunmadığını, faiz istenemeyeceğini ileri sürerek, yetkiye, faize, faiz oranına ve tüm borca itiraz etmişlerdir.
İDDİA ;
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; davalı şirketin, müvekkilinin eski tek elden dağıtıcısı yani bayii olduğunu, davalı şirketin satın aldığı ürünlerin bedelinin ödenmemesinden ve diğer hususlardan doğan 1.229.239,67 TL bakiye borcunun tahsili amacıyla öncelikle davalılara İzmir 6. Noterliği’nden 05/02/2020 tarihli …… yevmiye numaralı kat ihtarnamesinin gönderildiğini, buna rağmen ödeme yapılmaması üzerine davalılardan … tarafından diğer davalı şirketin, müvekkiline olan borçlarına karşılık ipotek edilen Giresun ilçesindeki taşınmaza ilişkin olarak davalılar hakkında İzmir 11. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlatıldığını, alacağın varlığının mutabakat, müvekkilinin defter ve belgeleri ve davalı şirket kayıtları ile sabit olduğunu; takibe yönelik itirazın dayanaksız ve kötü niyetli olduğunu, müvekkili şirketin merkezinin İzmir olduğunu, alacağın para alacağı olması sebebiyle TBK’nın 89/1 maddesi gereğince İzmir İcra Müdürlükleri’nin ve mahkemelerinin yetkili olduğunu, ayrıca tek elden dağıtım sözleşmesinin 13. maddesi ile de İzmir Mahkeme ve İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğunun kararlaştırıldığını, aynı sözleşmenin 8/j maddesinde “taraflar arasında çıkacak her türlü anlaşmazlıkta… A.Ş.’nin defter, kayıt ve belgelerinin kesin delil olacağı” hususunun açıkça kararlaştırıldığını ve bu şekilde delil sözleşmesi yapıldığını, delil sözleşmesi gereğince alacağın varlığının ispatı için sadece müvekkili şirketin defter ve kayıtlarının incelenmesinin yeterli olacağını, takibin mükerrer olduğuna ve faiz istenemeyeceğine ilişkin itirazların da haksız olduğunu, İzmir 28. İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyasından yapılan tahsilat mahsup edildikten sonra kalan 1.229.239,67 TL alacak için ipotek takibi başlatıldığını, alacağa takip öncesi faiz işletilmediğini, ipotek üst sınırı olan 2.000.000,00 TL’ye icra takibinden itibaren resmi senetle kararlaştırılan yıllık % 18 faiz işletilmesinin doğru ve yasa gereği olduğunu, arabuluculuk görüşmelerinden sonuç alınamadığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davalıların itirazlarının iptaline, takibin devamına, % 20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline, yargılama giderlerinin ve avukatlık ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini istemiştir.
CEVAP ;
Davalılar vekili cevap dilekçesi ile özetle; müvekkillerine ait tebliğ adreslerinden ve takibe dayanak taşınmazın tapu bilgilerinden açıkça görüleceği üzere Giresun İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğunu, alacaklı tarafça gönderilen İzmir 6. Noterliği’nin 05/02/2020 tarihli ……… yevmiye numaralı ihtarnamesine karşı Bulancak Noterliği’nin 13/02/2020 tarihli ….. yevmiye numaralı cevabi ihtarnamesi ile itirazlarını bildirdiklerini, müvekkilleri aleyhinde İzmir 28. İcra Müdürlüğü’nün… sayılı dosyasında kambiyo takibi başlatıldığını, ödeme emrinde bu takip dosyasından söz edilmediğini ve “tahsilde mükerrerlik olmamak üzere” şerhinin beyan edilmediğini, takibin mükerrer olduğunu, verilen ipoteğin teminat ipoteği olduğunu, davacı tarafça müvekkiline mal sevkiyatının/satışının yapılmadığını, bu nedenle müvekkilinin satın almadığı malın karşılığı verdiği teminat ipoteğinden kaynaklı bir borcunun bulunmadığını, alacağın muaccel olmadığını, faiz istenemeyeceğini, % 18 faiz oranını kabul etmediklerini belirterek, davanın öncelikle takibin yetkili yerde yapılmamış olması sebebiyle reddine, takibin iptaline, müvekkilleri yararına % 20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER ;
İcra dosyaları, bayilik sözleşmesi, hesap mutabakatları, ihtarnameler, resmi senet, bilirkişi raporları.
GEREKÇE ;
Dava; haklarında bayilik sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlatılan davalıların borca ve yetkiye yönelik itirazlarının iptali istemine ilişkindir.
Davacı şirket ile davalı şirket arasında imzalanan 01/01/2019 başlangıç tarihli tek elden dağıtım sözleşmesinin 13. maddesinin (b) bendinde “taraflar arasında bu sözleşmeden doğacak uyuşmazlıklarda İzmir icra müdürlüklerinin ve mahkemelerinin yetkili olacağı” kararlaştırıldığından, diğer yandan dava konusu alacak bir para alacağı olup TBK’nın 89. maddesi gereğince alacaklının yerleşim yerinde ödeneceğinden, alacaklının yerleşim yeri ise İzmir olup, diğer yandan İİK’nın 50. maddesinin göndermesiyle 6100 sayılı HMK’nın 10. maddesi gereğince de İzmir İcra Müdürlükleri yetkili olduğundan, davalı tarafın İzmir İcra Müdürlüğünün yetkisine yönelik itirazının reddine karar verilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; “davacı şirket ile davalı şirket arasında imzalanan 01/01/2019 başlangıç tarihli tek elden dağıtım sözleşmesi kapsamında davacı şirketin, davalılardan alacağının bulunup bulunmadığı, varsa alacak miktarının ne olduğu, davalı …’na ait Giresun ili Merkez ilçesinde bulunan ve ipotek takibinin konusu olan taşınmaz üzerine konan ipoteğin davacı vekilinin ileri sürdüğü şekilde davacı ve davalı şirket arasında düzenlenen sözleşme kapsamında davalı şirketin doğmuş ve doğacak borçlarının teminatı olarak mı verildiği, yoksa davalılar vekilinin savunduğu şekilde bu teminatın ipotek resmi senedinin düzenlendiği tarihten sonra davalı şirkete yapılacak mal satışlarına ilişkin olarak verilmiş bir teminat ipoteği mi olduğu, bu kapsamda ipoteğin kurulduğu tarihten sonra davacı şirket tarafından davalılara herhangi bir mal sevkiyatının, satışının yapılıp yapılmadığı, ortada mükerrer bir takibin bulunup bulunmadığı, alacağın muaccel olup olmadığı, uygulanan faiz oranının sözleşmeye ve yasal mevzuata uygun olup olmadığı, davacının davalılardan koşulları varsa ne miktar alacaklı olduğu” konularındadır.
İzmir 28. İcra Müdürlüğü’nün… sayılı dosyası incelendiğinde; takip alacaklısının… Paz. A.Ş., takip borçlularının … Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti ile … olduğu, 15/01/2020 tarihli takipte 1.000.000,00 TL’si asıl alacak olmak üzere faiz ve fer’ileri ile birlikte toplam 1.010.824,61 TL’nin tahsilinin istendiği, takibin kambiyo takibi olduğu, takibin dayanağının; … Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin keşideci, …’nn avalis olduğu, 30/09/2019 vade tarihli 20/12/2019 ödeme tarihli 1.000.000,00 TL bedelli bono olduğu görülmüştür.
Davacı şirket ile davalı şirket arasında 01/01/2019 tarihinden 31/12/2019 tarihine kadar geçerli olmak üzere tek elden dağıtım sözleşmesi imzalanmıştır. Bu sözleşmeyle birlikte davalı şirketin, davacı …Ş.’nin pazarladığı her çeşit bira ürünleri ile… Pazarlama A.Ş.’nin münhasır takdirine göre artabilecek ve azalabilecek ürünlerin dağıtım bölgesi sınırları içerisinde yeniden satışını yapması, davalı dağıtıcı şirketin sözleşme konusu ürünleri sadece davacı şirketten tedarik etmesi kararlaştırılmıştır. Sözleşmede dağıtım bölgesi olarak “Giresun ili ve ilçeleri” gösterilmiştir. Sözleşmenin 13. maddesinde “yetki” düzenlenmiş ve (b) bendinde “bu sözleşmeden doğacak uyuşmazlıklarda, dağıtıcı şirket aleyhine açılacak tüm davalarda, girişilecek tüm icra takiplerinde ve ihtiyati haciz kararı alınmasında İzmir mahkemelerinin ve icra müdürlüklerinin yetkili olacağı” kararlaştırılmıştır.
Davacı şirket, davalılara İzmir 6. Noterliği’nden gönderdiği 05/02/2020 tarihli …… yevmiye numaralı ihtarname ile; “1.229.239,67 TL bakiye borcun bulunduğunu, muaccel hale geldiğini, ısrarlara rağmen ödenmediğini, ödenmeyen bakiye borcun tamamının kat edildiğini, ihtarnamenin tebliğinden itibaren 2 gün içerisinde söz konusu tutarın tüm ferileriyle birlikte ödenmesini, aksi takdirde ipoteğin nakde çevrilmesine ilişkin icra takibine geçileceğini” bildirmiştir. İhtarname her iki davalıya 07/02/2020 tarihinde tebliğ edilmiştir.
Davalılar, davacıya Bulancak Noterliği’nden gönderdikleri 13/02/2020 tarihli …….. yevmiye numaralı cevabi ihtarname ile; “borcu kabul etmediklerini, davacı şirketin teminat mektuplarını nakde çevirerek alacaklarını tahsil ettiğini, söz konusu ipoteğin tanzim tarihinden sonra davacı firmadan alınacak mal karşılığı teminat amaçlı verildiğini, davacı şirketin sebepsiz olarak ipotek tesisinden sonra müvekkillerine sattığı malın bulunmadığını, bu nedenle de teminattan doğan borcun olmadığını” bildirmişlerdir.
09/10/2019 tarihli … yevmiye numaralı resmi senet incelendiğinde; davalı … adına kayıtlı Giresun ili merkez ilçesi … mahallesinde bulunan tapuda … ada … parsel numarada kayıtlı kargir bina ve arsa vasıflı taşınmaz üzerine davalı şirket ile… Pazarlama A.Ş arasında imzalanacak protokol, sözleşme gibi akitlerin ihlalinden doğabilecek cezai müeyyideler dahil davacı …Ş. lehine doğmuş ve doğacak tüm borçlarının teminatı olmak üzere 2.000.000,00 TL 1. derecede % 18 faiz ile ipotek tesis edildiği görülmüştür.
Davacı vekilinin dava dilekçesi ekinde sunduğu 30/11/2019 tarihli 2 adet hesap mutabakatı incelendiğinde; bu mutabakat belgelerinde ayrı ayrı davalı şirketin borç tutarının gösterildiği, mutabakatlardan birinin davalı şirketin Ordu bayliğine, diiğerinin ise Giresun bayiliğine ilişkin olduğu, mutabakat altlarının davalı şirket tarafından imzalandığı görülmüştür.
Mahkememizce taraflara ait ticari defter ve belgeler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Davalı şirket defter ve belgelerini talimat yoluyla inceleyen mali müşavir bilirkişi … 26/07/2021 tarihli raporunda özetle; davalı defterlerine göre 31/12/2019 tarihi itibariyle davalının davacıya 1.488.939,00 TL borcunun bulunduğunu, 27/12/2019 tarihinde yapılan ödemelerin nakde çevrilen teminat mektupları olduğunu, bunların toplamının 7.700.000,00 TL olduğunu, 27/12/2019 tarihinde toplam tutarın defter kayıtlarında 5.850.000,00 TL olarak gözüktüğünü, Halk Bankası tarafından nakde çevrilen 1.850.000,00 TL tutarlı teminat mektuplarının kayıtlarda ödemelerde bulunmadığını, davacı tarafından dosya kapsamında sunulan mutabakat yazısında da 31/12/2019 tarihli cari hesap bakiyesinin 0,00 olarak mutabakatının istendiğinin belirlendiğini, davalının defter kayıtlarına göre davacıya 31/12/2019 tarihli borcunun 1.488.939,00 TL olduğunu, bundan kayıtlarda yer almayan 1.850.000,00 TL tutarlı Halk Bankası’na ait teminat mektuplarının nakde çevrildiği belirlendiğinden 31/12/2019 tarihi itibariyle davalının davacıdan 361.061,00 TL alacaklı konumuna geçtiğini; İzmir 28. İcra Müdürlüğü’nün… sayılı takibinin davacı tarafından 20/12/2019 tarihli 1.000.000,00 TL bedelli davalıya ait senet yönünden 15/01/2020 tarihinde başlatıldığını, dosya kapsamında 21/01/2020 tarihinde 994.962,79 TL’nin tahsil edildiği değerlendirildiğinde 21/01/2020 tarihi itibariyle 361.061,00 + 994,962,79 = 1.356.023,79 TL davalı alacağının bulunduğunu, davacı tarafından 31/12/2019 tarihli dosya kapsamında davalı tarafından sunulan mutabakat yazısında da 31/12/2019 tarihli cari hesap bakiyesinin 0,00 olarak istendiğini, İzmir 11. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasında davacı tarafından 13/02/2020 tarihli takip talebi ile 1.229.239,67 TL asıl alacak için istekte bulunulduğunu, bu tarih itibariyle davalının davacıya borcunun bulunmadığını, aksine alacağının olduğunu bildirmiştir.
Davacı vekili 01/09/2021 tarihli dilekçesi ile; davalı şirketin, müvekkilinin Giresun ve Ordu illerindeki tek satıcısı olduğunu, Giresun ve Ordu illeri için ayrı ayrı cari hesap tuttuğunu, bunların tek ticari defter altında toplandığını, ayrı ayrı tutulan cari hesapların bilirkişiye verilmediğini, gerçek ilişkiyi ve rakamları yansıtmayan ticari defterlerin sunulduğunu, dosyaya sunulan ve imzaları inkar edilmeyen 30/11/2019 tarihli hesap mutabakatlarındaki 5.526.315,84 TL ve 5.171.335,36 TL cari hesap bakiyesi toplamlarının (10.697.651,12 TL) incelemeye konu defterlerde 30/11/2019 tarihinde davalının borcu olarak görülmesi gerekirken, bu rakamla ilgisi olmayan gerçeğe aykırı borç rakamlarının belirlendiğini, müvekkili şirketin kayıtları ile rapordaki kayıtların karşılaştırıldığını, birebir 2019 tarihi itibariyle kayıtların birbirini doğruladığını, 2019 yılı için davalı şirket kayıtlarının gerçeği yansıtmadığını bildirmiş ve rapora itibar edilmeksizin taraflarınca sunulan hesap mutabakatları dikkate alınarak müvekkilinin defter ve kayıtları üzerinde inceleme yaptırılmasına karar verilmesini istemiştir.
Davacı şirketin defter ve belgelerini inceleyen mali müşavir bilirkişi … hazırlayıp sunduğu 20/01/2022 tarihli raporunda özetle; davacı defterlerinin e-beratlarının Elektronik Defter Genel Tebliğine uygun olarak alındığını, defterlerin 6100 sayılı HMK’nın 222. maddesine göre delil niteliğinin bulunduğunu, defterlerin eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulduğunu, davalıya ait Giresun ve Ordu bayiliği hesaplarının tek bir cari hesapta izlendiğini, TL para birimi üzerinden takip edilen cari hesabın 31/12/2019 tarihi itibariyle 2.006.003,64 TL borç bakiyesi verdiğini, davacı tarafından değişik bankalara ait toplam 7.700.000,00 TL tutarında toplam 16 adet teminat mektubunun düzenlenerek davalı şirket kayıtlarına intikal ettirildiğini, davacı tarafından 20/12/2019 vadeli 1.000.000,00 TL bedelli davalıya ait senet için 15/01/2020 tarihinde İzmir 8. İcra Müdürlüğü’nün… sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, bu dosyada davalının dava dışı… Oto Nak. Gıda Tic. San. Ltd. Şti.’den olan alacağına haciz konulduğunu, 996.962,79 TL’lik kısmının 21/01/2020 tarihinde icra müdürlüğü hesabına yatırıldığını, bu tutardan 86.930,95 TL tahsil harcı ile 19.899,26 TL cezaevi harcı düşüldükten sonra kalan 888.132,58 TL’nin davacı vekiline ödendiğini, davacı tarafından davalılardan …’na ait Giresun ili Merkez ilçe … Mahallesinde … ada … parsel numaradaki kargir bina ve arsası üzerine 09/10/2019 tarihinde 2.000.000,00 TL bedelli ve % 18 faizli olarak ipotek konulduğunu, İzmir 11. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasında başlatılan takipte davacının 1.229.738,48 TL alacaklı olduğunu, takiple bağlı kalındığında 1.229.239,67 TL üzerinden takibe devam edilmesinin yerinde olacağını, bu tutara takip tarihinden itibaren yıllık % 18 yasal faiz işletilmesi gerektiğini bildirmiştir.
Davacı vekili 31/01/2022 tarihli dilekçesiyle rapora göre karar verilmesini istemiştir.
Davalılar vekili 10/02/2022 tarihli dilekçesiyle rapora yönelik itirazlarını bildirmiştir. Bu itirazlarında; cezaevi harcı sorumluluğunun yasa gereği alacaklıya ait olduğunu, icra dosyasında yapılan tahsilattan dolayı kesilen 19.899,26 TL cezaevi harcı tahsilinin alacaklıya değil de müvekkiline ait olduğu iddiasının Harçlar Kanununa aykırı olduğunu, davacının haksız kazanç kazanma peşinde olduğunu, davacı defter kayıtlarının müvekkiline gönderilen 30/12/2019 tarihli hesap mutabakatı belgesine aykırı olduğunu, teminat mektuplarının nakde çevrilerek icra dosyasından yapılan tahsilat ile de müvekkilinin alacaklı duruma geçtiğini, 19.899,26 TL cezaevi harcına ait tahsilatın hiçe sayılarak rapor hazırlandığını, bu tutarın müvekkilinin borcundan mahsup edilmesinin yasa gereği olduğunu belirterek, yeniden rapor aldırılmasını istemiştir.
Mali müşavir bilirkişi … hazırlayıp sunduğu 15/06/2022 tarihli ek raporunda özetle; talimat dosyasına sunulan bilirkişi raporunda 30/11/2019 tarihli cari hesap bakiyesinin 8.924.939,00 TL olarak alındığını, oysa ki davacı tarafından davalı şirkete gönderilen ve davalı … Gıda imzasını taşıyan 30/11/2019 tarihli mutabakat mektubunda … Giresun Bayisinin 5.526.315,84 TL, … Ordu Bayisinin 5.171.335,36 TL olmak üzere toplam 10.697.651,20 TL borçlu olduğunu; davacı kayıtlarında yer alıp davalı kayıtlarına alınmayan fatura ve tahsilatlar toplamının 2.841.647,56 TL olduğunu, davacı kayıtlarında yer alıp davalı kayıtlarına alınmayan teminat mektubu toplamının 1.850.000,00 TL olduğunu; davacı kayıtlarında yaptıkları incelemeye göre 31/12/2019 tarihi itibariyle Giresun bayisi hesaplarının bakiyesinin Ordu bayisi hesaplarına aktarılarak tek hesapta toplandığının, başka deyişle Giresun bayisi cari hesabının sıfırlandığının görüldüğünü; davalılar vekili tarafından mahkemeye sunulan 10/12/2019 tarihli temlik protokolünün alt kısmında davacı isminin açıldığı imza kutucuğunda … Gıda kaşesinin basılı olduğunu, üzerinin imzalı olduğunu ancak imzanın kime ait olduğunun belirtilmediğini, bu konuda takdirin mahkemeye ait olduğunu, davalılar vekili tarafından dosyaya sunulan ve davalı … Gıda tarafından dava dışı… Otomotiv Nak. ve Gıda Tic. San Ltd. Şti.’ye kesilen 220.627,22 TL’lik hizmet bedeli faturasının kaydına davacı kayıtlarında rastlanmadığını, faturanın muhatabı olmayan davacı şirketin kayıtlarına alınmasının uygun olmayacağını, davacının, davalının 3. kişi olan… Ltd. Şti’den olan alacağına haciz uygulayarak 994.962,79 TL alacağının haczedilmesi ile icra müdürlüğü aracılığıyla yapılan bu tahsilatı sonucu kestiği 19.899,26 TL tutarındaki cezaevi harcının yükümlüsünün davalı veya davacı olması hususunda takdirin mahkemeye ait olduğunu, Halkbankası A.Ş. tarafından mahkemeye sunulan 01/02/2021 tarihli yazıda … Gıda’ya ait 1.850.000,00 TL tutarındaki 4 adet teminat mektubunun nakde çevrilerek davacı hesabına aktarıldığını, sonuç olarak 19.899,26 TL cezaevi harcının davalı yükümlülüğünde olduğuna hükmedilmesi durumunda davacının takip tarihi itibariyle davalıdan isteyebileceği tutarın 1.229.738,48 TL olacağını, 19.899,26 TL’nin davacının yükümlülüğünde olduğuna hükmedilmesi durumunda davacının takip tarihi itibariyle isteyebileceği tutarın 1.189.939,96 TL olacağını bildirmiştir.
Davalılar vekilinin delilleri arasında sunulan temlik protokolü incelendiğinde; taraflarının davacı, davalı şirket ile dava dışı… Oto. Nak.ve Gıda Tic. San. Ltd. Şti. olduğu, bu protokol ile davalı devredenin, dava dışı dağıtıcı şirkete… ürünlerinin satış, dağıtım ve pazarlamasını gerçekleştirmekle sorumluluğu dahilinde olan Ordu merkez ve ilçeleri bölgesinin dava dışı şirkete (dağıtıcıya) devredildiği, bu hususun kabul, beyan ve taahhüt edildiği ve muvafakat edildiği; devreden davalı şirketin satıcılardan alacakları olan 716.945,33 TL cari hesabı tüm teminatları ile dağıtıcıya temlik ettiği; devredenin… ve dağıtıcıdan hiçbir hak ve alacağı kalmadığı hususunun belirtildiği görülmüştür. Temlik protokolünün altında… Pazarlama A.Ş.’nin kaşesi ile üzerinde imzanın, dava dışı… Oto. Nak.ve Gıda Tic. San. Ltd. Şti. (Ordu) kaşesi ile üzerinde imzanın bulunduğu, yine davalı şirketin de kaşesinin olduğu ancak imzanın olmadığı, tarihin de yazılı olmadığı görülmüştür.
Sunulan bu temlik protokolünde davacı şirketin imzasının bulunmaması nedeniyle temlikin davacı … bağlamayacağı kanaatine ulaşılmıştır.
Mali müşavir bilirkişi … 26/12/2022 tarihli ek raporunda özetle; davalının defter kayıtlarına göre davacıya ait ticari işlemlerin satıcılar hesabı olarak “…… Pazarlama A.Ş.” numaralı tek bir hesapta takip edildiğini, Ordu ve Giresun olarak ayırım yapılmadığını, bu hesaba ait dökümün yapıldığını, yapılan dökümden de anlaşılacağı üzere başka hesaplar arasında bir virman hareketinin bulunmadığını, bu nedenle kök raporda belirtilen hususlar dışında başka bir detayın olmadığını, Giresun bayi hesaplarının bakiyesinin Ordu bayi hesaplarına aktarımı ve hesapların tek hesapta toplanması durumunun söz konusu olmadığını, bu nedenle kök raporda belirtilen sonucu değiştiren bir tespitin bulunmadığını bildirmiştir.
15/06/2022 tarihli ek rapor somut olaya uygun, açıklayıcı, denetime ve hüküm kurmaya elverişli bulunmuştur.
Toplanan ve sunulan deliller ile tüm dosya içeriğine göre; davacı şirket ile davalı şirket arasında 01/01/2019 başlangıç tarihli tek elden dağıtım sözleşmesinin imzalandığı, davalı şirketin, bu sözleşme ile davacı şirketin pazarladığı her çeşit bira ürünleri ile davacı şirketin münhasır takdirine göre artabilecek ve azalabilecek ürünlerin dağıtım bölgesi sınırları içerisinde yeniden satışını yapmayı, dağıtıcı şirketin sözleşme konusu ürünlerini sadece davacı şirketten tedarik etmeyi yüklendiği, diğer davalı …’ya ait Giresun İli, Merkez ilçesi, … Mahallesindeki tapuda … ada … parsel numarada kayıtlı taşınmaz üzerine 2.000.000,00 TL tutarından 1. dereceden ipotek kurulduğu, bu taşınmaz ipoteğinin resmi senette de açık bir şekilde belirtildiği gibi davacı ile davalı şirket arasında imzalanacak protokol ve sözleşmelerin ihlalinden doğabilecek cezai müeyyideler de dahil davacı şirket lehine doğmuş ve doğacak tüm borçlarının teminatı olmak üzere verildiği, aksi yöndeki davalı savunmasının yerinde olmadığı; davalı şirketin, davacı şirketin Giresun ve Ordu illerindeki tek satıcısı olduğu, davacı şirketin davalıya ait cari hesapları Giresun ve Ordu olmak üzere iki ayrı bayi kodu altında izlediği; imzası davalı tarafça inkar edilmeyen 30/11/2019 tarihli mutabakat mektuplarına göre Giresun bayiinin 5.526.315,84 TL ve Ordu bayiinin 5.171.335,36 RL borçlu olduğu, tahsilatlar toplamının 2.841.647,56 TL olduğu, teminat mektupları toplamının da 1.850.000,00 TL olduğu, 31/12/2019 tarihinde Giresun bayiinin hesaplarının Ordu bayiinin hesaplarına aktarılarak tek hesapta toplandığı, Giresun bayiinin hesaplarının bu şekilde sıfırlandığı, dolayısıyla; davalı tarafın savunduğu 31/12/2019 tarihli mutabakatın Giresun bayiine ilişkin olduğu ve üzerinde de Giresun bayiine ilişkin olduğunun yazılı olduğu, bu nedenle de davalı şirket defterlerini inceleyen bilirkişinin sadece bu mutabakat üzerinden yaptığı değerlendirme sonucu hazırladığı kök ve ek rapora mahkememizce itibar edilmesinin mümkün görünmediği; cari hesabın 31/12/2019 tarihi itibariyle 2.006.003,64 TL borç bakiyesi verdiği; davacının 20/12/2019 vadeli 1.000.000,00 TL bedelli senedi dayanak tutmak suretiyle davalı şirket aleyhinde İzmir 8. İcra Müdürlüğü’nün… sayılı dosyasında 15/01/2020 tarihinde kambiyo takibi başlattığı, bu dosyada davalının dava dışı… Oto Nak. Gıda Tic. San. Ltd. Şti.’den olan alacağına haciz konularak 996.962,79 TL’nin icra müdürlüğünün hesabına yatırıldığı, bu miktardan 86.930,95 TL tahsil harcının ve 19.899,26 TL cezaevi harcının düşülmesinden sonra kalan 888.132,58 TL’nin davacı vekiline ödendiği; bu dosyada yapılan tahsilat düşüldükten sonra kalan miktarın tahsili için bu davanın konusu ipotek takibinin başlatılmış olması nedeniyle ortada mükerrer bir takibin bulunduğundan söz edilemeyeceği; diğer yandan cezaevi harcının 2548 sayılı kanuna dayanılarak tahsili gereken bir harç çeşidi olduğu ve cezaevi harcının sorumlusunun ise davacı alacaklı olduğu, davalılara yükletilemeyeceği, davalılar vekilinin buna yönelik itirazında haklı olduğu, davalıların davacıya icra takip tarihi itibariyle 1.189.939,96 TL borçlarının bulunduğu, bu miktar borca itirazlarında haksız oldukları anlaşıldığından, davanın bu miktar üzerinden kısmen kabulüne; alacak likit olduğundan bu miktarın % 20’si oranında icra inkar tazminatının davalılardan alınmasına karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM ; Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile;
İzmir 11. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasında davalının 1.189.939,96 TL borca itirazının iptaline, takibin bu miktar üzerinden ve takip talebinde belirtilen koşullarda devamına,
2-Fazlaya ilişkin isteğin reddine,
3-1.189.939,96 TL’nin % 20’si oranında icra inkar tazminatının davalılardan alınarak, davacıya verilmesine,
4-Davacının takibinde haksız ve kötü niyetli olduğu iddia ve ispat edilmediğinden, reddedilen kısım yönünden davalılar vekilinin tazminat isteğinin reddine,
5-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 81.284,80 TL harçtan peşin olarak alınan 14.846,15 TL harcın düşülmesi ile kalan 66.438,65 TL harcın davalılardan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
6-Dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesi uyarınca tarafların anlaşamamaları nedeniyle Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.360,00 TL’nin davanın kabul ve red oranına göre 1.316,52 TL’lik kısmının davalılardan, kalan 43,48 TL’lik kısmının davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
7-Davacının yatırmış olduğu 54,40 TL’si başvurma harcı ve 14.846,15 TL’si peşin harç olmak üzere toplam 14.900,56 TL’nin davalılardan alınarak, davacıya verilmesine,
8-Davacının yapmış olduğu 350,10 TL’si posta-tebligat gideri ve 1.194,50 TL’si bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.544,60 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre takdiren 1.495,22 TL’sinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmının davacı üzerinde bırakılmasına,
9-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 143.195,20 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak, davacıya verilmesine,
10-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalılara verilmesine,
11-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalılar vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 24/02/2023

Başkan …
¸E-imza
Üye …
¸E-imza
Üye …
¸E-imza
Katip …
¸E-imza