Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/92 E. 2021/494 K. 08.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/92
KARAR NO : 2021/494

DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/04/2018
KARAR TARİHİ : 08/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı taraf vekili Asliye Hukuk Mahkemesine sunduğu dava dilekçesi ile özetle; davacı ile davalı arasında ticari ilişki bulunduğunu, ticari ilişkiden dolayı davacının davalıdan alacağı olduğunu, işbu alacağının sağlanması için davalı aleyhine İzmir … İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyasından takip başlatıldığını, davalının takibe borç ve yetki yönünden itiraz ettiğini, itirazın yersiz olduğunu, davacının araç kiralama, ürün satımı ve işçilik hizmeti verdiğini, davacı tarafından davalıya ait çeşitli araçların bakımının yapıldığını, bu araçlarda çeşitli parça değişimleri gerçekleştirildiğini ve bu hizmetin bedelini usul ve yasaya uygun olarak faturalandırarak ticari defterlere işlediğini, davacının, davalıdan işçilik ve parça değişim bedeline ilişkin faturalardan dolayı bakiye alacağı bulunduğunu, davalı adına kesilen faturalara davalının itiraz etmediğini, davacının, davalıya vermiş olduğu hizmet ve satmış olduğu parçaların faturalar ile sabit olduğunu, davalı adına kesilen faturaların ticari defterlere işlendiğini ve davalıya gönderildiğini, yasal süresi içinde itiraz etmediğini, davacının verdiği hizmet ve malların karşılığı davalı tarafça kimi zaman çeşitli şekillerde ödendiğini, ödemelerin tamamının ticari defterlerde kayıtlı olduğunu, davalının itirazının iptaline, takibin devamına, takip tarihinden itibaren asıl alacağa yasal faiz işletilmesine, davalı hakkında %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı taraf vekili Asliye Hukuk Mahkemesine sunduğu cevap dilekçesinde özetle; ticari bir ilişkiden kaynaklanan davaların Asliye Ticaret Mahkemesinde görüldüğünü, mahkemece görevsizlik kararı verilerek dosyanın görevli Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesini talep ettiklerini, ayrıca davanın esasına ilişkin olarak, tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapıldığında davalının davacıya borçlu olmadığının, bilakis davacıdan alacaklı olduğunun görüleceğini, kötü niyetli olarak davalı aleyhine icra takibi başlatan davacı aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
CEVABA CEVAP: Davacı taraf vekili Asliye Hukuk Mahkemesine sunduğu cevaba cevap dilekçesinde özetle; İkame edilen davanın davalıdan olan alacaklarının tahsili amacı ile davalı aleyhine başlatılan icra takibine haksız olarak yapılmış itirazın iptali taleplerine ilişkin olup görevli mahkemenin HMK 2. maddesi gereğince Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, müvekkilinin otomotiv sektörüne ilişkin hizmet sunmakta olan ticari bir kuruluş olduğunu, müvekkili tarafından Davalı/Borçluya verilen hizmetin usul ve yasaya uygun olarak faturalandırıldığını ve ticari defterlere işlendiğini, müvekkilinin davalıdan işbu ticari ilişkiye ilişkin faturadan dolayı alacağı bulunmasına rağmen davalı yanca bu borcun ödenmediğini, taraflar arasında ticari ilişki olduğu konusunda tereddüt olmamakla beraber davalının da bu konuda herhangi bir itirazda bulunmadığını, Türk Ticaret Kanununun fatura ile ilgili hükümleri incelendiğinde, sekiz gün içerisinde faturaya itiraz edilmemesi durumunda fatura içeriğinin kabul edilmiş sayılacağının açıkça hüküm altına alındığını, davalının dava konusu borcu çeklerle ödediğine dair itirazlarının tamamen kötüniyetli olup bu hususa ilişkin olarak davalının yemin etmesini talep ettiklerini, haksız ve dayanaksız itirazın iptaline ve bu itirazlar sebebiyle duran takibin devamına, takip tarihinden itibaren asıl alacağa yasal faiz işletilmesine, davalı/borçlu hakkında %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Görevsizlik Kararı: İzmir … Asliye Hukuk Mahkemesi … esas, … karar sayılı 19.02.2019 tarihli kararı ile “davacı tarafından bakım ve tamiri edilen araçların trafik kayıtları istenmiş, gelen kayıtlara göre araçların ticari araç olduğu tespit edilmiş, davacının ve davalının tacir olup, itirazın iptali davası tacirler arasında hizmete (eser ) ilişkin dava olduğu, bu nedenle görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu kanaatine varılarak dava dilekçesinin 114/1-c maddesi uyarınca 115/2 maddesi gereği usulden reddine” karar verildiği, kararın istinaf edilmeksizin 09.04.2019 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
İcra Dosyası: Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında,13.402,00.-TL bakiye cari hesap alacağı için ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalı borçluya 26.01.2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalının 24/01/2018 tarihli dilekçesi ile takibe itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür.
Trafik Tescil Kaydı: Manisa İl Emniyet Müdürlüğünün araç maliklerine ilişkin cevabı yazısında, … plakalı araç malikinin …, … plakalı aracın malikinin ise … Yapı Kimyasalları San. Ve Tic. A.Ş olduğu bildirilmiştir.
Davacı hakkında esnaf-tacir araştırması; … Vergi Dairesinin cevabı yazısından, … numarasında kayıtlı mükellefleri …’in 01.10.2017 tarihinde … Vergi Dairesi Müdürlüğünden nakil geldiği, motorlu kara taşıtlarının genel bakım ve onarım hizmetleri ile kara yolu ile şehirler arası yük taşımacılığı ticari faaliyetlerinden dolayı kayıtlı faal mükellefleri olduğu, en son 2018 yılı gelir vergisi beyannamesinin tetkikinden 2018 dönemi net satışlarının 607.866,77-TL olduğu, gerçek usulde ticari kazanç mükellefi olduğu, bilanço esasına göre defter tuttuğu, VUK’nun 177. Maddesi uyarınca 1. Sınıf tacir sayıldığı bildirilmiştir.
İrsaliyeli Fatura: Dava ve takibe dayanak faturanın, davacı tarafından davalıya keşide edilen 24/03/2015 tarihli 146083 nolu 16.402,00 TL bedelli yedek parça ve işçilik konulu fatura olduğu görülmüştür.

Bilirkişi raporu :Mali müşavir bilirkişi … 02/02/2021 tarihli raporunda özetle ; Davacı Alacaklı … ‘in 2015-2016-2017-2018 yılları yevmiye ve kebir defterlerinin açılış ibraz onaylarının yasal süresi içerisinde yapıldığını, yine davacının 2015-2016-2017-2018 yılları yevmiye defterlerinin kapanış ibraz onaylarının yasal süresi içerisinde yapıldığını, Ticari defterlerin usulüne uygun tutulduğunu ve birbirini doğrular nitelikte olduğunu, davalı Borçlu …’ın 2015-2016-2017-2018 yılları yevmiye ve kebir defterlerinin açılış ibraz onaylarının yasal süresi içerisinde yapıldığını, yine davalının 2015-2016-2017-2018 yılları yevmiye defterlerinin kapanış ibraz onaylarının yasal süresi içerisinde yapıldığını, ticari defterlerin usulüne uygun tutulduğunu ve birbirini doğrular nitelikte olduğunu, cari hesaba dayanak 1 adet faturanın, davacı ve davalı ticari yasal defter kayıtlarında mevcut bulunduğunu, davacı ve davalı ticari yasal defter kayıtlarına göre, davacının davalıdan takip tarihi itibariyle herhangi bir alacağının bulunmadığını, davalı tarafından, davacıya verilen çeklerin hem davacı hem de davalı ticari yasal defter kayıtlarında mevcut bulunmadığını, fakat davacı ticari yasal defter kayıtlarında 3 adet 2.500,00 TL*3=7.500,00 TL çek ödemesinin bulunduğunu, ticari defterlerde görünen çek numaralarının dava dosyasında bulunan çek numaraları ile uyumlu olmadığını, davacı ile davalı arasında araç bakım ve onarım hizmetleri haricinde bir ticari ilişkinin bulunduğunun tespitinin yapılamadığını mütaala etmiştir.
Yemin Beyanı: Davalı … 08.06.2021 tarihli duruşmada yemini eda ederek “Davacı tarafından, adınıza keşide edilen 24/03/2015 tarihli 146083 nolu faturaya konu tamir, bakım ve işçilik hizmetine mahsuben yaptığınız 01.04.2015 tarihli kredi kartı ödeme fişindeki 3.000,00 TL ödeme dışında kalan bakiye 13.402,00 TL’lik kısmının tarafınızca ödenip ödenmediği, 02.02.2021 tarihli bilirkişi raporunda davacı defterlerinde ödeme olarak kayıtlanan ve dava-takip konusu fatura alacağından mahsup edilen 3 adet çek toplamı 7.500,00 TL’nin ve muhtelif tahsilat ve ödemelerinin davacının dava konusu faturadan kaynaklanan bakiye alacağına mahsuben yapılıp yapılmadığı ” konularında yemin edeceği açıklanmış olup, davalı … 08/06/2021 tarihli celsede yeminli beyanında: “davacıdan yukarıda bahsi geçen faturaya konu tamir ve bakım hizmetini aldım. Fatura bedelini kredi kartı, çekler ve muhtelif nakit ve banka ödemeleri ile yaptım. Davacı tarafa borcum yoktur ” şeklinde beyanda bulunmuş, Yemin eda eden tarafın tutanağa yazılan beyanları yüksek sesle huzurunda okunup; beyanında ısrar edip etmediği sorulduğunda:” Davalı taraf cevaben: ifademde sebat ediyorum “şeklinde beyanda bulunmuştur.
Dava; eser sözleşme ilişkisi kapsamında düzenlenen bir adet faturadan kaynaklanan bakiye alacağın tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
Dava, 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmıştır.
Davacı gerçek kişi yönünden tacir olup olmadığına dair araştırma yapılmış, bilanço usulüne göre defter tuttuğu ve 1. sınıf tacir olduğu tespit edildiğinden tacir sıfatını haiz olduğu, davalının araçlarının ticari nitelikte olması nedeniyle tacir sıfatını haiz olduğu, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4/1. maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davalarının ticari dava sayılacağı, eldeki davanın her iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirdiği anlaşılmakla mahkememizin davaya bakmaya görevli olduğu kanaatine varılmıştır.
Davacı taraf, icra takibine konu ettiği cari hesaba dayanak ticari araç bakım ve onarım faturasından kaynaklanan bakiye eser bedeli alacağını alamadığını ileri sürmekte, davalı ise davacıya olan borcunu ödediğini iddia etmektedir. Davalı tarafça, ticari araçları için davacıdan bakım ve onarım hizmeti alındığı kabul edilmiş olup, ödeme savunmasında bulunduğundan taraflar arasında bakım onarım hizmetinin verildiğine ilişkin ihtilaf bulunmamaktadır. Davalı kredi kartı ve çekler ile borcunu ödediğini savunmuş ve bu hususta, tarafların ticari defterlerine delil olarak dayanmıştır. Davacı ve davalıya ait ticari defter ve kayıtlar üzerinde yapılan inceleme neticesinde düzenlenen bilirkişi raporu ile cari hesaba dayanak 1 adet faturanın, her iki tarafın ticari defter kayıtlarında mevcut bulunduğu, davacı ve davalı ticari defter kayıtlarına göre, davacının davalıdan takip tarihi itibariyle herhangi bir alacağının bulunmadığı, davacı defterlerinde kayıtlı kredi kartı ödemesi, her biri 2.500,00’er TL bedelli 3 adet çekle yapılan ödeme ve davalı tarafından yapılan muhtelif ödeme ve tahsilat açıklamalı ödeme kayıtları ile davacı defterlerinde takip tarihinden önce davalının borcunun sıfırlandığı tespit edilmiştir. HMK’nın 222/3. maddesinde açılış ve kapanış kaydı bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtlarının dahi sahibi aleyhine delil olacağının belirtildiği, buna göre tacirler tarafından tutulan defterler usulüne uygun tutulsun veya tutulmasın sahibi aleyhine delil olarak değerlendirilebileceği, dolayısıyla davalının ödeme savunmasını gerek kendisine ait gerekse davacıya ait ticari defter kayıtları ile ispatladığı kanaatine varılmıştır.
Davacı dava dilekçesinde açıkça yemin deliline dayandığından, yemin teklif etme hakkı hatırlatılmış, davacı, takdiri delil niteliğindeki ticari defter kayıtlarının aksini ispata yönelik olarak davalı tarafa yemin teklif etmiş olup, davalı duruşmaya gelerek yemini usulüne uygun şekilde eda ettiğinden davacının kanıtlanamayan davasının reddine, İİK 67/2. maddesindeki kötüniyet tazminatının şartları gerçekleştiğinden davalının kötüniyet tazminatı talebinin kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının, itirazın iptali davasının REDDİNE,
2-Davalının kötü niyet tazminat talebinin KABULÜ ile takibe konu alacak üzerinden hesaplanan %20 oranındaki 2.680,00 TL kötü niyet tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-Peşin alınan 228,88 TL harçtan maktu red harç tutarı olan 59,30 TL’nin mahsubu ile fazladan alınan 169,58 TL harcın talep halinde ve karar kesinleştiğinde DAVACI TARAFA İADESİNE.
4-Dava tamamen reddedildiğinden davacı tarafın yaptığı tüm yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına.
5-Davalı tarafın yaptığı herhangi bir yargılama gideri olmadığından bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına.
6-Dava tamamen reddedildiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir ve hesaplanmış olan; 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine.
7-HMK.nun 333.maddesi uyarınca davacı tarafından yatırılan gider avansının, davalı tarafından yatırılan delil avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde yatıran taraflara iadesine.
ilişkin, taraflar vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde, mahkememize veya bulunduğu yerde varsa Asliye Ticaret Mahkemesi’ne, yoksa Asliye Hukuk Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 08/06/2021

Katip … Hakim …
e-imzalıdır e-imzalıdır