Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/547 E. 2021/1056 K. 09.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/547
KARAR NO : 2021/1056

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/12/2019
KARAR TARİHİ : 09/12/2021

Mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekilinin 12.12.2019 Tarihli Dava Dilekçesinde Özetle; Müvekkil firmanın davalı firmadan yıllık 500.000 TL’ye baliğ miktarda ürün alıp sattığını, bu nedenle aralarında bayilik sözleşmesi olduğunu, tarafların açık hesap yöntemiyle çalıştıklarını, müvekkil firmanın toplam 50.000 TL açık hesap limiti bulunduğunu,ay içerisinde gelen tüm irinlerin faturalandırıldığını ve davalının vermiş olduğu vade tarihinde ödemeler yapıldığını, 8 yıldır bu şekilde çalışıldığını, bugüne kadar herhangi bir sorun yaşanmadığını, Davalı şirket çalışanları tarafından düzenlendiğini tahmin ettiklerini ve bu senette yer alan imza ve yazıların müvekkil şirkete yada yetkilisi …’a ait olmadığını, davalı yanın sahte imza atarak müvekkili zarara uğratmak kastı ile hareket ettiğini, davalı tarafından iletilen 17.12.2019 ödeme tarihli 75.000 TL senedin olduğunun kendilerine bildirildiğini, haciz ile tehdit edildiklerini, dilekçe ekinde sunulan ve müvekkilinin imzalarının bulunduğu imza örneklerinde görüleceği üzere senet üzerindeki imzanın müvekkiline ait olmadığını, HMK 209 ve ilgili Yargıtay kararları uyarınca da sahtelik iddiası olan senetler ile ilgili başlatılan icra takibinin ihtiyati tedbir kararı ile derhal durdurulması gerektiğini, belirterek davanın kabulüne, dava konusu 17.12.2019 tarihli senedin iptaline, dava konusu senedin tahsili halinde müvekkil şirketin ileride telafisi imkansız maddi ve manevi zararlara uğrayacağı muhtemel olduğundan dava konusu senedin teminatsız veya mahkemenizce uygun görülecek bir teminat mukabilinde ve iş bu dosya kapsamında yapılacak yargılama neticesi verilecek mahkeme kararının kesinleşmesine kadar davaya konu senedin ödenmesini engeller mahiyette ve muhtemel icra takiplerinin durdurulması amacıyla ihtiyati tedbir kararı verilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
Davalı Vekilinin 25.02.2020 kayıt Tarihli Cevap Dilekçesinde Özetle; Dava konusu senedin davalının talebi ve başka bir senet verme teklifiyle davalıya iade edildiğini, müvekkil şirketin elinde böyle bir senedin bulunmadığını, olmayan senet nedeniyle borçlu olunmadığının tespitinde davacının hukuki yararının bulunmadığını, Davacının müvekkil şirkete olan borcunun bir kısmına karşılık dava konusu senedi verdiğini, senedin müvekkil şirketin uygulaması gereği bankaya teslim edildiğini, banka ihbarname mektubu üzerene davacı senedin herhangi bir işlem yapılmadan kendisine iade edilmesi karşılığında 118.000 TL tutarlı bir senet vereceğini belirtmiş ve bu teklif ve talebin olumlu karşılanması üzerine 118.000 TL tutarlı senedin alınarak dava konusu senedin davacıya iade olunduğunu, iade olunan senet yerine alınan 118.000 TL tutarlı senedin de gününde ödenmemesi üzerine senedin İzmir … İcra Müdürlüğünün …/… E sayılı dosyasıyla icra takibine konu edilirken senetten sonra kalan bakiye cari hesap alacağı 34.458,33 TL’nin tahsili için İzmir …İcra Md.’nün …/… E sayılı dosyasıyla icra takibine geçildiğini, “… …İcra Müdürlüğü …/… E.” Açıklaması ile ahzu kabza yetkili vekil sıfatıyla kendisinin … hesabına ödendiğini ve icra dosyasına haricen ödeme beyanında bulunularak dosyanın kapatıldığını, bu arada kötüniyetli davacının İzmir … İcra Müdürlüğü nün …/… E sayoılı dosyasındaki 34.458,33 TL borca itiraz ederek icra takibini durdurduğunu, belirterek bu nedenlerle haksız, asılsız, usule aykırı davanın reddine %20 den az olmamak üzere tazminatın kötü niyetli davacıdan tahsiline, yargılama gideri ve avukatlık ücretinin davacıya yüklenmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
Dava; İİK 72 uyarınca açılmış menfi tespit davasıdır.
İzmir … İcra müdürlüğünün …/… sayılı takip dosyası getirtilmiş incelenmiş ayrıca İzmir … İcra müdürlüğünün …/… sayılı takip dosyası getirtilip incelenmiştir. SMM bilirkişiden defterler üzerinde inceleme yaptırılmış davalı ticari defter kayıtlarında dava konusu edilen 17/12/2019 tarihli 75.000 bedelli senedin, davalı ticari defterlerin de 31/10/2019 tarih, … yevmiye numarasında kayıtlı olduğu, bu senedin 11/12/2019 tarih … yevmiye maddi numarasında bulunan kayıt ile davacıya iade edildiği, senedin davacıya iade edilmesinden sonra davalıya 152.458,39 TL bakiye borcunun bulunduğunun bildirildiği, İstanbul’da davacı defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucunda SMM bilirkişi raporunda incelenen 2018 ve 2019 ticari defterlerinde 17/12/2019 tarihli 75.000 TL bedelli senedin hiçbir şekilde kayıtlı olmadığının 19/04/2019 tarihli bilirkişi raporu ile bildirildiği, İzmir … Asliye hukuk mahkemesinin davacısı … A.Ş davalısı … olan 34.458,33 TL harca esas değer üzerinden İzmir … İcra müdürlüğünün …/… sayılı takip dosyası ile itirazın iptali davası açıldığı, takip konusunun taraflar arasındaki bakiye cari hesap alacağı olduğu, İzmir … ATM’nin 2020/88 sayılı dosyasında tarafların tacir olduğundan bahisle 26/05/2021 tarihinde görev şartı nedeniyle red kararı verildiği, …ndan gelen cevabi yazıda 17/12/2019 vadeli 75.000 TL tutarlı, borçlusu …- … olan senedin vadesinden önce alacaklı … A.Ş olan, alacaklı … A.Ş teslim edildiği yönündeki gelen bankanın cevabi yazısı ve 17/12/2019 tarihli davaya konu edilen 75.000 TL bedelli senedin davacı ticari defterlerinde kayıtlı olduğu senedin 11/12/2019 tarihi itibariyle davacıya iade edildiği senedin davacıya iadesinden sonra 26/12/2019 tarihi itibariyle davacının davalıya 152.458,39 TL bakiye borcunun olduğu, 19/04/2021 tarihli bilirkişi raporu ile sabit olmakla bilirkişi tarafından yapılan inceleme sonucunda bankadan gelen cevabi yazı dikkate alınarak tüm dosya içeriğine göre davacı şirket tarafından davaya konu senedin iade edildiği ve bu iade edildiği tarihten itibaren defterler üzerindeki davalı şirketin davalıdan 152.458,39 tl alacağının olduğu anlaşılmış, tüm dosya içeriği dikkate alınarak davanın reddine şartlar oluşmadığından davanın bu senet nedeniyle alacağına geç kavuşması durumu olmadığından şartlar oluşmadığından kötü niyet tazminat talebinin reddine dair mahkememizdeki vicdani kanıyı yansıtan aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM ; Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1-DAVANIN REDDİNE,
Şartları oluşmadığından, davalının bu senet nedeniyle alacağına geç kavuşması durumu olmadığından, kötü niyet tazminatına yer olmadığına,
2-Peşin alınan 1.280,82 TL harçtan maktu red harç tutarı olan 59,30 TL’nin mahsubu ile fazladan alınan 1.221,52‬ TL harcın talep halinde ve karar kesinleştiğinde DAVACI TARAFA İADESİNE.
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerine bırakılmasına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 10.550,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yatırılan gider avansından kullanılmayarak artan kısmının karar kesinleştiğinde iadesine,
6-Davacı tarafça yatırılan ve uygulanmayan tedbire yönelik teminatın talep halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın taraflara tebliğinden itibaren 6100 sayılı yasanın 345. Maddesi uyarınca 2 haftalık kesin süresi içerisinde Bölge İstinaf Mahkemesine başvuru yolunun açık olduğu açıkça okunup usulün anlatıldı.09/12/2021

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza