Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/318 E. 2021/231 K. 09.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/318
KARAR NO : 2021/231

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/07/2019
KARAR TARİHİ : 09/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı taraf vekili duruşmada tekrar ettiği dava dilekçesi ile özetle; Müvekkili … ile davalı şirket arasında bir ticari ilişkinin mevcut olduğunu, müvekkilinin davalı şirket nezdinde “dış cephe tabla, folyo uygulama” işini yaptığını ve bunun karşılığında 09.06.2018 tarih ve …. sıra numaralı 11.800 TL. (10.000 TL + 1.800 KDV) tutarında faturayı düzenlediğini, davalı tarafça işbu fatura hakkında itirazda bulunulmadığını ve fatura içeriğine ilişkin borcun bir kısmının ödendiğini, cari hesap ekstresinden de anlaşılacağı üzere fatura tutarı olan 10.000 TL.’nin müvekkilinin kayıtlarına işlendiğini, davalının bu borcun yukarıda bahsi geçen kısmını ödediğini ve bakiye 8.300 TL.’lik kısmının müvekkiline ödenmemiş olduğunu, bu sebeple borç bakiyesi olan 8300 TL. alacaklarının tahsili için İzmir …. İcra Müdürlüğünün …. E. sayılı dosyası üzerinden genel haciz yolu ile ilamsız icra takibi açıldığını, davalı tarafın 08.05.2019 tarihinde icra takibi ile talep edilen borcun tamamına ve ferilerine itiraz ederek takibin durdurulmasını talep ettiğini ve nitekim takibin durduğunu, itiraz edilen icra takibinin, borçluya kesilen fatura ve cari hesaba dayanmakta olup yapılan iş ve ödenmeyen faturanın müvekkilinin ticari defter ve kayıtlarında açıkça yer aldığını, bu sebeple davalının itirazının haksız ve kötü niyetli olduğunu, taraflarınca söz konusu haksız itirazın iptali için dava açma zarureti doğduğunu, dava şartı olan arabuluculuk başvurusunun 24.05.2019 tarihinde yapıldığını, anlaşma sağlanamadığını, davalı tarafın haksız ve kötüniyetli olarak müvekkilinin likit olan alacağına kavuşmasını itiraz etmek sureti ile geciktirmiş olduğundan, yargılama neticesinde davanın kabulü ile İzmir …. İcra Müdürlüğünün …. E. sayılı dosyasına yapılmış olan itirazın iptaline, alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek ticari faiz ile takibin devamına ve davalı aleyhine dava konusu miktarın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra-inkar tazminatına ve lehlerine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı taraf vekili duruşmada tekrar ettiği cevap dilekçesi ile özetle; davacı tarafın dava dilekçesinde esasa ilişkin olarak belirtmiş olduğu hususların ve iddiaların hukuki dayanaktan yoksun ve müvekkili şirketi mağdur etmeye yönelik beyanlar olduğunu, müvekkili şirket … Eğitim Hizm. San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin … Reklamcılık-… ile “dış tabela, folyo ve iç dizayn” anlaşması yaptığını, söz konusu işin karşılılığı olarak 10.000,00 TL + 1.800,00 TL KDV olmak üzere Toplam: 11.800,00 TL’ye anlaştıklarını, davacı tarafça iddia edilenin aksine … ile müvekkili şirketin bir anlaşması ve görüşmesinin bulunmadığını, …. Reklamcılık-…, iş ve çalışmaları sırasındaki malzemelerin tedarikini …’tan temin ettiği için … Reklamcılık-… ile … arasında C/H ilişkisinin mevcut olduğunu, davalı müvekkili şirket ile anlaşma sağlayan dava dışı … Reklamcılık-… yapacağı işlerin karşılığı kendisine ödenmesi gereken paranın …’a ödenmesini istediğini ve müvekkili şirkete kesmesi gereken faturayı da …’ın kesebileceğini söylediğini, …’ın ve müvekkili şirketin de olabileceğini kabul etmesi üzerine …. Reklamcılık-…’in işe başladığını ve …’ın da görüşmeler doğrultusunda faturayı keserek müvekkili şirkete gönderdiğini, taraflar arasında mutabakata varılmış olması ve dava dışı …. Reklamcılık-…’in anlaşmaya konu işe başlamış olması sebebiyle, davalı müvekkili şirketin de davacı …’tan gelen faturaya istinaden dava dilekçesinde de belirtildiği gibi kısmi ödemede bulunduğunu, hal böyle iken dava dışı … Reklamcılık-… tarafından işe başlanmasından kısa bir süre sonra anlaşmaya konu iş ve işlerin dava dışı … Reklamcılık-… tarafından yarım bırakıldığını ve tamamlanmadığını, yarım bırakılan ve tamamlanmayan işler yüzünden zorda kalan ve mağduriyet durumu oluşan müvekkili şirketin dava dışı … Reklamcılık-… adına …’a yaptığı ödemeleri durdurduğunu, zira davalı müvekkili şirket tarafından işe devam edilmesi ve tamamlanması için yapılan tüm taleplerin dava dışı … Reklamcılık-… tarafından dikkate alınmadığını ve müvekkili şirketin işlerinin yarım bırakıldığını, işlerin yarım bırakılması ve tamamlanmaması üzerine müvekkili şirketin , yarım kalan işlerin bitirilmesi ve mevcut kargaşalığın ortadan kaldırılması için yeni bir kişi olan … isimli kişi ile anlaşarak ve bu kişiye yeni ödeme yaparak yarım kalan işlerin tamamlanmasını ve bitirilmesini sağladığını, görüldüğü üzere yarım kalan “dış tabela folyo ve iç dizayn” işleri için davalı müvekkili şirket tarafından yeni bir kişi bulunarak anlaşma yapıldığını , yeni bir ücret belirlendiğini ve işi yeni alan …isimli kişi tarafından işin tamamlanmasının sağlandığını, …adlı şahsın … Reklamcılık-…’in yarım bıraktığı işi tamamladığını, ne … ile ne de … Reklamcılık-… ile hiçbir bağ ve bağlantısının olmadığını, ne …’ın ne de … Reklamcılık-…’ın işlerin yapılması ve tamamlanması ile hiçbir ilgisinin bulunmadığını, yapılmayan ve tamamlanmayan ve iş ile hiçbir bağlantısı olmayan ve bu durumu bilmesine rağmen davacı tarafın sanki işi tamamlayan ve yapan kişi gibi para istemesinin ve icra takibi başlatmasının kötüniyetlerinin göstergesi olduğunu, davacı tarafın bu durum ile dava dışı kişinin borcunun tahsilini müvekkili şirket üzerinden yapmaya çalıştığını, belirtilen ve açıklanan sebeplerle davacı tarafın, davalı müvekkili şirketten gerek bir iş yapımı gerekse bir iş teslimi ve malzeme tedariki adı altında hiçbir hak ve alacağının bulunmadığını, tüm bu nedenlerle; davacı tarafça müvekkili şirket hakkında haksız yere açılan itirazın iptali davasının reddine, takibinde haksız ve kötüniyetli olan alacaklı hakkında takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
İcra dosyası : İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasında; alacaklı davacı tarafından borçlu davalı aleyhine, 8.300,00-TL asıl alacak için ilamsız icra yoluyla takip başlatıldığı, takibin cari hesaptan kalan bakiye alacağa dayandığı, borçluya ödeme emrinin 03/05/2019 tarihinde tebliğ edildiği, 08/05/2019 tarihli dilekçe ile borçlu şirket vekilinin borca, takibe ve ferilerine itiraz ettiği, 09/05/2019 tarihinde takibin durmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Fatura : …. tarafından davalıya keşide edilen hizmet faturasının 09/06/2018 tarihli … nolu KDV dahil 11.800,00-TL bedelli olduğu anlaşılmıştır.
BA – BS Formları: İzmir Vergi Dairesi Başkanlığı …. Vergi Dairesi Müdürlüğünün 31/07/2019 tarihli … sayılı cevabi yazısından; …. Eğitim Hiz. San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin BA – BS formlarının tetkikinde …’a ait 09/06/2018 tarih ve … sıra numaralı faturaya ilişkin kayda rastlanmadığı anlaşılmıştır.
Esnaf-Tacir Araştırması: … Vergi Dairesi Müdürlüğünden gönderilen 18.0.2020 tarihli civabi yazıda, davacı …’ın VUK 177. Maddesi uyarınca 1. Sınıf tacir olduğu, bilanço esasına göre defter tuttuğu, 2018 yılı satış tutarının 545.495,45 TL olduğunun bildirilmiştir.
Davacı tanığı … ; ” Ben davacı …’ın yanında 10 yıldır SGK ya kayıtlı işçisi olarak çalışıyorum, … , davacı …’ın yanında 4-5 senedir pazarlamacı olarak çalışmaktadır, müşterilerle ilk görüşmenin yapılması ve ilgilenilmesi … tarafından yapılmaktadır. Müşteri ile anlaşılması halinde … ve davacı … ölçü alınması ve keşif için müşterinin adresine 2. kez birlikte gitmektedirler. Davalı şirketle de ilk olarak … görüşmüş, iş konusunda anlaşılınca keşif için … ve … birlikte davalının işyerine gitmişlerdir, ölçüleri almışlardır ben davacının yanında üretimde usta başı olarak çalışıyorum keşif yapıldıktan sonra alınan ölçüler üretime bana geldi. Bu ölçülere uygun olarak daha önce davalının işyerinde bulunan tabelalar bizim tarafımızdan vinçle sökülerek işyerimize getirilmiştir. Tabelalar üzerinde gerekli tadilat ve branda değişimleri yapılarak müşterinin isteğine uygun görsel hazırlanmıştır. Daha sonra da dış cephe tabelasını bizzat montajını ben davalının işyerinde gerçekleştirdim. Folyo uygulama işi olarak ise işyerinin reklamına yönelik hazırlanan görseller davalıya ait okulun içinde yine davalı tarafından gösterilen noktalara asılarak uygulanmıştır. Uygulamayı ve tabela işinin üretimini davacı gerçekleştirmiştir. Davalıya ait işyerinde dış cephe tabla ve folyo uygulama işinde 3. bir kişi kesinlikle çalışmamıştır. Davalının işi yaptığını iddia ettiği …isimli kişiyi tanımıyorum, davacı olan patronumuzun söylediğine göre iş karşılığı kesilen fatura bedelinin bir kısmı ödenmiş ancak ödenmeyen kısmı yönünden de mahkemeye başvurduğunu duyduk benim bilgim bundan ibarettir ” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı … : ” Ben davacıya ait işyerinde 4 yıldır üretim imalat ve montaj bölümünde işçi olarak çalışıyorum, …’i tanımıyorum, davalı şirket ile … arasında dış cephede bulunan 4 adet tabelanın sökülerek tamiratı ve görsel brandalarının değiştirilmesi ve okul binasındaki duvarlarda istenilen görsellere ilişkin folyo uygulama işinin yapılması konusunda anlaşılmıştır. Bu işin üretim imalat ve montaj kısmında ben bizzat çalıştım, davalının binasının dış cephesinde bulunan 4 adet tabelayı sökerek işyerine getirdik, üzerinde gerekli olan tadilat ve onarımları yapıp görselinin bulunduğu brandayı değiştirdik yine binanın iç cephesinde kullanılacak olan görsellere dair folyoları hazırladık, ben ve diğer çalışan … ve …. isimli çalışanla montaj için tekrar davalının okul binasına gittik, tabelaların ve folyoların montajını gerçekleştirdik. Ben dış cephe tabelalarının yapılması ve folyo uygulama işinde 3. bir kişinin çalıştığını görmedim …isimli kişiyi tanımıyorum, davacı olan patronumdan duyduğum kadarıyla yaptığımız işin bedelinin bir kısmı ödenmemiş, benim bilgim bundan ibarettir ” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı tanığı … : “Ben davalı şirketin dersanesinde 2017-2019 yılları arasında kantin işletiyordum, davacıyı tanımıyorum, davalı şirket dış cephe tabela ve folyo uygulama işini ismini bilmediğim bir şahsa vermişti. Daha sonra davalı şirketin dersanesinin sahibi … tabela ve folyo uygulama işinin durduğunu, bu işi yapabilecek başka bir firma ya da şahıs tanıyıp tanımadığımı bana sordu. Ben de araştırma yapıp bilgi vereyim dedim. Ancak daha sonra …. bana işi yapacak birini bulduğunu söyledi. Bulduğu kişinin kim olduğunu bilmiyorum, … isimli kişiyi tanımıyorum, davalı şirketin ilk başta dış cephe tabela ve folyo uygulama işi ile ilgili olarak kiminle anlaştığını bilmiyorum. Benim bilgim anlaştığı kişinin işi yarım bıraktığı ve …’ın da bir başkasını bularak bu işi ona tamamlattığıdır ” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Dava;davalı yüklenici tarafından, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye eser bedeli alacağının tahsili için davalı iş sahibi aleyhine başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
Dava, 1 yıllık hakdüşürücü süre içerisinde açılmıştır.
Davacı gerçek kişi yönünden tacir olup olmadığına dair araştırma yapılmış, bilanço usulüne göre defter tuttuğu, 1. sınıf tacir olduğu tespit edildiğinden tacir sıfatını haiz olduğu, davalı tarafın ise TTK’da sayılan şirketler arasında yer aldığı görülmüştür. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4/1. maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davalarının ticari dava sayılacağı, eldeki davanın her iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirdiği anlaşılmakla mahkememizin davaya bakmaya görevli olduğu kanaatine varılmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davacı yüklenici ile davalı iş sahibi arasında dış tabela, folyo ve iç dizayn işinin yapılmasına dair eser sözleşmesi bulunup bulunmadığı, davalı iş sahibi şirket tarafından işin dava dışı …’e verilip verilmediği, davacı tarafın yüklenici olmadığı halde dava dışı …’den cari hesap alacağının bulunması nedeniyle, dava konusu işe ilişkin faturanın davacı tarafça düzenlenerek, işin bedelinin davacıya ödeneceğinin kararlaştırılıp kararlaştırılmadığı, işin dava dışı … tarafından yarım bırakılıp bırakılmadığı, eksik işlerin üçüncü kişiye iş sahibi davalı tarafından tamamlattırılıp tamamlattırılmadığı, davacının bakiye eser bedeli alacağının mevcut olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Davacı tarafından dava konusu işe ilişkin olarak davalı şirket adına …. sıra numaralı, 09/06/2018 tarihli irsaliyeli faturanın düzenlendiği, faturanın davalı şirkete teslim edildiği ve faturaya TTK’nun 21/2. Maddesi uyarınca 8 gün içinde itiraz edilmediği, faturada teslim alan kısmında imzası bulunan …’nun davalı şirketin sigortalı çalışanı olduğu ve davacı taraf tanıklarının yeminli beyanları da dikkate alındığında, fatura ve dava konusu dış cephe tabela ve folyo uygulama işinin davacı tarafından yapıldığı, davalı şirket tarafından fatura konusu eser bedeline mahsuben davacı adına farklı tarihlerde toplam 3.500,00 TL ödeme yapıldığı, bakiye 8.300,00 TL eser bedelinin ödenmediği sabit olup, davalı tanığının görgüye dayalı bilgisinin bulunmaması, malumatının davacı şirket yetkilisi …’ın anlatımına dayanması nazara alındığında hükme esas alınmasının mümkün olmadığı, eserin yarım bırakılarak üçüncü kişiye yaptırıldığını ispat yükü davalıya ait olup, bu savunmasını tanık dahil her türlü delil ile ispat edemediğinden ve cevap dilekçesinde yemin delillene dayanmadığından, davacı yüklenicinin davalı iş sahibinden bakiye 8.300,00 TL esar bedeli alacağının mevcut olduğu anlaşılmakla, davacının davasının kabulüne, İİK’nun 67/2.maddesi uyarınca alacağın likit olması ve davalının itirazında haksız olması nedeniyle %20 oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KABULÜNE,
Davalının, İzmir …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına vaki itirazının iptali ile 8.300,00 TL asıl alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesi için takibin devamına,
2-Hüküm altına alınan 8.300,00 TL alacak üzerinden hesaplanacak %20 oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Kabul edilen miktar üzerinden hesaplanmış olan 566,97 TL nispi harca, peşin alınan 141,75 TL harcın mahsubu ile bakiye 425,22 TL karar ve ilam harcının davalı taraftan alınarak HAZİNE’ YE GELİR KAYDINA.
4-Dava tamamen kabul edildiğinden davacı tarafın yaptığı ve karşıladığı 6,40 TL vekalet suret harcı, 44,40 TL başvuru harcı, 141,75 TL peşin harç, 182,00 TL davetiye ve posta gideri, davacı, dava şartı arabuluculuk görüşmelerinde kendisini vekille temsil ettirdiğinden, arabuluculuk son tutanağının düzenlendiği tarih itibariyle yürürlükte olan AAÜT’ne göre tayin olunan 750,00 TL maktu vekalet ücreti olmak üzere toplam 1.124,55 TL yargılama giderinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine.
5-Dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sy Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesi uyarınca tarafların anlaşamamaları nedeniyle Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davada haksız çıkan davalıdan alınarak HAZİNE’ye gelir kaydına,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir ve hesaplanmış olan; 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine.
7-HMK.nun 333.maddesi uyarınca davacı tarafından yatırılan gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine.
ilişkin, taraflar vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde, mahkememize veya bulunduğu yerde varsa Asliye Ticaret Mahkemesi’ne, yoksa Asliye Hukuk Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 09/03/2021

Katip … Hakim …
e-imzalıdır e-imzalıdır