Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/253 E. 2021/220 K. 05.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/253
KARAR NO : 2021/220

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/06/2019
KARAR TARİHİ : 05/03/2021

Mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonucunda;
İTİRAZ ;
İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasında; davacı alacaklı tarafından, davalı borçlu hakkında 524.534,00 TL’si asıl alacak (9.534,00 TL ve 515.000,00 TL asıl alacak toplamı) 20.177,24 TL’si işlemiş faiz (388,54 TL ve 19.788,70 TL işlemiş faiz toplamı) ve 873,90 TL’si ihtiyati haciz tutarı olmak üzere toplam 545.585,14 TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatılmıştır.
Kendisine 22/03/2019 tarihinde usulüne uygun olarak ödeme emri tebliğ edilen davalı borçlu yasal süre içerisinde vekili aracılığıyla verdiği 22/03/2019 tarihli dilekçesi ile; şirketin adresinin “… Mah. … Sok. No:.. … Plaza D:.. …/İSTANBUL” olması nedeniyle İstanbul Anadolu İcra Müdürlükleri’nin yetkili olduğunu, alacaklı görünen tarafa borcunun bulunmadığını, faizi kabul etmediklerini ileri sürerek, yetkiye, borca, faize ve ferilere itiraz etmiştir.
İDDİA ;
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; taraflar arasında 05/06/2015 tarihli gayrimenkul satış ve borçlanma sözleşmesinin imzalandığını, bu sözleşme ile davalı satıcının müteahhitliğini yaptığı … projesi isimli AVM’den müvekkiline … kat … numaralı (..numaralı dükkan) bağımsız bölümü 750.000,00 TL bedelle sattığını, davalının ödemesini yaparak kaldırması gereken taşınmaz üzerindeki banka lehine ipotek kaydının davalı tarafça ödenmemesi nedeniyle 515.000,00 TL miktarlı ipotek borcunun müvekkili tarafından ödendiğini, ayrıca tapu alım ve satım harçlarının tamamının da müvekkili tarafından ödendiğini, davalının ödemesi gereken satım harcı tutarının 9.534,00 TL olduğunu, müvekkilinin sözleşme ile yüklendiği tüm edimlerini yerine getirdiğini, satış bedelini eksiksiz ödediğini ancak davalının sözleşmeyle yüklendiği yükümlülükleri yerine getirmediği gibi taşınmazı bitirip teslim etmediğini ve tapuda devir ve ferağ vermek için müvekkilini adeta süründürdüğünü, davalının inşaatının yapıldığı arsanın alımı için ticari kredi kullandığını, bu nedenle müvekkiline satışı yapılan taşınmaz da dahil olmak üzere AVM’de bulunan tüm taşınmazların kaydına … lehine ipotek konulduğunu, AVM inşaatının sözleşmede belirtilen sürelerin geçmesine rağmen hala bitirilemediğini, kaydında ipotek de olsa tapusunun alıcıya verilmesi isteklerinin yıllarca davalı satıcı tarafından kabul edilmediğini, müvekkilinin davalıya Karşıyaka …. Noterliği’nden 21/12/2018 tarihli …yevmiye numaralı ihtarnameyi göndererek “26 ay gecikme bedelinin ödenmesini, taşınmaz kaydındaki ipoteğin kaldırılarak tapusunun verilmesini” istediğini, davalının Kadıköy … Noterliği’nin 27/12/2018 tarihli …. yevmiye numaralı cevabi ihtarı ile “OHAL ve ekonomik kriz nedeniyle teslimde yükümlü olmadıklarını” bildirdiğini, 10/01/2019 tarihinde taşınmazın ipotek kaydı ile birlikte karşı taraftan satın alındığını, ödemenin 14/01/2019 tarihinde müvekkili tarafından yapıldığını, bankanın 1. dereceden 22.000.000,00 TL tutarında ipotek kaydının bulunduğunu, İzmir … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyasında müvekkilinin bankaya yatırmak zorunda olduğu 515.000,00 TL için ihtiyati haciz istendiğini, isteğin kabul edildiğini, davalı tarafın arabuluculuk toplantılarına katılmadığını, hakkında başlatılan icra takibine itiraz ettiğini belirterek, davalının itirazının iptaline, müvekkili yararına alacağın % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Dava 524.534,00 TL dava değeri üzerinden açılmıştır.
CEVAP ;
Dava dilekçesi davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalı vekili mahkememize verdiği 17/07/2019 tarihli dilekçesiyle cevap süresinin uzatılmasını isteyerek davacının tüm istekleri yönünden zaman aşımı, yetki, derdestlik ve husumet itirazlarının bulunduğunu belirtmiş, kendisine mahkememizce 24/07/2019 tarihli süre uzatım kararı verilmesine rağmen davaya cevap vermemiştir.
GEREKÇE ;
Dava; hakkında gayrimenkul satış ve borçlanma sözleşmesi kapsamında alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatılan davalının yetkiye ve borca itirazının iptali istemine ilişkindir.
Davalı vekilinin derdestlik ve husumet itirazlarının gerekçesini HMK’nın 31. maddesi çerçevesinde açıklamadığı anlaşıldığından, yasal süre içerisinde cevap dilekçesi verilmediğinden ve taraflar arasında imzalanan 05/06/2015 tarihli sözleşmenin 12. maddesinde uyuşmazlık durumunda İzmir Mahkemeleri’nin ve İcra Müdürlükleri’nin yetkili olacağı kararlaştırıldığından, davalı vekilinin süre uzatım dilekçesinde ileri sürdüğü ve yerinde görülmeyen derdestlik ve husumet itirazları ile icra dosyasında ileri sürdüğü yetki itirazının reddine karar verilmiştir.
Davalı vekilinin, yetki itirazı ile birlikte yetkili mahkemeyi de göstermesi zorunlu olup, süre uzatım dilekçesinde sadece yetki itirazlarının bulunduğunu belirtmekle yetinmiş olduğundan, yetkili mahkemeyi göstermemiş olduğundan, diğer yandan esasen taraflar arasında imzalanan 05/06/2015 tarihli sözleşmenin 12. maddesinde “uyuşmazlık durumunda İzmir Mahkemelerinin ve İcra Müdürlüklerinin yetkili olacağı” kararlaştırılmış bulunduğundan, davalı vekilinin mahkememizin yetkisine yönelik itirazının reddine karar verilmiştir.
Davacı vekili; dava konusu taşınmazın, üzerinde … lehine ipotek bulunur halde satın alındığını, satış bedelinin müvekkili tarafından ödendiğini, taşınmaz satın alınırken üzerindeki ipotek bedelinin de yine müvekkili tarafından ödendiğini, tapudaki satış harcından davalı tarafça karşılanması gereken tutarın da yine müvekkili tarafından ödendiğini, bu davanın dayanağı olan icra takibinde müvekkili tarafından ödenerek kaldırılan ipotek bedelini ve ayrıca davalının ödemesi gerekip de müvekkili tarafından ödenen tapu satış bedelini takibe konu ettiklerini, şayet müvekkili tarafından karşı tarafın son üç ödenmeyen taksiti ödenmemiş olsaydı banka tarafından tüm taşınmazların satışa çıkarılacak olduğunu, bu nedenle müvekkili tarafından ödeme yapılmak durumunda kalındığını belirtmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; “taraflar arasında imzalanan 05/06/2015 tarihli sözleşme kapsamında davacı tarafından davalıdan satın alınan ve bedeli ödenen taşınmaz yönünden ipotek bedelinin ve davalı tarafça yatırılması gereken tapu satış harcının davacı tarafça yatırılıp yatırılmadığı, davalının, davacıya İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası çerçevesinde borcunun bulunup bulunmadığı, varsa icra takip tarihi itibariyle davalı borcunun ne miktar olduğu” konularındadır.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 146. maddesi gereğince genel zaman aşımı süresi 10 yıl olarak belirlendiğinden ve dava açılış tarihinde henüz bu sürenin dolmadığı anlaşıldığından, davalı vekilinin zaman aşımı itirazının reddine karar verilmiştir.
Taraflar arasında 05/06/2015 tarihinde “Gayrimenkul Satış ve Borçlanma Sözleşmesi” başlıklı sözleşme imzalanmıştır. Bu sözleşme ile alıcı olan davacı “… projesi kapsamında bulunan İzmir ili … ilçesinde tapuda … ada .. parsel numarada kayıtlı bulunan … kat … numaralı (… numaralı dükkan) bağımsız bölümü KDV dahil 750.000,00 TL bedelle satın almayı, karşılığında sözleşmede belirtilen tarihlerde ve tutarlarda ödemeleri yapmayı” yüklenmiştir. Sözleşmede “ödemelerin 50.000,00 TL’sinin peşin, kalan 700.000,00 TL’nin ise 20/07/2015 tarihinde başlamak üzere 50.000,00’er TL’lik … Bankası çekleri ile ödeneceği” kararlaştırılmıştır.
Davacı vekilinin dilekçesi ekinde sunduğu 05/06/2015 tarihli tahsilat makbuzunda 20/07/2015, 20/08/2015, 20/09/2015, 20/10/2015, 20/11/2015, 20/12/2015 ve 20/01/2016 tarihlerinde 50.000,00’er TL’den toplam 350.000,00 TL ödeme ile 15/06/2020 tarihli tahsilat makbuzunda 20/02/2016, 20/03/2016, 20/04/2016, 20/05/2016, 20/06/2016, 20/07/2016 ve 20/08/2016 tarihlerinde yine 50.000,00’er TL’den toplam 350.000,00 TL ödeme yapıldığı görülmüştür.
Söz konusu tahsilat makbuzları kapsamında davacı tarafından davalıya 700.000,00 TL tutarında ödeme yapıldığı ve sözleşmenin 4. maddesi gereğince 50.000,00 TL peşinatın 05/06/2015 tarihinde nakden hesaba yatırılmasının kararlaştırıldığı, böylece davacının sözleşme gereğince toplam 750.000,00 TL’yi ödediği görülmüştür.
Davalı tarafça davacı adına dava konusu dükkân satışı nedeniyle 30/06/2016 tarihli … numaralı 350.000,00 TL bedelli ve 04/01/2016 tarihli … numaralı 400.000,00 TL bedelli faturalar düzenlenmiştir.
Dava konusu taşınmaza ait tapu kaydı incelendiğinde; davacı adına kayıtlı olduğu görülmüştür.
Dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan … lehine kurulu 22.000.000,00 TL bedelli ipoteğin terkini … tarafından 28/01/2019 tarihinde istenmiştir.
…, davacı şirkete gönderdiği 11/01/2019 tarihli, 19 sayılı yazı ile; “davalı şirketin sahibi olduğu dava konusu taşınmaz üzerine davalı şirket lehine kullandırılan kredinin teminatı olarak 22.000.000,00 TL bedelli ipotek konduğunu, ipotekle teminat altına alınan borcun 515.000,00 TL’lik kısmının kapatılması için bankalarına 14/012/2019 tarihine kadar 515.000,00 TL’nin ödenmesi durumunda ipoteklerden … numaralı bağımsız bölüme ait olan kısmının 10 iş günü içerisinde fek edileceğini” bildirmiştir. Bu yazı üzerine davacı tarafça 14/01/2019 tarihinde 515.000,00 TL tutarındaki para davalı hesabına transfer edilmiştir. Açıklamasında; “… A.Ş.’den rücu edilmek kaydıyla …. sayılı 11/01/2019 tarihli yazısına istinaden” dendiği görülmüştür.
…bank’tan gönderilen yazı ekindeki dekont incelendiğinde; 9.534,00 TL tapu harcının davacı şirket tarafından yatırıldığı görülmüştür.
Yapılan yazışmalar, sunulan belgeler ve tüm dosya içeriğine göre; davacının, İzmir ili … ilçesinde tapuda … ada … parsel numarada kayıtlı bulunan … kat … numaralı (… numaralı dükkan) bağımsız bölümü KDV dahil 750.000,00 TL bedelle davalıdan satın aldığı, bağımsız bölümün tapuda davacı adına kaydının yapıldığı, bağımsız bölüm satın alındığında üzerinde davalı şirkete … tarafından kullandırılan kredinin teminatı olarak 22.000.000,00 TL bedelli ipoteğin bulunduğu, bankanın “ipotekle teminat altına alınan borcun 515.000,00 TL’lik kısmının kapatılması için 14/012/2019 tarihine kadar 515.000,00 TL’nin ödenmesi durumunda ipoteğin … numaralı bağımsız bölüme ait olan kısmının 10 iş günü içerisinde fek edileceğini” bildirdiği, bunun üzerine davacının 14/01/2019 tarihinde 515.000,00 TL’yi davalının hesabına gönderdiği, ödemenin açıklamasında: … A.Ş.’den rücu edilmek kaydıyla … sayılı 11/01/2019 tarihli yazısına istinaden” ifadelerine yer verildiği, davacının, davalının bankaya olan 515.000,00 TL tutarındaki borcunu ödemekle davalının sebepsiz zenginleştiği, davacının bu miktarı davalıdan istemekte haklı olduğu kanaatine varılmıştır. Tapu senedinde tapu harcının taraflarca eşit ödendiği gözükmüş ise de; davacı vekilinin sunduğu belgelerden ve banka ile yapılan yazışmalardan tarafların üzerine ayrı ayrı düşen 9.534,00’er TL’nin davacı tarafça yatırıldığı belirlenmiştir. Yasal olarak alım satım harcının ½’şer oranında alıcı ve satıcı tarafından ödenmesi gerekli olup, davalı tarafça bunun aksine ilişkin herhangi bir anlaşma sunulmadığı gibi esasen davalının, kendi adına düşen alım-satım harcının yani 9.534,00 TL tutarındaki paranın kendisi tarafından ödendiğini de ileri sürülmediğinden, tapu harcının davalı tarafça ödenmesi gereken 9.534,00 TL’lik kısmı da davacı tarafça yatırılmış olduğundan, davacının bu miktarı da davalıdan istemekte haklı olduğu kabul edilmiştir. Davalının icra dosyasında borcuna aslına ve ihtiyati haciz giderine yönelik itirazında haksız olduğu anlaşıldığından, davanın kısmen kabulü ile davalının 525.407,90 TL borca itirazının iptaline karar vermek gerekmiştir.
6098 sayılı TBK’nın 117. maddesi gereğince muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarıyla temerrüde düşer. Davalının, takipten önce davacı tarafça temerrüte düşürülmediği anlaşıldığından, davacı vekilinin işlemiş faizle ilgili itirazın iptali isteğinin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM ; Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile;
İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasında davalının 524.534,00 TL’si asıl alacak ve 873,90 TL’si ihtiyati haciz tutarı olmak üzere toplam 525.407,90 TL borca itirazının iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına,
2-Davacı tarafın işlemiş faizle ilgili fazlaya ilişkin isteğinin reddine,
3-Hükmolunan 525.407,90 TL’nin % 20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken ‭35.890,61 TL harçtan peşin olarak alınan 6.229,80 TL harcın ve sonradan alınan 359,50 TL harcın düşülmesi ile kalan 29.301,31‬ TL harcın davalıdan alınarak, Hazineye gelir kaydına,
5-Davalının geçerli bir mazeret göstermeksizin ilk toplantıya katılmaması nedeniyle arabuluculuk faaliyetinin sona erdiği anlaşıldığından, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-11 maddesi uyarınca davalı eldeki davada kısmen veya tamamen haklı çıkmış olsa da yargılama giderlerinin tamamından sorumlu tutulacağından, dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesi uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davada haksız çıkan davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
6-Davacının yatırmış olduğu 44,40 TL’si başvurma harcı, 6.229,80 TL’si peşin harç ve 359,50 TL’si peşin harç olmak üzere toplam ‭6.633,7‬0 TL’nin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
7-Davacının yapmış olduğu posta ve tebligat gideri olan 89,00 TL’lik yargılama giderinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 43.320,40 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
9-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
10-Davacı tarafça yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı şirket yetkilisi ,,, ile davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 05/03/2021

Başkan …
E-imza

Üye …
E-imza

Üye …
E-imza

Katip …
E-imza