Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/220 E. 2021/454 K. 28.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/220
KARAR NO : 2021/454

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/02/2018
KARAR TARİHİ : 28/05/2021

Mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonucunda;
İTİRAZ ;
İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasında; davacı alacaklı tarafından, davalı borçlular hakkında 940.000,00 TL’si asıl alacak, 8.505,65 TL’si faiz ve 432,08 TL’si BSMV ve 673,64 TL’si ihtarname gideri olmak üzere toplam 949.611,37 TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatılmıştır.
Kendilerine 07/02/2018 tarihinde usulüne uygun olarak ödeme emri tebliğ edilen davalı borçlular yasal süre içerisinde vekilleri aracılığıyla verdikleri 09/02/2018 tarihli dilekçeleri ile özetle; yetkili icra müdürlüğünün yerleşim yerleri olan Kemalpaşa İcra Müdürlüğü olduğunu, takibe, asıl alacağa, işlemiş faize, faiz oranına ve tüm ferilere itiraz ettiklerini bildirmiştir.
İDDİA ;
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; müvekkili ile davalılardan … Ambalaj ve Plastik San. ve Tic. Ltd. Şti. arasında 14/04/2017 tarihli 1.500.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmesinin ve 26/05/2017 tarihli, 1.500.000,00 TL limitli genel faktöring kredi sözleşmesinin imzalandığını, bu şirkete iskontolu faktöring kredisinin kullandırıldığını, diğer davalıların her iki sözleşmeyi müşterek borçlu-müteselsil kefil sıfatı ile imzaladıklarını, davalıların bu sözleşmeler nedeniyle dava tarihi itibariyle müvekkiline 940.000,00 TL ana para borçlarının bulunduğunu, müvekkili banka tarafından 26/01/2018 tarihi itibariyle kredi hesaplarının kat edilerek bu durumun İzmir … Noterliği’nin 26/01/2018 tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davalılara tebliğ edildiğini, ihtarnamelerin asıl borçlu şirkete 29/01/2018 tarihinde, kefil olan şirkete 29/01/2018 tarihinde, kefil olan davalı …’e ve …’e 29/01/2018 tarihinde, kefil olan davalı …’e 31/01/2018 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen davalıların hiç bir ödeme yapmadıklarını, müvekkilinin alacağının tahsili amacıyla İzmir …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyasında alınan ihtiyati haciz kararı ile birlikte icra takibi başlattıklarını, genel kredi sözleşmesinin 22. sayfasında sözleşmeden doğacak her türlü anlaşmazlıklarda İzmir Mahkemelerinin ve İcra Müdürlükleri’nin yetkili olacağının kabul edildiğini, para ve teminat borcu için takip hususunda HMK’nın yetkiye ilişkin hükümlerinin kıyas yoluyla uygulanacağını, davalıların müvekkili bankanın İzmir şubesinden kredi kullandıklarını ve kredi sözleşmelerinin İzmir şubesinde imzalandığını, yetki itirazının doğru olmadığını, banka kayıtları incelendiğinde müvekkilinin alacaklı olduğu miktarın ortaya çıkacağını, davalı şirketler aleyhine icra takibine geçildikten sonra müvekkili bankaya ciro yoluyla ve tahsil edildiği oranda borçtan düşülmesi koşuluyla devredilen çeklerden 03/02/2018 vadeli 100.000,00 TL bedelli ve 09/02/2018 vadeli 50.000,00 TL bedelli iki adet çekin tahsil edilerek borçlu şirketin risklerinden mahsup edildiğini, dolayısıyla davalılar hakkında icra takibi 949.611,37 TL üzerinden açılmış ise de; takip sonrasında toplam 150.000,00 TL ödeme yapılması nedeniyle takibin 799.611,37 TL üzerinden devamını istediklerini, takibe yönelik itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu belirterek davalıların itirazlarının iptaline, takibin ödemeden sonra kalan toplam 799.611,37 TL üzerinden devamına, müvekkili yararına % 20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
CEVAP ;
Davalılar vekili cevap dilekçesi ile özetle; müvekkilleri hakkında kötü niyetli olarak icra takibi başlatıldığını, davacı tarafın delillerinin tamamı kendilerine gönderildiğinde yeni delil sunma haklarını saklı tuttuklarını, yetki itirazı, kredi sözleşmesinin sona erme şartlarının oluşup oluşmadığı, ihtarname ile müvekkillerinin temerrüte düşüp düşmedikleri gibi konularda beyanlarını ancak kredi sözleşmesi ellerine ulaştığı anda bildireceklerini, cevap verme haklarını saklı tuttuklarını, asıl alacağı kabul anlamına gelmemekle birlikte asıl alacak bedeline işletilen faiz oranının fahiş olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE ;
Dava; haklarında genel kredi sözleşmesine dayalı alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatılan davalıların borca itirazının iptali istemine ilişkindir.
Davacı banka ile davalı … Ambalaj ve Plastik San. ve Tic. Ltd. Şti. arasında 13/04/2017 tarihinde, 1.5000.000,00 TL bedelli genel kredi sözleşmesi ile 26/05/2017 tarihli 1.500.000,00 TL limitli genel faktöring sözleşmesi imzalanmıştır. Bu sözleşmelerde diğer davalılar müşterek borçlu-müteselsil kefil olarak yer almışlardır. Her iki sözleşmede de kefalet limitleri 1.500.000,00 TL olarak belirlenmiştir.
Davacı banka, davalılara İzmir … Noterliği’nden gönderdiği 16/02/2018 tarihli … yevmiye numaralı ihtarname ile kredi hesaplarını 26/01/2018 tarihi itibariyle kat ettiğini bildirerek toplam 990.000,00 TL borcu 1 gün içerisinde ödemelerini istemiştir. İhtarname davalılara 29/01/2018 tarihinde tebliğ edilmiştir.
Taraflar arasında imzalanan genel kredi sözleşmesinin 22. sayfasında bu sözleşmeden doğacak her türlü anlaşmazlıklarda İzmir Mahkeme ve İcra Müdürlüklerinin yanı sıra sözleşmeyi imzalayan banka şubesinin bulunduğu yer ile İstanbul Mahkemeleri ve İcra Müdürlüklerinin ayrı ayrı yetkili olduğu hususu kabul edilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; “davacı banka ile davalı … Ambalaj ve Plastik San. ve Tic. Ltd. Şti. arasında 13/04/2017 tarihinde imzalanan 1.500.000,00 TL bedelli genel kredi sözleşmesi ile 26/05/2017 tarihinde imzalanan 1.500.000,00 TL limitli genel faktoring sözleşmesi nedeniyle davalı … Ambalaj ve Plastik San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin ve bu sözleşmelerde müşterek borçlu-müteselsil kefil olarak yer alan diğer davalıların davacı bankaya borçlarının bulunup bulunmadığı, davacı banka tarafından icra takibinde istenen faiz oranının sözleşmeye ve yasaya uygun olup olmadığı, davalıların İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası çerçevesinde icra takip tarihi itibariyle varsa faiz ve fer’ileriyle birlikte ne miktar borçlarının bulunduğu, icra takibine yönelik itirazlarında haklı olup olmadıkları ve itirazlarının iptali koşullarının bulunup bulunmadığı” konularındadır.
İİK’nın 67. maddesi gereğince davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı görülmüştür.
Davacı banka ile davalı asıl borçlu şirket ve kefil olan diğer davalılar arasında imzalanan kredi genel sözleşmesinin 22. sayfasında “bu sözleşmeden doğacak uyuşmazlıklarda İzmir İcra Müdürlüklerinin ve mahkemelerinin yetkili olacağı” kararlaştırılmış olduğundan, kullanılan krediler de davacı bankanın İzmir şubesi tarafından verilmiş olduğundan, davalılar vekilinin gerek icra müdürlüğünün gerekse mahkememizin yetkisine yönelik itirazının reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce uyuşmazlık konularında dava ve icra dosyaları ile davacı banka kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bankacı bilirkişi … 10/12/2019 tarihli raporunda özetle; davacı banka ile davalı şirket arasında 14/04/2017 tarihli 1.500.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmesinin ve 26/05/2019 tarihli 1.500.000,00 TL limitli genel faktöring sözleşmesinin imzalandığını, her iki sözleşmeyi de diğer davalıların müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıklarını, TBK’nın kefalet hükümleri doğrultusunda kefalet tarihini, türünü ve limitini belirttiklerini, kefalet limitinin genel kredi sözleşmesinde 1.500.000,00 TL genel faktöring sözleşmesinde 1.500.000,00 TL olarak belirlendiğini, sözleşmelere dayalı olarak davacı tarafından davalı asıl borçlu şirkete iskontolu faktoring kredisinin kullandırıldığını, geri ödemesinin yapılmaması üzerine hesabın kat edildiğini, davalıların 31/01/2018 tarihinde temerrüte düştüklerini, davalıların davacı bankaya icra takip tarihi itibariyle 940.000,00 TL’si asıl alacak 5.172,21 TL’si işlemiş akdi/temerrüt faizi, 258,60 TL’si BSMV ve 673,64 TL’si ihtar gideri olmak üzere toplam 946.104,45 TL borçlarının bulunduğunu, takip sonrasında davadan önce 06/02/2018 tarihinde 100.000,00 TL, 12/02/2018 tarihinde 50.000,00 TL olmak üzere toplam 150.000,00 TL tutarında tahsilat sağlandığını, TBK’nın 100. maddesi dikkate alınarak hesaplama yapıldığında dava tarihi itibariyle toplam borcun 796.104,45 TL olduğunu, davacı bankanın takip tarihinden itibaren yapılan tahsilat tarihleri de dikkate alınmak kaydıyla 796.104,45 TL asıl alacağa sözleşme hükümleri gereğince yıllık % 52,50 oranında temerrüt faizi, faizin % 5 gider vergisini uygulama ve isteme yetkisinin bulunduğunu bildirmiştir.
Davacı vekili 23/12/2019 tarihli dilekçesi ile “bilirkişi raporuna karşı itirazlarının bulunmadığını” bildirmiş, davalılar vekili ise rapora itiraz etmiştir.
Bilirkişi itirazlar üzerine düzenlediği 07/12/2020 tarihli ek raporunda özetle; takip sonrasından dava tarihine kadar 06/02/2018 tarihinde 100.000,00 TL, 12/02/2018 tarihinde 50.000,00 TL olmak üzere toplam 150.000,00 TL tahsilat sağlandığını ve krediye mahsup edildiğini, TBK’nın 100. maddesine göre tahsilatların öncelikle faiz ve masraflara mahsup edildiğini, 20/02/2018 dava tarihi itibariyle 812.593,63 TL’si asıl alacak, 8.295,22 TL’si işlemiş faiz, 414,76 TL’si BSMV olmak üzere toplam 821.303,61 TL banka alacağından davalı …. Ambalaj ve Plastik San. Tic. Ltd. Şti.’nin asıl borçlu sıfatıyla, diğer davalıların tahsilinde tekerrür olmamak kaydıyla müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla sorumlu olduklarını bildirmiştir.
Davacı vekili 13/01/2021 havale tarihli dilekçesi ile; dava değeri olan 799.611,37 TL’nin 790.000,00 TL’sinin asıl alacak, 8.505,00 TL’sinin faiz, 432,08-TL’sinin BSMV ve 673,00 TL’sinin ihtarname gideri olduğunu belirtmiştir.
Davacı vekilinin asıl alacak miktarını 790.000,00 TL olarak göstermiş olması sebebiyle mahkememizce bilirkişiden bu miktar üzerinden istenebilecek işlemiş faiz ve BSMV miktarının ne olacağı konusunda ikinci ek rapor aldırılmıştır.
Bankacı bilirkişi 22/03/2021 tarihli ikinci ek raporunda özetle; dava tarihi itibariyle davacı banka alacağının 790.000,00 TL’si asıl alacak 28.811,79 TL’si işlemiş faiz, 1.440,58 TL’si BSMV ve 673,64 TL’si ihtar gideri olmak üzere toplam 820.926,01 TL olduğunu ancak davacı vekilinin 08/01/2021 tarihli dilekçesinde toplam 799.610,08 TL istekte bulunduğunu, istekle bağlı kalındığında davacı banka alacağının 790.000,00 TL’si asıl alacak 673,00 TL’si ihtar gideri, 8.505,00 TL’si faiz, 432,08 TL’si BSMV olmak üzere toplam 799.610,08 TL olduğunu, bu miktar alacaktan davalı … Ambalaj ve Plastik San. Tic. Ltd. Şti.’nin asıl borçlu, diğer davalıların ise tahsilinde tekerrür olmamak kaydıyla müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatı ile sorumlu olduklarını bildirmiştir.
6098 sayılı TBK’nın 583. maddesi gereğince kefalet sözleşmesinin geçerli olabilmesi için; kefilin, sorumlu olduğu azami miktarı, kefalet tarihini ve müteselsil kefil olması durumunda, bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girdiğini kefalet sözleşmesinde kendi el yazısı ile belirtmesi şarttır. Bu hususlar zorunlu şekil şartlarıdır.
Somut olayda; davacı banka ile davalı asıl borçlu arasında düzenlenen genel kredi sözleşmelerini müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzalayan gerçek kişi davalıların kendi el yazılarıyla kefalet türünü, limitini ve tarihini yazmış olmaları sebebiyle kefaletlerinin 6098 sayılı TBK’nın 583. maddesine uygun ve geçerli olduğu kabul edilmiştir. Bu durumda müşterek borçlu-müteselsil kefil durumundaki davalılar kefalet limit doğrultusunda kendi temerrülerinin hukuki sonuçlarından sorumlu olacaklardır. Zira; 6098 sayılı TBK’nın 589. maddesi gereğince kefil, asıl borcun yanı sıra asıl borçlunun kusur veya temerrütünün yasal sonuçlarından ancak kefalet limiti ile sorumludur. TBK’nın 586/1. maddesi gereğince kefil, müteselsil kefil sıfatıyla yükümlülük altına girmeyi kabul etmişse alacaklı, borçluyu takip etmeden veya taşınmaz rehinini paraya çevirmeden kefili takip edebilecektir. Bunun için muaccel olmuş esas borcun ifa edilmemiş olması ve esas borçlunun ihtar edilmesi yeterli olacaktır. Davalı kefiller her iki sözleşmede de 1.500.000,00 TL için kefil olmuşlardır. Gerek davalı asıl borçlu şirket gerekse davalı kefiller yönünden temerrüt tarihi 31/01/2018 olup, kat tarihinden temerrüt tarihine kadar takip konusu kredi için sözleşmede öngörülen akdi faiz oranının ve temerrüt tarihinden takip tarihine kadar temerrüt faizinin uygulanması gerekecektir.
Genel kredi sözleşmeleri, nitelikleri itibariyle kredi işleminin temelini oluşturan ve kredi vereni öngörülen tutara kadar nakdi, ayni veya sorumluluk kredisi açmak, kullandırmak ve vadeye kadar geri ödeme isteğinde bulunmamak yükümlülüğü altına sokan sözleşmelerdir. Bu sözleşmeler nedeniyle doğacak olan uyuşmazlıklarda alacaklı bankanın, kredi alacağı için hesabın işlediği süreçte hesabın kat edilerek hesap kat ihtarnamenin usulüne uygun olarak tebliğ edildiği tarihe kadar olan dönem için 6102 sayılı TTK’nın 8. maddesi ve sözleşme hükümleri gereğince belirlenecek faizin fer’ileri ile birlikte tahsilini istemesi mümkündür. Burada istenebilecek faiz “akdi faiz” olarak nitelendirilen faizdir. Hesap kat edildikten ve bu durum usulüne uygun olarak borçluya bildirildikten sonra ise temerrüt faizi işlemeye başlayacaktır. Bu durumda yapılacak iş; hesap kat tarihi ile banka alacağının belirlenmesi, kat tarihi ile temerrüt tarihi arasında bu alacağa akdi faiz uygulanması, bulunan akdi faizin anaparaya eklenmesiyle bulunan toplam alacağa da temerrüt tarihinden takip tarihine kadar olan dönemde temerrüt faizi işletilerek takip tarihi itibariyle bankanın toplam alacağının belirlenmesidir.
Bilirkişinin, davacı banka alacağının belirlenmesi için yaptığı hesaplama yasaya ve sözleşme hükümlerine uygun olduğundan ve düzenlediği bilirkişi raporu açıklayıcı, denetime ve hüküm kurmaya elverişli bulunduğundan, hükme dayanak tutulmuştur.
Toplanan ve sunulan deliller, genel kredi ve faktöring sözleşmeleri, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya içeriğine göre; davacı banka ile davalı … Ambalaj ve Plastik San. ve Tic. Ltd. Şti. arasında 13/04/2017 tarihli 1.5000.000,00 TL bedelli genel kredi sözleşmesi ile 26/05/2017 tarihli 1.500.000,00 TL limitli genel faktöring sözleşmesinin imzalandığı, bu sözleşmelerde diğer davalıların ayrı ayrı 1.500.000,00 TL kefalet limiti ile müşterek borçlu-müteselsil kefil olarak yer aldıkları, sözleşmelerde davalıların el yazıları ile kefaletlerinin türünün, tarihinin ve limitinin yazılı olması nedeniyle kefaletlerinin 6098 sayılı TBK’nın 583. maddesine uygun ve geçerli olduğu, davalıların sorumluluğunu doğurduğu, kefaletin sona erdiğine ilişkin bir savunma olmadığı gibi bir bildirimin de bulunmadığı, tarafların özgür iradeleri ile düzenlenen genel kredi sözleşmesinin 5. maddesine göre müşterinin, temerrüt halinde banka tarafından en yüksek ticari kredi faiz oranının yıllık % 50 fazlası oranında temerrüt faizi uygulanmasını kabul ve taahhüt ettiği, bu maddeye göre davacı bankanın 16/01/2018 tarihli faiz tebliğinde en yüksek cari kredi faiz oranının yıllık % 35 olduğu, % 35 akdi faizin % 50 ilavesiyle temerrüt faiz oranının % 52,50 olduğu, dolayısıyla davacı bankanın faiz isteğinin ve uyguladığı temerrüt faizinin genel kredi sözleşmesinin 5. maddesine ve akdi ve temerrüt faizi oranlarının TCMB tebliğlerine uygun olduğu, BSMV yönünden ise gider vergisi mükellefi olan davacı bankanın bu vergiyi vasıtalı bir vergi olması nedeniyle ve sözleşme hükmü gereği borçlulara yansıtma yetkisinin olduğu, dava konusu kredi hesabının davacı banka tarafından 26/01/2018 tarihinde kat edildiği, davalıların temerrütünün 31/01/2018 tarihinde oluştuğu, davacı bankanın takipten sonra davadan önce 06/02/2018 tarihinde 100.000,00 TL, 12/02/2018 tarihinde 50.000,00 TL olmak üzere toplam 150.000,00 TL tahsilat yaptığı, davacı vekilinin dava değerinin açılımını yaptığı 13/01/2021 tarihli dilekçesi üzerinden istekle bağlı kalınarak yapılan değerlendirme ve hesaplamaya göre dava tarihi itibariyle davalıların, davacı bankaya 790.000,00 TL’si asıl alacak 673,00 TL’si ihtar gideri, 8.505,00 TL’si faiz, 432,08 TL’si BSMV olmak üzere toplam 799.610,08 TL borçlarının olduğu, bu miktardan davalı … Ambalaj ve Plastik San. Tic. Ltd. Şti.’nin asıl borçlu, diğer davalıların ise ise tahsilinde tekerrür olmamak kaydıyla müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatı ile sorumlu oldukları, davalıların belirtilen bu miktar borca itirazlarında haksız oldukları anlaşıldığından, davanın bu miktar üzerinden kısmen kabulüne ve alacak likit olduğundan davacı yararına icra inkar tazminatına karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM ; Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile;
İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasında davalıların 790.000,00 TL’si asıl alacak 8.505,00 TL’si işlemiş faiz, 432,08 TL’si BSMV ve 673,00 TL’si ihtar gideri olmak üzere toplam 799.610,08‬ TL borca itirazlarının iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına,
2-Fazlaya ilişkin isteğin reddine,
3-Davacı bankanın 790.000,00 TL asıl alacağa yıllık % 52,50 oranında temerrüt faizi, faizin % 5 gider vergisini uygulama ve isteme yetkisinin bulunduğuna,
4-Toplam 799.610,08 TL’nin % 20’si oranında icra inkar tazminatının davalılardan alınarak, davacıya verilmesine,
5-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken ‭54.621,36 TL harçtan peşin olarak alınan 11.468,93 TL harcın düşülmesi ile kalan ‭43.152,43‬ TL harcın davalılardan alınarak, Hazineye gelir kaydına,
6-Davacının yatırmış olduğu 35,90 TL’si başvurma harcı, 11.468,93 TL’si peşin harç olmak üzere toplam ‭11.504,83‬ TL’nin davalılardan alınarak, davacıya verilmesine,
7-Davacının yapmış olduğu 799,00 TL’si posta-tebligat gideri ve 700,00 TL’si bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.499,00 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 57.030,50 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak, davacıya verilmesine,
9-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; tarafların yokluklarında, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 28/05/2021

Başkan …
E-imza

Üye …
E-imza

Üye …
E-imza

Katip …
E-imza