Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1390 E. 2021/518 K. 11.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1390
KARAR NO : 2021/518

DAVA : İtirazın İptali-Alacak (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 29/11/2018
KARAR TARİHİ : 11/06/2021

Mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonucunda;
İTİRAZ ;
İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasında; davacı alacaklı tarafından, davalı borçlu hakkında 428.310,33 TL asıl alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatılmıştır.
Borçlu ödeme emri tebliği üzerine vekili aracılığıyla verdiği 26/10/2018 tarihli dilekçesi ile; alacaklıya takip konusu faturalara dayalı borcunun bulunmadığını ileri sürerek, asıl alacağa, işlemiş ve işleyecek faiz ile diğer ferilere itiraz etmiştir.
Takipte 9 adet fatura dayanak tutulmuştur.
İDDİA ;
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; taraflar arasında 20-27 Eylül tarihleri arasında gerçekleşen … fuarı için uzun süreli taşıma ilişkisinin bulunduğunu, müvekkilinin taşıma işini eksiksiz ve hasarsız bir şekilde yerine getirdiğini, bunun karşılığı olarak davalıdan navlun bedeli, gümrükleme bedeli, navlun farkı ve bekleme bedelinden kaynaklanan alacağının bulunduğunu, bu alacakla ilgili olarak müvekkili tarafından davalı adına 29/08/2018 tarihli 17.920,00 Euro bedelli, 29/08/2018 tarihli 14.340,00 Euro bedelli, 03/09/2018 tarihli 9.130,00 Euro bedelli, 03/09/2018 tarihli 130,00 Euro bedelli, 04/09/2018 tarihli 5.630,00 Euro bedelli, 05/09/2018 tarihli 4.480,00 Euro bedelli, 14/09/2018 tarihli 1.500,00 Euro bedelli, 14/09/2018 tarihli 1.500,00 Euro bedelli ve 16/10/2018 tarihli 3.500,00 Euro bedelli faturaların düzenlendiğini, faturaların İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasında takibe konu edildiğini, itirazın haksız olduğunu, yükleme ve boşaltma yerlerinin farklı iki ülke olduğunu, iki ülke arasında taşıma işinin gerçekleştiğini ve emtiaların alıcıya teslim edildiğini, CMR Konvansiyonu’nun 1. maddesinde “yükleme ve teslim yerlerinin iki ayrı ülkede bulunması ve bu ülkelerden en az birinin akit ülke olması durumunda tarafların ikametgâhına ve milliyetine bakılmaksızın ücret karşılığında yüklerin karadan taşınmasına ilişkin bütün sözleşmelere CMR Konvansiyonu hükümlerinin uygulanacağının” düzenlendiğini, taşıma ücretinin kural olarak eşyanın tesliminde ödeneceğini, taraflar arasındaki ticari ilişkide davalının “gönderen” konumunda olduğunu, müvekkilinin taşıma işini özenle yaptığını ve emtiayı zamanında alıcıya teslim ederek teslimle birlikte ücrete hak kazandığını, taraflar arasında taşıma işinin yapıldığına ilişkin bir çekişmenin bulunmadığını, davalı itirazının zaman kazanmaya yönelik olduğunu, müvekkilinin … fuar taşıma işi kapsamında kendi kusuru olmaksızın…, …, …, …, …, …, …., …., …, …, …. plakalı araçlara ilişkin olarak demuraj bedeli ve araçların boşta kalmasından dolayı dava dışı … Uluslarası Nak. ve Tic. Ltd. Şti.’ye 11.000,00 Euro ödemek zorunda kaldığını, demuraj bedellerinin navlun maliyetinin içinde düşünülmesi gerektiğini, araçların boş dönmesi nedeniyle nakliyeci tarafından araçların boşta kalmasından dolayı uğranılan zararın da “demuraj gelirleri” adı altında tek bir alacak kalemi olarak davalının talimatı ve kabulü doğrultusunda fatura edildiğini, taşıma işi konusunda tamamen davalının talimatıyla hareket edildiğini, kesilen cezaların ve demuraj bedelinin davalının kusurundan kaynaklandığını, davalı tarafından müvekkilinin alacakları ödenmediği gibi müvekkilinin uğradığı zararının da karşılanmadığını, araçların çıkış planlamasının dahi davalının talimatı doğrultusunda yapıldığını, davalı iddialarının aksine taşıma işinin vaktinde yapıldığını, bu hususun davalı mailleriyle de doğrulandığını, bu davanın müvekkilinin alacağının sağlanması ve zararının giderilmesi için açıldığını belirterek, davalının itirazının iptaline, takibin devamına, müvekkili yararına alacağın % 20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, 11.000,00 Euro’nun ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
CEVAP ;
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; müvekkilinin merkezinin Antalya’da olduğunu, HMK’nın 6. maddesi gereğince Antalya Asliye Ticaret Mahkemeleri’nin yetkili olduğunu, müvekkili ile dava dışı … Oto. San. ve Tic. A.Ş.’nin imzaladıkları sözleşmeyle “20-27 Eylül 2018 tarihleri arasında …’de yapılacak … Fuarında …’nin standının imalat, nakliye, kurulum ve montaj işinin yerine getirilmesi” konusunda anlaşmaya vardıklarını, müvekkilinin sözleşme gereği işini yerine getirmek için davacı şirketle lojistik konusunda anlaşmaya vardığını, bu anlaşma ile davacının fuar için malzemeleri … karneleri ile birlikte yurt dışındaki fuar alanına taşımayı yüklendiğini ancak davacının taşıma işini geç yapmasından dolayı müvekkilinin zararının oluştuğunu ve dava dışı şirkete zararı ödemek zorunda kaldığını, takibin ve davanın konusu edilen 9 adet faturanın taraflar arasında mutabakat sağlanmadığı için müvekkili tarafından teslim alınmadığını ve ticari defterlere işlenmediğini, uyuşmazlığın işin eksiksiz yapılmasından değil, geç yapılmış olmasından kaynaklandığını, CMR Konvansiyonu’nun “Nakliyecinin CMR Kapsamındaki Yükümlülükleri” başlıklı maddesindeki “Nakliyeci malları devraldığı tarih ile teslim ettiği tarih arasındaki sürede malların kaybı, zarar görmesi ya da gecikmesinden sorumludur. Ayrıca genel olarak hizmetlilerinin, acentelerinin ve taşeronlarının eylemlerinden de sorumludur.” şeklindeki düzenleme gereğince gecikmeden kaynaklı zararlardan davacının sorumlu olduğunu, dava dilekçesinde davacı tarafın “araçlarının taşıma sırasında 9 saatten fazla yük taşıma işini yapmak zorunda kaldığını ve takonun bozulmasına sebebiyet verdiğini” söylediğini, bunun da davacı tarafın yükün taşınmasında gecikme olduğunu kabul ettiğini gösterdiğini, gecikme olduğu ve bundan kaynaklı zararların oluştuğu hususunun taraflar arasında yapılan görüşmeler ve yazışmalarla kanıtlandığını, davacının ürünleri geç teslim etmesi nedeniyle teklif formuna göre 03/09/2018 ile 15/09/2018 tarihleri arasında insan gücü ile bitirilmesi planlanan işin sonraki tarihlere sarktığını ve bu gecikmeden kaynaklı olarak müvekkilinin şantiyeyi yaklaşık 4-5 gün süreyle kapatmak zorunda kaldığını, 3 faturadan kaynaklı zararın …’a ödendiğini, yani davacının taşımayı geciktirmesi nedeniyle müvekkilinin ek faturalardan kaynaklı da zararının oluştuğunu, geç teslim edilmiş olan malları zaten stant kurulumu geciktiği için müvekkilinin acilen indirdiğini ve demuraj bedelinin doğmadığını, müvekkilinin bu bedel için düzenlenen faturalara onayının bulunmadığını, bu nedenle faturanın sisteme işlenmediğini, araçların takolarının bozulması konusunda karar mercinin müvekkili değil tam tersine davacı olduğunu, davacının Avrupa standartlarına uygun taşıma yapmadığını belirterek, davanın öncelikle yetki yönünden, bu olmadığı takdirde esastan reddine ve müvekkili yararına alacağın % 20’sinden az olmamak üzere tazminatın davacıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER ;
İcra dosyası, e mail yazışmaları, faturalar, BA-BS formları, bilirkişi incelemesi.
GEREKÇE ;
Dava; uluslar arası karayolu ile taşıma bedelinin tahsili amacıyla hakkında faturaya dayalı ilamsız icra takibi başlatılan davalının yetkiye ve borca itirazının iptali ve demuraja bağlı fatura alacağının tahsili istemine ilişkindir.
CMR Konvansiyonu’nun 2. maddesi gereğince; mal yüklü taşıt, 14. madde hükümlerinin uygulandığı haller dışında yolun bir kısmında deniz, demiryolu, nehir, kanal veya havayoluyla yük boşaltılmadan taşındığı hallerinde de bu sözleşme taşımanın tümü için uygulanacaktır. Dava konusu olayda, taşıyıcının aracına yüklenen emtia araçla birlikte gemiye yüklenmiş ve bir kısım taşıma gemiyle yapılmış ise de; emtia gemiye boşaltılmayıp emtiayı taşıyan TIR komple gemiye yüklendiğinden ve deniz taşımasından sonra dahi varma yerine kadar kara yolu taşıması söz konusu olduğundan, mahkememizin davaya bakmaya görevli olduğu kabul edilmiştir.
Takibin ve davanın dayanağının para alacağı olması, faturaya dayanması, davalı tarafça taraflar arasındaki taşıma ilişkisinin inkar edilmemiş bulunması karşısında TBK’nın 89. maddesi uyarınca alacaklı davacının yerleşim yeri olan İzmir Mahkemeleri yetkili olacağından, davalı vekilinin yetki itirazı haklı görülmemiştir.
Davacı vekili; teslim tarihi olarak net bir tarihin belirtilmediğini, taşıma işinin en kısa sürede tamamlandığını, yükün teslimi sırasında geç teslime ilişkin herhangi bir itirazı kayıt ileri sürülmediğini, malların tesliminden itibaren 21 gün içerisinde gecikme ile ilgili herhangi bir yazılı bildirim de olmadığını, müvekkilinin alacağı hakkında gecikmeye dayalı bir kesintiye gidilemeyeceğini belirtmiştir.
Davacı vekili 20/05/2019 tarihli açıklama dilekçesi ile; olayda CMR Konvansiyonu’nun uygulanması gerektiğini, tedarikçi şirketin dava dışı … Uluslararası Nak. San. Tic. Ltd. Şti. olduğunu, taşımaların tır ile yapıldığını, güzergahın …-…-…-… olduğunu, taşıma sırasında ara taşıma olarak deniz yolunun kullanılmış olmasının CMR’nin uygulanmasını engellemeyeceğini, yükleme yerinden fuar alanına kadar taşıma işinin müvekkili tarafından yürütüldüğünü, davalı ile gidiş-dönüş olarak anlaşma yapıldığını, davalı tarafından ödenmeyen taşıma bedeli ile dönüş işleminin müvekkiline verilmeyerek alt tedarikçinin müvekkiline rücu ettiği navlun bedelinin müvekkilinin zararı olduğunu, taşıma ücretinin kural olarak eşyanın tesliminde ödenmesi gerektiğini, müvekkili ile davalı arasındaki ilişkide davalının gönderen konumunda olduğunu, müvekkilinin taşıma ve teslim işini özenli bir şekilde yerine getirdiğini ve ücrete hak kazandığını, müvekkilinin kendi kusuru olmaksızın araçlara ilişkin demuraj bedeli ve araçların boşta kalmasından dolayı dava dışı … şirketine 11.000,00 Euro ödemek zorunda kaldığını, demuraj bedellerinin navlun maliyetleri içinde düşünülmesi gerektiğini, taşıma işi kapsamında davalının talimatıyla hareket edildiğini, dolayısıyla araçların çıkış planlamasını dahi davalının talimatı doğrultusunda ayarlandığını, bu nedenle kesilen cezaların ve demuraj bedelinin davalının kusurundan kaynaklandığını belirtmiştir.
Davacı vekili; demuraj ve araçların boş olarak dönmesinden dolayı uğranılan zarar kapsamında alacak davası şeklinde istedikleri 11.000,00 Euro bedelli faturanın dava dışı … Ltd. Şti. tarafından müvekkili adına düzenlendiğini, müvekkili tarafından da yansıtma faturası şeklinde davalı tarafa fatura edildiğini, bu zararın da davalı tarafça karşılanacağı yönünde taraflar arasında gerçekleşmiş yazışmaların ve talimatın bulunduğunu belirtmiştir. Davalı vekili; faturaların hiç birinin müvekkilinin defterlerine işlenmediğini belirtmiştir.
Taraflar arasında; “karayolu ile emtia taşıma ilişkisinin bulunduğu, davacının, yurt dışındaki … fuarına davalı emtialarının taşınması işini yüklendiği, taşıma işinin davacı tarafından gerçekleştirildiği” konularında uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; “davacının, yüklendiği taşıma işinde gecikme olup olmadığı, gecikme var ise gecikmenin kimin kusurundan kaynaklandığı, davacının bu gecikme nedeniyle zararının bulunup bulunmadığı, varsa ne miktar zararının olduğu, davalının davacıya İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasında icra takibine konu edilen faturalara dayalı ‘ihracat karayolu navlun bedeli, yurt dışı gümrükleme, navlun farkı ve bekleme’ adı altında borcunun bulunup bulunmadığı, varsa icra takip tarihi itibariyle davalı borcunun ne miktar olduğu, davalının takibe yönelik itirazında haklı olup olmadığı, itirazının iptali koşullarının bulunup bulunmadığı, bunun yanı sıra davacının davalıdan demuraj bedeli ve araçların boş dönmesi nedeniyle zarar adı altında herhangi bir alacağının bulunup bulunmadığı, varsa alacak miktarının ne olduğu” konularındadır.
Davacı vekili bu davada iki istekte bulunmuştur. Bunlardan birincisi; İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasında takibe konu edilen ve 29/08/2018 tarihli 17.920,00 Euro bedelli, 29/08/2018 tarihli 14.340,00 Euro bedelli, 03/09/2018 tarihli 9.130,00 Euro bedelli, 03/09/2018 tarihli 130,00 Euro bedelli, 04/09/2018 tarihli 5.630,00 Euro bedelli, 05/09/2018 tarihli 4.480,00 Euro bedelli, 14/09/2018 tarihli 1.500,00 Euro bedelli, 14/09/2018 tarihli 1.500,00 Euro bedelli ve 16/10/2018 tarihli 3.500,00 Euro bedelli faturalara dayalı alacaktır. Bu dava itirazın iptali davası olarak açılmıştır. Davalı adına düzenlenen faturalar “ihracat karayolu navlun bedeli, yurt dışı gümrükleme, navlun farkı ve bekleme” açıklamaları ile düzenlenmiştir. İkinci istek ise; demuraj bedeli (gecikme-bekleme) ve araçların boşta kalmasından dolayı dava dışı … Uluslarası Nak. ve Tic. Ltd. Şti.’ye ödenen 11.000,00 Euro’nun tahsilidir. Bu dava ise alacak davası olarak açılmıştır.
Davalı ile dava dışı … Oto San. ve Tic. A.Ş. arasında 01/08/2018 tarihli sözleşme imzalanmıştır. Bu sözleşme ile davalı, 20-27 Eylül 2018 tarihinde …’de yapılacak olan …. Fuarı’nda … standının tasarım, imalat, fuar alanına nakliyesi, kurulum ve montaj işini yüklenmiştir. Bu sözleşmenin 3. maddesinde “işe sözleşmenin imza tarihinde başlanacağı ve işin 27/09/2018 tarihinde yerel saat ile 19.00’da tamamlanacağı” kararlaştırılmıştır.
Davamızın tarafları arasında taşıma işine ilişkin yazılı bir sözleşme imzalanmamıştır.
6100 sayılı HMK’nın 200. maddesi çerçevesinde davanın niteliği ve miktarı itibariyle tanıkla ispatı mümkün olmadığından, davalı vekilinin tanık dinletme isteğinin reddine karar verilmiştir.
Davalı çalışanı olan … tarafından davacı … adına gönderilen 29/08/2018 tarihli saat 17.35’deki e mailde; “.. Bey merhaba, Bugün çıkışı yapılacak olan 7 aracın plakalarına göre öncelik sıraları aşağıdaki gibidir. Özellikle ilk iki aracı ayın 4’ünde bekliyoruz. …, …, …., …., …., Buna göre planlama yapmanızı rica ederiz.” ; 04/09/2018 tarihli saat 17.31’deki e mailde; “… Bey merhaba, İlk iki araç zamanında geldi ve indirildi. Yarın (05.09.18) iki araç mı gelecek, üç mü ve saat kaç gibi bekliyoruz, bilgi vermenizi rica ederim.” ifadelerinin bulunduğu görülmüştür. Yine davalı çalışanı …. Bey tarafından gönderilen 10/09/2018 tarihli saat 13.00’deki e mailde; “Extra ücretlerini öderiz”; 12/09/2018 tarihli saat 16.27’deki mailde; “Takosunu bozsun” ifadelerinin bulunduğu görülmüştür.
Mahkememizce tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Davalı defterlerini inceleyen mali müşavir bilirkişi … 17/06/2020 tarihli raporunda özetle; davalının ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun tutulduğunu, lehine delil niteliği taşıdığını, davalının ticari defterlerinde takibe konu 9 fatura dışında yapılan ticaretten kaynaklı davacı adına 3 adet faturanın kayıtlı olduğunu, 3 adet fatura toplamının 16.000,00 Euro olduğunu ve davacıya ödendiğini, davalının bağlı vergi dairesine 3 adet faturadan sadece 1 adetini bildirdiğini, diğerlerinin ve takibe konu 9 adet faturanın bildirimini yapmadığını, davacının ne kadar alacağının olabileceğinin kendi ticari defterlerinin incelenmesi ile anlaşılabileceğini, dava konusu 9 adet faturanın davalının ticari defterlerinde kayıtlı olmadığını, davalı defter ve kayıtlarına göre davacıya borcun bulunmadığını bildirmiştir.
Davacı defterlerini ve dosyada bulunan taşımaya ilişkin belgeleri inceleyen uluslararası ticaret/taşımacılık konusunda uzman bilirkişi …. ile mali müşavir bilirkişi …. 14/04/2021 tarihli raporlarında özetle; davacı defterlerinin usulüne uygun düzenlendiğini, yasal tasdiklerinin bulunduğunu, dava konusu 9 adet faturanın tamamının davacı defterlerinde kayıtlı olduğunu, ayrıca 11.000,00 Euro tutarındaki faturanın da davacı defter kayıtlarına işlendiğini, davacı defterlerinde bu faturalara yönelik olarak yapılan herhangi bir ödemenin gözükmediğini, davacının davalıdan 427.519,95 TL alacaklı göründüğünü, davalının, dava dışı … Otomotiv San ve Tic. A.Ş.’nin ….’nın … şehrinde yapılacak olan … Fuarı’nın standının tasarımı, imalatı, fuar alanına nakliyesi, kurulumu ve montaj işini 27/09/2018 tarihine kadar tamamlamak üzere yazılı sözleşme kapsamında üstlendiğini, akit taşıyıcı sıfatına sahip olduğunu ancak taşıma işini davacıya devrettiğini, davacı şirketin bu taşıma işini CMR Konvansiyonu hükümleri çerçevesinde davalıyla arasında yazılı bir sözleşme olmaksızın asıl taşıyıcı sıfatıyla üstlendiğini, taşıma işinin ….-…-….-…. güzergahı izlenmek suretiyle dava dışı Alt/Müteakip (Fiili) taşıyıcı …. Uluslararası Nakliye ve Ticaret Ltd. Şti. eliyle gerçekleştirildiğini, davanın tarafları arasında ve davacı ile dava dışı fiili taşıyıcı şirket arasında yazılı bir taşıma sözleşmesi sunulmadığı için CMR Uluslararası …. Mektubunun taşıma sözleşmesine, sözleşmenin koşullarına ve yüklerin davacı, fiili/ alt taşıyıcı tarafından kabulüne karine oluşturduğunu, konvansiyonun aradığı yazılı ihbar süresi ve yazılı ihbar keyfiyetinin dava şartı niteliğinde olduğunu, bu ihbarın yapılmamış olmasının dava hakkını düşüreceğini, zira davalı tarafın taşıma işinin eksiksiz yapılmasını değil gecikmeli yapılmasından dolayı müvekkilinin zararının oluştuğunu ileri sürdüğünü, davalının gecikme hali itirazını, zarar ve ziyanın bu gecikmeden ileri geldiğini ispatladığı ölçüde davacının bu zarar ve ziyan için navlun bedelini geçmemek üzere tazminat ödeme yükümlülüğünün bulunduğunu, yapılan e-mail yazışmalarına göre taşıma araçlarının konvoy halinde Türkiye’den çıkış planlamasının davalı şirket çalışanlarının talimatları doğrultusunda gerçekleştiğini, özellikle 29/08/2018 tarihinde çıkış işlemlerini yapacak olan ilk 7 aracın trafik plakası tescil kayıtları belirtilmek suretiyle davalı eliyle öncelik sırasına konulduğunu, bu araçların vaktinde fuar sahasına vardığını ve yüklerin doğru kişi adına eksiksiz ve hasarsız bir şekilde tahliyesinin gerçekleştirildiğini, ayrıca yapılan e-mail yazışmaları kapsamında taşıma esnasında oluşan ekstra ücretlerin ödenmesinin davalı tarafça kabul edildiğini, davacı yana Tako bozdurma talimatının dahi verildiğini, eşyanın gecikmeli teslim edildiğine dair gerek CMR senedi gerekse ayrı bir kağıda yazılı olarak itiraz kaydının dahi düşülmediğini, eşyanın teslim tarihi olarak yazılı bir surette açık bir tarih ve güzergah belirtilmediğini, bu anlamda eşyanın makul süreler içerisinde eksiksiz ve hasarsız tesliminin sağlandığının kabulü gerektiğini, taşıma araçlarının bekleme yaptığı, boşta kaldığı dorsenin fuar sahasında uzun bir süre beklemeye alındığını, davalı şirket çalışanlarının bilgisi/ talimatı dahilinde yasal süreler üzerinde çalışılması nedeniyle üstlenilmesi icap eden cezalardan ötürü demuraj bedelinin doğduğunu ve 11.000 euro tutarındaki bu bedelin yapılan iş ile uyumlu, navlun hasılatı kapsamında değerlendirildiğini ve piyasa rayiçlerine uygun bulunduğunu, ayrıca davacının veya alt (fiili) taşıyıcının kast veya kasta eşdeğer kusur haline rastlanmadığını, hesap bilirkişisinin tespitleri doğrultusunda davacı şirket alacağının oluştuğunu bildirmişlerdir.
14/04/2021 tarihli bilirkişi raporu somut olaya uygun açıklama ve gerekçe içermesi, aradaki taşıma ilişkisini ve süreci mevzuatı da değerlendirmek suretiyle belgeleriyle birlikte net bir şekilde ortaya koymuş olması nedeniyle mahkememizce yeterli ve hüküm kurmaya elverişli bulunmuştur.
14/12/1993 tarihli ve 21788 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 3935 sayılı kanun ile Eşyaların Karayoluyla Uluslararası Nakliyatı İçin Mukavele Sözleşmesine ve bu sözleşmeye ek protokole Türkiye de katılmayı kabul ettiğinden ve CMR metni 04 Ocak 1995 tarihli Resmi Gazetede yayınlandığından olayda CMR Konvasiyonu hükümleri uygulanacaktır.
CMR Konvansiyonu hükümlerinin uygulanabilmesi için ücret karşılığı yapılmış bir taşımanın varlığı zorunludur. Taşıma senedinin varlığı ise kural olarak taşıma sözleşmesinin şartları ve tarafların sorumlulukları yönünden bir ispat aracıdır. Nitekim; CMR’nin 12. maddesi gereğince gönderenin ya da gönderilenin yük üzerinde tasarruf edebilmeleri için taşıma senedine sahip olma zorunluluğu söz konusudur. Bunun yanı sıra taşıma senedinin düzenlenmemiş olması sözleşmenin varlığını ve geçerliliğini etkilemeyecektir. CMR’nın 17 ila 29 maddeleri arasında yer alan düzenlemeler çerçevesinde taşıma konusu eşyanın (yükün) zayi olması veya hasara uğraması durumunda yahut teslimin gecikmeli olarak yapılması durumunda doğacak zarardan taşıyıcının sorumlu olacağı kaçınılmazdır. Somut olay yönünden; taşıma işinde gecikme olup olmadığı, gecikme var ise kimin kusurundan kaynaklandığı ve gecikme nedeniyle zararının bulunup bulunmadığı konusu önem taşımaktadır. CMR Konvansiyonu’nun 23/4. maddesinin 2. cümlesinde; “Gecikme halinde, hak sahibi zarar ve ziyanın bundan ileri geldiğini ispat ederse, taşıyıcı bu zarar ve ziyan için, taşıma ücretini geçmemek üzere tazminat öder” düzenlemesine yer verilmiştir. Bu düzenlemeye göre gecikmenin varlığı durumunda taşıyıcı olan davacının, navlun ücretini geçmemek üzere davalı göndericiye karşı sorumluluğu söz konusudur. Gecikme halinde taşıyıcının ödeyeceği tazminat ise CMR’nin 23/5 maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre gecikme halinde tazminat taşıma (navlun) ücretini aşamayacaktır.
Toplanan ve sunulan deliller, taraflar arasında gerçekleşen e-mail yazışmaları, aldırılan bilirkişi raporları ve tüm dosya birlikte değerlendirildiğinde; davalı ile dava dışı … Oto San. ve Tic. A.Ş. arasında 01/08/2018 tarihli sözleşmenin imzalandığı, bu sözleşme ile davalının, 20-27 Eylül 2018 tarihinde …’de yapılacak olan … Fuarı’nda … standının tasarım, imalat, fuar alanına nakliyesi, kurulum ve montaj işini yüklendiği, sözleşmenin 3. maddesi ile “işe sözleşmenin imza tarihinde başlanacağı ve işin 27/09/2018 tarihinde yerel saat ile 19.00’da tamamlanacağı” hususunun kararlaştırıldığı, davalının, taşıma işini aralarında herhangi bir yazılı sözleşme olmaksızın davacıya devrettiği, nitekim; dava konusu taşıma işinin davacı tarafından gerçekleştirildiği konusunda taraflar arasında uyuşmazlığın da bulunmadığı, taşıma işinin …- … -… -… güzergahı izlenmek suretiyle dava dışı fiili taşıyıcı … Uluslararası Nakliye ve Ticaret Ltd. Şti. tarafından gerçekleştirildiği, davacı ile fiili taşıyıcı bu şirket arasında da taşımaya ilişkin yazılı bir sözleşmenin bulunmadığı, CMR’nin 34. maddesinde “Tek bir mukaveleyle düzenlenen taşıma, karayolu taşımacıları tarafından ortaklaşa yapıldığında, tüm taşımanın yapılmasından her biri sorumludur. Ikinci taşımacı ile onu takip eden taşımacılar, malları ve sevk mektubunu kabul etmiş olmaları dolayısıyla ve sevk mektubundaki koşullar altında anlaşmaya katılmış olurlar.” şeklinde ifade bulan düzenlemeden yola çıkıldığında dava konusu taşıma işinde davacının “asıl taşıyıcı”, fiili taşıyıcı olan dava dışı şirketin ise “alt taşıyıcı” sıfatı ile sorumlu olacakları; taraflar arasındaki e-mail yazışmalarından dava konusu taşıma işinin davalı tarafın talimatı ile yapıldığının görüldüğü, hatta taşıma işini yapacak 7 adet aracın yurt dışına çıkış sırasının da yine davalı tarafça belirlendiği, 29/08/2018 tarihli saat 17.35’deki e-mailde özellikle ilk iki aracın yani … ve … plakalı araçların 04/09/2018 tarihinde fuar sahasında olması gerektiğine işaret edildiği, 29/08/2018 tarihinde… Müdürlüğü tarafından Çeşme gümrük sahasından 29/08/2018 tarihinde yurt dışı edilen ilk parti eşyanın 04-08/09/2018 tarihleri arasında gönderilene teslim edildiği; 31/08/2018 tarihinde yurt dışı edilen eşyanın ise 08/09/2018 ve 11/09/2018 tarihlerinde fuar sahasına ulaştığı, diğer araçların ise sözleşmede kararlaştırılan 27/09/2018 tarihinden 14 gün önce fuar alanına vardığı; bir kısım eşyanın fiili taşıyıcı şirket tarafından farklı plaka numarası üzerinden trafik tescil kaydı olan araçlar ile taşındığı, …. taşımacılığında geminin tahliye işlemlerinin 20 saat kadar sürdüğü, dorse alımının da sıraya konması ve gümrük kontrolleri sonucu süre kaybının yaşandığı, dava konusu eşyanın (yükün) geç teslim edildiğine ilişkin olarak davalı tarafça herhangi bir itirazı kaydın konmadığı, diğer yandan taraflar arasında eşyanın (yükün) teslim tarihini açık bir şekilde ortaya koyan yazılı bir belgenin de bulunmadığı, bilirkişi raporunda da açıklandığı şekilde partiler halinde sevki yapılan eşyanın (yükün) makul sürede teslim edildiği, dolayısıyla davacının veya alt (fiili) taşıyıcının kusurundan ve gecikmeden söz edilemeyeceği, takibe konu faturaların davacının usulüne uygun olarak düzenlenmiş defterlerinde kayıtlı olduğu, 16/10/2016 tarihli son faturanın da kaydı ile davacı defterlerine göre davacı alacağının 427.519,95 TL olarak gözüktüğü, her ne kadar davalı defterlerinde bu faturaların kaydı yok ise de esasen hizmetin verilmediği ve ücretin ödendiği yönünde davalı savunmasının bulunmadığı, geç teslim olgusunun gerçekleşmediğinin kabulü karşısında davacının 427.519,95 TL taşıma ücretine hak kazandığı; diğer yandan 21/05/2010 tarihli 27587 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan Uluslararası Karayolu Taşıması Yapan Araçlarda Kullanılan Takograf Cihazları Hakkında Yönetmelik ile 20/07/1999 kabul tarihli 4411 sayılı Uluslararası Karayolu Taşıması Yapan Taşıtlarda Çalışan Personelin Çalışmalarına İlişkin Avrupa Anlaşmasına Katılmamızın Uygun Bulunduğuna Dair Kanun gereğince kayıt kartlarının hangi süre için düzenlenmişse o süreyi aşamayacağı, yani daha uzun süre kullanılamayacağı, olayda; çalışma sürelerinin aşılması nedeniyle araç takolarının dolumu, bozulması durumu ile karşı karşıya kalındığı, fiili taşıyıcı olan şirketin tako bozma farkı verdiği ve eşyanın taşınmasına devam ettiği, dava dışı fiili taşıyıcı şirkete ait … dorsenin 12-29/09/2018 tarihleri arasında fuar alanında beklemeye alındığı, yani yaklaşık 15 gün kadar boşta kaldığı, bu nedenle de demuraj bedelinin oluştuğu; demuraj bedeline ilişkin olarak dava dışı şirket tarafından düzenlenen 11.000,00 Euro miktarlı faturanın davacı defterlerinde kaydının bulunduğu, fatura miktarının yapılan iş ile uyumlu ve piyasa rayiçlerine uygun olduğu, davacının fatura bedeline hak kazandığı anlaşıldığından, itirazın iptali davasının 427.519,95 TL üzerinden kısmen kabulüne; alacak davasının ise 11.000,00 Euro üzerinden tam kabulüne karar vermek gerekmiştir.
İtirazın iptali davasında alacak likit olduğundan, 427.519,95 TL üzerinden % 20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınmasına, davacının takibinde haksız ve kötü niyetli olduğu iddia ve ispat edilmediğinden, reddedilen kısım yönünden ise davalı vekilinin tazminat isteğinin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM ; Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1-Davacı tarafın açtığı itirazın iptali davasının KISMEN KABULÜ ile;
İzmir …. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı takip dosyasında davalının 427.519,95 TL borca itirazının iptaline, takibin bu miktar üzerinden ve takip talebinde belirtilen koşullarda devamına,
2-Davacı vekilinin fazlaya ilişkin isteğinin reddine,
3-Hükmolunan 427.519,95 TL’nin % 20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
4-Davacının takibinde haksız ve kötü niyetli olduğu iddia ve ispat edilmediğinden, reddedilen kısım yönünden davalı vekilinin tazminat isteğinin reddine,
5-Davacı tarafın açtığı alacak davasının KABULÜ ile;
11.000,00 Euro alacağın 3095 sayılı Kanunun 4/a maddesi gereğince belirlenecek Devlet Bankalarının o yabancı para ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranı ile birlikte hesaplanacak tutarın fiili ödeme tarihindeki efektif satış kuruna göre belirlenecek TL karşılığının davalıdan tahsiline,
6-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken ‭33.637,21 TL harçtan peşin olarak alınan 6.281,25 TL harcın düşülmesi ile kalan 27.355,96‬ TL harcın davalıdan alınarak, Hazine’ye gelir kaydına,
7-Davacının yatırmış olduğu 35,90 TL’si başvurma harcı, 6.281,25 TL’si peşin harç olmak üzere toplam ‭6.317,15‬ TL’nin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
8-Davacının yapmış olduğu 180,70 TL’si posta-tebligat gideri ve 2.600,00 TL’si bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.780,70 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre takdiren ‭2.776,24 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmının davacı üzerinde bırakılmasına,
9-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 41.671,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
10-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen ‭790,38‬ TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
11-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; taraf vekillerinin ve davalı şirket yetkilisinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 11/06/2021

Başkan …
E-imza

Üye …
E-imza

Üye …
E-imza

Katip …
E-imza