Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1383 E. 2021/899 K. 11.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1383
KARAR NO : 2021/899

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 28/11/2018
KARAR TARİHİ : 11/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacılar vekili duruşmada tekrar ettiği dava dilekçesi ile özetle; 05/04/2016 tarihinde müvekkiline yaya olarak seyir halinde iken… idaresindeki … plakalı aracın çarptığını ve bu kaza neticesinde yaralandığını, kazanın ardından müvekkilinin tedavisinin Afyon Devlet Hastanesinde yapıldığını, kaza sebebi ile müvekkilinde sol tibia kırığı oluştuğunu, gerçekleşen kazanın oluşumunda … plakalı aracın kusurlu olup … sigorta şirketi nezdinde ZMMS poliçesinin olduğunu, bu sebeple sigorta şirketinden tazminat talep haklarının doğduğunu, sayın Mahkemece takdir olunması halinde, davanın safahatında rapor alındığında davacının geçici iş göremezlik süresi ve maluliyet oranının açığa kavuşacağını, işbu davaya konu kaza sebebiyle müvekkili adına poliçe sorumlusu … Sigorta A.Ş’ne 31/08/2018 tarihinde başvuru yapmalarına rağmen, müvekkilinin kaza sonucu maluliyetinin oluşmadığı gerekçesi ile dava tarihine kadar taraflarına ödeme yapılmadığını, müvekkilinin belirtilen kazadan kaynaklı geçici ve kalıcı maluliyetinin tespiti ile bu maluliyete tekabül eden maddi zararının davalıdan tazmininin talep edildiğini, fazlaya ilişkin tüm dava ve tazminat talep hakları saklı kalmak kaydıyla, arz ve izah edilen nedenler ve sayın mahkemece resen nazara alınacak hususlarla; şimdilik 100,00-TL kalıcı maluliyet tazminatının davalıdan başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ödenmesine, dava masrafları ve vekalet ücretlerinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı taraf vekili cevap dilekçesi ile özetle; Davacı vekili tarafından, 05.04.2016 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucunda oluştuğu iddia edilen maddi zararın tahsili amacı ile müvekkili şirket aleyhine 28.11.2018 tarihinde huzurda görülmekte olan davanın ikame edildiğini, huzurdaki dava açılmadan hatta dava konusu kaza meydana gelmeden önce 26.04.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6704 Sayılı Kanun ile 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 97. Maddesinin değiştirildiğini, trafik kazasından doğan tazminat talepleri için dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta şirketine yazılı olarak başvurunun bir dava şartı haline getirildiğini, davacı yanca müvekkili şirkete yapılan başvuruya istinaden şirket nezdinde hasar dosyası açıldığını, davacının sunmuş olduğu kaza ve diğer hastane evraklarının medikal incelemeye gönderilerek özür oranı tespiti için rapor alındığını, … Danışmanlık Hizmetleri tarafından hazırlanan 04.09.2018 tarihli tıbbi mütalaada; “medikal görüşümüz kazazedenin 05.04.2016 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası nedeni ile husule gelmiş bulunan yaralanmaları ile bunlara yönelik tedavilere ilişkin projeksiyonla muhtemel sürekli arazı/arazları bağlamında özür oranının tahminen %0 olabileceği noktasındadır.” dendiğini, davacının kaza nedeniyle maluliyetinin husule gelmemiş bulunması sebebiyle müvekkili şirketin tazminat ödeme yükümlülüğünün bulunmadığını, davanın reddinin gerektiğini, davaya konu kazaya karışan … plaka sayılı aracın müvekkili … Sigorta A.Ş. nezdinde …….. numaralı Trafik Sigorta Poliçesi ile 20/01/2016-20/01/2017 tarihleri arasında sigortalı olduğunu, müvekkili şirketin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası gereğince dava konusu zararlara ilişkin olarak sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı olup sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve zarar nispetinde olduğunu, poliçeye müstenit müşterek müteselsil sorumluluklarının poliçe limitiyle sınırlı olmakla beraber; masraf, vekâlet ücreti sorumluluklarının da bu miktara isabet eden oranlarda olacağını, poliçe limitinin maktuen ödenecek rakam olmadığını, poliçe limiti üzerindeki zararlardan müvekkili şirketin sorumluluğunun bulunmadığını, zorunlu trafik sigortasının sorumluluk sigortası olup, bu nedenle bu sigorta ile sigorta ettiren kişinin işleteni olduğu motorlu araçların üçüncü kişilere verdikleri zararların karşılanmasının amaçlandığını, zorunlu trafik sigortasında, sigortacının karşılamakla yükümlü olduğu zararların, işletme halinde motorlu aracın neden olduğu kazalarda üçüncü kişilerin zararına neden olacak bir kazanın meydana gelmesi ve bu kazada araç işleteninin sorumlu bulunması gerektiğini, araç işleteninin ve sürücünün kusursuz olduğu hallerde sigortacının da tazminat ödeme yükümlülüğünün bulunmadığını, kusur durumunun net ve kesin olarak tespitinin gerektiğini, sayın mahkemece davacının iddia ettiği kalıcı sakatlığının tespiti için rapor alınması halinde, hazırlanacak raporda trafik sigortası genel şartları gereği meslekte kazanma gücü kaybı oranının değil, özürlülük oranının dikkate alınması gerektiğini, dava konusu sigortalı aracın poliçesi genel şart değişikliği sonrasında 20.01.2016 tarihinde tanzim edilmiş olduğundan yeni genel şartların uygulanmasının gerektiğini, sayın mahkemece bilirkişi incelemesine başvurulması halinde, hazırlanacak raporda TRH 2010 yaşam tablosu ve %1.8 teknik faiz oranının esas alınması gerektiğini, meydana gelen kaza nedeniyle geçici iş göremezlik giderinin, bakıcı gideri ile geçici ve sürekli iş göremezlik dönemine ait tedavi giderlerinden müvekkili şirketin sorumlu tutulamayacağını, zira bu hususta sorumluluğun sosyal güvenlik kurumuna ait olduğunu, davacı yanca, müvekkili şirkete yapılan başvuru neticesinde davacının maluliyetinin bulunmaması sebebiyle taleplerinin reddedildiğini, dolayısıyla müvekkili şirketin temerrüdünün söz konusu olmadığını, sayın mahkemece faize hükmedilmesi halinde, faiz başlangıç tarihinin dava tarihi olması gerektiğini, arz edilen nedenlerle; aleyhlerine açılan davanın reddine, yargılama harç ve giderleri ile vekâlet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Kazanın oluş biçimi : 05.04.2016 günü saat 12.00 sıralarında Sürücü… … plaka sayılı aracı ile Afyonkarahisar … Mahallesi, ……Sokak üzerinde ……. Sokak istikametinden …….. Okulu istikametine seyrettiği esnada kendi aracının ön kısımları ile yaya kaldırımından yol üzerine inerek karşı tarafa geçmekte olan yaya …’e çarpması neticesinde, tek araçlı yaralanmalı trafik kazası meydana geldiği anlaşılmıştır.
Hasar dosyası : Davacılar vekilinin dava tarihinden önce davalı sigortaya başvuruda bulunduğu, … plakalı aracın 05/04/2016 tarihinde karıştığı kaza sebebiyle oluşturulan hasar dosyasına istinaden davacılara herhangi bir ödeme yapılmadığı anlaşılmıştır.
Sigorta Poliçesi: Davalı … ile kazaya karışan … plaka sayılı araç maliki olan dava dışı… arasında, 20/01/2016 – 20/01/2017 tarihlerini kapsayan ZMMS poliçesi bulunmaktadır. Poliçe limiti ölüm/sakatlık kişi başına 310.000,00-TL, tedavi gideri kişi başına 310.000,00-TL’dir.
Trafik Tescil : Ankara İl Emniyet Müdürlüğünün 08/02/2019 havale tarihli cevabi yazısından … plaka sayılı aracın dava dışı… adına tescilli olduğu anlaşılmıştır.
Soruşturma Dosyası : Afyonkarahisar C.Başsavcılığının …… Sor. Sayılı dosyasının incelenmesinde; şüpheli… hakkında mağdur …’in 05.04.2016 tarihinde meydana gelen trafik kazasında taksirle yaralanmasına sebep olmak suçundan hakkında soruşturma açıldığı ve tarafların uzlaşmış olmaları nedeniyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği anlaşıldı.
Kusur Raporu: Afyonkarahisar 1. Asliye Hukuk Mahkemesince bilirkişi Başpolis memuru ……’dan aldırılan 17/05/2019 tarihli raporda; … plaka sayılı aracın sürücüsü…’un aynı kanunun ve 52/1-a “Kavşaklara yaklaşırken, dönemeçlere girerken, tepe üstlerine yaklaşırken, dönemeçli yollarda ilerlerken, yaya geçitlerine, hemzemin geçitlere, tünellere, dar köprü ve menfezlere yaklaşırken, yapım ve onarım alanlarına girerken, hızlarını azaltmak” ve 52/1-b “Sürücüler hızlarını, kullandıkları aracın yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmak zorundadırlar” şeklindeki kanun maddesinde belirtilen kuralları ihlal yaptığı için 1. Derecede Asli %100 (Yüzde Yüz) oranında kusurlu olduğu, Yaya …’in ise “Kazanın meydana gelmesinde bir kural ihlali ve kusurunun bulunmadığı mütalaa edilmiştir.
Maluliyet raporu : (Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre) 09/12/2020 tarihli Afyonkarahisar Sağlık Bilimleri Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Adli Tıp Bilirkişilik Kurul Raporunda; 26.05.2008 doğumlu … T.C. numaralı …’in 05.04.2016 geçirmiş olduğu trafik kazası sonrası kendisinde meydana gelen sol tibia yaş ağaç kırığına neden olan yaralanmasının; geçirdiği trafik kazası ile küçükte gelişen sol tibia yaş ağaç kırığı arasında illiyetin taraflarınca kurulduğu, Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliğine (bu yönetmelikte maluliyet oranları tespitine ilişkin cetvel bulunmadığından oranların tespitinde Çalışma ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği cetvellerinden faydalanılmasının uygun olacağı) göre ve meslek grup numarası bildirilmemekle düz işçi kabul edilerek (Grup 1) değerlendirildiğinde; Gr 1 XII (32a……1) A %4, E cetvelinde yaşına göre (olay tarihindeki yaşı:7); maluliyetinin %3.0 (yüzdeüç) olduğu, kaza nedeniyle mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı ihtiyaç süresinin 1 (bir) ay olduğu, geçirmiş olduğu kaza neticesinde tıbbi iyileşme süresinin 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği kanaatine varıldığı mütalaa edilmiştir.
Maluliyet raporu :16/08/2021 tarihli Afyonkarahisar Sağlık Bilimleri Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Adli Tıp Bilirkişilik Kurul Raporunda; 26.05.2008 doğumlu … T.C. numaralı …’in 05.04.2016 geçirmiş olduğu trafik kazası sonrası kendisinde meydana gelen sol tibia yaş ağaç kırığına neden olan yaralanmasının; “Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik” hükümlerine göre değerlendirildiğinde; Herhangi bir özür oranı bulunmadığı, Kaza nedeniyle mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı ihtiyaç süresinin 1 (bir) ay olduğu, Geçirmiş olduğu kaza neticesinde tıbbi iyileşme süresinin 7 (yedi) aya kadar uzayabileceği kanaatine varıldığı mütalaa edilmiştir.
Aktüer Bilirkişi kök raporu : Hesap Bilirkişisi …… 15/03/2021 tarihli raporunda ; Afyonkarahisar 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin … Tal. Sayılı dosyasında mahallinde yapılan keşif sonrası trafik bilirkişisi …tarafından düzenlenen 17.05.2019 t.li raporda; kazanın oluşumunda … plakalı araç sürücüsü…’un asli derecede %100 oranında kusurlu olduğu, yaya davacı …’in kusurunun bulunmadığının tespit edildiği, Yargılama sırasında alınan Afyonkarahisar Sağlık Bilimleri Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen 09.12.2020 tarihli raporda davacı küçüğün 05.04.2016 olay tarihinde yürürlükte bulunan Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği kapsamında maluliyet oranının %3 olduğunun tespit edildiği, Davacı küçüğün PMF – 1931 Bakiye Yaşam Tablosu ile prograsif rant yöntemi uyarınca yapılan hesaplamalar sonucunda talep edebileceği Sürekli İş Göremezlik tazminatının, İşlemiş bilinen dönem efor kaybı zararı : 3.630,79 TL , İşleyecek dönem efor kaybı zararı:4.058,90 TL, İşleyecek aktif dönem maluliyet zararı :42.727,61 TL , İşleyecek pasif dönem maluliyet zararı : (+) 3.537,15 TL, Toplam maddi zararının 53.954,45 TL olarak hesaplandığı, Davacının dava dilekçesinde 100,00 TL kalıcı maluliyet tazminatı ve sigorta şirketine başvuru tarihinden itibaren yasal faiz talebinde bulunduğu, Dosya arasında bulunan davacı vekilinin, davalı … şirketine hitaben düzenlediği 29.08.2018 tarihini taşıyan başvuru dilekçesinin davalı şirkete 31.08.2018 tarihinde teslim edildiği, Hesaplanan maddi tazminatın davalı şirket tarafından tanzim edilen (Trafik) Sigorta Poliçesi teminat limitleri kapsamında kaldığı kanaatine varıldığını mütalaa etmiştir.
Aktüer Bilirkişi Ek Raporu : Hesap Bilirkişisi Sevgi Kanyılmaz 19/04/2021 tarihli ek raporunda ; Afyonkarahisar 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin …Tal. Sayılı dosyasında mahallinde yapılan keşif sonrası trafik bilirkişisi …tarafından düzenlenen 17.05.2019 t.li raporda; kazanın oluşumunda … plakalı araç sürücüsü…’un asli derecede %100 oranında kusurlu olduğu, yaya davacı …’in kusurunun bulunmadığının tespit edildiği, Yargılama sırasında alınan Afyonkarahisar Sağlık Bilimleri Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen 09.12.2020 tarihli raporda davacı küçüğün 05.04.2016 olay tarihinde yürürlükte bulunan Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği kapsamında maluliyet oranının %3 olduğunun tespit edildiği, Davacı küçüğün; PMF 1931 yaşam tablosu + Progresif rant yöntemi uyarınca yapılan hesaplama sonucunda talep edebileceği Sürekli İş Göremezlik tazminatının İşlemiş bilinen dönem efor kaybı zararı : 3.630,79 TL, İşleyecek dönem efor kaybı zararı:4.058,90 TL, İşleyecek aktif dönem maluliyet zararı : 42.727,61 TL, İşleyecek pasif dönem maluliyet zararı : (+) 3.537,15 TL , Toplam 53.954,45 TL , TRH 2010 Mortalite yaşam tablosu + Progresif rant yöntemi uyarınca yapılan hesaplama sonucunda talep edebileceği Sürekli İş Göremezlik tazminatının ; İşlemiş bilinen dönem efor kaybı zararı :3.630,79 TL, İşleyecek dönem efor kaybı zararı: 4.058,90 TL, İşleyecek aktif dönem maluliyet zararı :42.727,61 TL , İşleyecek pasif dönem maluliyet zararı : (+) 18.046,31 TL, Toplam 68.463,61 TL olduğu, Davacının dava dilekçesinde 100,00 TL kalıcı (sürekli) maluliyet tazminatı ve sigorta şirketine başvuru tarihinden itibaren yasal faiz talebinde bulunduğu, Dosya arasında bulunan davacı vekilinin, davalı … şirketine hitaben düzenlediği 29.08.2018 tarihini taşıyan başvuru dilekçesinin davalı şirkete 31.08.2018 tarihinde teslim edildiği, Hesaplanan maddi tazminatın davalı Şirket tarafından tanzim edilen (Trafik) Sigorta Poliçesi teminat limitleri kapsamında kaldığı kanaatine varıldığını mütalaa etmiştir.
Bedel arttırım dilekçesi : Davacı vekili 18/03/2021 tarihli bedel arttırım dilekçesinde; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile talep ettikleri 100,00-TL tazminat bedelinin arttırılarak 53.954,45-TL’nin başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte alınarak taraflarına ödenmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin aleyhine başvuru yapılan davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiş tamamlama harcını 18/03/2021 tarihinde yatırmıştır.
Islah dilekçesi : Davacı vekili 27/04/2021 tarihli ıslah dilekçesinde; sunulan bilirkişi raporu doğrultusunda; ıslah talebinin kabulü ile 68.463,61-TL tazminatın davalı … şirketinden yasal faizi ile birlikte alınarak davacıya verilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiş ıslah harcını 27/04/2021 tarihinde yatırmıştır.
Dava; trafik kazasından kaynaklanan sürekli iş göremezlik tazminatının karşı araç ZMMS sigortacısından tahsiline ilişkin tazminat davasıdır.
Anayasa Mahkemesi’nin 2019/40 esas, 2020/40 karar, 17/07/2020 tarihli iptal kararının, 9 Ekim 2020 günü 31269 sayılı RG’de yayınlandığı, bu karar ile 14/04/2016 tarihli, 6704 sayılı 3. Maddesiyle değiştirilen 90. Maddesinin 1. cümlesinde yer alan “… ve bu kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresinin, ikinci cümlesinde yer alan “… ve genel şartlarda…” ibaresinin İPTALİNE karar verilmesinden sonra, Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 2021/12789 esas, 2021/6360 karar sayılı, Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 2021/3987 esas, 2021/6270 kara sayılı, Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 2021/5423 esas, 2021/6085 karar sayılı, Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 2021/5350 esas, 2021/6077 karar sayılı emsal ve istikrar kazanan kararlarında “ Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının usulüne uygun şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşlarının çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihi 11.10.2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013-01.06.2015 tarihleri arası Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01.06.2015-20.02.2019 tarihleri arası Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik, 20.02.2019 tarihinden sonra Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.” şeklinde değerlendirme yapıldığı görülmüştür.
Somut olayda, mahkememizce Afyonkarahisar Sağlık Bilimleri Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığından alınan maluliyet raporuna göre davacının 05.04.2016 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı yaralanması nedeniyle Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre meydana gelen yaralanması nedeniyle herhangi bir özür oranının bulunmadığı tespit edildiğinden davacının sürekli iş göremezlik zararının oluşmadığı anlaşılmakla davacının sürekli iş göremezlik tazminatı talebinin reddine, yargılama sırasında Anayasa Mahkemesi’nin 2019/40 esas, 2020/40 karar, 17/07/2020 tarihli iptal kararının, 9 Ekim 2020 günü 31269 sayılı RG’de yayınlandığı, bu karar ile 14/04/2016 tarihli, 6704 sayılı 3. Maddesiyle değiştirilen 90. Maddesinin 1. cümlesinde yer alan “… ve bu kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresinin, ikinci cümlesinde yer alan “… ve genel şartlarda…” ibaresinin iptaline karar verildiği, ZMMS Genel Şartlarının atfı nedeniyle maluliyetin tespitinde Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri uygulanırken AYM iptal kararındaki iptal gerekçesi gözetilerek artık maluliyetin Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre tespitinin mümkün olmayacağı, Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliğinin uygulanması gerekeceğine ilişkin Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3. HD’nin 2020/845 esas – 2020/1149 karar sayılı, 2020/1056 esas-2020/1148 karar sayılı, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. HD’nin 2019/824 esas, 2020/1025 karar sayılı, 2019/3373 esas, 2020/1022 karar sayılı ilamı gibi birçok verilen emsal nitelikteki kararlar gözetilerek oluşturulan ara karar uyarınca ilk olarak davacının Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre maluliyet raporunun alındığı ve bu raporda tespit edilen maluliyet oranı üzerinden aktüer bilirkişinin hesap raporunu düzenlediği, davacının hesap raporuna göre bedel artırım ve ıslah dilekçesi sunduğu, davacının dava değerini artırmakta ve ıslah ekmekte bir kusurunun bulunmadığı gözetilerek davalı lehine artırılan ve ıslah edilen değer üzerinden vekalet ücreti takdirinin hakkaniyet ve iyiniyet kurallarına aykırı olacağı kanaatine varılarak dava dilekçesindeki değer üzerinden vekalet ücreti takdir etmek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacının davasının REDDİNE,
2- Peşin alınan, bedel artırımı ve ıslahla tamamlanan toplam 270,90 TL harçtan alınması gereken 59,30 TL maktu ret harcının mahsubu ile fazladan alınan 211,60 TL harcın kararın kesinleşimesi ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Dava şartı arabuluculuk ücreti olan ve 6325 sy Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-13 maddesi uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davada haksız çıkan davacıdan alınarak HAZİNE’ye GERİ KAYDINA,
4-Dava tamamen reddedildiğinden davacı tarafın yaptığı tüm yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına.
5-Dava tamamen reddedildiğinden, hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir ve hesaplanmış olan; 100,00 TL vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine.
6-HMK.nun 333.maddesi uyarınca davacı tarafından yatırılan gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
ilişkin, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde, mahkememize veya bulunduğu yerde varsa Asliye Ticaret Mahkemesi’ne, yoksa Asliye Hukuk Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 11/11/2021
Katip …
e-imza

Hakim
e-imza