Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1325 E. 2021/1119 K. 23.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1325
KARAR NO : 2021/1119

DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/11/2018
KARAR TARİHİ : 23/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı taraf vekili duruşmada tekrar ettiği dava dilekçesi ile özetle; Müvekkilinin, davalıya ait Alaçatı’daki inşaata bir adet çelik kapı, 9 adet iç oda kapısı,İzmir deki inşaata masa, mutfak dolabı için cam, balkon dolabı, evye, ışıklı raf, çelik kapı, seramik, laminat parke, iç kapılar, bilumum aksesuar montajı ve sair işleri üstlendiğini, cari hesap dökümünde yapılan işlerin yazılı olduğunu, müvekkilinin 2018 mart ayında tüm işi eksiksiz teslim ettiğini, davalının, hiçbir ihtirazi kayıt olmaksızın işi teslim aldığını, geçen zamanda da teslim edilen malların ayıplı olduğu konusunda hiçbir ihbar ve ihtarda bulunmadığını, tarafların cari hesap olarak çalıştıklarını, müvekkilinin, … Yapı Sis. Ltd. Şti.ne olan 13.414TL borcu için davalının borcuna mahsuben bir çek keşide etmesini istediğini, davalının 20.02.2018 tarihinde, 15.04.2018 keşide tarihli 13.414TL bedelli bir çek keşide ettiğini, müvekkilinin bu çeki borçlu olduğu şirkete verdiğini, davalıya çek bedeli kadar fatura kestiğini, davalının gününde çeki bankaya ödediğini, davalının çeki ödedikten sonra, nakite sıkıştığını ve 7000TL iade etmelerini, nasıl olsa cari hesap çalıştıklarını, yakın zamanda tüm borcunu kapatacağını söylediğini, müvekkilinin de aralarındaki iyi ilişkiye güvenerek, 16.04.2018 tarihinde davalıya 7.000TL gönderdiğini, davalının kötüniyetli olarak müvekkiline olan ödemeyi sürekli ertelediğini, müvekkiline bir ihtarname göndererek borçlu değil, alacaklı olduğunu bildirdiğini, müvekkilinin de bu ihtarnameye karşı, cevabi bir ihtarname gönderdiğini, müvekkilinin davalıya ait inşaatlara birtakım işler yaptığı konusunda ihtilaf olmadığını, nitekim davalının gönderdiği ihtarnamede yapılan bir kısım işleri saydığını, davalının, ihtarnamede yapılan bazı işlerin ayıplı olduğunu ve müvekkiline iade ettiğini iddia ettiğini, bu iddiaların tamamen gerçek dışı olduğunu, davalının, borcunu ödememek için bu iddialarda bulunduğunu, müvekkilinin tüm vecibelerini ayıpsız ve tam olarak yerine getirdiğini, davalının müvekkiline iade ettiği bir mal olmadığını, davalının müvekkiline 15.583,70TL borçlu olduğunu, davalının 15.583,70TL alacağı yasal faizi ile birlikte ödemesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı taraf vekili duruşmada tekrar ettiği cevap dilekçesi ile özetle; görev itirazında bulunduklarını, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, müvekkilinin mimar olduğunu, davacı taşeron ile müvekkili arasında inşaatların bir kısım kapı, dolap vd. işlerinin yapımı konusunda sözlü anlaştıklarını, eser sözleşmesi ilişkisi kurulduğunu, yapılan işlerin önemli bir bölümünün malzemesinin satıcı firmalardan bazen davacı adına bazen müvekkili adına kredi kartı ile alındığını, davacının işin yapımı sırasında
müvekkilinden nakit avanslar aldığını, taraflar arasında sözleşme ilişkisinin Mart 2018 de sona erdiğini, Nisan 2018 tarihinden müvekkiline 05.04.2018 tarih 3151 nolu, 13.414TL değerinde faturanın kesildiğini, müvekkilinin de 13.414TL lik 15.04.2018 tarihli bir çek verdiğini, davacının yaptığı işler ve alacak yönünden hesabın kesildiğini, ancak tüm imalatların hatalı, ayıplı ve eksik çıktığını, müvekkilinin ayıplı ürünlerin sökülerek geri alınarak bedelin iadesini talep ettiğini, yapılan işlerdeki hatalardan dolayı tarafların 7.000TL bedel karşılığında anlaştığını, davacının 7.000TL bedeli … nolu fatura bedelinin kısmen iadesi şeklinde not düşerek ödediğini, yapılan hesaplamada müvekkilinin evindeki salon takımı mobilyalarının cilasının davacı tarafından yaptırılmasının kapsam dışı kaldığını, bu mobilyaların cilasının çok kötü yapıldığını, müvekkilinin bu mobilyaları cila yaptırılan yerden alarak ücret karşılığında …. San. Tic. Ltd. Şti. ye 14.09.2018 tarih 7525 sayılı fatura ile yaptırıldığını ifade ettiğini, Çeşme Alaçatı’da yapılan imalatların; 1 adet çelik kapı, 9 adet iç kapı imalatı olduğunu bu imalatlardan çelik kapının davacı tarafından yapıldığını, iç kapıların ise müvekkili tarafından mobilyacı …’a yaptırıldığını, müvekkilinin Mart 2018 de davacının talebi üzerine Alaçatı’da şantiyede 2.500TL ödediğini, davacının bu bedelin 2 adet iç kapı 1 adet çelik kapı bedeli olarak kabul edilmesini önerdiğini, müvekkilinin de bunu kabul ettiğini, davacı bunları kabul ettiği için 05.04.2018 tarih … nolu faturada bu ürünleri göstermediğini, 7 adet kapı bedelinin ödendiğini, 9 adet iç kapının tamamının ayıplı çıktığını, kapıların müvekkili tarafından tamir ettirilerek monte ettirildiğini, İzmir Bayraklı’daki inşaatta yapılan imalatlardan: çelik kapının; kullanılmış olduğunu, pervazının dar ve kırık olduğunu, pilinin 1 ay olmadan bittiğini, masanın; kerestelerinin keresteciden alınarak mobilyacı …’a yaptırıldığını, mutfak dolabının; sunta, kiler, kaşıklık vb malzemelerin müvekkili tarafından alındığını, davacının işçilik yaptığını, ancak imalatın ayıplı olduğunu, cam kapak kulplarının olmadığını, ışıklı rafların farklı renklerde olduğunu, dolabın üste açılan kapaklarından birinde pistonunun olmadığını, mutfak dolabı menteşeleri, ışıklı raf yağdanlık, çekmeceler, cam kapak, kapak kulpları, mutfak evyesinin bedellerinin müvekkilinin davacıya verdiği avanstan mahsup edildiğini, balkon dolabının mutfak dolabıyla birlikte olduğunu, seramiğin 22m2 olduğunu ve bedelinin 1361,41TL olduğunu, müvekkilinin davacıya ödediği avanstan mahsup edildiğini, bu nedenle bunun faturaya dahil edilmediğini, kapıların ayıplı olduğunu, kapıların ölçüsünde ve yönünde sorunlar olduğunu, bu nedenle kapıların montajına izin verilmediğini, teslim alınmadan iade edildiğini, mevcut iç kapıların imalatı ve montajının müvekkili tarafından mobilyacı …’a yaptırıldığını, davanın reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Alacağa konu fatura : …..( Kapı Mutfak Banyo ) … tarafından … adına düzenlenen Seri A No. .. numaralı 13.414,00-TL. bedelli fatura olduğu anlaşılmıştır.
Davalı İhtarname : … vekili tarafından muhataplar … ve ……’ya keşide edilen İzmir …. Noterliği’nin 19/09/2018 tarihli ve …..numaralı ihtarnamesinde; … adına ….ünvanlı firmanın müvekkili …’a Alaçatı’daki inşaatına 1 adet niteliksiz çelik kapı ve 9 adet iç kapı teslimi, İzmir’deki inşaatına 1 adet niteliksiz çelik kapı ve 9 adet iç kapı teslimi, İzmir’deki inşaatına 1 adet nitelikli çelik kapı, muhtelif sayıda iç kapılar teslimi taahhüdü, laminat parke, muhtelif mutfak dolapları imalatı ile muhtelif mobilya aksesuarları montajı işlerinin bedellerinin muhatabın firmasına çek ile ya da firmasız adına …..vd. malzemecilere ödendiğini, Alaçatı’da teslim ettikleri iç kapılardan 2 tanesinin ayıplı olduğunu, muhatap tarafa ihbar edilmesine rağmen almadıklarını, iade alıp bedelini iade etmeleri gerektiğini, İzmir’deki inşaatına teslim ettikleri, nitelikli parmak izi okutabilen çelik kapının parmak iz okutulan kilidinin 2. el olduğu gibi, kapı pervazı montajının elemanlarınca kırılmış olduğunu, teslim alınmadığını ve ilk günden itibaren muhatap firmaya ihbar edilmesine rağmen anılan kapının yenisinin getirilip montajının yapılıp eskisinin sökülüp iade alınması gerekmesine rağmen muhatapların iade almadıklarını, bu kapı bedelini borçlandıklarını, İzmir’deki inşaata teslimini taahhüt ettikleri iç kapıların ve mutfak kiler sepetlerinin adi nitelikte olduğunun fark edilip teslim alınmadığını, muhatap tarafa iade edildiğini, bunların muhatap firmaya ödenen bedellerinin müvekillinin hesabına muhatap firmaca iade edildiğini, ödemesi müvekkili tarafından yapılan bir miktar mutfak PVC malzemesinin muhatap firmaca teslim alındığını, müvekkiline borçlanmış olduklarını, müvekkilinin çok değerli salon masa ve büfe takımını adi cila ya da boya yaptırmaları nedeniyle bu adi cilanın kazınıp yeniden cilalanması ve nakliyesi için müvekkilinin yüksek meblağda ödeme yaptığını, muhatapların müvekkiline borçlandıklarını, müvekkili ile muhatap firma arasında süregelen geçmişe yönelik ticari alışveriş ile ilgili cari hesap ekstresinin ihtarname ekinde sunulduğunu, müvekkilinden alacaklı olmadıkları gibi muhatapların müvekkiline borçlu bulunduklarını, müvekkilini , eşini , yakın akrabalarını mütemadiyen arayıp mesajlar göndererek gerekse … vd. 3. şahıslar gerekse kendi adlarına tacizkar ve tehditkar tavırlarla 13.000,00-TL. haksız para ödenmesi talebinde bulunduklarını, bu ihtarnamenin tebliğinden itibaren tacizkar ve tehditkar suç teşkil eden söz ve fiillerine derhal son vermelerini, son vermemeleri halinde haklarında C. Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulacağının, 3 gün içinde müvekkiline olan 5.215,00-TL. borcu ödemelerini, ödememeleri halinde alacağın icra ve dava yoluyla firmalarından ticari avans faizi ile birlikte tahsili için aleyhlerine yasa yollarına başvurulacağı, masraflar ve vekalet ücretlerinin de taraflarına tahmilinin isteneceğini ihtar ettikleri anlaşılmıştır.
Davacı ihtarname (cevap) : Keşideci … vekili tarafından muhatap …’a keşide edilen İzmir … Noterliği’nin 01/10/2018 tarihli ve …… numaralı cevabi ihtarnamesinde; taraflar arasındaki sözleşme gereği müvekkilinin 2018 mart ayında tam vecibelerini yerine getirdiğini ve teslim ettiğini, muhatabın hiçbir ihtirazı kayıt olmaksızın işi teslim aldığını, geçen 6 aylık zamanda da teslim edilen malların ayıplı olduğu konusunda hiçbir ihbar ve ihtarda bulunmadığını, muhatabın teslimden 6 ay sonra yapılan işle ilgili asılsız iddialarda bulunduğunu, ihtarnamede bildirilen Alaçatı inşaatına teslim edilen çelik kapının niteliksiz olduğu, iç kapıların ayıplı olduğu, parmak izi okutulabilen çelik kapının parmak izi okutulan kilidinin ikinci el olduğu, kapı pervazının eleman tarafından kırıldığı, İzmir inşaatına teslim edilen iç kapılar ile mutfak kiler sepetlerinin adi nitelikte olduğu şeklindeki iddiaların tamamen gerçek dışı olduğunu, müvekkilinin kullandığı tüm malzemelerin ISO belgeli firmalardan temin ettiğini, bu malzemelerin hepsinin 1. sınıf kaliteli malzemeler olduğunu, müvekkilinin malzemeleri fatura karşılığında aldığını, bu malzemelerin kalitesi ve 1. el olduğu konusunda üretici firmalardan gerekli belgeleri aldığını, muhatabın salon masa ve büfe takımının cila işinin müvekkili tarafından yapılmadığını, muhatabın cila işleri konusundaki taleplerini cilayı yapan kişilere bildirmesi gerektiğini, ihtarnamede bildirilenin aksine muhatap tarafından belge karşılığında müvekkiline iade edilen herhangi bir kapı vs olmadığını, müvekkilinin tacizkar ve tehditkar arama ve mesajlarda bulunduğu iddiasının da gerçek dışı olduğunu, tam tersine muhatabın Yargıtayda akrabasının olduğunu, müvekkilinin yargıya başvurması halinde bir şey elde edemeyeceğini söylemek cüretinde bulunduğunu, müvekkilinin işi 2018 yılı mart ayında teslim ettiğini, muhatabın kötü niyetli olduğunu, borcunu ödemeyerek sürekli olarak oyaladığını, şimdi de gönderdiği ihtarname ile borçlu değil alacaklı olduğunu bildirdiğini, muhatabın alacaklı olmasının gerçek dışı olduğu gibi hayatın olağan akışına da aykırı olduğunu, müvekkilinin kullandığı malzemelerin ithal olup fiyatlarının dolar bazında olduğunu, bu nedenle müvekkilinin zararının her geçen gün arttığını, muhatabın müvekkiline toplam 19.382,41-TL. borcunun bulunduğunu, muhatabın bu borcu tebliğden itibaren 5 gün içinde ödemediği takdirde yasal yollara başvurulacağı ve bu durumda sarf olunacak yargı giderleri ve avukatlık ücretinden de muhatabın sorumlu olacağının ihtaren bildirildiği anlaşılmıştır.
Bilirkişi raporu : Teknik Bilirkişi Doç. Dr. ……17/09/2019 tarihli raporunda; Davaya konu ürünlerle ilgili taraflar arasında yapılan herhangi bir sözleşme olmadığı, tarafların sözlü olarak anlaştıkları, Davacının dava dilekçesi ekinde yaptığını iddia ettiği ve detayları Tablo 1 de 29 maddede verilen imalat ve ödemelerin yapıldığını ifade ederek 15.584TL alacaklı olduğunu ifade ederek dava açtığı görülmüştür. Davacının dilekçe ekinde sunduğu listesinde tarafların imzası olmadığı, listenin davacı tarafından hazırlandığı anlaşılmıştır. Bu listeye göre, davacı davalıya 31.998TL imalat/harcama yaptığını, ayrıca davalı tarafa 7.000TL ödeme yaptığını bu kapsamda toplamda 38.998TL alacaklı olduğunu, davalı tarafın kendisine 23.414TL (10.000TL * 13.414TL) ödediğini, kalan bakiyenin de 15.584TL olduğunu ifade ettiği görülmüştür. Davacı tarafın davalıya 05.04.2018 tarihinde 4 kalemden oluşan ve detayları Tablo 2 de verilen 13.414TL lik bir fatura kestiği görülmüştür. Davalı taraf ise iddialarında; yapılan imalatların birçoğunun malzemesini kendisinin aldığını, bununla ilgili dosyada toplam bedelleri 9.491,5TL olan 5 ayrı fatura sunduğu belirlenmiştir. Davaya konu imalatların davalı tarafa sorunsuz ve eksiksiz olarak teslim edildiğine dair dosyada herhangi bir teslim tutanağına rastlanmamıştır. Bayraklı da yapılan imalatlar incelendiğinde; Mutfak dolabının imalatında kullanılan malzeme yönünden herhangi bir sorun olmadığı, dolabın imalatının davacı tarafça yapıldığı konusunda taraf arasında itilaf olmadığı, Davacının 05.04.2018 tarihinde davalıya kestiği faturada mutfak dolabı bedeli 3.168,40TL * KDV (3.739TL) olarak yazdığı görülmüştür. Ancak davalı tarafın dolabın imalatında kullanılan kiler aparatları ve kaşıklığı ……………. nolu faturalarla … A.Ş. den 1.781,5 TL ye (KDV dahil) ayrıca satın aldığını ifade etmiştir. Mutfak dolabı üzerinde yapılan diğer incelemelerde; cam kapakların kulplarının olmadığı, yan yana 2 parçadan yapılan cam rafların ışıklarından birinin sarı diğerinin beyaz olduğu belirlenmiştir. Bahse konu bu sorunlar açık ayıp olup, kullanıcı kaynaklı olmayıp üretim kaynaklı olduğu belirlenmiştir. Bunun dışında mutfak dolabında başka sorun olmadığı anlaşılmıştır. Re’sen yapılan piyasa araştırması sonrasında dolaptaki sorunların giderilme bedellerinin yaklaşık 200TL olduğu belirlenmiştir. Mutfak masasının imalatında kullanılan malzeme yönünden sorun olmadığı, masada da herhangi bir sorun olmadığı görülmemiştir. Dosyada sunulan belgelerden masanın malzemelerinin davalı tarafça 088836 nolu faturayla … Kerestecilik Ltd. Şti. den 2.400TL bedelle satın alındığı anlaşılmıştır. Davacı masanın imalatını kendisinin yaptığını ifade ederken davalı taraf ise masanın malzemesinin dosyada sunduğu fatura ile kendisinin aldığını, imalatını da kendisi tarafından başka bir firmaya yaptırıldığını ifade ettiği görülmüştür. Takdir sayın mahkemede olmakla beraber mutfak masasının işçilik bedelinin re’sen yapılan piyasa araştırması sonrasında 400TL olduğu belirlenmiştir. Balkon dolabı imalatının davacı tarafından yapıldığı bu konuda itilaf olmadığı, dolabın imalatında kullanılan malzeme yönünden herhangi bir sorun olmadığı anlaşılmıştır. Dolabın üst kısmında bulunan kapağa piston takılmadığı, ayrıca dolabın üst ve mutfak tarafında yer alan boşluğa kapama yapılmadığı belirlenmiştir. Bahse konu bu sorunlar açık ayıp olup kullanıcı kaynaklı olmayıp üretim kaynaklı olduğu belirlenmiştir. Üründeki sorunların giderilme bedelinin re’sen yapılan piyasa araştırması sonrasında malzeme + işçilik yaklaşık olarak 100TL olduğu belirlenmiştir. Laminat parkelerin malzemelerinin davacı tarafından getirildiği bu konuda taraflar arasında itilaf olmadığı, laminat parkelerin döşenmesi ile ilgili yapılan işçilik konusunda itilaf olduğu görülmüştür. Davacı laminat parkelerin döşeme işçiliğinin kendisi tarafından yapıldığını, davalı taraf ise laminat parkelerin döşemesi işçiliğinin kendisi tarafından başka bir firmaya yaptırıldığını ifade ettiği görülmüştür. Keşif mahallinde dinlenen tanık … ise lamimat parkelerin döşeme işçiliğinin davalı tarafça kendisine yapıldığını ifade ettiği görülmüştür. Takdir sayın mahkeme de olmakla beraber tüm laminat parkelerin döşenmesi için toplam işçilik bedelinin re’sen yapılan piyasa araştırması sonrasında yaklaşık 365TL olduğu belirlenmiştir. Döşenen lamimat parkelerle dosyada bahsedilen lamimat parkeler aynı özellikte olduğu anlaşılmıştır. Seramiklerin davacı tarafından getirildiği bu konuda taraflar arasında itilaf olmadığı, ancak seramiklerin döşenmesi konusunda itilaf olduğu görülmüştür. Davacı seramiklerin döşeme işçiliğinin kendisi tarafından yapıldığını, davalı taraf ise laminat parkelerin döşemesi işçiliğinin kendisi tarafından başka bir firmaya yaptırıldığını ifade ettiği görülmüştür. Keşif mahallinde dinlenen tanık … seramiklerin döşeme işçiliğinin davacı tarafça değil davalı tarafça yaptırıldığını ifade ettiği görülmüştür. Takdir sayın mahkemede olmakla beraber seramik döşeme işçilik bedelinin toplamda re’sen yapılan piyasa araştırması sonrasında yaklaşık 460TL olduğu belirlenmiştir. Döşenen seramiklerle dosyada bahsedilen seramiklerin aynı özellikte olduğu anlaşılmıştır. Çelik kapının davacı tarafça yapıldığı konusunda taraflar arasında itilaf olmadığı. Davacının çelik kapı bedelini 05.04.2018 tarihli faturada 2.711,86 + KDV olarak yazdığı, dava konusu kapı ile faturada bahsi geçen kapının aynı özellikte olduğu görülmüştür. Kapı üzerinde yapılan incelemelerde kapının dış kısmında kullanılan pervazlarından birinin montaj sırasında kırıldığı tespit edilmiştir. Pervazın değiştirilmesi gerektiği sorunun giderilme bedelinin re’sen yapılan piyasa araştırması sonrasında malzeme + işçilik yaklaşık 250TL olduğu belirlenmiştir. Oda kapıları incelendiğinde taşınmazda 5 adet oda kapısı, 1 adet mutfak sürme kapısı olduğu, bu kapıların görüntüsünün portmanto kapağıyla aynı olduğu belirlenmiştir. Davacı oda kapılarını kendisinin yaptığını ifade ederken, davalı taraf ise davacı tarafından getirilen kapılar hatalı olduğu için montajına izin vermediğini, bu nedenle mevcut kapıların ve portmanto kapaklarının aynı görüntüde keşif mahallinde dinlenen tanık … tarafından yapıldığını ifade ettiği görülmüştür. Davacının 05.04.2018 tarihli faturada 3.322,06TL * KDV olarak yazdığı 7 adet oda iç kapısının Bayraklıdaki taşınmazda olan kapılar ile ilgili olmadığı anlaşılmıştır. Dava konusu oda kapılarının davacı tarafça yapılmadığı anlaşılmıştır. Salon mobilyalarının cilası incelendiğinde; Davalı taraf dosyada ve keşif mahallinde salonda bulunan ahşap kaplamalı mobilyaların cilasının yenilenmesini davacı taraftan istediğini, ancak davacı tarafından dava dışı bir cilacıya yaptırılan cila çok kötü olduğu için davalının mobilyaları cilacıdan alarak dosyada tanık olarak dinlenen mobilyacı … a götürerek bedel karşılığında cilalarını yeniden kazıtarak yeni cila attırdığı anlaşılmıştır. Tanık … da keşif tutanağında mobilyaların cilalarını kendisinin kazıyarak yeniden yaptığını ifade ettiği görülmüştür. Davalı tarafın dosyada sunduğu faturalardan, bahse konu mobilyaların cilasının yenilenmesi için 7525 nolu faturayla …. San. Tic. Ltd. Şti. ye 5.310TL ödediği görülmüştür. Salondaki bu mobilyaların cilasının yenilenmesi davaya konu imalatlar dışında bir uygulama olduğu, davacı tarafın dava dilekçesinde de bu konuda bir talebinin olmadığı görülmüştür. bu bağlamda takdir sayın mahkemede olmakla beraber cila işçiliği değerlendirmeye alınmamıştır. Çeşme Alaçatı da yapılan imalatlar incelendiğinde: Çelik kapı imalatının davacı tarafça yapıldığı konusunda itilaf olmadığı, davacının kestiği 05.04.2018 tarihli faturada 2.711,86 + KDV olarak yazan çelik kapının Çeşme Alaçatı’daki taşınmazda montajı yapılan kapı ile ilgili olmadığı anlaşılmıştır. Çelik kapı incelendiğinde kapının kilitlenmesinde biraz zorluk yaşanıldığı, bununda kilit ayarlarının yapılıp kapı dilinin yağlanmasıyla giderilebileceği anlaşılmıştır. Kapıdaki sorunlar kullanıcı kaynaklı olmayıp, ürünün üretiminden kaynaklandığı belirlenmiştir. Kapıdaki bu sorunun giderilme bedelinin re’sen yapılan piyasa araştırması sonrasında malzeme + işçilik yaklaşık 50 TL olacağı belirlenmiştir. Dava konusu çelik kapı ile dosyada bahsi geçen kapının aynı özellikte olduğu anlaşılmıştır. Oda kapılarının imalatı konusunda taraflar arasında itilaf olmadığı, davalının teslim edilen kapıların ayıplı olduğunu ifade ettiği görülmüştür. Çeşme deki taşınmada 9 adet iç kapı olduğu, kapıların MDF kapı olduğu anlaşılmıştır. Davacının 05.04.2018 tarihli faturada 3.322,06TL + KDV olarak yazdığı 7 adet oda iç kapısının Çeşme deki taşınmazda takılı olan kapılar ile ilgili olduğu anlaşılmıştır. Faturada kapı sayısının 2 adet eksik yazıldığı görülmüştür. Dava konusu ürünlerle ilgili dinlenen tanık …’un ifadesinden anlaşıldığı üzere, davaya konu teslim edilen iç kapı kanatları dönük olduğu için … 1.000TL bedel karşılığında dönük olan kapı kanatlarını yeniden presleyerek dönüklükleri düzelterek kanatları kendisinin taktığını ifade ettiği görülmüştür. Keşif mahallinde incelenen mevcut kapılardan banyo kapısı kolu ve kilidinin arızalı olduğu, ayrıca kapının kenarında vuruk olduğu tespit edilmiştir. Kapıdaki sorunların giderilme bedelinin re’sen yapılan piyasa araştırması sonrasında malzeme + işçilik yaklaşık 300TL olduğu belirlenmiştir. Dava konusu oda kapı ile dosyada bahsi geçen kapının aynı özellikte olduğu, sadece sayısının tutmadığı anlaşılmıştır. Hukuken yapılacak değerlendirme ve takdir Sayın Hâkimliğinize aittir ” şeklinde mütalaada bulunmuştur.
Teknik Bilirkişi 1. Ek Raporu : Doç. Dr. …. 04/08/2020 tarihli ek raporunda; Kök raporda yapılan değerlendirmelerin yerinde olduğunu, re’sen yapılan piyasa araştırması sonucunda belirlenen bedellerin uygun olduğunu, bu nedenle 17.09.2019 tarihli kök raporda herhangi bir değişiklik yapılmasına gerek olmadığını, hukuken yapılacak değerlendirme ve takdirin Sayın Hâkimliğe ait olduğunu mütalaa etmiştir.
Teknik Bilirkişi 2. Ek Raporu : Doç. Dr. …. 04/01/2021 tarihli ek raporunda; Sayın mahkemenin talep ettiği ve raporda Tablo 1 de yer alan 11 kalem imalatla ilgili yapılan değerlendirmenin tüm imalatların tüketicinin evi için yapıldığının ve yerinde olduğunun görüldüğünü, yıl itibarı ile malzeme ve işçilik bedelleri göz önünde bulundurularak piyasa rayiç değerlerinin toplamda 12.445TL olduğunun belirlendiğini, bahse konu imalatlardan 3. ve 5. kalemde yer alan raf ışıklarıyla ilgili sorun olduğunu, diğer kalemlerle ilgili herhangi bir sorun olmadığının anlaşıldığını, çelik kapı kilidinin ayar ve bakımının yapılması gerektiğini, bunun yaklaşık bedelinin 50TL olduğunu, raf ışıklardan birinin sarı diğerinin beyaz olduğunu, bu sorunun da giderilme bedelinin yaklaşık 200TL olduğunun tespit edildiğini, davalı tarafından yapılan ödemeler dikkate alınarak davacının bakiye eser bedeli alacağının ne olacağının terditli olarak hesaplaması konusunun uzmanlık alanına girmediğini, bu hususun sayın mahkemece belirlenecek bir hesap bilirkişisi tarafından yapılmasının doğru olacağını, hukuken yapılacak değerlendirme ve takdirin Sayın Hâkimliğe ait olduğunu mütalaa etmiştir.
Teknik Bilirkişi 22/09/2021 tarihli Ek Raporunda; Davacı taraça yapıldığını iddia olunan tüm iş kalemler ayrı ayrı dökümü yapılarak ve davalı tarafın yapıldığını kabul ettiği işler ve bedelleri de dikkate alınarak yapılan işlerin ve bedellerin tarafların uzlaştıkları kalemler yönünden yapıldığı yıl piyasa yaklaşık rayiç değerleri dikkate alınarak ayrı ayrı tespitinin Tablo 6 da yapıldığını, ürünlerdeki ayıpların ve giderilme bedellerinin değerlendirildiğini, dava konusu ürünlerin işçilik maliyeti, nakliye, hırdavat kullanımı, montaj bedeli, kol kilit maliyeti, kesim maliyeti gibi işler malzeme bedelinden ayrı olarak talep edilemeyeceği, işçilik, montaj, nakliye, kesim maliyeti, hırdavat kol kilidi maliyeti gibi alacak kalemlerinin yapılan işin malzeme bedeli içerisinde değerlendirilmesi gerektiği, ayrı bir fiyatlandırma yapılmasının işin fen ve teknik kuralına uygun olmadığı, davacının hırdavat, kol kilit maliyeti olarak fiyatlandırdığı, davalının ise menteşe, yağdanlık olarak ayrı fiyatlandırma yaptığı işlerin aynı işler olmadığı, davacının fiyatlandırdığı hırdavat, kapı kolu ile davalının fiyatlandırdığı standart menteşeler (aventos sistemler hariç) ürünün genel bedeli içerisinde yer alan malzemeler olduğu, yağdanlığın ise bunlardan farklı olduğu ve ayrı fiyatlandırılması gerektiği, daha önceki kök ve tüm ek raporlarda 2 adet alüminyum çerçeve kulp maliyetinin 100TL olarak belirtildiği, davaya konu imalatlarla ilgili davacı tarafın dava dilekçesi ve diğer yazılı beyanları, davalı tarafın 04.09.20219 tarihli dikkate alındığında davacı tarafından yapıldığı uyuşmazlık konusu olmayan işlerin durumu ve re’sen yapılan piyasa araştırması kapsamında yapıldığı yıl itibarıyla piyasa rayiçleri içerisindeki yaklaşık fiyatlandırmasının tablo halinde yapılarak belirlendiği mütalaa edilmiştir.
Mali Müşavir Bilirkişi raporu : Serbest Muhasebeci Mali Müşavir Bilirkişi … 15/11/2019 tarihli raporunda; ” Davacı …’ya ait “…Mah. … Sokak No:….. / İzmir” adresinde davacının 2018 yılı ticari defter ve kayıtları 12.11.2019 tarihinde incelenmiş olup incelenen 2018 yılı ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, defter kayıtlarının birbirini doğruladığı, açılış tasdikleri ve yılsonu kapanış onaylarının yasal süresinde yaptırıldığı, tespit edildiğinden ticari defterlerin delil niteliğinin bulunduğu yönünde kanaate varıldığını, takdirin Yüce Mahkemeye ait olduğunu, davacının davalı tarafa düzenlediği 05/04/2018 tarihli, 3151 no’lu 13.414,00 TL tutarındaki faturanın davalıya borç kaydedildiğinin, 20.02.2018 tarihli bu fatura ile ilgili “20/02-15.04/18 VD.li 114401“ açıklamalı 13.414,00 TL tutarında tahsilat kaydının alacak kaydedildiğinin ve hesap bakiyesinin kapandığının, 16.04.2018 tarihli işlemde “16/04/-…” açıklaması ile 7.000 TL tutarında davalıya ödeme işlem kaydı ile borç kaydedildiğinin tespit edildiğini, neticesinde davalının 7.000,00 TL hesapta borçlu kaldığının görüldüğünü, davacının ticari defter kayıtlarında davalının 7.000,00 TL borçlu görünmesinin, dava esas değeri 15.583,70 TL bakiyenin görünmeme nedeninin, davacı tarafça davalıya son yapılan imalatlara ait 8.583,70 TL tutarında faturanın düzenlenmemesinden kaynaklandığının işletme yetkilisince beyan edildiğini, davalı şirket vekilinin 04.09.2019 kayıt tarihli dilekçesi ekinde sunulan …..-Girne Bulvarı Şb. davalıya ait hesap ekstresinde 7.000,00 TL nin davalıya alacak kaydedildiğini, açıklamasında ise “EFT … 3151 Nolu Satış Faturamıza İstinaden Verilen” açıklamasının mevcut olduğu hususlarında nihai takdir ve değerlendirmenin Yüce Mahkemeye ait olduğunu, taraflar arasında dava konusu ile ilgili düzenlenmiş bulunan eser sözleşmesinin mevcut olmadığının, ayrıca davacının davalı tarafa yapıp teslim ettiği işlere yönelik herhangi bir teslim tutanağının da bulunmadığının belirtilmiş olduğunu, davalı … vekili tarafından 06.09.2019 tarihli dosyaya sunulan dilekçede belirtilen mali müşavir …’a ait “….. Sokak No:… Karşıyaka- İzmir” adresinde 14.11.2019 tarihinde 2018 yılına ait ticari defter ve kayıtlar üzerinden tespitlerin raporda arz olunduğunu, davalı …’ın incelenen 2018 yılı ticari defterlerin usulüne uygun olarak tutulduğunun, defter kayıtlarının birbirini doğruladığının, açılış tasdikleri ve yılsonu kapanış onaylarının yasal süresi içerisinde yaptırıldığının, tespit edildiğini ticari defterlerin delil niteliğinin bulunduğu yönünde kanaate varıldığını, takdirin yüce mahkemeye ait olduğunu, davalıya ait ticari defterler ile rapor ekinde sunulan muavin defter kayıtlarında davacı ile hesap bakiyelerinin karşılıklı mutabık olduğunun tespit edildiğini, davalının hesaplarında davacının 7.000,00 TL alacaklı olarak göründüğünün tespit edildiğini, nitekim Davalı …’a ait dosyaya sunulu bulunan 2018 yılına ait BA formu incelendiğinde, bildirimin 2. satırında davacı ünvanı belirtilerek 1 adet belge karşılığı Kdv hariç 11.367,00 TL tutarında fatura alımının bildiriminin davalı tarafından yapıldığının tespit edildiğini, nihai kararın takdirinin Yüce Mahkeme’ye ait olduğunu mütalaa etmiştir.
Mali Müşavir Bilirkişi 1. ek raporu : Serbest Muhasebeci Mali Müşavir Bilirkişi … 27/08/2020 tarihli ek raporunda; ” Davalı vekilinin dosyaya sunduğu 03.09.2019 tarihli “Davaya cevaplarımız ve delillerimizin sunulmasıdır” Konu başlıklı dilekçenin 2. sayfasında beyan edildiği üzere, banka bildirimlerinin davalı tarafın bu beyanlarını teyit ettiği kanaatine varılmış olup, değerlendirme ve takdirin Yüce Mahkemeye ait olacağını mütalaa etmiştir.
Mali Müşavir Bilirkişi 2. ek raporu : Serbest Muhasebeci Mali Müşavir Bilirkişi … 21/10/2020 tarihli ek raporunda; ” Dava dosyasının ayrıntılı olarak tetkik edilmesi neticesinde davacı vekilinin belirtmiş olduğu “Davalı …’ın dava dışı ….İnş.Mob.San.ve Tic.Ltd.Şti.’ne 20.01.2018 tarihinde … kredi kartı ile 1.440,00 TL ödeme yaptığını, “ bahsedilen banka ekstresinin dosyada bulunmadığının tespit edildiğini, kaldı ki böyle bir ödeme işleminin mevcudiyeti durumunda muhasebe prensip ve uygulamaları gereği olarak, davacının bahsedilen malzemeleri aldığı şirketi fatura bedeli kadar alacaklandırıp, dava sonra da (Kredi kartı ile ödediğini iddia eden) davalıya belgesi karşılığında 1.440,00 TL tutarında alacak, malzeme veren şirkete de borç kaydetmesinin gerekeceğini, böyle bir işlem kaydının tarafların muavin hesaplarında kayıtlı bulunmadığını, hatta vekilin bu iddiasının davalının muhasebe kayıtlarında dahi davacıya 1.440,00 TL bahsedilen ödemenin borç kaydının bulunmadığını, sonuç olarak davalı vekilinin iddia ettiği bu hususta başka inceleme yapılmasının gerekip gerekmediğinin Yüce Mahkemenin takdirlerinde olduğunu mütalaa etmiştir.
Bilirkişi heyeti ek raporu : Teknik Bilirkişi Doç. Dr. … ile Serbest Muhasebeci Mali Müşavir Bilirkişi … 06/04/2021 tarihli raporunda; Davacının davalı tarafa 1.440,00 TL borçlu kaldığı, ayıplı imalatlar toplam olarak değerlendirildiğinde (5.097,06 + 1.350,00) 6.447,06 TL davacının davalıya borçlu kaldığı, davalı tarafından 01.10.2019 tarihli olarak düzenlenerek muhasebe kayıtlarında davacıya borç kaydedilen A serisi, … no’lu 7.000,00 TL tutarındaki faturada “05.04.2018 Tarih, 3151 sayılı faturanız karşılığı verilen firmamızın 15.04.2018 tarihli, 13.414,00 TL meblağlı çek bedelinden ayıplı malların bedeli miktarının firmamızın iadesi karşılığı” açıklamasına yer verildiğinin tespit edilmiş olduğu, dolayısıyla davacı tarafın davalıya; ayıplı imalatlardan dolayı – 6.447,06 TL, davalı tarafından kredi kartı ile davacı adına … Or.Ürn. ‘ne yaptığı ödeme tutarı – 1.440,00 TL, toplam davacının davalı tarafa olan borcu – 7.887,06 TL , davalı tarafından düzenlenen 01.10.2019 tarihli, A-… no’lu fatura tutarı – 7.000.00 TL, davacının davalıya olan borç bakiyesinin – 887,06 TL olduğu, yapılan bilirkişi heyeti inceleme ve tespitleri neticesinde davacının davalı taraftan herhangi bir alacağının bulunmadığı, davacının davalı tarafa toplam 887,06 TL borçlu olmasının gerekeceği hususunda kanaate varıldığı şeklinde mütalaada bulunmuştur.
Keşif mahallinde dinlenen davalı Tanığı …; “ben davalı … …’ı daha önce müteahhit olması nedeniyle çeşitli mobilya işlerini yaptığım için yaklaşık bir buçuk senedir tanıyorum, dava konusu şu an bulunduğumuz…. Sokak No:…. Bayraklı/ İzmir adresindeki dairede davalı ve ailesi ikamet etmektedir, bu dairedeki tüm parkelerin zemine döşenmesi konusunda işçiliği ben yaptım, malzemeyi davalı taraf kendi arabasıyla getirmiştir, mutfak ve koridordaki fayansların döşemesini tarafların ortak arkadaşı olan …yapmıştır, işçilik bedelini davalı taraf ödemiştir, daire içindeki tüm iç kapıların imalat ve montajını ben yaptım, davacı taraf yapmamıştır, ödemeyi de davalı taraf bana yapmıştır, girişteki vestiyeri ben yaptım, salondaki ahşap mobilyaların cila işlemini yapmasını davalı davacıdan istemiştir, ancak davalı o sırada yurt dışına çıkacağı için kendisi gelmeden bu konuda hiç bir işlem yapılmamasını onu beklemelerini davacıya söylemiştir, ben bu hususa bizzat şahidim, ancak davacı söz konusu mobilyaları alıp üçüncü bir kişiye götürerek bu kişi tarafından ahşap mobilyalar üzerine selülozik boya vurdurmuştur, davalı taraf yurt dışından geldiğinde mobilyaların yapılan bu boya işlemi nedeniyle rezil edildiğini söyleyip benden yardım istemiştir ben de davacının bilgisi ve rızası dahilinde gidip bu mobilyaları alıp iş yerime götürerek üzerindeki boyayı kazıyıp tekrar ahşap görünümü vererek cila işlemi yaptım bunun ücretini de davalı taraf ödemiştir, bu dairedeki mutfak mobilyalarını davacı taraf yapmıştır, malzemesini kimin aldığı, işçiliğini kimin yaptığı konusunda ayrıntılı bilgim yoktur, benim mutfakla ilgili bilgim davalı taraftan duyduğum ve kredi kartından ödeme yaparken gördüğüm için mutfak dolabında kullanılan mdfleri davalının kredi kartıyla aldığıdır, bir de mutfaktaki ağaç masayı davalı kendisi yaptırmıştır, mutfakla ilgili diğer hususları ben bilmiyorum, biz dairede çalışırken davacı tarafından bu dairenin yapılan dış kapısının parmak izi okuyucusu çalışmayınca davalı taraf servis çağırdı, gelen servis görevlileri söz konusu parmak izi okuyucuya daha önce başka birinin parmak izinin tanıtıldığını bu nedenle okuyucunun çalışmayacağını, ya kilidin komple değiştirilmesi gerektiğini ya da parmak izi okuyucunun götürülerek serviste sıfırlanıp davalının parmak izinin tanıtılması gerektiğini söyledi, bu konuşmaya da bizzat şahit oldum, Çeşme Alaçatı’daki villanın iç kapılarını benim bildiğim kadarıyla davacı taraf yapmıştır ancak söz konusu kapıların montajını ben yaptım, Çeşme’deki villanın dış kapısını kimin yaptığını bilmiyorum, Alaçatı’daki villanın iç kapıların serenleri ince olduğu için kapılar yerinde dönme yapmış villa sahibi kapıların ayıplı olduğunu bildirmesi üzerine 3-4 adet iç kapı davalı tarafından bana getirildi, ben söz konusu bu iç kapıları fırınlayıp düzeltip tekrardan montajını yaptım, bu işlem aşağı yukarı 1.000,00 TL’ye mal olmuştur, benim bilgim bundan ibarettir ” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Dava, eser sözleşmesi kapsamında bakiye eser bedeli ile ödünç olarak verilen paranın tahsili istemiyle açılan alacak davasıdır.
Gerçek kişi olan taraflar yönünden tacir olup olmadıklarına dair araştırma yapılmış, bilanço usulüne göre defter tuttukları, VUK 177. Madesi uyarınca 1. Sınıf tacir oldukları, davalı … Z…..’ın ticaret siciline kayıtlı olduğu tespit edilmiştir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4/1. maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davalarının ticari dava sayılacağı, eldeki davanın her iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirdiği anlaşılmakla mahkememizin davaya bakmaya görevli olduğu kanaatine varılmıştır.
Somut olayda, davacı yüklenici ile davalı iş sahibi arasında, sözlü olarak davalıya ait İzmir ili ….Sokak, No….Bayraklı ilçesindeki dairenin, parmak izli çelik kapı, mutfak dolapları, masası, aksesuarları, balkon için dolap, seramik, parke gibi işler ile davalının yapımını üstlendiği Çeşme ilçesi Alaçatı Mahallesindeki villanın 9 adet iç kapı ve bir adet çelik kapı işlerinin yapılması konusunda anlaşıldığı, taraflar arasında yazılı bir anlaşma ve hakediş raporunun bulunmadığı, davacı tarafın 22.02.2020 tarihli dilekçesinin ekinde sunduğu tarihsiz ve imzasız maliyet listesindeki işleri listedeki birim fiyatları üzerinden yaptığını, davalı tarafından kendisine eser bedeline mahsuben kredi kartı ile 10.000,00 TL, çek ile 13.414,00 TL ödeme yapıldığını, çek bedeli ödendikten sonra davalının nakit ihtiyacı nedeniyle tahsil edilen çek bedelinin 7.000,00 TL’lik kısmını ödünç olarak istediğini, bu nedenle 16.04.2018 tarihinde 7.000,00 TL’nin davalıya borç olarak verildiğini ancak bu miktarın da ödenmediğini iddia ederek bakiye 15.583,70 TL eser bedeli alacağının tahsilini talep ettiği, davalının ise davacı tarafından yapılan imalatların ayıplı ve eksik olduğunu, davacı tarafından yapılan imalatlara ilişkin olarak kesilen 05.04.2018 tarihli 13.414,00 TL bedelli faturanın, 15.04.2018 keşide tarihli, 13.414,00 TL bedelli … A.Ş’ye ait çek ile ödendiğini, 10.000,00 TL nakit avansın kredi kartı ile ödendiğini, davacı ile ayıplı ve eksik imalatlar nedeniyle fazladan ödenen avans ve nesafet kesintisi karşılığında ödenen 7.000,00 TL’nin iadesi konusunda anlaştıklarını, davacı tarafından 15.04.2018 tarihli banka havale işlemi 7.000,00 TL’nin iade edildiğini, davacı tarafından ahşap salon takımının cilalanması işinin de üstlenildiğini ancak cila işinin ayıplı yapılması nedeniyle üçüncü kişi olan MY Seadoor Mobilya San. Ve Tci.Ltd.Şti ile anlaşılarak davacı tarafından yapılan cilanının sökülüp yeniden yaptırıldığını, bu iş için 5.130,00 TL ödeyerek maddi zarara uğradığını, bu nedenle davacının kendisine borçlu olduğunu, laminant parkenin kendisine ait kredi kartından 10.000,00 TL’lik avans içerisinde ödendiğini, davacı tarafından mutfak takımı imalatında kullanılan suntalem ve arkalıkların kendisine ait kredi kartından 1.440,00 TL olarak 10.000,00 TL’lik avans içerisinden ödendiğini, davacının mutfak dolaplarının yalnızca imalatını yaptığını, mutfak dolapları için kullanılan menteşer, ışıklı raf, yağdanlık, çekmeceler, cam kapak, kapak kulpları, evye bedellerinin de 10.000,00 TL avans içerisinde ödendiğini, … Mobilya A.Ş’den kaşıklık, 1 adet mutfak dolabı ahşap ikiz kileri ve 1 adet kiler imalat malzemesinin kendisi tarafından alındığını, mutafak masanın malzemesinin dava dışı … Kerestecilik Ltd.Şti.’den kendisi tarafından satın alınıp, tanık …’a imalat ve montajının yaptırıldığını, davacıya Çeşme Alaçatı’daki 1 adet çelik kapı ve 2 adet iç kapı imalatına ilişkin olarak 2.500,00 TL’nin nakit avans olarak elden ödendiğini, davacı tarafından düzenlenen 05.04.2018 tarihli faturada bu nedenle Çeşme Alaçatı’daki işe ilişkin yalnızca 7 adet iç kapı imalat bedelinin gösterildiğini, Çeşme Alaçatı’daki kapıların da ayıplı olduğunu, ayıbın üçüncü kişi tarafından tamir edilerek giderildiğini, İzmir’deki daire için imal edilen iç kapıların montajı yapılamayacak kadar ayıplı olması nedeniyle Kabul edilmeyerek davacıya iade edildiğini ve bu dairedeki iç kapıların tanık … tarafından yapılıp monte edildiğini, davacının bakiye alacağının bulunmadığını savunmuştur.
Davacı tarafça dava dilekçesinde Çeşme ilçesi Alaçatı beldesindeki villa için 1 adet çelik kapı, 9 adet iç kapı yapma işini üstlenildiğinin bildirildiği ve Çeşme ilçesi Alaçatı beldesinde mahkememizce yapılan keşif sırasında için 1 adet çelik kapı, 9 adet iç kapı işinin yapıldığı villanın birlikte gezilmesi, yapılan keşfe ve bilirkişi raporuna bir diyeceğinin olmadığını beyan etmesine rağmen, bilirkişiler raporlarını sunduktan sonra ise Çeşme ilçesi Alaçatı mahallesinde 2 adet villanın iç kapı yapım işini üstlendiğini, müvekkili tarafından hangi tarihte düzenlendiği belli olmayan, tarafların imzalarını da içermeyen adi yazılı yapılan işler ve bedellerini içeren bilgisayar çıktısı listede 27. Sırada yer alan iç oda kapısı (yanına el yazısı ile Çeşme 2. Villa için yazılan) 2.625,00 TL olarak bildirdiği işin keşifte tespit edilmediğini ifade ederek yeniden keşif ve bilirkişi incelemiş talep etmiş ise de, davacı vekilinin dava dilekçesinde Çeşme ilçesi Alaçatı mahallesindeki iş yönünden dava dilekçesinde yalnızca 9 adet iç kapı ve bir adet çelik kapı işini üstlendiğini açıkça kabul etmesi, aynı yerde ikinci bir villada iç kapıların yapımına ilişkin bir isteğinin bulunmaması, davacı tarafından davalıya gönderildiği 25.02.2020 tarihli dilekçe ile kabul edilen bila tarihli malzeme ve maliyet listesinde de sadece 9 adet iç kapı ve 1 adet çelik kapı işinin bildirilmesi karşısında, talepten fazlasına hükmedilemeyeceğinden istekle bağlı kalınarak dava konusu olmayan Çeşme Alaçatı’daki 2. villa iç kapı işine ilişkin davacı vekilinin yeniden keşif ve bilirkişi incelemesi talebi kabul edilmeyerek yargılamaya devam edilmiştir.
Davacı yüklenici tarafından, dava konusu işe ilişkin kesilen tek faturanın 05.04.2018 tarihli, KDV dahil 13.414,00 TL bedelli fatura olup, faturada yapılan işlerin İzmir ili Bayraklı ilçesindeki dairede takılan 1 adet çelik kapı bedeli 2.711,86 TL, laminat parke 2.165,86 TL, mutfak dolabı 3.168,40 TL ve Çeşme Alaçatı’daki 7 adet iç kapı 3.322,06 TL olarak gösterildiği, anılan faturalının her iki tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, fatura bedelinin davalı tarafından verilen aynı bedelli çek ile ödendiği, çekin davacı tarafından tahsil edildiği, faturadaki işlerin mahkememizce yapılan keşif neticesinde zeminde mevcut olduğu, dolayısıyla faturadaki işlerin davalı tarafından yapıldığı ve bedelinin davalı tarafından çek ile ödendiği sabit olduğundan davacının anılan iş kalemleri nedeniyle bakiye bir alacağının mevcut olmadığı anlaşılmıştır.
Davacı ile davalı arasında Bayraklı ilçesindeki evde, davacı tarafça yapıldığı konusunda uyuşmazlık olmayan ve mahallinde yapılan keşifte zeminde mevcut olduğu tespit edilen ancak yapım maliyeti konusunda anlaşmazlık olan işlerin ise blum marka aksesuar bedeli, 2 adet alüminyum çerçeveli cam kapak, mutfak evyesi, kapak kulpları, seramik, balkon için dolap yapımı işleri olduğu, mobilyacı bilirkişi tarafından düzenlenen 22.09.2021 tarihli son ek rapor ile anılan bu işlerin yapıldığı yıl piyasa rayiçlerine göre değerinin raporun son sayfasındaki tabloda 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 12, 14 ve 17 numaralarının karşılığında toplam 6.400,00 TL olarak belirlendiği, tarafların imzasını içermeyen dava dilekçesi ekindeki maliyet çizelgesinde dava konusu ürünlerin işçilik maliyeti, nakliye, hırdavat kullanımı, montaj bedeli, kol kilit maliyeti, kesim maliyeti gibi ayrı fiyatlandırma yapılarak eser bedeli içinde talep edildiği, mobilyacı bilirkişinin 22.09.2021 tarihli son ek raporunda işçilik, montaj, nakliye, kesim maliyeti, hırdavat kol kilidi maliyeti gibi alacak kalemlerinin yapılan işin malzeme bedeli içerisinde değerlendirilmesi gerektiği, bu kalemler için ürün bedelinden ayrı bir fiyatlandırma yapılmasının işin fen ve teknik kuralına uygun olmadığı tespit ve görüşüne yer verdiği, mutfak dolabı, balkon dolabı, iç oda kapıları gibi işlerin üretimi sırasında yapılan kesim, bantlama, işçilik maliyeti dışında dışında yüklenici olan davacının ayrı bir işçilik maliyeti, nakliye, hırdavat kullanımı, montaj bedeli, kol kilit maliyeti, kesim maliyeti yaptığına ilişkin kendisi tarafından hazırlanan imzasız fiyatlandırma listesi dışında bir delil sunulmadığı, dava dilekçesinde de açıkça yemin deliline dayanılmadığı, davacı yüklenicinin ayrı bir işçilik maliyeti, nakliye, hırdavat kullanımı, montaj bedeli, kol kilit maliyeti, kesim maliyeti yaptığını ispat edemediği, davalının avans olarak ödediği 10.000,00 TL dikkate alındığında davacı yüklenicinin bakiye eser bedeli alacağının kalmadığı anlaşılmıştır.
Davacı, tahsil ettiği 13.414,00 TL çek bedelinin, 7.000,00 TL’lik kısmını davalıya ödünç olarak verdiğini iddia etmiş, davalı ise aralarındaki anlaşma uyarınca davalının yaptığı ayıplı ve eksik imalatlar nedeniyle 7.000,00 TL’nin davalı tarafından iade edildiğini savunmuştur. 7.000,00 TL’lik EFT işlemine ilişkin dekontta “H-3151nolu satış faturamıza istinaden verilen 15.04.2018 vade tarihli … nolu çekin iade işlemidir” açıklamasının yapıldığı, dekontta davacının 7.000,00 TL’yi davacıya borç olarak verdiğine ilişkin bir açıklamanın yer almadığı ancak davalının 2018 yılına ait ticari defterlerinde 7.000,00 TL’yi davacıya alacak, kendisine borç olarak olarak kaydettiği, her iki tarafın ticari defterlerine göre davacının dava tarihi itibariyle davalıdan 7.000,00 TL alacaklı olduğunun belirlendiği, 2019 yılı ticari defterlerinde ise davalı tarafından davacı adına dava tarihinden sonra düzenlenen 01.10.2019 tarihli … numaralı 7.000,00 TL bedelli “ayıplı mallar bedelinin iadesi” açıklamalı iade faturasının kayıtlı olduğu, söz konusu iade faturasının davacının ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı, iade faturasının davacıya tebliğ ve teslim edildiğine ilişkin davalı tarafından sunulan bir delil bulunmadığı gibi davacı ile davalı arasında ayıplı ve eksik işler bedeline mahsuben 7.000,00 TL’nin iade edileceğine ilişkin anlaşmanın varlığına dair de delil bulunmadığı, davalı tarafından iddia edilen ayıpların açık ayıp niteliğinde olup, davacı yüklenicinin açık ayıplar nedeniyle sorumlu tutulabilmesi için teslimden itibaren makul sürede (işlerin olağan akışına göre geç sayılmayacak bir zaman süreci içinde) davalı iş sahibinin eserin muayenesini yaptırıp varsa ayıplarını ihbar etmesi gerektiği, aksi halde iş sahibi ihtirâzi kayıtsız eseri kabul etmiş sayılacağından ayıba bağlı haklarını yitireceği, davalı tanıkları açık ayıpların varlığından ve ayıbın davalı iş sahibi tarafından giderildiğinden bahsetmelerine rağmen davalı tarafça makul bir süre içerisinde davacıya ayıp ihbarında bulunduğuna ilişkin bir beyanları olmadığından davalı iş sahibi tarafından davacı yükleniciye ayıp ihbarının yapıldığı ispat edilemediğinden davalı iş sahibinin eseri olduğu gibi kabul etmiş sayılacağı, davalı vekilin cevap dilekçesinde yemin deliline dayandığı, davalı vekiline yemin teklif hakkının hatırlatıldığı, davalı vekilinin davacıya yemin teklif etmeyeceklerini bildirdiği, davacı tarafından davalı adına EFT ile gönderilen 7.000,00 TL’nin davalı ticari defterlerinde davacı adına alacak olarak kaydedilmesi karşısında, 7.000,00 TL’nin davalıya ödünç olarak verildiğinin kabul edilmesi gerektiği, davacının davalıdan 7.000,00 TL alacaklı olduğu kanaatine varılmıştır.
Buradan hareketle davacının davasının kısmen kabul, kısmen reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile 7.000,00-TL alacağın dava tarihi olan 16.11.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin isteğin REDDİNE,
2-Kabul edilen miktar üzerinden hesaplanmış olan 478,17 TL nispi harca, peşin alınan 266,14 TL harcın mahsubu ile bakiye 212,03 TL karar ve ilam harcının davalı taraftan alınarak HAZİNE’ YE GELİR KAYDINA.
3-Dava kısmen kabul edildiğinden davacı tarafın yaptığı 5,20 TL vekalet suret harcı, 265,10 TL davetiye ve posta gideri, 1.350,00 TL bilirkişi ücreti, 700,00 TL keşif aracı ücreti, 314,00 TL keşif harcı olmak üzere 2.634,30 TL yargılama giderinden davanın kabul oranı nazara alınarak 1.182,80 TL yargılama gideri ile davacı tarafın karşıladığı 35,90 TL başvurma harcı, 266,14 TL peşin harç olmak üzere toplam 1.484,84 TL’nin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine. Davacı tarafın fazladan yaptığı yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına.
4-Dava kısmen ret edildiğinden davalı tarafın karşıladığı 900,00 TL bilirkişi ücretinden davanın red oranı nazara alınarak 495,90 TL yargılama giderinin davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine. Davalı tarafın fazladan yaptığı yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına.
5-Dava kısmen kabul edildiğinden kabul edilen miktar üzerinden hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir ve hesaplanmış olan; 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine.
6-Dava kısmen reddedildiğinden, reddedilen miktar üzerinden hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir ve hesaplanmış olan; 5.100,00 TL vekalet ücretinin de davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine.
7-HMK.nun 333.maddesi uyarınca davacı tarafından yatırılan gider avansının, davalı tarafından yatırılan delil avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde yatıran taraflara iadesine.
ilişkin, taraflar vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde, mahkememize veya bulunduğu yerde varsa Asliye Ticaret Mahkemesi’ne, yoksa Asliye Hukuk Mahkemesine verilecek istinaf dilekçesi ile, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde, istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 23/12/2021

Katip …
e-imza

Hakim…
e-imza