Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1009 E. 2021/264 K. 12.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1009 Esas
KARAR NO : 2021/264

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 10/09/2018
KARAR TARİHİ : 12/03/2021

Yukarıda açık kimliği yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; … Sigorta A.Ş vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili … sigorta A.Ş. nezdinde davalı … SAN. TİC. A.Ş. adına … sayılı Z.M.M.S. (Trafik) poliçesiyle sigortalı … plakalı araç 15.11.2016 tarihinde, park halindeki dava dışı …, …, … plakalı araçlara tam kusurlu çarparak hasarına sebebiyet verdiği kaza sonucu, müvekkil şirket tarafından açılan … sayılı hasar dosyası kapsamında kazada zarar gören üçüncü kişilere zararlarının tazmini amacıyla 19.01.2017 faiz başlangıç tarihli 8.408,00-TL, 26.01.2017 faiz başlangıç tarihli 8.912,00-TL, 23.02.2017 faiz başlangıç tarihli 2.350,00-TL, 25.02.2017 faiz başlangıç tarihli 1.184,00-TL, 23.03.2017 faiz başlangıç tarihli 27.400,00-TL, 20.04.2017 faiz başlangıç tarihli 3.719,00-TL.olmak üzere 3. kişilere toplam 54.095,83-TL. tazmin tutarlı ödeme yapıldığını, yapılan bu ödeme tutarlarının davalı şirkete ait … plakalı aracın sürücüsünün olay yerini terk etmesi sebebiyle sigorta genel şartları A.5.10 maddesi (zorunlu haller “ tedavi veya yardım amaçlı sağlık kuruluşlarına gitme, can güvenliği nedeniyle uzaklaşma v.b.” hariç olmak üzere bu maddenin 5.4 ve 5.5 bentlerindeki ihlaller nedeniyle, sürücünün kimliğinin tespit edilmesini engellemek için kaza yerinden ayrılması halinde araç işletenine ve sürücüsüne rücu hakkı bulunduğu) gereğince, davalı şirketten rücuen tahsili için 16.08.2017 tarihinde İzmir …. İcra Müdürlüğünün … E. numaralı örnek 7 ihtiva eden ilamsız icra takibine davalı tarafça, müvekkil şirkete her hangi bir borçları bulunmadığı gerekçesiyle, bedelin tamamına, borca, işlemiş faize, işlemiş ve işleyecek faiz oranı ile tüm ferilerine yapılan itiraz sonucu takibin durdurulduğunu, bu nedenle iş bu davayı açma zorunluluğu hasıl olduğunu belirterek, öncelikle kesin hükme kadar devam etmek üzere davalı adına kayıtlı tespit edilecek araç ve taşınmazların üstüne ihtiyadi tedbir konulmasına, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davalı borçlunun icra takibine yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
Davalı vekilinin, cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil şirkete ait araç sürücüsünün olay yerini terk etmesi nedeniyle davacı müvekkile rücu hakları olduğunu iddia etmekteyse de, somut olayda rücu şartları oluşmadığını, olay günü müvekkil şirkete ait aracı kullanan müvekkil şirkette şoför olarak çalışan … olduğunu, kendisi kaza sonrası diğer araç sürücülerinin hezimetine maruz kalacağı nedeniyle can güvenliğinden endişe duyduğunu, araçta çanta içinde şirkete ait yüklü miktarda nakit para ve çekler bulunması, araç içerisinde çalınabilecekleri düşüncesiyle de aracı olay yerinde bıraktığını, para çantasını alarak şirkete ait fabrika binasına gelerek nakit para ve çekleri şirkete teslim ettiğini ve ertesi günü kaza yerinden çekilmiş olan aracın teslim almaya gittiğini, müvekkil şirkete ait araç sürücüsü diğer araç maliklerinden zarar görebileceği korkusu ve zimmetindeki para ve çekler nedeniyle olay yerini terk etmek zorunda kaldığını, kazaya karışan 5 tane araç malikinin müvekkil şirket sürücüsünün can güvenliğini tehlikeye düşürebilecekleri bir durum meydana geldiğini, müvekkil araç sürücüsünün sigorta genel şartlarına aykırı davranmadığını, Yargıtay’ın pek çok kararında kaza sonrası olay yerinden sigortalı araç sürücüsünün ayrılmasının tek başına hasarın teminat dışı kalması nedeni olamayacağını, teminat dışı hallerin mevcut olduğunun somut delillerle sigortacı tarafından ispat edilmesi gerekeceğini hükme bağlandığını, davacı davasının dayanağı olarak hiçbir somut delil sunamadığını müvekkil aracının sürücüsü zorunlu nedenlerle kaza yerinden ayrıldığını, bu durumun aksini gösterir davacının hiçbir somut delili olmadığı gözetilerek haksız ve kötü niyetli açılan davanın reddi ile davacı aleyhine %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini arz ve talep etmiştir.
Dava; davacı tarafça, kaza neticesinde, sigorta şirketi, tarafından, 3. Kişilere ödenen miktarın, davalı şirkete ait … plakalı aracın olay yerini terk etmesi sebebiyle, rücuen tazmini için, duran takibin devamı amacıyla İİK 67/2 uyarınca açılan, itirazın iptali davasıdır.
İzmir … İcra Müd … sayılı takip dosyası getirtilmiş, olay yeri basit krokisi, hasar dosyası, ödeme belgeleri, sigorta poliçesi dosya içerisinde hazır edilmiş, bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; somut dosyada rücu şartlarının oluşmadığı, davalı şirket ve araç sürücüsünün kanunlara yada İMSS genel şartlarına aykırı davranmadığı, yerleşik Yargıtay kararlarından da anlaşılacağı üzere, sadece sürücünün, kaza yerinden ayrılmış olması, kanuna yada sözleşmeye aykırılık olarak nitelendirilemeyeceği ve kazaya karışan araç sürücüsünün, kazaya kasti bir eylemi ile sebebiyet vermediği, olay yerini terk etme sebebinin can güvenliği olduğu, olay çıkacağı ve diğer araç sürücülerinden korkmuş olması da anlaşılmakla, ispat yükünün davacıda bulunduğu ve rücu şartlarının oluşmadığı anlaşılmakla, davanın reddine dair, mahkememizdeki vicdani kanıyı yansıtan ve tüm dosya içeriği ile örtüşen, aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davanın REDDİNE,
2-Peşin alınan 923,83 TL harçtan maktu red harç tutarı olan 59,30 TL’nin mahsubu ile fazladan alınan 864,53-TL harcın talep halinde ve karar kesinleştiğinde DAVACI TARAFA İADESİNE.
3-Davacı tarafın yaptığı tüm yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına.
4-Davalı tarafın yapmış olduğu 11,00-TL yargılama giderinin, davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/2’e göre takdir ve hesaplanmış olan; 7.832,46-TL vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı taraflara verilmesine.
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı kararın taraflara tebliğinden itibaren 6100 sayılı yasanın 345. Maddesi uyarınca 2 haftalık kesin süresi içerisinde Bölge İstinaf Mahkemesine başvuru yolu açık olmak üzere karar verildi. 12/03/2021

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza