Emsal Mahkeme Kararı İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1459 E. 2021/566 K. 29.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İZMİR
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1459
KARAR NO : 2021/566

DAVA : Maddi Tazminat (Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle)
DAVA TARİHİ : 28/12/2017
KARAR TARİHİ : 29/06/2021

Mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonucunda;
İDDİA ;
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; 08/08/2012 tarihinde dava dışı sürücü …’in, yönetimindeki … plakalı aracı ile seyir esnasındayken cadde içerisine dönüş yapmak istediği sırada geri manevra yaparken yaya olan müvekkilini kapı demirlerine sıkıştırması sonucunda müvekkilinin yaralandığını, kaza ile ilgili soruşturmanın Hatay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütüldüğünü, kaza tespit tutanağına göre … plakalı araç sürücüsü …’in kusurlu, müvekkilinin ise kusursuz olduğunu, bu aracın ZMMS poliçesinin davalı … şirketi tarafından düzenlendiğini, müvekkilinin Antakya Devlet Hastanesi ve Adana Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde tedavi gördüğünü, sağ yüzünün felç olduğunu, bir gözünü kaybettiğini, kulaklarında sürekli devam eden çınlama oluştuğunu, müvekkilinin kendi hayatını bir başkasının yardımı olmaksızın ve mekanik olarak destek olabilecek bir cihaz olmaksızın sürdürebilmesinin mümkün olmadığını, Yargıtay kararlarına göre bakıcı giderlerinin ZMMS poliçesi kapsamında olduğunu, müvekkilinin yaşı ve ömür boyu bakıma muhtaç olacağı hususları göz önünde bulundurularak davalı … fonundan müvekkilinin bakımını sağlayacak masrafların ve ömür boyu sürecek olan tedavi giderlerinin istenmesi amacıyla bu davanın açıldığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile ömür boyu sürecek bakım ücretine yönelik olarak şimdilik 3.000,00-TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
CEVAP ;
Dava dilekçesi davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalı davaya cevap vermemiştir.

Davalı vekili yasal süre geçtikten sonra verdiği 17/04/2018 tarihli cevap dilekçesi ile özetle; davacı tarafın maddi tazminat isteğinin sadece tedavi giderleri ve sürekli sakatlık hallerinde poliçe teminatı dahilinde değerlendirilebileceğini, bu isteklerin makbul ve muteber belgelere dayanması gerektiğini, bu konunun da miktar ve kusur yönünden mahkemece yaptırılacak bilirkişi incelemesi sonucu ortaya çıkacağını, 26/04/2016 tarihinde yürürlüğe giren 6704 sayılı kanun ile 2918 sayılı KTK’nın 90 ve 92. maddelerine değişiklik getirildiğini, buna göre ZMM Genel Şartları uyarınca bakıcı giderleri ve sağlık giderinin teminat kapsamından çıkarılarak sürekli sakatlık teminatı kapsamına dahil edildiğini, dolayısıyla davacı tarafın sürekli sakatlık tazminatından ayrı olarak bakıcı giderlerinin de tazminini istemesinin hukuka aykırı olduğunu, sigortalının aracının kusurunun bulunması halinde dahi poliçe teminatı kapsamında bir sorumluluğun doğması için davacının iş göremezlik durumunun belirlenmesi gerektiğini, yine SGK tarafından yapılmış bir ödeme var ise bunun da alacak miktarından düşülmesi gerektiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE ;
Dava; trafik kazasına dayalı maddi zararın tazmini istemine ilişkindir.
Dava dışı …’e ait … plakalı aracın kaza tarihini de kapsayacak şekilde ZMMS poliçesi davalı … şirketi tarafından düzenlenmiştir. Poliçede sakatlanma ve ölüm durumunda poliçe teminatı kişi başına 200.000,00-TL olarak belirlenmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; “08/08/2012 tarihli kazanın oluşunda kimin, ne oranda kusurlu olduğu, bu kaza nedeniyle davacının ömür boyu sürecek bakıma muhtaç kalıp kalmadığı, bu kapsamda tedavisinin devam edip etmeyeceği, ne kadarlık bir süre devam edeceği ve bu süreç için davacının isteyebileceği tazminat miktarının ne olduğu” konularındadır.
Davalı … şirketi tarafından gönderilen evraklar incelendiğinde; Ankara … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyasında …’e velayeten… ve … tarafından … Sigorta A.Ş.’ye karşı iş göremezlik tazminatı istemiyle davanın açıldığı, bu mahkeme tarafından sigortacı bilirkişiden iş göremezlik zararının 93.610,71-TL olduğuna ilişkin 26/05/2014 tarihli raporun aldırıldığı görülmüştür.
Hatay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … sayılı dosyasında; dava konusu kaza ile ilgili olarak şüpheli … hakkında “taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olmak” suçu nedeniyle yapılan soruşturma sonucunda “eylemin şikayete tabi olduğu, müştekinin şikayetten vazgeçtiği” gerekçesiyle 01/10/2012 tarihli ve … karar sayılı “Kovuşturmaya Yer Olmadığına” ilişkin kararın verildiği görülmüştür.
Trafik uzmanı … tarafından düzenlenen 28/08/2019 tarihli raporda özetle; kazanın oluşunda davacının % 30, dava dışı sürücünün % 70 oranında kusurlu oldukları bildirilmiştir.
İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 21/11/2019 tarihli raporda özetle; davalı sürücünün % 30, davacının % 70 kusurlu olduğu bildirilmiştir.
Kusur raporları arasında çelişki bulunması nedeniyle bu çelişkinin giderilmesi amacıyla İstanbul Teknik Üniversitesi’nde görevli bilirkişi heyetinden talimat yolu ile bilirkişi raporu aldırılmıştır.
İTÜ’den aldırılan 23/01/2021 tarihli raporda; dava konusu kazanın oluşunda davacının % 30 kusurlu, dava dışı sürücünün % 70 kusurlu olduğu bildirilmiştir.
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen 09/01/2019 tarihli raporda; davacıda birden fazla arıza olması nedeniyle kaza tarihindeki yaşına göre meslekte kazanma gücündeki azalma oranının Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden faydalanıldığında % 58, bugünkü yaşına göre de % 58 olduğu, tıbbi iyileşme süresinin kaza tarihinden itibaren 18 ay olduğu, mevzuatta başka birinin sürekli bakıma muhtaç olma hallerinin belirtildiği, davacının, kaza nedeniyle yaralanmasının sürekli bakıma muhtaç olmadığı kanaatine varıldığı, kişinin iyileşme süresi içerisinde başka birisinin bakımına ihtiyacı olup olmadığı, muhtaç ise bakım hizmetine duyulan sürenin ve bakım ihtiyacı oranının belirlenmesi için Bakıma Muhtaç Engellilerin Tespiti ve Bakım Hizmeti Esaslarının Belirlenmesine İlişkin Yönetmelik’te sözü edilen üyelerden oluşan bir bakım hizmetleri değerlendirme heyetinin oluşturularak rapor aldırılmasının daha uygun olacağı, ömür boyu tedavi harcamaları yapılmasının gerekip gerekmeyeceği, yapılması zorunlu tedavi işlemlerinin ve bunun sıklık durumunun ya da periyodunun ne olacağı ve ortalama e miktar masraf yapılacağı konularında da Göz Hastalıkları, Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon kliniklerinden ve harcama ile ilgili olarak KBB kliniğinden görüş alınmasının uygun olacağı bildirilmiştir.
KBB uzmanı tarafından tarihsiz yazıda; şahsa perifebrik tipte yüz felcine yönelik SGK geri ödemesi kapsamında olan rehabilitif ve fonksiyonel cerrahi tedavilerin uygulanabileceği, bu cerrahi girişimlerin sonrası iyileşmeden sonra düzenli kontrol gerektirmeyeceği, gözde kuruluk ve göz kapaklarında kapanma kusuruna yönelik düzenli takip ve tedavisine yönelik Göz Hastalıkları Anabilim Dalı görüşünün alınmasına karar verildiği bildirilmiştir.
Göz Hastalıkları Ana Bilim Dalı tarafından düzenlenen 15/02/2019 tarihli raporda; sağ gözde 6. kafa sinir felcine bağlı bakış kısıtlılığı ve buna bağlı baş pozisyonunun bulunduğu, bu durumun yüzde sabit iz olarak değerlendirildiği, sol gözde kalıcı işlev kaybı bulunduğu, travmatik optik nöropatiye bağlı görme azlığı için ilave tedavi ile düzelme imkânının bulunmadığı bildirilmiştir.
Davacı vekili 24/05/2021 tarihli dilekçesi ile özetle; dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak istedikleri 3.000,00 TL maddi tazminatın tamamının bakım giderine ilişkin olduğunu belirtmiştir.
Olay tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 54. maddesinde “Bedensel zararlar özellikle şunlardır: tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar, ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar” denilmek suretiyle, cismani zarar halinde, zarar görenin isteyebileceği zarar türleri örnekleme yoluyla sayılmıştır. Cismani zarar sonucu doğan bakım ihtiyacı ve bunun için yapılacak gider de madde kapsamındadır.
6111 sayılı kanunun 59. maddesi ile değişik Karayolları Trafik Kanunu’nun 98. maddesinde Sosyal Güvenlik Kurumu’nun sorumluluğu üniversite hastaneleri ile resmi ve özel sağlık kurumları tarafından trafik kazası sonucu yaralanan kişilerin tıbbi tedavi ile sınırlı sağlık hizmeti giderleri ile sınırlandırılmıştır. 2918 sayılı kanunun 98. maddesi kapsamında kalan tedavi giderleri yönünden Sosyal Güvenlik Kurumu’nun, yasa kapsamı dışında kalan giderlerden ise, sürücü, işleten ve sigorta şirketinin sorumlu tutulması gerekir. Tedavi gideri, yaralanan kişinin iyileşmesi için yapılan giderlerdir. Bu kapsamda muayene, ilaç, bakıcı gideri, sağlık kuruluşuna ulaşım için yapılan giderler tedavi gideri kapsamında değerlendirilmesi gereken giderlerdir.
Somut olayda; Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen 09/01/2019 tarihli raporda davacının, kaza nedeniyle yaralanmasının sürekli bakıma muhtaç olmadığı görüşüne yer verildiği, benimsenen bilirkişi raporuna göre davacının yaralanmasının bakım gideri yapılmasını gerektirmediği kanaatine ulaşıldığından, davanın reddine karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM ; Yukarıda yazılı bulunan gerekçeye göre;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL harçtan, peşin olarak alınan 31,40 TL harcın düşülmesi ile kalan 27,90 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak, Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerine bırakılmasına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ye göre takdir ve tayin edilen 3.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yatırılan gider avansından karar tebliği masrafı düşüldükten sonra kalan kısmının davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, miktar itibariyle kesin olarak karar verildi.29/06/2021

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza